nicebayan
FD Üye
- Katılım
- Ara 24, 2016
- Mesajlar
- 94,678
- Etkileşim
- 2
- Puan
- 38
- Yaş
- 36
- Web sitesi
- nicebayan.com
- F-D Coin
- 90
Yazı araçlarının tarihi
Geçmişten günümüze yazı araçları
Yazı yazmak için çok çeşitli araçlar kullanılmıştır Hiç elimizden düşürmediğimiz kağıt kalem dünün icadıdır Biraz daha öncelere, ilk insanların resimlerden yazının az önce doğmakta olduğu çağlara dönersek o süre yazı yazmanın inanılmayacak dek kuvvet olduğu görülür Çünkü o günlerde bu iş için gereken araçlar yoktu Cümbür Cemaat, ne ile neyin üstünde nasıl yazacağını kendisi düşünüp bulmak zorundaydı
O dönemin araçları arasında taş, koyunun kürek kemiği,balçık yaprağı,çanak çömlek parçaları, yırtıcı hayvan derileri ve ağaç kabukları gibi şeyler hep bu dönemde kullanılıyordu Bütün bunların üzerine sivriltilmiş bir kemikle veya kavramak taşıyla vahşi bir resim çiziktirmek mümkündü İslam Peygamberi HzMuhammed, kutsal kitap Kuranı Kerim ’i koyunları kürek kemiği üstüne yazdırmıştı Eski Yunanlılar, halk toplantılarında oylarını şimdi yapıldığı gibi kağıt üzerine yok de, çanak çömlek (ostrakon)lar üstüne yazarak verirlerdi
Papirüs bulunduktan sonradan bile çoğu yazarlar,yoksulluk yüzünden yazılarını çanak çömlek parçaları üstüne yazmak zorunda kalmışlardı Eski yunan bilginlerinden birinin kitap yazmak için evindeki tüm çanak çömleği kırdığını anlatırlar görevle Mısır ’da yer alan eski Romalı asker ve memurlar; bir aralar, papirüs yetersizliğinden hesap pusulalarını çanak çömlek parçaları üstüne yazmışlardır
Fakat palmiye yaprakları ile ağaç kabukları yazı yazmaya fazla daha uygundu Papirüs bulunmadan fazla önce bunların üstüne iğne ile yazı yazılmaktaydı Hindistan ’da bir fazla kitap palmiye yaprakları üzerine yazılmıştı Yaprakların kenarları bir ölçüde kesildikten daha sonra iplikle dikiliyordu Bu kitabın kenarları altınla yaldızlanır veya renk renk boyanırdı Böylece çok hoş bir kitap meydana gelmiş olurdu Ormanca varlıklı olan ülkelerde kayın ve ıhlamur ağacı kabuklarından yapılmış yapraklar üzerine yazı yazılırdı
aynı zamanda fazla eski çağlardan itibaren bir yazı yazma yöntemi vardır;onu bügünde kullanmaktayız Bu taş üzerine yazı yazmadır Taştan kitap, kitapların en uzun yaşamlısıdır Bunda 4000 sene önce, eski Darı kabir tapınaklarının duvarlarına yazılmış olan upuzun hikayeler günümüze dek gelmiştir
Anadolu Ve Yazının Gelişimi
Eski Darı ’ın İskenderiye kentindeki kitaplıkta bir milyona yakın papirüs tomarı bulunuyordu Bu kitaplığın zenginleşip büyümesinde, Ptolome Sülalesi ’nden gelen Firavunlar fazla çalışmışlardı Böylece İskenderiye kitaplığı uzun yıllar baştan başa dünyanın en önde gelen kitaplığı oldu Ama bir zaman sonradan bir başka kitaplık,Anadolu ’daki Bergama kenti kitaplığı onunla yarışmaya başladı
O sırda hükümdarlık eden Darı Firavunu, Bergama kitaplığını acımasızca cezandırmaya karar verdi ve ülkesinden papirüs gönderilmesini yasakladı Bergama hükümdarı da buna karşılık şöyle bir tedbir düşündü: Yurdunun en usta adamlarını yanında çağırıp koyun yada keçi derisinden papirüs yerini tutacak ve yazı yazmaya yarayacak bir madde hazırlamalarını buyurdu İşte o günden daha sonra Bergama, dünyaya parşomen satan bir yer haline geldi Yunanca “pergament adını alan Parşomen,doğduğu kentin (Pergamon) adını alarak böyle buluş olmuştu Kısa bir vakit daha sonra Parşomeni katlanabileceği ve defter haline getirilebileceği anlaşıldı ayrı ayrı yapraklardan dikilmiş kitap da böyle ortaya çıktı
Zamanla Darı ’da Papirüs daha az üretilmeye başlandı Hele Araplar Mısır ’ı aldıktan sonra Mısır ’dan Avrupa ülkelerine olan papirüs gönderilişi büsbütün durdu İşte ancak o gün parşomen emin bir zafere ulaştı Bu, pek de olumlu bir başarı değildi Roma imparatorluğu,bu olaydan bir kaç asır önce kuzeyden ve doğudan gelen sanki ilkel kavimlerce yıkıma uğratılmıştı
bitmeyen savaşlar bir zamanlar varlıklı olan kentleri ıssız bir duruma getirmişti Her geçen sene yalnız bilginlerden yok, okumayazma bilenlerinin sayısını da azaltmıştı Parşomen, kitap kopya etmeye yarayan biricik araç olarak kaldığında, onun üzerine yazı yazacak birey de anında hemenkalmamış gibiydi Romalı kitapçıların büyük kopya işlikleri çoktan kapanmıştı Yalnız kral saraylarında, ağdalı bir dile mektuplar yazan yazıcılar kalmıştı bir de, rahat ormanlar da ya da ıssız vadilerde kaybolmuş manastırlarda sevap derin etki bırakmak için kitap kopya eden keşişlere de yüz yüze gelmek mümkündü *
Geçmişten günümüze yazı araçları
Yazı yazmak için çok çeşitli araçlar kullanılmıştır Hiç elimizden düşürmediğimiz kağıt kalem dünün icadıdır Biraz daha öncelere, ilk insanların resimlerden yazının az önce doğmakta olduğu çağlara dönersek o süre yazı yazmanın inanılmayacak dek kuvvet olduğu görülür Çünkü o günlerde bu iş için gereken araçlar yoktu Cümbür Cemaat, ne ile neyin üstünde nasıl yazacağını kendisi düşünüp bulmak zorundaydı
O dönemin araçları arasında taş, koyunun kürek kemiği,balçık yaprağı,çanak çömlek parçaları, yırtıcı hayvan derileri ve ağaç kabukları gibi şeyler hep bu dönemde kullanılıyordu Bütün bunların üzerine sivriltilmiş bir kemikle veya kavramak taşıyla vahşi bir resim çiziktirmek mümkündü İslam Peygamberi HzMuhammed, kutsal kitap Kuranı Kerim ’i koyunları kürek kemiği üstüne yazdırmıştı Eski Yunanlılar, halk toplantılarında oylarını şimdi yapıldığı gibi kağıt üzerine yok de, çanak çömlek (ostrakon)lar üstüne yazarak verirlerdi
Papirüs bulunduktan sonradan bile çoğu yazarlar,yoksulluk yüzünden yazılarını çanak çömlek parçaları üstüne yazmak zorunda kalmışlardı Eski yunan bilginlerinden birinin kitap yazmak için evindeki tüm çanak çömleği kırdığını anlatırlar görevle Mısır ’da yer alan eski Romalı asker ve memurlar; bir aralar, papirüs yetersizliğinden hesap pusulalarını çanak çömlek parçaları üstüne yazmışlardır
Fakat palmiye yaprakları ile ağaç kabukları yazı yazmaya fazla daha uygundu Papirüs bulunmadan fazla önce bunların üstüne iğne ile yazı yazılmaktaydı Hindistan ’da bir fazla kitap palmiye yaprakları üzerine yazılmıştı Yaprakların kenarları bir ölçüde kesildikten daha sonra iplikle dikiliyordu Bu kitabın kenarları altınla yaldızlanır veya renk renk boyanırdı Böylece çok hoş bir kitap meydana gelmiş olurdu Ormanca varlıklı olan ülkelerde kayın ve ıhlamur ağacı kabuklarından yapılmış yapraklar üzerine yazı yazılırdı
aynı zamanda fazla eski çağlardan itibaren bir yazı yazma yöntemi vardır;onu bügünde kullanmaktayız Bu taş üzerine yazı yazmadır Taştan kitap, kitapların en uzun yaşamlısıdır Bunda 4000 sene önce, eski Darı kabir tapınaklarının duvarlarına yazılmış olan upuzun hikayeler günümüze dek gelmiştir
Anadolu Ve Yazının Gelişimi
Eski Darı ’ın İskenderiye kentindeki kitaplıkta bir milyona yakın papirüs tomarı bulunuyordu Bu kitaplığın zenginleşip büyümesinde, Ptolome Sülalesi ’nden gelen Firavunlar fazla çalışmışlardı Böylece İskenderiye kitaplığı uzun yıllar baştan başa dünyanın en önde gelen kitaplığı oldu Ama bir zaman sonradan bir başka kitaplık,Anadolu ’daki Bergama kenti kitaplığı onunla yarışmaya başladı
O sırda hükümdarlık eden Darı Firavunu, Bergama kitaplığını acımasızca cezandırmaya karar verdi ve ülkesinden papirüs gönderilmesini yasakladı Bergama hükümdarı da buna karşılık şöyle bir tedbir düşündü: Yurdunun en usta adamlarını yanında çağırıp koyun yada keçi derisinden papirüs yerini tutacak ve yazı yazmaya yarayacak bir madde hazırlamalarını buyurdu İşte o günden daha sonra Bergama, dünyaya parşomen satan bir yer haline geldi Yunanca “pergament adını alan Parşomen,doğduğu kentin (Pergamon) adını alarak böyle buluş olmuştu Kısa bir vakit daha sonra Parşomeni katlanabileceği ve defter haline getirilebileceği anlaşıldı ayrı ayrı yapraklardan dikilmiş kitap da böyle ortaya çıktı
Zamanla Darı ’da Papirüs daha az üretilmeye başlandı Hele Araplar Mısır ’ı aldıktan sonra Mısır ’dan Avrupa ülkelerine olan papirüs gönderilişi büsbütün durdu İşte ancak o gün parşomen emin bir zafere ulaştı Bu, pek de olumlu bir başarı değildi Roma imparatorluğu,bu olaydan bir kaç asır önce kuzeyden ve doğudan gelen sanki ilkel kavimlerce yıkıma uğratılmıştı
bitmeyen savaşlar bir zamanlar varlıklı olan kentleri ıssız bir duruma getirmişti Her geçen sene yalnız bilginlerden yok, okumayazma bilenlerinin sayısını da azaltmıştı Parşomen, kitap kopya etmeye yarayan biricik araç olarak kaldığında, onun üzerine yazı yazacak birey de anında hemenkalmamış gibiydi Romalı kitapçıların büyük kopya işlikleri çoktan kapanmıştı Yalnız kral saraylarında, ağdalı bir dile mektuplar yazan yazıcılar kalmıştı bir de, rahat ormanlar da ya da ıssız vadilerde kaybolmuş manastırlarda sevap derin etki bırakmak için kitap kopya eden keşişlere de yüz yüze gelmek mümkündü *