Gılgamış Destanı hakkında kısa bilgi Gılgamış Destanı ebediyet otu gılgamış destanı gılgamış destanı hangi uygarlığa aittir oku agılgamış destanıa hangi uygarlığa aittir Gılgamış Destanı, Mezopotamya'da ortaya çıkan tarihteki birincil yazılmış destandır Ölümsüzlüğü arayan bir kralın öyküsüdür Tarihçesi Destana konu olan kral Gılgamış doğrusu yaşayan ve MÖ 3000 yıllarının birincil yarısında Mezopotamya’daki Uruk kentinde hüküm sürmüştür Ölümsüzlüğün ve bilginin peşindeki insanı yücelterek anlatan Gılgamış Destanı, Gılgamış'ın ölümünden bin yıl dek sonra yazılmıştır ve günümüze değin gelebilmiştir Gılgamış Destanı, Akat ve Sümer mitolojilerinde geçer ve Akat dilinde yazılı tabletlerden oluşur Bunlardan günümüzde 11 tablet bulunabilmiştir Lakin bu tabletler yetersiz olduğu için epope metninin bütünü elde edilememiştir Fiilen 12 bir tablet de bulunmuştur ama olayların sırasına uymamaktadır ve bu yüzden farklı bir versiyon olduğu düşünülmektedir 1855’te Ninova’da yapılan kazılarda, Asur Kralı Asurbanipal’in MÖ 7 yüzyılda derlettirdiği tabletler bulunmuş, daha sonra Türkiyeİran sınırında ve Irak’taki Nippur antik kenti kazılarında yer alan tabletler de eklenmiştir Hem Türkiye’de Sultan Tepecik ve Boğazköy’de yapılan kazılarda da destanın izi bulunmuşsa da henüz hepsi gün ışığına çıkarılmamıştır Hikayesi Tabletlerdeki metne göre destan, Gılgamış’ın özelliklerini övgüyle anlatarak başlar Güya insan, güya tanrı olan Gılgamış karada ve denizde olan biten her şeyi bilen başarılı bir yapı ustası ve yenilmez bir savaşçıdır Destanının, değişik bölümlerinde Gılgamış’ın başından geçen serüvenler anlatılır Derinlemesine hikaye türünün en herzamanki üstü biçimde anlatıldığı Gılgamış akılların iyice özgür ve doğaçlama melekesini gözler önüne sermektedir Ilk serüven Gılgamış ile Gök tanrısı Anu aralarında geçer Halkına acımasız davrandığı için Gılgamış’a öfkelenen Anu, onu öldürmek için vahşi bir hayvan olan Enkidu’yu üstüne salar Enkidu ile Gılgamış arasındaki savaşta Gılgamış üstün kazanç sonradan Enkidu Gılgamış’ın en yakın dostu ve yardımcısı olur Bunun ardından gelen macera Gılgamış ile aşk tanrıçası İştar arasında yaşanır İştar Gılgamış’a evlenme önerisinde bulunur Gılgamış bunu red eder Onuru kırılan İştar Gılgamış’ı öldürmek için yeryüzüne bir boğa gönderir Gılgamış, Enkidu’nun da yardımıyla boğayı öldürür Enkidu rüyasında, boğayı öldürdüğü için tanrılar kadar ölüme hükümlü edildiğini görür Destanın bundan sonraki bölümüyle ilgili tabletler bulunamamıştır Lakin, destanın devamının yer aldığı Gılgamış’ın Enkidu için yaktığı ağıtı, düzenlediği ihtişamlı cenaze törenini, sonunda Enkidu’nun ölüler dünyasına göçtüğünü anlatan tabletler bulunabilmiştir Enkidu’nun ölümünü Tufan öyküsü izler Tufan, yeryüzünün sularla dolup taşmasının öyküsüdür Gılgamış destanında Tufan’ı tanrıça İştar ve Bel’in başlattığı anlatılır Gılgamış, Tufan’dan kurtularak sağ kaldığını öğrendiği Utnapiştim’i bulmak üzere yola çıkar Utnapiştim ölümsüzlüğün sırrını bilen bir bilgedir Utnapiştim’i bulan Gılgamış, onun verdiği sonsuzluk otuyla gençliğine baştan dönecek ve ölümsüzlüğe kavuşacaktır Fakat, destanının ırk için en üzücü bölümü burada başlar Çünkü Gılgamış sonsuzluk otunu yemeye fırsat bulamadan onu bir yılana kaptırır ve Uruk’a eli manâsız döner Bir Takım kaynaklar, Gılgamış’ın ölümsüzlük otunu halkıyla birlikte yemek yemek istediğini belirtir Epope, Gılgamış’ın ölüm karşısında yenilgisiyle biter Önemi Desten, tarihte tanıdık en eski medeniyetlerden olan Sümerlerin yaşayışları hakkında veri verir ve kendisi de birincil yazılı epope olma özelliğini taşır Gılgamış Destanı'nın en manâlı özelliklerinden biri de, anlattığı Tufanöyküsü , üç büyük dinin Kutsal Kitapları'da yer almasıdır Ebediyet Otuöyküsü, Türkİslam dünyasının Lokman Hekimsöylemine aynı