Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

Gebelikte Miad Geçmesi (Gebelikte Gün Aşımı)

Gebelikte Miad Geçmesi (Gebelikte Gün Aşımı)
0
292

urgot

FD Üye
Katılım
Eki 24, 2020
Mesajlar
3,810
Etkileşim
2
Puan
38
Yaş
37
Konum
Rusya
F-D Coin
103
Gebelikte Miad Geçmesi (Gebelikte Gün Aşımı)
Gebelikte miad geçmesi
; gün geçmesi, doğumun gecikmesi, miad aşımı şeklinde de adlandırılmaktadır. Gebelik 40 hafta süren bir süreçtir. Normal şartlarda 40 haftanın sonunda doğum gerçekleşir. Ancak tam 40 haftalıkken doğumun gerçekleşme oranı bilinenin aksine yüksek değildir. Çünkü bebek erken ya da geç gelmek isteyebilir. Gebeliğin 38. haftasından 42. haftasına kadar doğum olması normal bir süreç olarak değerlendirilir. Yani gebelik en fazla 42. haftaya kadar beklenir. Bu süreden sonra eğer hala doğum gerçekleşmemişse miad geçmesi söz konusudur. Miad geçmesi durumunda eğer bebeğin de anne adayının da sağlık durumlarında herhangi bir problem yoksa birkaç gün daha beklenebilir. Bu şekilde doğumun kendiliğinden başlaması sağlanır. Ancak 42. hafta dolmasına rağmen hala doğumun başlamaması durumunda bebeği ve anne adayını bekleyen riskler de mevcuttur. Bu sebeple annenin de bebeğin sağlık durumu detaylı şekilde takip edilmelidir.
Miad geçmesi durumu hamileliklerin yüzde 3’ünde ortaya çıkan bir durumdur. Gebelikte miad geçmesinin yüzde 90 oranda herhangi bir sebebi yoktur. Ancak eğer bebeğin beyni oluşamamışsa (anensefali), bebekteki hormon salgıları gelişememişse, plasentada enzim eksikliği meydana gelmişse gebelikte miad geçmesi beklenir.



Gebelikte Miad Geçmesindeki Riskler Nelerdir?
Gebelikte miad geçmesi durumunda birtakım riskler söz konusudur. Bu riskler doğumdan önce, doğum esnasında ve doğumdan sonra olmak üzere 3 farklı kategoride incelenir. Doğum öncesinde ve doğum esnasında bebeğin hayatını tehlikeye atacak olan en büyük risk plasentanın işlevini kaybetmeye başlamasıdır. Bu süreden sonra plasenta görevini doğru şekilde yerine getiremeyeceği için bebek strese girecek ve riskli bir durum söz konusu olacaktır.
Plasenta oksijen, besin gibi yaşamsal maddeleri bebeğe ulaştırmaya yarayan yapıdır. Bu yapının işlevini kaybetmeye başlaması durumunda bebeğin oksijensiz kalma ihtimali (fetal distres) artacaktır. Bu durum hem doğum öncesinde hem de doğum esnasında yaşanabilecek bir durumdur. Bebeğin içinde bulunduğu amino sıvısındaki azalma da (oligohidramnios) bebek için tehlike arz eder. Çünkü bu esnada bebeğin göbek kordonunun baskı görmesi muhtemeldir. Bu da yine bebeğin oksijensiz kalması anlamına gelir.

Gebelikte doğumun olmaması durumunda bebek, mekonyum aspirasyonu adı verilen kaka yutma sorununu yaşayabilir. 42. haftayı tamamlayan bir bebek anne rahminde ya da doğum esnasında kaka yapabilmektedir. Mekonyum (bebeğin ilk dışkısı) doğumdan sonraki 24 saatlik süre içerisinde çıkarılması gereken dışkıdır. Ancak doğumun gerçekleşmemesi durumunda fetal distres ortaya çıkar ve bebeğin anüs kaslarında gevşeme başlar. Bu da bebeğin doğumdan önce ya da doğum sırasında kaka yapmasına neden olur. Eğer doğumdan sonra bebek ilk nefesini alıp da dışkılama durumu gerçekleşirse, kakanın bebeğin akciğerlerine kaçma ihtimali de söz konusudur. Bu da akciğerlerin görevinde bozulma meydana getirebilir.
Gebelikte gün aşımı durumlarında en sık görülen durum ise iri bebek doğumudur. Gebeliğin 42. haftasının dolmuş olmasına rağmen plasenta işlevini kaybetmezse bebek gelişmeye devam eder. Bu durumda bebeğin daha fazla kilo alması söz konusudur. Bu da iri bebek doğumuna yol açar. İri bebek doğumu diğer normal bebeklere nazaran daha riskli bir doğum olmaktadır. İri bebek doğumunun taşıdığı riskler, doğumun ikinci evresi olan ıkınma evresinin uzun sürmesi, bebeğin başının çıkmış olmasına rağmen omuzlarının gelmemesi, bebeğin sıkışmasını önlemek amacıyla vajinaya kesi uygulanması (epizyotomi), pelviste ya da rahim ağzında (servikste) yırtıkların oluşması, doğumun üçüncü evresi olan plasenta atımında rahmin yeterince kasılamayıp kapanamaması sonucu aşırı kanama olması gibi durumlardır. Bu sebeple eğer bebeğin ultrason görüntüleriyle yapılan incelemeler sonucunda 4 – 4,5 kilogramdan daha fazla olduğu tespit edilirse sezaryen doğum tavsiye edilir.
 

Similar threads

42 Haftadan uzun süren gebeliklere gün aşımı, sürmatürite, postterm, miad geçmesi, postmatürite, gün geçmesi, günü dolmak gibi isimler verilir. Yaklaşık olarak tüm gebeliklerin %3'ünde görülür. Çok genç ve yaşı büyük annelerde daha sık rastlanır bu duruma. Ortalama gebelik süresi insanoğlunda...
Cevaplar
0
Görüntüleme
112
Gebelikte Miyom Miyom adı verilen kitlelerin kansere neden olma ihtimali oldukça düşüktür. Bu nedenle iyi huylu kitleler olarak kabul edilmektedir. Rahim kası nedeniyle ortaya çıkabilmektedirler. Kadınlarda sık görülen miyomlar gebelik dönemlerinde de ortaya çıkabilmektedirler. Gebelik yaşayan...
Cevaplar
0
Görüntüleme
261
Gebelikte Yürüyüşün Faydaları Nelerdir? Hamile kadınlara yürüyüş yapmanın pek çok faydası vardır; Gebelikte aşırı kilo almanızı önler, kabızlığı giderir, stresi önler… İşte hamilelere yürüyüşün faydaları; Kabızlığı Geçirir Kabızlık hamilelikte sık karşılaşılan bir durumdur. Gebelikte yürüyüşün...
Cevaplar
0
Görüntüleme
399
Bebeğin anne karnında gelişimini tamamladıktan sonra (ki bu hafta 36. gebelik haftasından sonra olarak hesaplanır), vaginal yol ile dünyaya getirilmesidir. Normal Doğum için gerekli şartlar neler? 36. gebelik haftasına ulaşmış bir gebede; - Bebek baş gelişimi olmalı - Tahmini doğum...
Cevaplar
0
Görüntüleme
154
Rahim Yırtılması Nedir? Gebelik esnasında bazı nedenlere bağlı olarak rahim yırtılması (Uterin Rüptür) durumu görülebilmektedir. Bu durum anne adayı için de bebek için de oldukça tehlike arz eden bir durumdur. Eğer anne adayında aşırı kanama oluşursa annenin ya da bebeğin ölümü söz konusu...
Cevaplar
0
Görüntüleme
299
858,500Konular
982,380Mesajlar
32,975Kullanıcılar
yazaraliSon üye
Üst Alt