“Sistit” adı verilen basit bir mesane enfeksiyonu ya da “piyelonefrit” adı verilen ciddi böbrek enfeksiyonu şeklinde karşımıza çıkabilir.
İdrar yolu enfeksiyonları ve “asemptomatik bakteriüri” adı verilen idrarda bakteri bulunmasına rağmen şikayetlerin olmaması durumu gebelikte sık görülür. Kadınlarda zaten idrar yolu enfeksiyonlarına bir yatkınlık vardır ve asemptomaik bakteriüri saptanan kadınların %20-40’ında gebelikte piyelonefrit gelişir.
Gebelikte gerçekleşen fizyolojik değişiklikler idrar yolu enfeksiyonu gelişme riskini arttırır!
Açık sarı rengi ve kendine has kokusu ile idrar, bakteri ve diğer enfeksiyon etkenlerini barındırmayan bir sıvıdır. Bu özelliğini devamlı üretilen idrar, “üreter” adı verilen böbrek kanallarının hareketi sayesinde idrar akımının devamlı aşağıya doğru olması ve mesanenin özel yapısı sayesinde idrarın geri akımını engelleyen kapak mekanizmasına borçludur. Bu mekanizmalar gebelikte ortaya çıkan mekanik ve hormonal değişiklikler nedeniyle bozulur. Gebelikte üretimi artan ve “progesteron” adı verilen hormon düz kasları gevşeterek üreterin hareketlerini yavaşlatır ve mesanedeki kapak mekanizmasını bozar. Gebeliğin erken dönemlerinde progesteron etkisi ile, geç dönemlerinde ise büyüyen rahmin yarattığı baskı ile idrar yollarında genişleme ve idrar akımında duraklama oraya çıkar. Ayrıca mesanenin tam boşaltılamaması sonucu bekleyen idrarda bakterilerin çoğalması kolaylaşır.
Mesaneye ulaşan bakteriler hiçbir belirti vermeyebilirler!
Gebelerin %10’unda görülen ve asemptomatik bakteriüri adı verilen bu durum tedavi edilmediği takdirde basit bir sistit ya da ilerlediği durumlarda daha ciddi olan piyelonefrit ortaya çıkabilir.
İdrar yolu enfeksiyonundan şüphelenildiğinde hemen doktora başvurulmalıdır!
-
İdrarda yanma ve ağrı -
Sık idrar yapma ya da acil idrar yapma ihtiyacı -
Kötü kokulu ya da bulanık idrar -
İdrarda kanama -
Kasık ağrısı -
Genital bölgede baskı hissi -
Yan ağrısı ve ateş yüksekliği
Gebelikte ortaya çıkan idrar yolu enfeksiyonları erken doğuma ve düşük doğum ağrılığına neden olabilir; bebeğin motor ve zihinsel gelişimini olumsuz etkileyebilir. Bu nedenle ilk üç aylık gebelik döneminde şikayeti olsun olmasın tüm gebelerin idrar yolu enfeksiyonu açısından idrar analizi ve idrar kültürü yapılarak taranması önerilir.
Asemptomaik bakteriüri taramasında 24 saat ara ile alınmış ardışık iki idrar kültüründe veya kateter ile alınmış tek bir idrar kültüründe anlamlı sayıda bakteri üremesi olması idrar yolu enfeksiyonu açısından anlamlıdır.
Uygun ilaç tedavisi riski %90 oranında azaltır!
Piyelonefrit genellikle önlenebilir bir durumdur. Gebeliğin ilk üç aylık döneminde hiçbir şikayet olmasa dahi idrar analizi ve idrar kültürü yapılması ve bakteri tespit edildiğinde uygun ilaç ile 3-7 günlük tedavi uygulanması sistit ve piyelonefrit gibi daha ciddi enfeksiyonların gelişmesini önler. Tedaviden 2 hafta sonra idrar analizi ve idrar kültürü tekrarlanmalı ve bakterinin tamamen temizlendiğinden emin olunmalıdır. Şikayetlerin geçmediği ya da tekrarladığı durumlarda ek tedaviler uygulanabilir. Tekrarlayan enfeksiyon varlığında idrar yollarında doğumsal anatomik bozukluklar ve taş hastalığı araştırılması gerekir.
Yeterli tedavi edilmeyen sistit, piyelonefrite; tedavi edilmeyen piyelonefrit ise böbrekte apse ve “sepsis” adı verilen kan zehirlenmesi gibi hayati risk oluşturan klinik tablolara neden olabilir. Basit bir sistit durumunda ayaktan tedavi yeterli iken, daha ciddi olan piyelonefritte ise hastaneye yatırılarak tedavi verilmesi gerekir.
Gebelik öncesinde tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonu öyküsü olan kadınlarda her cinsel ilişki sonrası tek doz önleyici ilaç tedavisi önerilebilir.
İdrar yolu enfeksiyonu için bitkisel ilaçlar kullanılmamalıdır!
Gebelikte saptanan idrar yolu enfeksiyonu tedavisinde bitkisel ilaç kullanımı ile ilgili yeterli bilimsel veri bulunmamaktadır. Gebelikte kullanılan ilaçlar bebeğe zarar verme ihtimali olmayan ilaçlardır ve mutlaka doktor önerisi ile kullanılmalıdır. Gebelikte bitkisel ilaç kullanılması önerilmez.
Gebelikte idrar yolu enfeksiyonu önlenebilir bir durumdur!
-
Günde 2-3 litre su tüketilmelidir -
Sık tuvalete gidilmeli, idrar bekletilmemeli ve tamamen boşaltılmalıdır -
Vücut direncinin arttırılması için sebze, meyve gibi vitamin açısından zengin besinler tüketilmelidir -
Şekerli sıvılardan uzak durulmalıdır -
Tuvalet sonrası temizlik düzgün yapılmalıdır -
Tuvalet sonrası temizlik arkadan öne doğru değil, önden arkaya doğru yapılmalıdır -
Cinsel ilişki öncesi ve sonrasında idrar kesesi boşaltılmalıdır -
İdrar yolu enfeksiyonu varlığında cinsel ilişkiden uzak durulmalıdır