Türkiye'nin en güncel forumlardan olan forumdas.com.tr'de forumda aktif ve katkısı olabilecek kişilerden gönüllü katkıda sağlayabilecek kişiler aranmaktadır.
Diş çürükleri genelde dişlerin çiğneyici yüzeylerindeki fissür denen derin oluklarda başlar. Yeni sürmüş dişlerdeki koruyucu mine dokusu oluşumunu sonlandırmadığı için çürümeye daha müsaittir. Özellikle 6 yaş dişlerinin sürdüğü, 5 ile 12 yaş arası dişlere uygulanması faydalı olmaktadır. Bu koruma şekli hasta için kolay sıkıntı vermeyen, çürük oluşumunu önleyen birkaç dakikalık bir işlemdir. Üzerinde girinti çıkıntı olan her dişe uygulamak çürük oluşumunu minimuma indirir.
Fissür örtücü fluor gibi tekrarlanan bir uygulama değildir. Zaman içerisinde çiğneme basıncı ile kırılıp düşebilir, bu tür durumlarda fissur örtücü tekrarlanmalıdır. Fissür örtücü ile fluor arasında ayrım yapılamaz. İkiside birbirini tamamlar, biri için daha önemli demek çok zordur. Fissür örtücü pahalı bir uygulama değildir. Hatta dolguya göre daha uygun bir uygulamadır. 3-5 dk. içerisinde yapılır. Fissür örtücü eğer yapılmazsa çocuğun azı dişlerindeki çürük oluşumu daha müsait hale gelir. Böylece ağızda en uzun süreyi geçiren süt dişlerinden azı dişleri çürük tehditi altında kalır.
Şeker Hastalığı (Diabetes mellitus) ile Diş Eti Arasında Bir İlişki Var mıdır? Günümüzde diş eti hastalıkları diyabette görülen komplikasyonlardan biri olarak kabul edilmektedir. Diş eti hastalığı tedavi edilmediğinde kan şekeri artışına ve bunun sonucunda diş eti kanaması ile birlikte ağızda koku oluşumuna ve diğer komplikasyonların artmasına da sebep olmaktadır. Bu yüzden şeker hastalığını kontrolde tutmak çok önemlidir. Bunun için dengeli beslenme, şeker ve şekerli yiyeceklerden, beyaz ekmekten uzak durmak günde 10-15 bardak su içmek, ağız hijyenini sağlamak, düzenli diş hekimine gitmek, dişlerimizi 6 ayda 1 temizletmek ve tabii ki 1 saat kadar hareket etmek (yürüyüş, yüzme, yoga) çok önemlidir. Özellikle diyabet hastalarının yürüyüş veya egzersiz yapması, hareketli bir yaşam tarzı, insülin direncini dengelemekte, şekerin kırılarak normal şeker seviyesine indirmektedir. Bu tip hastaların kullandığı ilaçları terk etmelerine, ilaçsız bir yaşam sürmelerine etkisi olmaktadır.
