iltasyazilim
FD Üye
Hoş Hitabe ve Yazmayla İlgili Kompozisyon
Tavır ve Dil ile ilgili Kompozisyon
Hoş Konusma Ve Yazma Hakkında Kompozisyon Örneği
Konuşmak ve kâğıda dökmek, kendimizi ifade etmemizi sağlayan, iki önemli irtibat unsurudur
Kâğıdı, kalemi eline alan herkes bir şeyler yazabilir Peki niçin yazdığımızı biliyor muyuz? Aslında bu sorunun mutlak bir yanıtı yoktur Bu soruya belirlenmiş ve doyurucu bir yanıt da veremeyebiliriz belki; ama bir düşünelim Yazı, bir sözü geleceğe aktarma veya sözü söyleyeni yaşatmak gibi çoğu sebeple yazılabilir
Yazı yazmaya başlarken, önce önümüze edebiyatın o sihirsel kapısı açılır Kapıyı bir kez araladı mı insan, bir daha katiyen kapatmak istemez İçimizden geçenleri ve yaratıcı gücümüzü yazıya aktarırız Yazı yazarken bazen kendi dünyamızda hayallere dalar, şayet de konuşurken dile getiremediğimiz çoğu şeyi ortaya koyabiliriz İnsan yazarken keza hayal gücünü geliştirir, keza de kendi gücünü keşfedebilir Duygularımızı, düşüncelerimizi hayallerimizi fakat yazarak ölümsüz kılabiliriz bir kere yazmaya başladı mı insan, zaten gerisi çorap söküğü gibi gelir Yazı artık bizim için bir tutku, çağlayan bir şelale gibi olur
Yazmak ve okumak, birbirine paraleldir Çünkü yazdığımız yazıları kimse okumasaydı, yazı diye bir sanat da olamazdı Hoş konuşmak, güzel yazmak da insanın kendisini yansıtabilmesi açısından son derece önemlidir Konuşmasını ve yazmasını bilmeyen insan hemen hemen yoktur; lakin bunları geliştirmeyen ahali hayatta doludur
Konuşmak ve yazmak bununla birlikte ifade berraklığı da gerektirir Söyleyeceğimiz laf veya yazacağımız yazı kavranabilir, açık ve net olmalıdır Bir konu bir kelime ile anlatılabiliyorsa iki sözcük kullanmak müsrifliktir, iki sözcük ile anlatılacak bir konuyu tek kelimeyle anlatmaya hedeflemek ise, cimriliktir
Hatalı anlaşılmak, veya kendimizi ifadede dinç çekmek istemiyorsak, hoş konuşma ve güzel yazmaya en azından mücadele harcamalıyız *
Tavır ve Dil ile ilgili Kompozisyon
Hoş Konusma Ve Yazma Hakkında Kompozisyon Örneği
Konuşmak ve kâğıda dökmek, kendimizi ifade etmemizi sağlayan, iki önemli irtibat unsurudur
Kâğıdı, kalemi eline alan herkes bir şeyler yazabilir Peki niçin yazdığımızı biliyor muyuz? Aslında bu sorunun mutlak bir yanıtı yoktur Bu soruya belirlenmiş ve doyurucu bir yanıt da veremeyebiliriz belki; ama bir düşünelim Yazı, bir sözü geleceğe aktarma veya sözü söyleyeni yaşatmak gibi çoğu sebeple yazılabilir
Yazı yazmaya başlarken, önce önümüze edebiyatın o sihirsel kapısı açılır Kapıyı bir kez araladı mı insan, bir daha katiyen kapatmak istemez İçimizden geçenleri ve yaratıcı gücümüzü yazıya aktarırız Yazı yazarken bazen kendi dünyamızda hayallere dalar, şayet de konuşurken dile getiremediğimiz çoğu şeyi ortaya koyabiliriz İnsan yazarken keza hayal gücünü geliştirir, keza de kendi gücünü keşfedebilir Duygularımızı, düşüncelerimizi hayallerimizi fakat yazarak ölümsüz kılabiliriz bir kere yazmaya başladı mı insan, zaten gerisi çorap söküğü gibi gelir Yazı artık bizim için bir tutku, çağlayan bir şelale gibi olur
Yazmak ve okumak, birbirine paraleldir Çünkü yazdığımız yazıları kimse okumasaydı, yazı diye bir sanat da olamazdı Hoş konuşmak, güzel yazmak da insanın kendisini yansıtabilmesi açısından son derece önemlidir Konuşmasını ve yazmasını bilmeyen insan hemen hemen yoktur; lakin bunları geliştirmeyen ahali hayatta doludur
Konuşmak ve yazmak bununla birlikte ifade berraklığı da gerektirir Söyleyeceğimiz laf veya yazacağımız yazı kavranabilir, açık ve net olmalıdır Bir konu bir kelime ile anlatılabiliyorsa iki sözcük kullanmak müsrifliktir, iki sözcük ile anlatılacak bir konuyu tek kelimeyle anlatmaya hedeflemek ise, cimriliktir
Hatalı anlaşılmak, veya kendimizi ifadede dinç çekmek istemiyorsak, hoş konuşma ve güzel yazmaya en azından mücadele harcamalıyız *