Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

Güneydoğu Anadolu bölgesinin gelenek ve görenekleri

Güneydoğu Anadolu bölgesinin gelenek ve görenekleri
0
277

nicebayan

FD Üye
Katılım
Ara 24, 2016
Mesajlar
94,678
Etkileşim
2
Puan
38
Yaş
36
Web sitesi
nicebayan.com
F-D Coin
90
Güney doğu Anadolu bölgesi gelenek ve görenekleri,


GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİNİN ÖRF,ADET,GELENEKLERİ

ADIYAMAN
Adıyaman ili mağara devrinden itibaren günümüze dek çeşitli medeniyetlere konut sahipliği yapmış bir çok kültürün yoğrulup özleştiği; sözü, giyimi,kuşamı, oyunu, düğünü, ve hayatın farklı alanlara yönlendirilmiş dönemleriyle (doğum,evlenme,vefat) ilgili adet ve inançları, misafirperverliği insan sevgisi hayat felsefesi , hayat felsefesi, halısı, kilimi, cicimi, heybesi ile varlıklı bir yaşayan ırk kültürüne sahiptir

Adıyamana komşu olan illerde Sıra Geceside denilen HARİFANEsözlükte:Esnafca cümbür cemaat kendi masrafını hissesine düşeni vermek suretiyle ortaklıkla yapılandemektir

Adıyaman'da ise; Esnaf içinden guruplarca icra edilen bir program olup, Osmanlı döneminde kurulan Ahilik teşkilatının üyeleri olan esnafın, koşuşturmakla geçen bir haftanın yorgunluğunu ve stresini atmak için kafadengi dost gruplarının kendi çaplarında hafta sonları pazar akşamında icra ettikleri bir eğlencenin adıdır

DEĞIL DEME OYUNU

Yine harfanaya katılan kişiler biri birlerine öbür ve karışık sorular sorarlar Bu sorulara karşılık olarak Evet, he vs gibi ifadeler kullanabilirler ama, bunların yerine Yok(Hayır) kim derse işte o kişiye de gecenin masraflarını karşılama cezası verilirdi

HIDIRELLEZ

Hızır ve İlyas (as)'ın her bahar başlangıcında buluştuklarına inanılan, miladi takvime kadar 6 Mayıs, Rûmî takvime kadar ise 23 Nisan'a rastlayan güne bahşedilen isimdirSöz konusu günde, Hızır ve İlyas (as) buluşarak sohbet ederler Ve bu günlerde vakitlerini Allah yolunda olmanın ve birlikteliklerinin verdiği sevinçle zor bulurlardı

BATMAN

KIZ GÖRME VE KIZ İSTEME

Evlenmeler, görücü usülü ile yapıldığı gibi, gençlerin birbirlerini görüp tanımaları ile de yapılmaktadır Evlenmede görücü usülünü anlatacak olursak; erkek tarafı görücü gözüyle kız evine gider Gelinlik kız kadar sunulan kahveyi içerek kızı değerlendirirler Kızı bitmiş bakmak isterlerse su isterler Erkek tarafını temsilen ihtiyar bir bayan, su getiren gelin adayının fiziğini süzer Yürüyüşünü inceler, hafif seslenişle işitme özelliğini, ayrılırken de öperek ağız kokusunun olup olmadığını öğrenmeye çalışırlar

Görücü kız evinden ayrılırken, kendi arasında beğendikleri kızı kimin için isteyeceklerini, istenildiği takdirde verilip verilmeyeceği hususunu kız yakınlarından sorup öğrenirler Erkek tarafı ara sıra arabulucu kullanarak kız kadar kız istemek üzere evlerinde çay içmeye gelip gelmeyeceklerini ve gün vermelerini isterler Kız tarafı gerekli araştırmayı gerçekleştirmek için Biz de aile arasında konuyu düşüneceğiz diyerek vakit isterler Kız tarafı ricası yerinde görürse erkek tarafının aracısı ile dere içmek için konuk oldukları günü bildirirler Bu da kızın verileceğinin teyidi olur

Erkek tarafı imam ile birlikte birkaç kişilik grupla kız evine gider Kız istenir ve laf kesilir Bundan sonra nişan ve düğün yapılır İlimizde düğünler genelde Perşembe ve Cumartesi günleri başlar Takip eden günlerde devam eder Düğünlerde davul, zurna, tef, kemençe ve kaval çalınmaktadır

BAŞLIK PARASI

Süratli bir gelişim ve bu meydanda değişim bildiren topluluğumuzda eski adetlerin yerini yeni bedel yargılarının aldığı görülmektedir Toplumumuzda sosyal bir bere olan başlık parası kısmen kalkmıştır Kent ve ilçe merkezlerinde özellikle açık fikirli aileler aralarında bu usül terkedilmiştir Köy bazında özelliğini muhafaza eden başlık geleneği, başlık parası alan kız tarafının bu paranın üstüne ilaveler yaparak geline çeyiz yapması suretiyle sürdürülmektedir

CENAZE TÖRENLERİ

Cenazenin kaldırılmasını müteakiben üç gün taziye kurulur Bu vakit köylerde daha da uzar Cenaze yakınları bu sürede işlerine gitmez Başsağlığı belirlemek üzere çevreden gelenleri karşılarlar Başsağlığı, ( Baş Sağlığı ) için cenaze evine gelenler, maddi durumlarına tarafından beraberlerinde çay şekeri, un, yağ gibi hediyeleri getirirler Bu durum il merkezinde yapılmaktadır Başsağlığı ( Baş Sağlığı ) için gelenler, Kur'anı Kerim'den bir sure veya Fatiha Suresini okur Meftaya rahmet ve mağfiret dilerler Eve gelen misafirlere nehir ve yemek verilir

SÜNNET

Dini bir vecibe olan sünnet, ailelerin maddi gücü nispetinde yapılan gösteri ile başlar Önce sünnet olacak çocuk, arkadaşlarıyla birlikte otomobil ile şehirde gezdirilir Sünnet giysileri giydirilir Sünnet öncesinde evlerde mevlit okunur daha sonra davetlilere yemek yemek ziyafeti verilir Seçilen kirvenin kucağında çocuk sünnet edilir Kirve, ömür boyu bir akraba gibi bedel görür ve aileden sayılır

DİYARBAKIR

Diyarbakır'da Türkİslâm kültürü hâkimdir Diyarbakır, hazreti Ömer devrinde 639'da, İslâm orduları tarafından fethedildikten bu yanlamasına Müslümanların ve 1042'den bu yana da MüslümanTürklerin idâresinde kaldığı için, Türkİslâm kültürü ile yoğrulmuştur 639 öncesi kültürler unutulmuştur 1085'te Selçuk, 1097'de İnaloğulları, Nisanoğulları, Artukoğulları, Akkoyunlu ve özellikle Osmanlılar bu bölgenin Türkleştirilmesinde önemli rol oynamıştır İnaloğulları zamânında Diyarbakır kütüphânesinde 1040000 kitap bulunuyordu Artukoğulları ve Osmanlılar devrinde burada kültür ve mîmârî zenginlik boy noktasına ulaşmıştır

GAZİANTEP

DÜĞÜN

Nikah ve evlenme, Gaziantep te de kutsal bir olayın başlangıcıdır Evliliğin her aşamasında çoğunlukla yöredeki töre ve inançlara göre hareket edilir Evlenme adetleri İlimiz, merkezi dahil elde etmek üzere; Nizip ilçesi Boyundur ve Uluyatır (Mizar), Oğuzeli ilçesi Dokuzyol ( Uruşlu ), Büyükkaracaören ve Hötoylu, Araban ilçesi Elif Beldesi ve Akbudak ( Süpürgüç ), Yavuzeli İlçesi Sarılar, Göçmez, Hacımallı ve Üçgöl, Karkamış ilçesi Elifoğlu, Alagöz, Alacalı, Çiftlik ve Balaban köylerinde uygulanmaktadır

DÜĞÜR GEZME

Düğür gezme; evlilik çağına gelmiş kızlara bakmaya gitmek demektir Dügür, oğlan veya erkek yeğeni olanlar kadar gezilir Dügür gezenler, tanıdık arkadaş e akrabalarından, evlenme yaşında kızı olanların salığını ( Haberini ) alırlar sonradan haberleri yokmuş gibi belirlenen eve gitgide artarak kıza bakarlar Düğür gezenler için en önemli olan şey, kızın ailesinin geçmişidir Ondan sonra kızın marifetleri ve güzelliği kazanç

Düğürcüler kızı beğenirlerse, birkaç gün sonradan bir daha görmeğe giderler İkinci seferde de beğendikten daha sonra oğlana haber verirler ve kızı, el altından yolda gösterirler Düğürcüler beğendiyse, oğlana pozitif bir söz düşmez Erkek Çocuk, kızı gizli gizli görüp beğendikten sonra, evlenmenin birincil adımı olan erkekler aralarında laf alıp verme işi başlar

BEKLİK TAKMA

Beklik takma; Gaziantep ?te nişan takma yerine kullanılan bir tabirdir Beklik takma yapılmadan önce, kız evi tarafından istenilen ve erkek evi göre alınması gerekli olan giyecek eşyaları alınır Bu olaya ? Beklik Karartısı denir Giyecekler beklik takılırken kız ve erkek göre giyilir Beklik karaltısının içinde, bir kat elbiselik, ayakkabı çanta, kundura ve iç çamaşırı bulunur Eskiden hamam peştimalı da verilirdi

Bu hazırlıklar bitikten daha sonra; sıra yüzük takmaya gelir, nişan mutlaka kız evinde yapılır Oğlan evi nişan gününden birkaç gün önce dost ve akrabalarına haber yollayarak, nişan gününü bildirir O gün, herkes, kız evinde toplanır Nişana daveti bir zamanlar Okuyucu denilen kadınlar yaparlardı Günümüzde okuyucu kadınlardan kimse kalmamıştır

Nişan günü sabahı oğlan evi, kız evine, nişanda yenilecek olan bütün yemek yemek, tatlı ve meyveleri göndermek zorundadır Yemekler yenilir, getirilen elbiseler bir ip üstünde sergilenir Giyecekler incelendikten sonra, tatlı yenilir ve yüzük takılır Bu nişana erkekler katılmaz, kadınlar aralarında yapılır

BAŞLIK VE KALIN

Gaziantep?te ve özellikle köylerinde kalın alma olayı hala devam etmektedir Kalın, kız babası tarafından, kızın çeyizine harcanmak üzere alınır Kız babası, aldığı bu parayı başka bir harcama için kullanmaz Eğer bu para kız için harcanmazsa, bu büyük bir edepsizlik olarak kabul edilir

Kalın parası, günün şartlarına tarafından alınır ve bir usulü vardır Kız istendikten sonra oğlun evinden büyükler gitgide artarak, kız evinden ne değin kalın istediklerini sorarlar Eğer istenilen para fazla ise; aile büyükleri araya girerek miktarı düşürmeye çalışırlar Oğlan evi, sonradan verebileceği miktarı kız evine bildirir Beş aşağıda, on yukarı işi bağlarlar Tekrar kız evinde toplanılır ve masrafları erkek çocuk evi karşılar Bu toplantıya yalnızca erkekler katılır ve yenilip içildikten sonradan, oğlan babası herkesin önünde parayı kız babasına verir Bu Nedenle kalın işi halledilmiş olur Önceleri başlık ve kalın gibi maddiyata dayanan kaynakları olamayanlar, değişik usulü ile evlenirler Öbür olabilmek , iki ailenin kız alıp vermesidir Öbür yapmaya evlenme yaşına gelmiş ağabeyler karar verirler Her aile bir kız alır, bir kız verir bu nedenle başlık alıp vermezler

Bu usulü benimseyenler çoktur Çünkü; masrafsız olarak yapılan bir evlilik yoludur Bu usulde gönün işi geçerli olmayıp, ailenin vereceği kararlar önemlidir Değişik yapan aileler, çoğunlukla fakir ailelerdir Eğer öbür, benzer köyün gençleri arasında yok de, başka bir köyle öbür yapılıyorsa, o zaman; değiştirilecek kızlar, at üstüne bindirilerek, öteki köye içten yola çıkarlar İki köy arasında kafile karşılaşır sonradan; iki tarafta kızları alır, köylerine dönerler Her köy aralarında, keza düğün yapar

YATAK KIRKMA

Yatak kirkma, imece usulüyle yapılan bir yardımlaşma ve gösteri günüdür Yatak biçme, kız evinde yapılır Oğlan evinden ve kız evinden gelen kadınlar, yardımlaşarak , kızın çehizine konacak yatak yüzlerini diker ve yorganları köpürler Bir yanlamasına meslek yapılırken, bir yandan da, yemekler yapılır ve yenir Yatak biçmeye çalgıcılar seslenmek adetler arasındadır Yatak biçmeye gelen kadınlar, yer, içer ve eğlenirler

ÇEHİZ ( ÇEYİZ )

Gaziantep?te çok manâlı yer tutar Özellikle kızlar çeyizleriyle değerlendirilir Kız çeyizini para olarak hesaplamak muhtemel değildir Bir kızın çeyizi doğduğu günde dizilmeye başlar Anne, teyze, hala vs akrabalar da bu çeyize defalarca bir şeyler eklerler

ÇEHİZ ALMA ADETLERİ

Çeyiz alma kız evindeki kızın çeyizinin, oğlan evi göre alınıp, oğlan evine götürülmesidir Çeyiz alınacağı gün, oğlan evinin akrabaları erkek çocuk evinde, kız evinin akrabaları kız evinde toplanırlar Çeyiz günü, eğlenceyi oğlan evi yapar, kız evi ise; erkek çocuk evinin gelmesini bekler Kız evinde hiçbir ziyafet yapılmaz Çeyiz alma adetleri günümüzde hala eksiksiz olarak devam etmekte ve yapılmaktadır

Kız evinden çeyiz almada da bazı adetler ağırlığını korur Çeyizlerin bulunduğu evdeki kızın sandığının üzerine, kızın erkek kardeşi ya da yakın bir akrabası oturur Oğlanın babası ya da bir aile büyüğü, sandığın üstünde oturan kişiyi uyandırmak için, bir arz para verir Para verildikten sonra, çeyiz taşıma işlemlerine geçilir

Çeyiz taşınırken meydanda bulunan her eşya alınır Yeni evlenecek olan çiftlere destek olarak ne bulunursa götürülür Taşıma işi sadece oğlan evine düşer, kız tarafından kimse nakliye işine karışmaz Çeyiz taşındıktan birkaç gün sonradan, kız evinden birkaç birey çeyizin taşındığı eve giderek, evi dizerler Gelen tüm çeyizler evin içersinde düzenlenir ve yerli yerine konulur

KINA GECESİ

Gerdek gecesinden ir gün önce yapılan bir gecedir Bu gece kız evinde ve erkek evinde ayrı olarak yapılır
Kına gecesinin en manâlı kişilerinden birisi olan sağdıç, damadın koruyucusu ve onun hizmetkarıdır Kına gecesi dahil, nikah boyunca damadın bütün ihtiyaçlarından sorumludur Kına gecesinden bir gün önce, attarlar dan kına alınarak, kız evine gönderilir Erkek Çocuk evi, kendi kendi evinde eğlendikten sonradan, gece, geç saatlerde kız evine artan bir şekilde kınayı ister Kınayı kız evinden almaya gidilirken, yolda, türküler söylenir

GELİNCİ VE DÜĞÜN GÜNÜ

Gelinci, yöremize ait bir bayan düğünü olup; düğün salonuna kadınlardan başka kimse alınmaz Bazı yakın akrabalardan gelen olursa, kapıda ummak zorunda kalır Kına gecesini peşine düşüp takip eden günde, erkek çocuk evinde, oğlanın bütün kadın akrabası, komşuları, mahalle kadınları toplanır Çalıp söyler, oynar ve eğlenirler

Gelinciye, gelin ile güvey beraber kazanç Gelin olan kız, son yemeğini abasıyla birlikte yer sonra akrabaları kadar giydirilir Gelinciler, eğlencenin ortalarına doğru ara verir Gelinciler yanlarında yiyecek ve içecek getirirler Getirilen yiyeceklerin başında Hedik , bunun yanı sıra kuruyemişler, meyveler ve yemekler yer alır Yiyecek getirenler, getirmeyenlere dağıtırlar Böylece iyi bir dostluk ve yakınlaşma ortamı da doğmuş olur

Gelincinin tekrar ikinci bölümü başlar Kayınvalide gelinin başına şeker atar, şekerlerin bir kısmı da misafirlerin üzerine atar Bu olay çocukların dört gözle bekledikleri andır Gelinci bittiği süre, gelinin arkadaşları, gelini alarak gerdek odasına götürürler Yatsı?ya içten, damadın arkadaşları gelerek, gelinden damadın eşyalarını isterler Gelin, damadın giyeceği eşyaları kendi eliyle arkadaşlarına teslim eder Elbiseyi alan arkadaşları damadı giydirdikten sonradan namaza götürürler

Memleketimizde, bilhassa köy düğünlerinde bu gelenek devam etmektedir Şehirde ise; bu adet kalkmıştır Nikah günü, erkek çocuk tarafı, mahsere kazanları ve elbeştelerde pilav ve cacık ( Sulu) yemekler yapılır Okuyucu vasıtasıyla, gelinciye olan kadınlar yer icer, çalar oynarlar

MAŞTA

Gelinci ve düğün günleri, davetlileri idare etmek, onları hakkıyla oyalamak, yemeği ikram eden, törenle ilgili öteki işleri üstüne alan ve önemli roller oynayan kadına maşta denir Maştanın aldığı kararlara büyük ufak her ferdin, itaat etmesi mecburidir

DÜĞÜN TÖRENİ

Düğün için kız, babasına ya da amcasına vekalet verir Yalnız vekalet verirken, vekaleti alan kimse; üç defa ? Bana vekalet veriyormusun? ? diye sorar Evet cevabını alınca, camiye gidilir, vekaleti alanlar hocaya nikahı kıydırırlar Son zamanlarda dini nikahlar, camilerden ziyade evlerde kıydırılmaktadır Bunun için, vekalet verme işi ortadan kalkmış olur Devlete Ait düğün da, her yörede benzer olduğundan, hem anlatılmasına gereksinim yoktur

GÜVEYİ NAMAZI VE GÜVEYİ GEZDİRMESİ

Daha önceleri güveyi namaza giderken, iki tarafından, damadın arkadaşları ellerinde mumlar yanmış vaziyette birlikte hareket ederlerdi Bu şamdanlar ağaçtan yapılmış ve ağaç dalı gibidir Özel şekil taşır Her bir şamdanın üstünde 8 10 mum yanar Bu şamdanlar renkli kağıtlarla uygunca süslenir Bunları, güveyinin sağında ve solunda iki birey tutarlar Bu kişilere Sağdıç denir Bu kişiler, hizmetlerinden nedeniyle mükafatlandırılmazlar Onun için Antep? te Emeğin Sağdıç, Emeğine Döndü ? diye üstelik özdeyiş vardır Güveyi namaza gidip gelirken, önü sıra gazeller, ilahiler okunur, koşmalar söylenir İmam düğün tazeleme ve üstelik dua yapar Duadan daha sonra güveyi, evvela imamın ellerini öper, daha sonra sağdıçlar mumları alarak, öne düşerler İlahiler biter, şarkı ve türküler başlar Bundan sonradan, gazel ve koşmacılar devam eder Alaylar, şarkılar içinde güveyiyi eve getirirler Bu gidiş gelişte damada dostlarınca, her zaman iğne batırılır Şarkılar biter Güveyiye ivey ( izin ) verilir, herkes dağılır Damat gelinin yanında girince, iki rekat namaz kılar *
 

Similar threads

Bu makalemde sizleri TEVHİD konusu üzerinde, Kur'an merkezli düşünmeye davet etmek istiyorum. Önce tevhit ne anlama geliyor onu çok doğru anlamalıyız. Çünkü bir insanın Müslüman olurken ilk kabul ettiği şey TEVHİTTİR. Bunu yerine getirmeden İslam’ı yaşıyorsa, tüm çabalarının boşuna gittiğini...
Cevaplar
0
Görüntüleme
688
858,496Konular
981,719Mesajlar
29,788Kullanıcılar
EnggggSon üye
Üst Alt