Göğüs Dikleştirme Estetiği
Göğüs dikleştirme estetiğinin cerrahi karşılığı ”Mastopeksi İşlemi”dir. Bu işlem vasıtasıyla sarkık konumda olan memeler dikleştirilir ve daha estetik bir görünüme kavuşturulur.
Göğüs Dikleştirme Estetiği Kimlere Uygulanır?
Göğüs dikleştirme estetik operasyonu, göğüslerinde sarkıklık olan doğum yapmış veya yapmamış tüm bayanlara uygulanabilir olan bir işlemdir. Bir bayanın göğüslerinin sarkık olup olmadığını anlaması için; ayna karşısına geçip meme ucu ve meme altı çizgisinin birlikte değerlendirilmesi gerekmektedir.
İdeal olan durum; meme ucunun meme altı çizgisinin üzerinde olması ve meme altında bulunan dokuda sarkıklık olmamasıdır. Memenin sarkıklık durumuna ”Meme Pitozu” denilmektedir. Bu durum 4 grup olacak şekilde sınıflandırılmaktadır. Bunlar; hafif, orta, ağır ve yalancı pitoz durumlarıdır. Eğer memenin baş kısmı, meme altı çizginizin hizasında ya da 1 cm kadar aşağısında ise ”Hafif Pitoz”; meme altı çizgisinin 1 – 3 cm kadar aşağısında ise ”Orta Pitoz”; 3 cm’den daha aşağıda ise ”Ağır Pitoz” sınıfına girmektedir. Yalancı pitoz durumu; bu 3 durumdan farklı olarak, meme başı normal görünmektedir ancak meme alt çizgisinin üzerine yerleşmiş olarak ve memenin taban kısmı sarkmış vaziyette görülmektedir.
Bayanların göğüsleri kimi zaman yapısal kaynaklı olarak yani başka bir nedene bağlı olmaksızın sarkık olabileceği gibi başta; sıklıkla kilo alınıp verilmesi olmak üzere doğum yapılması ve bebeğin emzirilmesi, yaşlanmanın yer çekimi etkisiyle birleşmesi sonucu zaman içinde göğüslerde sarkmalar oluşabilmektedir.
Memelerin sarkması için boyutunun büyük olması şart değildir. Annelerde doğum sonrasında memelerin büyümesi ve küçülmesinin yanı sıra göğüsteki fazlalıkla yakından ilişkili olarak eğer meme dokusu gevşek yapıda ise yer çekiminin etkisiyle küçük boyutta olan memelerde de sarkmalar görülebilmektedir. Yukarıda sayılmakta olan tüm hususlara bakılarak, değerlendirme sonucunda göğüs dikleştirme operasyonunun yapılamasına karar verilebilir.
Göğüs Dikleştirme Operasyonunun Zamanı
Bu operasyonun yapılabilmesi için en erken yaş 18’dir üst sınır ise kişiden kişiye değişiklik göstermektedir. En erken yaş olarak 18’in belirlenmesinin sebebi, memelerin olgunlaşmasının tamamlandığı yaş olmasıdır. Bireyler daha genç yaşlarda iken estetik kaygılar daha ön plandadır ancak yaşın ilerlemesiyle birlikte sarkık göğüslerin yaratmış olduğu sıkıntılar daha öne çıkmaktadır.
Eğer bu operasyonu yaptırmayı düşünen kişi 40 yaşın üzerinde ise; ameliyat öncesinde kendisinden monografi tetkikleri, eğer 40 yaşın altında ise meme ultrasonu yaptırması istenmelidir. Çünkü elde edilen bu tetkik sonuçları, meme taramalarında takip amaçlı kullanılmaktadır.
Göğüsler; yağ ve meme dokusu olmak üzere 2 katmandan oluşmaktadır. Tahmin edileceği üzere kişinin kilosu ve meme büyüklüğü yakından ilişkili olmaktadır. Kilo fazlalığı olan kişilerde, göğüslerde yağ kitlesi daha çok olacağı için göğüsler büyümeye daha yatkın olmaktadır. Ancak kişinin kilo vermesiyle birlikte göğüsleri de bir miktar küçülmektedir.
Göğüs dikleştirme ameliyatını olmak isteyen kişiden en sağlıklı sonucun alınabilmesi için hastanın ideal kiloda olması arzu edilmektedir. İdeal kiloda ya da ideal kiloya yakın olan bireylerde meme şekli daha iyi korunmaktadır.
Göğüs dikleştirme operasyonu hakkında bilinmesi gereken önemli bir durum; kişinin ilerleyen zamanda süt verememe olasılığı ile ilgilidir. Genel olarak, ameliyatta kullanılan teknikler hastanın ameliyat sonrası hayatında süt vermesine izin verecek şekildedir ancak hastanın ameliyat sonrasındaki sürecinde süt verememe olasılığı unutulmaması gereken bir gerçektir. Hamilelik ve süt verme sürecinde kişinin kilo almasına bağlı olarak göğüsleri bu dönemde süt ile dolmaktadır ve büyümektedir ancak bu dönem sonrasında küçülme yaşanacağı için göğüslerde bir miktar sarkmanın yenilenmesi normaldir. Bu gibi durumlarda; birtakım küçük revizyonlar ile ameliyatın hemen sonrasındaki hale dönüşüm belirli oranda sağlanabilmektedir.