Gül ve Mektup Merhaba, Mutluluğun hasreti ve bir sebebi Merhaba, İki gözüm, fırtınam Sesimin ve sevgimin yankısı Merhaba, son limandaki gül Yağmur yüklü bulutum, Suya hasret toprağım Merhaba, acım, tatlım, Ve karanlık gecede ay… Yoksun, penceremde yağmur taneleri, sokaklar abes ve alınmış, uzaklara dalmışım, suskun ve yorgunum, huzursum Mahrum, kapımı kim çalar bu vakitte? Akşam çoktan olmuş, bir düş midir seni ummak ve gelmeni düşlemek, yoksa bir rüya mıdır, uyanılması zorlama? Yoksun, odam soğuk ve sessiz, takatim değil yerimden kalkmaya, nefret kol geziyor, acıkmışım susamışım Sen yoksun diye kim bilir, kaç yıldız saymışım hasrete ve özleme dair, kaç buluta ayrılık doymuş isimler vermişim kavuşmaya dair? Sen yoksun diye kim bilir, kaç kadeh çayımı soğutmuş içmemişim, sen mahrum diye kim bilir, kaç şiir karalamış, kaç aşk romanını yarım bırakmış, kaç gece uykusuz kalmışım? Gönlümün en ıssız yerlerinde, en tenha sokaklarında, dokunulmamış koylarda sana ait ve sevdana ait ve hasretine ait cümleler biriktirdim Her bir cümleyi ruhumla besledim, sevdiğin şarkılarla avuttum, onca zaman büyüttüm duyarsın, hissedersin, tebessüm eder sevinirsin diye Yürüyorum uzun yollar boyu, halk gelip geçiyor yanımdan, kimisi dokunuyor omzuyla, dönüp bakmıyorum, bu insan selinin, anlamsız kalabalığın ortasında yalnızlığımı hissediyorum ve yudumluyorum lakin isyan da etmiyorum Yürümeme bir anlam yüklüyorum; Yürümek sana doğru, koşmak sana dürüst, adımlarımın yönü sana doğru diye düşünüyorum Çocuklar gibi seviniyor, kanat çırpıyorum Nerede olduğunu ve ne yaptığını varsayım ediyor, acilen kafandan ne geçtiğini, ne söylediğini, bulmaya çalışıyor başladığım bu oyunu devam ettirip gidiyorum Uzun ve derin düşüncelere dalıyorum ara sıra, diğer bir alemin kapısındayım benzeri, güneş gibi ay gibi reel diyorum ama sen yoksan zaten, dünyamıza geri dönüyorum Hayat tüm heybetiyle ve acımasıyla ve acımasızlığıyla devam ediyor Günlere hükmümüz yok, zamana gücümüz yetmiyor Sevdamı diri, hasretimi canlı tutmaya çabalıyorum Yıkılmaktan korkuyor lakin dimdik ayakta kalabilmekte zorlanıyorum Ümidimi inancımdan ve sevdamdan ve ruhumdan ve aşkımdan ve benliğimden alıyorum Yıkılma ve yıkma İki Gözüm, acı sende lezzet bulsun son sözüm, üzüntü sende deva görsün gül yüzlüm… Hoşçakal