Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

foto:-))))))))))

foto:-))))))))))

iltasyazilim

FD Üye
Katılım
Ara 25, 2016
Mesajlar
0
Etkileşim
17
Puan
38
Yaş
36
F-D Coin
58
foto))))))))

Kaza yerinin etrafını önce polis kordonu daha sonra da büyük bir meraklı
kalabalığı çevirmişti Gazetesineiyi bir kaza fotoğrafı geliştirmek
isteyen uyanık foto muhabiri çemberleri aşamayınca

Yol verin Yol verin Ben kaza kurbanının oğluyumdiye bağırmağa
başladı Kenara çekilip yol verdiler Foto muhabiri yaklaştı
Arabanın önünde bir eşek yatıyordu

Kaç Etsin???
Bir matematikçi, bir muhasebeci ve bir ekonomist aynı işe baş vururlar Görüşmeci matematikçiye sorar:
“iki kere iki kaç eder?
Matematikçi yanıt verir:
“Dört!
Görüşmeci sorar:
“Belli dört mü?
Matematikçi kendinden belirlenmiş cevaplar:
“Evet, muhakkak dört!
Matematikçi çıkar ve ekonomist odaya girer Bu sefer görüşmeci benzer soruyu ekonomiste yöneltir Ekonomist yanıtlar:
“Sıradan dört eder, yüzde 10 aşağıya veya yukarı oynayabilir, fakat ortalama dört eder!
Ekonomistte de çıkar, muhasebeci odaya girer, aynı soru ona da sorulur
Muhasebeci ayağa kalkar, kapıyı kilitler, panjurları indirir ve görüşmeciye yaklaşarak sorar:
“Kaç etsin istersiniz?



Cıkar ağzından baklayideyimin hikayesini biliyormusunuz?

* Bir Zamanlar fazla ağzı bozuk bir adam yaşarmış Zamanla kendine
yakıştırılan küfürbazlık şöhretine sabır edemez olmuş Soluğu bir
tekkede almış ve durumu tekkenin şeyhine anlatıp sırf bu huyundan
sözünden dönmek için dervişliğe soyunmaya geldiğini söylemiş Şeyh efendi bakmış,
adamın niyeti halis, kabul etmemek olmaz, matbahtan bir avuç bakla parça başına
getirtmiş Bunlara okuyup üfledikten daha sonra yeni dervişe dönüp tembih
etmiş:

*Acilen bu bakla tanelerini al Birini dilinin altına, diğerlerini
cebine koy Konuşmak istediğin vakit bakla diline takılacak, sende küfür
etmeme isteğini hatırlayıp o an da söyleyeceğin küfürden geçeceksin Bakla
ağzında ıslanıp da erimeye başlayacak olursa cebinden yeni bir baklayı dilinin
altına yerleştirirsin *

*Adamcık şeyhinin dediği gibi tekkede kalıp kendini kontrol etmeye
başlar
sırası gelmişken şeyh efendi de bir yere gidince onu yanından ayırmamaktadır
Yağmurlu bir günde şeyh ile derviş bir sokaktan geçerlerken bir evin
penceresi çabucak açılır ve gençten bir kız çocuğu başını uzatarak, *

* Şeyh efendi, azıcık durur musun? Deyip pencereyi kapatır Şeyh efendi
söyleneni yapar, illa yağmur sicim gibi yağmaktadır Sığınacak bir
saçak altı da yoktur Bir De niçin durdurulduğunu hemen şimdi bilmemektedir ve kız
da pencereden kaybolmuştur Bir ara evin kapısına varıp kızın ne
istediğini sormak geçer içinden ve bütün kapıya yöneleceği sırada kız yeniden
pencerede görünür ve, *

* Şeyh efendi, der, birkaç dakika daha bekleseniz*

*Şeyh içinden lahavleçekse de denileni yapmamak tarikat adabına
mugayir olduğundan biraz daha beklemeyi göze alır O sıra da ağzı bozuk derviş
kendi kendine söylenmeye başlamıştır Yağmurun şiddeti gitgide artmakta,
bizimkiler de iliklerine kadar ıslanmaktadırlar Nihayet pencere üçüncü
kere açılır ve kız seslenir: *

* Gidebilirsiniz artık! *

*Şeyh efendi merak eder ve sorar:*

* İyi de evladım bir şey değil ise bizi neden beklettin? *

* Efendim, der kız, kuşkusuz bir şey var, sizi nedensiz
bekletmiş değiliz Tavuklarımızı kuluçkaya yatırıyorduk Yumurtaları tavuğun
altına koyarken bir kavuklunun tepesine bakılırsa piliçler de tepeli olur,
horoz çıkarmış Annem sizi geçerken fark etti de yumurtaları kuluçkaya koydu *

*Münasebetsizliğin bu derecesi üzerine şeyh efendi, *
* Ulan derviş, der, çıkar ağzından baklayı! *
 
858,475Konular
981,260Mesajlar
29,554Kullanıcılar
MiklosSon üye
Üst Alt