Gezi Davası tutukluları, cezaevinden yaptıkları ortak açıklamada, 'Ya kin ve kibir baskın olacak ya da kardeşlik, eşitlik, özgürlük ve demokrasi kazanacak. Biz adaleti, kardeşliği, vicdanı, özgürlüğü ve alışılmış ki Gezi'yi savunacağız' tabirlerine yer verdi.
Gezi Davası'nın karar duruşmasında, Osman Kavala müebbet mahpus cezası alırken Mücella Yapan, Çiğdem Mater, Hakan Altınay, Mine Özerden, Can Atalay, Tayfun Kahraman ve Yiğit Ali Ekmekçi 18'er yıl mahpus cezasına çarptırılmıştı. Seyahat tutukluları, cezaevinden ortak yazılı açıklama gönderdi.
Can Atalay, Çiğdem Mater, Hakan Altınay, Mine Özerden, Mücella Yapan, Osman Kavala ve Tayfun Kahraman’ın imzası olan açıklamada şu sözler yer aldı ????
“25 Nisan’dan beri seslerini seslerimize katan; adaletsizliğe, kuyruklu palavralara, hukuk tanımazlığa itiraz eden milyonlarca insanımız umudumuza umut, gücümüze güç kattı. Başta amansız polis şiddetiyle evlatlarını yitiren Seyahat Anneleri olmak üzere tüm annelerin ve canımız annelerimizin anneler gününü canı gönülden kutlarız…
Önceki periyot cumhurbaşkanlarından, kendi elleriyle poster yapan gençlere; siyasal parti genel liderlerinden, toplumsal medyada itirazlarını dillendirenlere; mevzuyu gündemde tutan basın işçilerinden, meslek odaları ve demokratik kitle örgütlerine; aydın, sanatçı ve müelliflerden mevzuya kulak kabartan tüm insanlara selam ve teşekkür ederiz. Bahis bizler değiliz! Asıl sorun hoş ülkemizde insanlık, vicdan, adalet ve hukuktan en minimum seviyede dahi bahsedilip bahsedilemeyeceğidir.
Ya kin ve kibir baskın olacak ya da kardeşlik, eşitlik, özgürlük ve demokrasi kazanacak. Biz adaleti, kardeşliği, vicdanı, özgürlüğü ve natürel ki Gezi’yi savunacağız. “Yaşamak bir ağaç üzere tek ve hür ve bir orman üzere kardeşçesine, bu hasret bizim…”