Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

Gaziantep'e özgü sedef kakma sanatı!

Gaziantep'e özgü sedef kakma sanatı!
0
91

ahmet0135

FD Üye
Katılım
Nis 13, 2018
Mesajlar
3,763
Etkileşim
88
Puan
48
F-D Coin
0
Gaziantep'e özgü sedef kakma sanatı! gaziantep e özgü el sanatları 1549303728 1549303728 gaziantepeozgusedefkakmasanati5c587fb615f34gaziantepeozgusedefkakmasanati5c587fb615f34 http:i221photobucketcomalbumsdd285KenanHH0152xfUid21549303728 1549303728 gaziantepeozgusedefkakmasanati5c587fb8b9480gaziantepeozgusedefkakmasanati5c587fb8b9480 http:i221photobucketcomalbumsdd285KenanHH0250 1549303728 1549303728 gaziantepeozgusedefkakmasanati5c587fbb66117gaziantepeozgusedefkakmasanati5c587fbb66117 http:i221photobucketcomalbumsdd285KenanHH0350 xfUid41549303728 1549303728 gaziantepeozgusedefkakmasanati5c587fbd9a884gaziantepeozgusedefkakmasanati5c587fbd9a884 http:i221photobucketcomalbumsdd285KenanHH0444 1549303728 1549303728 gaziantepeozgusedefkakmasanati5c587fbfcebc9gaziantepeozgusedefkakmasanati5c587fbfcebc9 http:i221photobucketcomalbumsdd285KenanHH0541 xfUid61549303728 1549303728 gaziantepeozgusedefkakmasanati5c587fc20f368gaziantepeozgusedefkakmasanati5c587fc20f368 http:i221photobucketcomalbumsdd285KenanHH0638 xfUid71549303728 xfUid71549303728 gaziantepeozgusedefkakmasanati5c587fc22874dgaziantepeozgusedefkakmasanati5c587fc22874d http:i221photobucketcomalbumsdd285KenanHH0730 xfUid81549303728 xfUid81549303728 gaziantepeozgusedefkakmasanati5c587fc474481gaziantepeozgusedefkakmasanati5c587fc474481 http:i221photobucketcomalbumsdd285KenanHH0827center Sedefçilik, ilk çağın en eski uygarlıklarında görülmekle birlikte, sedefin eşyada süs ögesi olarak uygulanışı çok sonradır Her nekadar bir takım kaynaklar Sümer Sanatında sedefin traş edilerek ahşaba uygulandığını, Uzakta Doğu ve Güney Asya’da Hint Sanatında sedef süslemelere rastlandığını bildirirlerse de, sedefin en yaygın ve en gelişmiş şekliyle TürkOsmanlı Sanatında görüldüğü bilinir Ilk örneklerine 15 Asır sonlarında rastlanmış, Edirne’deki tek kubbeli Beyazıt II Camiinin kapı kanatlarında görülen sedef işçiliğinin 16 Yüzyılda olgunluk devresine girdiği, kapı, pencere, dolap kanatları , kürsü, çekmece, Kur’lahza muhafazası, rahle, masa, koltuk, kanepe, sehpa gibi mobilyalar, silah kabzası, nalın, körük, tütün tabakası, kahve takımı vb gibi bütün ahşap eşyada görülmüştür Osmanlı imparatorluğu döneminde geniş başvuru formu alanına sahip olan Sedef işçiliğinin, Enderunlu ustalarca üretilmiş örneklerini günümüzde tarihi müzelerde görmek mümkün olup,hayranlıkla izlenecek bu eserlerde Sedefkârlık Sanatının incelikleri insanı asırlar arasında müsamaha ile gezintiye götürür Daha sonraları Suriye'de işlenmeye başlanan sedefin Gaziantep’e buradan geldiği ama motiflerinde Selçuklu ve Osmanlı kültürünün korunduğu bilinmektedir Fazla kısa bir dönem de iskenderun(Hatay) da basit usulde sedef işçiliğinin yapıldığı bazı kaynaklarda yer almıştır Gaziantep’te halen ve kendini yenileyerek sürdürülen bu sanatın, yaşayan kaynaklardan edinilen bilgiye takriben, 1963 yılında başladığı bilinmektedir Gaziantep’te 54 sedef atölyesi olup, 55 Atölye Gaziantep Üniversitesi’nde, Gaziantep El Sanatlarını Koruma ve Geliştirme Merkezi’nde, 1992 yılında kurulmuştur Ceviz, maun, gül gibi sert ve dokusu sıkı ağaç seçim edilerek yapılan Sedef Kakmada , kurşun, kalay, gümüş ve alpaka yününden kumaş tel , motiflerin çevresini süslemede kullanılır Sedef ise, tatlı sudan çıkarılan istiridye kabuğudur Sedef yerine yada sedef ilebirlikte boynuz, bağa, fildişi ve kemik de kullanılmaktadır Sedef işçiliği, ‘oyma’ ve ‘kakma’ usulü ile yapılır Önce, ağaca, işlenecek motif çizilirKeski adı bahşedilen çelik gönder ile, bu motifin çevresi keskilenerek açılan kanala tel yatırılır ve çekiç kullanılarak minik darbelerle tel ağaca gömülür (Telin zaman içinde kalkmamasını durdurmak için, su ile tamamen sıvılaştırılmış beyaz tutkalı tamamlanmış tel üstüne sürmek yardımsever olur) Benzer keski ile, çizilen motifin içi oyulur ve bu içi oyulmuş motifin şekline uygun bir şekilde, sedef , iki parmak arasında (baş parmak ve dikkat çekici parmağı) sımsıkı kavranarak, zımpara taşında şekillendirilir ve motifin içine, beyaz tutkal ve ağaç tozundan yapılmış macun ile yapıştırılır (Motif içine yerleştirilecek sedefin, yerine akıcı oturması ve sonra yapılacak tesfiyenin , sedefin aydınlık canlı kısmını yok ederek motifi bozmaması için, sedefin, şekillendirilmeden önce daha aşağı ve üstteki kısmının düzlenmesi gerekir) Sedef yerleştirilmiş parça asgari iki saat kurumaya bırakıldıktan daha sonra, ince eğe ve zımpara ile silinerek, pürüzsüz bır satıh elde edildikten sonra, ispirto içinde eritilmiş gomalak cila (bir çeşitlilik reçine) ile parlatılır Gomalak cilanın, sıkıştırılmış pamuk yumağına damlatılması ve hızlı, yuvarlak ritmik hareketle parça üstünde cila kuruyana kadar cilalamanın devam ettirilmesi gerekir Eğer, açık renk olan genç ceviz ağacı seçilmiş ve renginin koyulaştırılması isteniyorsa, ciladan önce, yapılmış parçaya asiti gücenmiş zeytinyağı sürülerek, güneşte bırakılır , kuruduktan sonra cila sürülür Sedef kakmacılıkta , genelde, Selçuklu ve Osmanlı döneminde işlenen motiflere rastlanmakta olup, motiflerde geometrik desenler, çiçek, yaprak gibi doğadan gücenmiş naturel desenler ile, rumî, barok ve arabesk hakimiyeti görülür Sedef kakmacılık işine “Sedefkâri, Sedef Kakma yapan ustaya “Sedefkâr denilmektedir Bugün dış turizmde de geniş pazar bulmuş Sedef işçiliği, Türk Kültürünün Osmanlılara dayanan tarihi kökenini hafızalarda diri tutmayı başarmış zarif ve hissi bir el sanatımızdır Sedefçilik, ilk çağın en eski uygarlıklarında görülmekle birlikte, sedefin eşyada süsleme ögesi olarak uygulanışı fazla sonradır Her nekadar bir takım kaynaklar Sümer Sanatında sedefin traş edilerek ahşaba uygulandığını, Uzaktan Doğu ve Güney Asya’da Hint Sanatında sedef süslemelere rastlandığını bildirirlerse de, sedefin en yaygın ve en gelişmiş şekliyle TürkOsmanlı Sanatında görüldüğü bilinir ilk örneklerine 15 Yüzyıl sonlarında rastlanmış, Edirne’deki tek kubbeli Beyazıt II Camiinin kapı kanatlarında görülen sedef işçiliğinin 16 Yüzyılda olgunluk devresine girdiği, kapı, pencere, dolap kanatları , kürsü, çekmece, Kur’lahza muhafazası, rahle, masa, koltuk, kanepe, sehpa gibi mobilyalar, tabanca kabzası, nalın, körük, tütün tabakası, kahve takımı vb gibi tüm ahşap eşyada görülmüştür Osmanlı imparatorluğu döneminde geniş uygulama alanına sahip olan Sedef işçiliğinin, Enderunlu ustalarca üretilmiş örneklerini günümüzde tarihi müzelerde bakmak mümkün olup,hayranlıkla izlenecek bu eserlerde Sedefkârlık Sanatının incelikleri insanı asırlar arasında şımartma ile gezintiye götürür Daha sonraları Suriye'de işlenmeye başlanan sedefin Gaziantep’e buradan geldiği ama motiflerinde Selçuklu ve Osmanlı kültürünün korunduğu bilinmektedir Fazla kısa bir dönem de iskenderun(Hatay) da kolay usulde sedef işçiliğinin yapıldığı bazı kaynaklarda yer almıştır Gaziantep’te halen ve kendini yenileyerek sürdürülen bu sanatın, yaşamış kaynaklardan edinilen bilgiye takriben, 1963 yılında başladığı bilinmektedir Gaziantep’te 54 sedef atölyesi olup, 55 Atölye Gaziantep Üniversitesi’nde, Gaziantep El Sanatlarını Koruma ve Geliştirme Merkezi’nde, 1992 yılında kurulmuştur Ceviz, maun, gül gibi sert ve dokusu sıkı ağaç seçim edilerek yapılan Sedef Kakmada , kurşun, kalay, gümüş ve alpaka tel , motiflerin çevresini süslemede kullanılır Sedef ise, tatlı sudan çıkarılan istiridye kabuğudur Sedef yerine yada sedef ile birlikte boynuz, kaplumbağa kabuğu, fildişi ve kemik de kullanılmaktadır Sedef işçiliği, ‘oyma’ ve ‘kakma’ usulü ile yapılır Önce, ağaca, işlenecek motif çizilirKeski adı verilen çelik direk ile, bu motifin çevresi keskilenerek açılan kanala tel yatırılır ve çekiç kullanılarak küçük darbelerle tel ağaca gömülür (Telin süre içinde kalkmamasını önlemek için, su ile tamamen sıvılaştırılmış beyaz tutkalı işlenmiş tel üstüne sürmek faydalı olur) Aynı keski ile, çizilen motifin içi oyulur ve bu içi oyulmuş motifin şekline uygun olarak, sedef , iki parmak aralarında (baş parmak ve işaret parmağı) sımsıkı kavranarak, zımpara taşında şekillendirilir ve motifin içine, beyaz tutkal ve ağaç tozundan üretilmiş macun ile yapıştırılır (Motif içine yerleştirilecek sedefin, yerine düzgün oturması ve sonra yapılacak tesfiyenin , sedefin aydınlık canlı kısmını değil ederek motifi bozmamasıiçin, sedefin, şekillendirilmeden önce daha aşağı ve üst kısmının düzlenmesi gerekir) Sedef yerleştirilmiş parça minimum iki saat kurumaya bırakıldıktan sonradan, ince eğe ve zımpara ile silinerek, pürüzsüz bır satıh elde edildikten sonra, ispirto içinde eritilmiş gomalak cila (bir değişiklik reçine) ile parlatılır Gomalak cilanın, sıkıştırılmış pamuk yumağına damlatılması ve çabuk, dairesel ritmik hareketle parça üzerinde cila kuruyana dek cilalamanın devam ettirilmesi gerekir Eğer, açık renk olan genç ceviz ağacı seçilmiş ve renginin koyulaştırılması isteniyorsa, ciladan önce, üretilmiş parçaya asiti gücenmiş zeytinyağı sürülerek, güneşte bırakılır , kuruduktan sonradan cila sürülür Sedef kakmacılıkta , genelde, Selçuklu ve Osmanlı döneminde işlenen motiflere rastlanmakta olup, motiflerde geometrik desenler, çiçek, yaprak gibi doğadan alınmış naturel desenler ile, rumî, barok ve arabesk hakimiyeti görülür Sedef kakmacılık işine “Sedefkâri, Sedef Kakma yapan ustaya “Sedefkâr denilmektedir Bugün dış turizmde de geniş pazar bulmuş Sedef işçiliği, Türk Kültürünün Osmanlılara dayanan tarihi kökenini hafızalarda diri tutmayı başarmış zarif ve şehvetli bir el sanatımızdır Kaynak : Gaziantep Üniversitesi  
 
858,509Konular
980,819Mesajlar
30,680Kullanıcılar
egethemoonSon üye
Üst Alt