Fatmanur Altun'dan '4 maaş' savunması

CHP Küme Başkanvekili Özgür Özel'in "Cumhurbaşkanlığı İrtibat Başkanı Fahrettin Altun’un konutuna dört maaş giriyor" tezleriyle ilgili “Vatandaşla alay etmeyin” başlıklı bir yazı yazan Fatmanur Altun, "Devlet adamlarının toplumsal tabakalaşmadaki yerlerini, yediklerini, içtiklerini, giydiklerini birçok vakit palavra yanlış haberlerle sorgulatmaya çalışanlar halkı düşünenler değildir" ifadelerini kullandı.

CHP Küme Başkanvekili Özgür Özel, Cumhurbaşkanlığı İrtibat Lideri Fahrettin Altun ve eşinin çift maaş aldığını belirterek “Cumhurbaşkanlığı Bağlantı Lideri Fahrettin Altun’un durumuna bakalım.  

Cumhurbaşkanlığı İrtibat Lideri olarak dolgun bir maaş alıyor mu, alıyor, ikinci bir maaş ne alıyor, Borsa İstanbul İdare Heyeti üyesi, çift dikiş mi? Sayın Cumhurbaşkanı, Sayın Ömer Çelik, AK Parti için çok konuşanlar. Pekala meskende yalnız yaşamıyor bir de hanımefendi var, Fatma Parıltı Hanım, bedelli eşleri, Fatma Parıltı Altun hem akademisyen maaşı alıyor mu, alıyor, hem de Türk Hava Yolları İdare Konseyine önerilmişti, bugün baktık ki resmi siteye geçmiş, görevlendirilmiş. Fahrettin Altun’un konutuna dört maaş giriyor. Dört dikiş oluyor da EYT’li neden maaş almadan emeklilik yaşını bekliyor, vicdan mı? Hodri meydan… Reis çıkıp söylese ya herkes tek maaşa dönecek, çift dikiş yok diye. Yalnızca ve yalnızca Ulaştırma Bakanlığı’nın üst seviye bürokrasisindeki 9 bürokrat çift maaş olduğu daha bugün çıktı. Bütün bakanlıklar böyle” demişti.

Fikriyat.com internet sitesinde “Vatandaşla alay etmeyin” başlıklı bir yazı yazan Cumhurbaşkanlığı Bağlantı Lideri Fahrettin Altun’un eşi Fatmanur Altun, ikili maaş tenkitlerine cevap verdi. Devlette aldıkları maaşın özel dala nazaran daha düşük olduğunu belirten Fatmanur Altun, "Devlette “dolgun ücret” karşılığı çalıştığı sav edilen kabiliyetli bireylerin, burjuvazinin yönettiği ulus ötesi şirketler üzere yapılarda tıpkı hizmetin karşılığında onlarca kat fazla gelir temin edebilecekken devlet hizmetine talip olarak büyük fedakarlık gösterdikleri kasıtlı olarak halkın gözünden kaçırılmaktadır" dedi.

Fatmanur Altun’un yazısının ilgili kısmı şöyle:

Bugün Türkiye üzere ülkelerin yaşadığı siyasal çalkantıların kökeninde bu sistemi değiştirmek isteyenlerle, burjuva tipi devlet örgütlenmesinin devamı için çabalayanların hengamesi yer almaktadır. Bağımlılık tertibi olarak isimlendirilen bu yapı içinde eleştirilecek olanlar her vakit devlet vazifelileri, milletvekilleri, onların maaşları vb. mevzular olmuş ve halkın gözünden kasıtlı olarak pek çok şey gizlenmiştir. Devlette “dolgun ücret” karşılığı çalıştığı tez edilen kabiliyetli bireylerin, burjuvazinin yönettiği ulus ötesi şirketler üzere yapılarda tıpkı hizmetin karşılığında onlarca kat fazla gelir temin edebilecekken devlet hizmetine talip olarak büyük fedakarlık gösterdikleri kasıtlı olarak halkın gözünden kaçırılmaktadır. Yeniden tenkitlerle yıpratılmaya çalışılanların verdikleri kararlarla burjuvazinin çıkarlarına ölümcül ziyanlar verdikleri, milyarlarca dolara varan karlardan onları yoksun ederek halkın artı eserinin bu şirketlere peşkeş çekilmesini önledikleri hiçbir vakit bahis edilmeyecektir. Buna karşılık geçtiğimiz yıl açıklanan Oxfam raporuna nazaran “dünyanın en varlıklı yüzde 1’lik kesitinin servetinin geri kalan yüzde 99’luk bölümünün servetine denk olduğu”, burjuvazinin devletleri dizayn ederek ve devletlerin içine yerleştirdiği işbirlikçileri yardımıyla hepimizin cebinden artı eserimizi ve emeğimizi çaldığı üzere küçük! ve önemsiz! bilgileri saklamasına göz yummamız beklenecektir.

Faiz kırbacı ile hepimizi dehşetli çalışma kaidelerine mahkum eden, emeklerimizi çalan, lobiler ve satın aldıkları işbirlikçiler vasıtasıyla aldırdıkları kararlarla, çalışmadan servetimize el koyan bölümleri konuşmak yerine risk altında, haftanın yedi günü ve yirmi dört saat aslına nazaran, aile, cümbüş bilmeden çalışan, tatil yapmayı kendilerine yakıştıramayan devlet adamlarının toplumsal tabakalaşmadaki yerlerini, yediklerini, içtiklerini, giydiklerini birçok vakit palavra yanlış haberlerle sorgulatmaya çalışanlar halkı düşünenler değildir. Kimsenin ismini bile duymadığı markaları kullanan, hayal bile edemeyeceği standartlarda yaşayan ağababaları için, daha evvel tekraren yaptıkları üzere ellerini kirletmeden ülke, toprak ve zenginlik toplamaya çalışan işbirlikçilerdir.

Son kelam

“Vatandaşla alay etmeyin, sabrımızı da sınamayın, ikiyüzlülüğünüzü ve ihanetinizi milletimizin gözlerinin önüne sermeyin” vesselam…