iltasyazilim
FD Üye
Fenâ
Tasavvuf ilminde bir terim Kendini yok görmek Mâsivâyı, Allahü teâlâdan başka her şeyi unutmak, mahlûkların (yaratılmışların) sevgi ve düşüncesini gönülden çıkarmak Allahü teâlâyı çok zikir (anma) netîcesinde meydana gelen kendini unutma hâli
Fenâya kavuşmak için lâzım olan on şey; tövbe, zühd (dünyâya düşkün olmamak), tevekkül (Allahü teâlâya güvenmek), kanâat, uzlet yâni dîni, ahlâkı bozan kimselerden, kitablardan sakınmak, zikr (her işte Allahü teâlâyı hâtırlamak), teveccüh (bütün arzu ve isteklerden sıyrılarak Allahü teâlâya yönelmek, sabır, murâkabe (kendini hesâba çekme) ve rızâ (Allahü teâlâdan gelen her şeye boyun eğme)dır (Ahmed Fârûkî)
Mârifet (Allahü teâlâyı tanımak) ve hakîkî îmân, fenâ hâli meydana gelmesine ve ölmeden önce olan ölmeye (gafletten uzak olup, her an Allahü teâlâyı hatırlamaya) bağlı olduğu için, fenâ hâli çok olanın îmânı dâimâ kâmil (olgun) olur Peygamber efendi miz buyurdular ki: Ebû Bekr'in îmânı bütün ümmetimin îmânı ile tartılsa, Ebû Bekr'inki daha üstün olurÇünkü o, fenâda bütün ümmetten (her müslümândan) daha ileride idi Eshâbı kirâmın hepsi fenâ makâmına kavuşmuştu (Muhammed Ma'sûm)
Fenâ ve bekâ, sâhibinin vicdânı ile ilgilidir, dil ile söz ile anlatılamaz Tatmakla anlaşılır (Abdülhakîmi Arvâsî) Bir kimsede hâsıl olmazsa fenâ, Hak teâlâya yol bulamaz aslâ
(İmâmı Rabbânî)
Tasavvuf ilminde bir terim Kendini yok görmek Mâsivâyı, Allahü teâlâdan başka her şeyi unutmak, mahlûkların (yaratılmışların) sevgi ve düşüncesini gönülden çıkarmak Allahü teâlâyı çok zikir (anma) netîcesinde meydana gelen kendini unutma hâli
Fenâya kavuşmak için lâzım olan on şey; tövbe, zühd (dünyâya düşkün olmamak), tevekkül (Allahü teâlâya güvenmek), kanâat, uzlet yâni dîni, ahlâkı bozan kimselerden, kitablardan sakınmak, zikr (her işte Allahü teâlâyı hâtırlamak), teveccüh (bütün arzu ve isteklerden sıyrılarak Allahü teâlâya yönelmek, sabır, murâkabe (kendini hesâba çekme) ve rızâ (Allahü teâlâdan gelen her şeye boyun eğme)dır (Ahmed Fârûkî)
Mârifet (Allahü teâlâyı tanımak) ve hakîkî îmân, fenâ hâli meydana gelmesine ve ölmeden önce olan ölmeye (gafletten uzak olup, her an Allahü teâlâyı hatırlamaya) bağlı olduğu için, fenâ hâli çok olanın îmânı dâimâ kâmil (olgun) olur Peygamber efendi miz buyurdular ki: Ebû Bekr'in îmânı bütün ümmetimin îmânı ile tartılsa, Ebû Bekr'inki daha üstün olurÇünkü o, fenâda bütün ümmetten (her müslümândan) daha ileride idi Eshâbı kirâmın hepsi fenâ makâmına kavuşmuştu (Muhammed Ma'sûm)
Fenâ ve bekâ, sâhibinin vicdânı ile ilgilidir, dil ile söz ile anlatılamaz Tatmakla anlaşılır (Abdülhakîmi Arvâsî) Bir kimsede hâsıl olmazsa fenâ, Hak teâlâya yol bulamaz aslâ
(İmâmı Rabbânî)