Fransanın Giyimi-Fransızların giyileri

Fransa'nın Giyim Tarzı Nasıldır
Fransızların Giyim Tarzı
Fransız Modası

15 yüzyılda erkeklerin gardrobuna yeni bir kıyafet eklendi Bu bol kollu, omuzları ve göğsü oturtulmuş, geri kalan bölümleri dökümlü, manto gibi bir giysiydi Giyilen şapkalar türbana benziyor, bağlı tarafından uzun bir eşarp sarkıtılıyordu 1480'lerde yırtmaçmodası çıktı İçine giyilen görülsün diye, ceketlerin kolları dirsekten bir yırtmaçla açılıyor, bu nedenle o dönemde moda olan işlemeli gömlekler ortaya çıkıyordu Kadın modasında böylece pozitif değiştirme olmadı 15 yüzyılda en büyük metamorfoz giderek çok acayip biçimler alan saç modellerinde görüldü Avrupa'da kilise kulesi gibi taranmış saçlara bile rastlanıyordu

Kabarık Yakalar ve Çemberli Jüponlar


Yırtmaç modası 16 yüzyılda en ince ayrıntısına kadar yaygınlaştı Pabuçlarda bile yırtmaç görülmeye başlandı Erkek ceketleri nerdeyse yastık gibi doldurularak kaskatı bir duruma getiriliyordu Uzun çorap modası yerini, şişmiş durması için içi doldurulmuş, kısa pantolonlara bırakmıştı Bunlarla yine uzun çorap giyiliyordu

Ayakkabılar bundan böyle sivri burunlu yok, parmakları rahat ettirecek biçimde, ördek gagası gibi genişti Kraliçe I Elizabeth döneminin en bariz modası boynun çevresinde gitgide artarak genişleyen ve gelişen yakalardı 1850'lere gelindiğinde yakalar o denli büyümüştü ki, hoş durması için tel geçirerek kolalamak gerekiyordu

Bayan giysileri, 16 yüzyılda İspanyol etekler moda oluncaya dek pek değişmedi Azar Azar genişleyen tel çemberlerden oluşan bir jüpon üzerine geniş bir etek giyiliyordu daha sonra kadınlar, Fransız modası olan, belin iki yanına asılı yastık gibi kabarıklıkların üstüne etek giymeye başladılar 16 yüzyılın sonunda düşük yakalar moda oldu 1610'larda ise başın hemencecik gerisinde, yelpaze gibi düşey duran yakalar ortaya çıktı


17 yüzyıl boyunca moda her zamanki gibi sürekli değişti Çoğunlukla sadelik yok, işlemeler, volanlar, danteller, fiyonklar, kurdeleler aranıyordu Erkeklerde 1670'lerden daha sonra yelek ve ceketler moda oldu Her ikisi de dize kadar geliyordu ve yakasızdı Ceketlerin kollan düzdü Devrik kol kapaklan vardı Kol kapaklan, içindeki ipekli gömleğin görünmesi için iliklenmezdi


1620'lerden sonradan külot pantolon moda oldu 165070 yılları aralarında giyilen külot pantolonlar pek boldu fakat, az kalsın eteklik sanılırdı daha sonra daralan bu pantolonların paçaları diz altından bir düğme veya toka ile iîiklenirdi Çoraplar ipekli olduğu için soğuk havalarda birkaç çifti tekrar tekrar giymek gerekirdi

17 yüzyılın birincil yarısında tüylü, geniş kenarlı bir şapkayla, geniş konçlu çizmeler erkek giyimi için nerdeyse zorunluyken, yüzyılın sonuna doğru kenarları kıvrık küçük şapkalar ve küt burunlu, tokalı ayakkabılar giyilmeye başlandı

Kadın giysileri hâlâ uzun ve geniş etekliydi Ne var ancak, çemberli jüponlar artık giyilmiyordu Omuzları dışarda bırakan ve kombinezon denen dantelli iç çamaşırlarını kenarından gösterecek dekoltelikte giysiler giyiliyordu Yüzyılın sonuna dürüst çemberli jüponlar her tarafta moda oldu Elbisenin üzerine önden açık bir kaftan giyilirdi daha sonra bu kaftanın etekleri toplanarak arkaya bir kuyruk eklemek moda oldu


Yüzyılın başında küt burunları ve kocaman fiyonklarıyla erkek ve bayan ayakkabıları birbirine benziyordu 1650'den daha sonra burunlar sivrildi ve topuklar yükseldi Pek boylu boslu olmayan Fransız Kralı XIV Louis, topuklu pabuçlar giyerek erkekler için bu modanın öncülüğünü yaptı


Erkekler de, kadınlar da ellerini sıcak yetişmek için manşon kullanırlardı Yüzlerine boyalarla makyaj yaparlar, solgun belirmek için siyah benler yapıştınrlardı

Saten Giysiler



* 1700'lerde Fransız giyim eşyası Kadınlar ilk olarak bir iç gömleği (1) giyer, onun üzerine balen li bir korse (2) takarlardı Kalçanın iki yanında konan küçük yastıkçıklar bir jüponun (4) üzerine geçirilmiş çemberdeki yerlerine yerleştirilirdi Bunun üzerine uzun bir jüpon (5) giyilirdi Bu jüponun önünde bazen kapitone bir parça olur ve giysinin (9) önünden görünürdü Giysi ile aynı kumaştan bir göğüslük (3) takılırdı Kollar fırfırlı veya pilili olurdu Gene kenarı fırfırlı bir şapka ve bir yelpaze (7) ile giyim tamamlanırdı Erkekler de süslenmekte kadınlardan geri kalmazdı, iç çamaşırları (12) ketenden ya da pazenden olurdu Bol kollu bir gömlek (10), uzun çorap, dize değin pantolon (13) giyerlerdi Desenli, uzun ve dar bir yeleğin (11) üstüne yakalı ve kol kapakları süslü bir ceket (17) alınırdı Çaprazlama takılan geniş bir kuşak çarpıcı bir dış görünüş yaratırdı Peruk (14) giyim kuşamın önemli bir parçasıydı Üç köşeli şapka değin elen, baston (15) ve uzun dilli ayakkabılar (16) da giyimin kusursuz olması için gerekliydi


18 yüzyılın başında erkek giysileri o kadar değişikliğe uğramadı Ceketler ve yelekler hâlâ uzundu Altına çorap ve külot pantolon giyiliyordu 1750'den sonra ceketlerin önü kısalmaya başladı Öyle oysa, sonunda arkada kuyruktan diğer bir şey kalmadı Bele kadar olan ceket önden sımsıkı iîiklenirdi Yüzyılın başında ceketlerin yakası yoktu, lakin 1760' tan daha sonra yaka azar azar büyüyerek kulaklara dek yükseldi

Erkek ekip giysilerinde kadife, ipekli ya da saten kullanılır, renkler siyahtan açık maviye, büyük bir farklılık gösterirdi Botlar ve eskiden kırsal kesimde giyilen tozluklar, yüzyılın sonunda moda oldu Erkekler omzu yarım pelerinli bol pardösüler giyer, baston, manşon ve enfiye kutusu taşırlardı

Giyimi tamamlayan peruktu 1750'lere değin yaşlı erkekler uzun lüleli peruklar takarlardı 1730'larda genç erkekler, arkasında bir örgüsü olan daha düzenli peruklar kullandılar Ara Sıra de saçlarını arkada siyah bir torba içinde toplarlardı Erkek eğer peruk takmıyorsa, peruk gibi görünmesi için saçını pudralardı

18 yüzyılda kadın giyimi oldukça süratli değişti 1730'larda etek boyu bileğe yükseldi Genel Olarak önden açık olan eteğin içinden kapitone satenden bir jüpon görünürdü Eteklerin kubbe gibi durması için çember kullanılırdı 1740'ların, kalçalarda şişmiş, ön ve arkada düz olan etek modası, kadınları gizli yerlerden geçerken ast alt yürümek zorunda bırakıyordu 1770'lerin modasına göre, muazzam bir etek perde gibi iple toplanarak, üç yerinden sarkıtılırdı

Bayan giysileri dekolteydi ve arkadan şeritlerle sıkılırdı Açık kare yakalar modaydı Elbise üstüne giyilen kaftanları genelde önü açık, kolsuz, arkadaki parçaları ise varlıklı dokumlu olurdu Yüzyılın sonunda kadınlar bu ağır giysilerden rahatsız olmaya başladılar Hafif muslinden geniş kuşaklı giysiler yapılmaya başlandı Cet binerken ya da geziye gidecekleri süre erkekler gibi giyindiler

Kadın ayakkabıları saten ya da brokardan yapılır, tokalar ve fiyonklarla süslenirdi

Deniz merakı 18 yüzyılda başladı Yazar Fanny Burney, Kral III George'un ve çevresindekilerin fanilalar, korseler ve üstünde Tanrı Kralı Korusunyazılı saç bantlarıyla nasıl denize girdiklerini anlatır

Yenidünya



Amerika'daki kolonilerde giyilenler başlangıçta Avrupa'dakilerin kopyasıydı Ne var ki, yeni ikâmetgâh yerleri ve yeni maceralar arayan ilk öncüler daha sonra başlı başına bir moda yarattılar Yerliler'den hayvan derilerini sepilemeyi öğrendiler Deriler, pamuk gibi yumuşak oluncaya dek geriliyor, ıslatılıyor ve hamur gibi yoğruluyordu Yerliler, beyazlara hem bu derilerden pantolon ve mokasen güya şeylerin nasıl yapılacağını da öğrettiler Bunların hiçbiri Eskidünya'da bilinmiyordu Böylece Amerika'nın koşullarından doğan yeni bir moda ortaya çıktı

Erkekler avlanırken tekrar geçme bol bir gömlek giyerlerdi Bu gömlek önden bağcıklarla kavuşturulur, boyu dizlere dek iner, üzerine bir pelerin alınırdı Pelerin ve gömleğin dikişleri deri püsküllerle süslü olurdu Ara Sıra de kürk parçalan süs işini görürdü

Bu giysiler rüzgâra ve yağmura aleyhinde iyi bir koruyucu olan güderiden yapılırdı Avlanma giysileri için geyik derisi de kullanılır; bunlardan nakışlı gömlekler yapılırdı

Avcılar tilki, ayı, sincap derilerinden kasketler ve kepler giyer, keplerin arkasına bir tilki veya kurt kuyruğu iliştirirlerdi

Kadınların giydikleri erkeklerinki dek süslü değildi El dokuması kaba kumaştan giysiler giyerlerdi Bazen kentlerden dantel, kurdele gibi şeyler gelirdi Onü dantelli, bol etekli giysilerinin üzerine bir şal alır, fena havalarda bunu başlarına örterlerdi Dirençli ayakkabılar veya mokasenler giyerlerdi Yazın ise yalınayak gezmeyi yeğlerlerdi Sadelikleri saç biçimlerinde de kendini gösterir, saçlarını ya örer ya da topuz yaparlardı Takı, yelpaze, fiyonk tarzında süsleme eşyaları kullanmazlardı

sonra 18 yüzyılda zenginler aralarında dantelli gömlekler, kravatlar, desenli yelekler ve rengârenk çoraplar moda oldu Güneyli kadınların sahip oldukları brokarların ve ipeklilerin değerine paha biçilmezdi Erkeklerin giyimleri de kadınlannki dek masraflıydı George Washington, son derece ağır kadife ve ipek takımlar giyerdi Benjamin Franklin ise aydınlık renkli giysilerden hoşlanırdı

19 Yüzyıl


19 yüzyılın başlarında giyimlerine düşkün erkekler, daha önce o kadar favori olan ipek ve saten kumaşlardan vazgeçerek güzel dikilmiş ve iyi oturtulmuş giysilere önem vermeye başladılar 1830'larda, tozluk ve but bileklerinin üstünde rahat pantolonlar giyiliyordu Sonra, bugün de giyilen, klasik pantolon ortaya çıktı

Ceket renkleri mavi, yeşil ya da kahverengi iken, pantolonlar çok daha açık renk, hatta beyaz oluyordu Yüzyılın ortalarına doğru siyah redingotlar giyilmeye başlandı Oysa pantolonlar öbür renklerde veya ekose olabiliyordu Pantolon ve ceketin benzer kumaştan yapıldığı ekip giysiler ancak 1'tan sonradan giyilmeye başlandı



19 yüzyılın sonlarında erkekler yakalık ve kravat takmaya başladılar Bu gelenek zamanımızda da sürüyor Erkeklerin devlete ait çağrılarda giydikleri beyaz ceket ve beyaz papyon veya siyah smokin ve siyah frakla siyah papyon 1900'den beri hemen hiç değişmedi

Erkek modası zaman içinde derece derece daha eksik değişikliğe uğrarken, son 150 sene içinde kadın modası her sene yenilendi 19 yüzyılın başında kadınlar pamuklu veya muslinden, beli yukarıda, geceliği andırır giysiler giyiyorlardı Sonraları altına,bir her birine at kılından almak üzere, dört beş kat jüpon giyilerek eteklerin şişkin durması sağlandı

1830'larda bel eski yerine inerek, kollar omza doğru kabartıldı, bunun adı koyun budumodasıydı 1850'lerde jüpon giyilmesini gerektirmeyen telden bir kafes kullanıldı Giysilerin kolları kuytu ve uzun, yakalan dikti Kraliçe Victoria döneminin sona ermesiyle, sade, bacak bileğine kadar inen etekler giyilmeye başlandı Koyun budu kollar geri geldi

Mantolar, şallar, pelerinler fazla çeşitlilik gösteriyordu Büyük eteklerin üzerine manto giymek sıcacık olmadığından geniş şallar ve pelerinler kullanılırdı Günümüz etek ceketin veya tayyörün ilk biçimi 1'larda ortaya meydana çıkan yürüyüş giysisiydi ABD'de ve Avrupa'da bayan hakları mücadelesinin yükseldiği bu yıllarda, bayan giysilerinin daha sıcacık olması yolunda kampanyalar yürütüldü Kadınlar spor yapmaya başladıktan daha sonra tenis ve bisiklet için özel giysiler giymeye başladılar Mayolar, düğmeli bir bluz ve külot pantolondan oluşuyordu Bir Takım cesur kadınlar kısa, şalvar türü şortlarla bisiklete binmeye başladı

19 yüzyılın muslin elbiseleri ile sivri burunlu, topuksuz, ipek kumaştan ayakkabılar giyilirdi 1870'lerde kadifeden, düğmeli ve topuklu botlar moda oldu Kadınlar 1820'lerde belden kuşaklı bol paçalı pantolonlar giymeye başladılar Bundan 40 sene sonradan golf pantolon moda oldu *