Türkiye'nin en güncel forumlardan olan forumdas.com.tr'de forumda aktif ve katkısı olabilecek kişilerden gönüllü katkıda sağlayabilecek kişiler aranmaktadır.
Beyaz kan hücrelerinin değişik etkenlerin yaptığı ikaz neticesinde mukozada birikmesiyle midenin iç yüzündeki zarın iltihaplanması sonucu ortaya çıkan bir hastalıktır.
Ülsere nazaran daha yüzeysel bir hasar yaratır. Ancak daha derinlere geçebilir ve ülser oluşturacak formda aşındırma yapabilir.
Gastrit çoğunlukla bakteriyel enfeksiyon sonucu oluşur.
Ağır yemekler, ziyade kuru ve sert yiyecekler, hamur işleri, tatlılar, acı ve baharatlı yiyecekler, alkol, ziyade ölçüde çay kahve, sigara tüketimi, sistemsiz yemek yeme alışkanlıkları, süratli yemek yemek, ziyade ilaç kullanmak, ateşli marazlar, karaciğer ve safra kesesi illetleri, kalp marazları yahut romatizma gastriti hazırlayan etmenlerdir.
Gastrite sebep olan kıymetli faktörlerden biri de gerilimdir. Gerilimli bireylerde asit ziyade salgılanır, bu da gastrite yakalanma riskini arttırır.
Gastrit, akut yahut kronik olabilir.
Gastritin belirtileri akut yahut kronik oluşuna nazaran değişir. Akut gastritte karnın üst kısmında ağrı, gaz, geğirme, yanma, ekşime, bulantı ve kusma üzere bulgular görülürken kronik gastritte ağrı daha az besbelli olup yemek sonrasında şişkinlik ve dolgunluk hissi, erken doyma, bulantı hissi, geğirme, iştahsızlık ve ağızda beğenilmeyen tat üzere dispeptik yakınmalar daha sık görülür.
Kronik gastritte ağrı belirginleştiğinde gastrit yerinde ülser yahut gayrı marazların gelişmiş olabileceği düşünülür.
Tedaviye başlamadan evvel illetin nedenini tespit etmek gerekir.
Helikobakter pylori (HP)nin sebep olduğu kronik gastritin tedavisinde; evvel bakterinin midede varlığı endoskopik biyopsi, üre nefes testi, kan ve dışkıda antikor-antijen araması üzere testlerle belirlenir. Daha sonra birtakım kişisel ilaç rejimleri (antibiyotik tedavileri) kullanılarak bakteri mideden temizlenir. Lakin bu tedavinin aktifliği ne yazık %100 değildir.
Başkaca mide asidinin de çeşitli metotlarla azaltılması gastrit şikayetlerini bir ölçüde giderir.
Gastrit şikayeti olan hastaların aspirin ve romatizmal ilaçları kullanmaları halinde, tasarrufu takip eden süreçte akut gastritte bilinmeyen ya da açık kanamalar görülebilir.
Akupunktur İle Gastrit Tedavisi:
Hastaya klasik muayene ve klâsik Çin Tıbbı muayenesi yapılarak, kişinin vücut tipi, beslenme üslubu, kullandığı ilaçlar incelenir. Bu mevzuda gerekli tavsiyeler verildikten sonra, hastanın mide şikayetine sebep olan ruhsal tetikleyici faktörler sorgulanır. Zira mide şikayetlerinde ruhsal gerilim faktörleri ön planda gelmektedir. Insana biyolojik saat hakkında malumatlar verilir. Biyolojik saat, nizamlı hayat biçimiyle olumlu istikamette bağlantılıdır; bozulması da marazların oluşumu açısından nispeten değerlidir. Bütün bu temel teşhisler yapıldıktan sonra ortak bir teşhise varılır. Hem ruhsal, hem de fizikî tesirli ilaç tesiri bulunan (vücudun doğal ilaç salgılama mekanizması) akupunktur noktaları seçilerek vücut ve kulakta tedaviye başlanır.
Gerekli görülürse bu tedavi pratiğine destek olarak, fitoterapi, magnetik alan tedavisi, hareket tedavisi, masaj tedavisi, vs…gibi yardımcı tatbikler da eklenerek tedavi programı belirlenir.
Tedavi seans sayısı da yeniden yapılan muayene sonucunda kişinin marazının noktasına nazaran tespit edilir. Yaklaşık seans sayısı 8 ile 15 arasında değişmektedir.
REFLÜ (GASTRO ÖZOFAGEAL REFLÜ) ILLETI
Alışılagelmiş sindirim sisteminde ağızdan alınan besinler yemek borusundan mideye oradan da bağırsaklara makbul. Bu peristaltik hareket sisteminin mide ve yemek borusu seviyesinde bozulması (kapakçıkların vazifesini yapamaması), düzensizleşmesi sonucunda mide içeriği yemek borusuna geri kaçar.
Gastro Özofageal Reflü marazı, asitli yahut safralı mide içeriğinin yemek borusuna gelmesi ve uzun müddet temas etmesiyle yemek borusunun kendini asitten yahut safralı mide içeriğinden koruyamaması nedeniyle oluşur.
Gerilim, gazlı içecekler, çay ve kahve tipi içecekler reflüyü arttırır. Reflü hastalarında, daima ağızdan gaz çıkarma, yemek borusunda yanma hissi, göğüste yanma yahut gaz hissi görülür. Kalp şikayetleriyle karşılaşılabilir.
Erişkinlerin yaklaşık %20'sinde Reflü görülmektedir. Reflü tedavi edilmediği takdirde, uzun vade ahir barret denilen oluşumlara, onun akabinde da boğaz kanserine yol açmaktadır.
Akupunktur ile Reflü tedavisinde hedef illete sebep olan bu peristaltik hareket sistemindeki düzensizliği ortadan kaldırmaktır.
Şahsi vücut ve kulak noktalarına akupunktur pratiği yapılmak suretiyle bu sistemin yine tertipli çalışması sağlanır. Bu tatbik yapılırken de hastaya dışardan ilaç verilmesine gerek kalmaz, ameliyatsız ve ilaçsız tahlil sağlanır.
Ülsere nazaran daha yüzeysel bir hasar yaratır. Ancak daha derinlere geçebilir ve ülser oluşturacak formda aşındırma yapabilir.
Gastrit çoğunlukla bakteriyel enfeksiyon sonucu oluşur.
Ağır yemekler, ziyade kuru ve sert yiyecekler, hamur işleri, tatlılar, acı ve baharatlı yiyecekler, alkol, ziyade ölçüde çay kahve, sigara tüketimi, sistemsiz yemek yeme alışkanlıkları, süratli yemek yemek, ziyade ilaç kullanmak, ateşli marazlar, karaciğer ve safra kesesi illetleri, kalp marazları yahut romatizma gastriti hazırlayan etmenlerdir.
Gastrite sebep olan kıymetli faktörlerden biri de gerilimdir. Gerilimli bireylerde asit ziyade salgılanır, bu da gastrite yakalanma riskini arttırır.
Gastrit, akut yahut kronik olabilir.
Gastritin belirtileri akut yahut kronik oluşuna nazaran değişir. Akut gastritte karnın üst kısmında ağrı, gaz, geğirme, yanma, ekşime, bulantı ve kusma üzere bulgular görülürken kronik gastritte ağrı daha az besbelli olup yemek sonrasında şişkinlik ve dolgunluk hissi, erken doyma, bulantı hissi, geğirme, iştahsızlık ve ağızda beğenilmeyen tat üzere dispeptik yakınmalar daha sık görülür.
Kronik gastritte ağrı belirginleştiğinde gastrit yerinde ülser yahut gayrı marazların gelişmiş olabileceği düşünülür.
Tedaviye başlamadan evvel illetin nedenini tespit etmek gerekir.
Helikobakter pylori (HP)nin sebep olduğu kronik gastritin tedavisinde; evvel bakterinin midede varlığı endoskopik biyopsi, üre nefes testi, kan ve dışkıda antikor-antijen araması üzere testlerle belirlenir. Daha sonra birtakım kişisel ilaç rejimleri (antibiyotik tedavileri) kullanılarak bakteri mideden temizlenir. Lakin bu tedavinin aktifliği ne yazık %100 değildir.
Başkaca mide asidinin de çeşitli metotlarla azaltılması gastrit şikayetlerini bir ölçüde giderir.
Gastrit şikayeti olan hastaların aspirin ve romatizmal ilaçları kullanmaları halinde, tasarrufu takip eden süreçte akut gastritte bilinmeyen ya da açık kanamalar görülebilir.
Akupunktur İle Gastrit Tedavisi:
Hastaya klasik muayene ve klâsik Çin Tıbbı muayenesi yapılarak, kişinin vücut tipi, beslenme üslubu, kullandığı ilaçlar incelenir. Bu mevzuda gerekli tavsiyeler verildikten sonra, hastanın mide şikayetine sebep olan ruhsal tetikleyici faktörler sorgulanır. Zira mide şikayetlerinde ruhsal gerilim faktörleri ön planda gelmektedir. Insana biyolojik saat hakkında malumatlar verilir. Biyolojik saat, nizamlı hayat biçimiyle olumlu istikamette bağlantılıdır; bozulması da marazların oluşumu açısından nispeten değerlidir. Bütün bu temel teşhisler yapıldıktan sonra ortak bir teşhise varılır. Hem ruhsal, hem de fizikî tesirli ilaç tesiri bulunan (vücudun doğal ilaç salgılama mekanizması) akupunktur noktaları seçilerek vücut ve kulakta tedaviye başlanır.
Gerekli görülürse bu tedavi pratiğine destek olarak, fitoterapi, magnetik alan tedavisi, hareket tedavisi, masaj tedavisi, vs…gibi yardımcı tatbikler da eklenerek tedavi programı belirlenir.
Tedavi seans sayısı da yeniden yapılan muayene sonucunda kişinin marazının noktasına nazaran tespit edilir. Yaklaşık seans sayısı 8 ile 15 arasında değişmektedir.
REFLÜ (GASTRO ÖZOFAGEAL REFLÜ) ILLETI
Alışılagelmiş sindirim sisteminde ağızdan alınan besinler yemek borusundan mideye oradan da bağırsaklara makbul. Bu peristaltik hareket sisteminin mide ve yemek borusu seviyesinde bozulması (kapakçıkların vazifesini yapamaması), düzensizleşmesi sonucunda mide içeriği yemek borusuna geri kaçar.
Gastro Özofageal Reflü marazı, asitli yahut safralı mide içeriğinin yemek borusuna gelmesi ve uzun müddet temas etmesiyle yemek borusunun kendini asitten yahut safralı mide içeriğinden koruyamaması nedeniyle oluşur.
Gerilim, gazlı içecekler, çay ve kahve tipi içecekler reflüyü arttırır. Reflü hastalarında, daima ağızdan gaz çıkarma, yemek borusunda yanma hissi, göğüste yanma yahut gaz hissi görülür. Kalp şikayetleriyle karşılaşılabilir.
Erişkinlerin yaklaşık %20'sinde Reflü görülmektedir. Reflü tedavi edilmediği takdirde, uzun vade ahir barret denilen oluşumlara, onun akabinde da boğaz kanserine yol açmaktadır.
Akupunktur ile Reflü tedavisinde hedef illete sebep olan bu peristaltik hareket sistemindeki düzensizliği ortadan kaldırmaktır.
Şahsi vücut ve kulak noktalarına akupunktur pratiği yapılmak suretiyle bu sistemin yine tertipli çalışması sağlanır. Bu tatbik yapılırken de hastaya dışardan ilaç verilmesine gerek kalmaz, ameliyatsız ve ilaçsız tahlil sağlanır.
