Stillwater
FD Üye
Durumu olan her Müslümanın yapması gereken Hac ne zaman farz kılınmıştır? Bu konuda hangi ayetler indirilmiştir? Bu soruların cevabına bu konuda ulaşabilirsiniz.
İslamın beş şartından olan hac, Hicretin dokuzuncu yılında farz kılındı. “Muhakkak ki, insanların ibadeti için kurulan ilk mabed, Mekke’deki o çok mübarek ve insanların kıblesi olup alemlere doğru yol gösteren Kabe’dir. Onda, Allah katındaki şeref ve hürmetini gösteren apaçık deliller ve İbrahim’in makamı vardır. Ona giren her türlü tecavüzden emin olur. Ona varmaya gücü yeten kimsenin Kabe’yi tavaf etmesi ise, Allah’ın insanlar üzerindeki bir hakkıdır. Her kim bu hakkı tanımaz ve haccı inkar ederse, doğrusu Allah bütün alemlerden müstağnidir, kimsenin ibadetine ihtiyacı yoktur”(Al-i imran Suresi, 96-97.)
Mealindeki ayetler Hicretin dokuzuncu yılında nazil olunca, Hazreti Peygamber bir hutbe irad ederek Müslümanlara bu sorumluluklarını şöyle bildirdi:
“Ey insanlar, hac üzerinize farz kılındı. O halde haccediniz.”(Müsned, 1:255; Müslim, 2:975.)
Resul-i Ekremin bu tebliği üzerine Sahabeler, “Ya Resulallah, her yıl mı?” diye sordular. Efendimiz, cevap vermeyerek sustu. Aynı soru Sahabeler tarafından üçüncü kere tekrarlanmasından sonra Peygamberimiz (s.a.v.), Hayır! Her yıl değil. “Şayet ‘Evet’ demiş olsaydım, muhakkak ki her sene haccetmek üzerinize farz olurdu. Ve siz buna güç yetiremezdiniz.” (Müsned, 2:113; Müslim, 2:975.)
Efendimiz, Ashabı Kiramın aynı şeyi tekrar tekrar sormasından dolayı şu dersi verdi: “Ben bir şey teklif etmeyerek sizi kendi halinize bıraktıkça, sizler de beni kendi halime bırakınız. Muhakkak ki, sizden önceki milletler ancak çok soru sormaları ve peygamberlerine karşı muhalefetleri yüzünden helak olmuşlardır. Binaenaleyh, size bir şey emrettiğimde, bundan gücünüzün yettiği kadar yapınız. Bir şeyden de sizi nehiy ettiğimde, artık onu terk ediniz.” (Müslim, 4:102.)
Peygamber Efendimiz hadislerinde şöyle buyurmuşlardır: “İslam beş şey üzerine bina edildi: Allah’tan başka ilah bulunmadığına ve Muhammed’in Resulullah olduğuna şehadet etmek, namaz kılmak, zekat vermek, haccetmek, Ramazan orucunu tutmak.” (Buhari, 1:11; Müslim, 1:45; Tirmizi, 5:5.)
Hac farz kılınınca Efendimiz hac yapmak istedi. Ancak sonra, “Beytullahta müşrikler de bulunacaklar ve onu çıplak tavaf edecekler. Bu durum ortadan kalkmadıkça, ben haccetmek istemem” (İbn-i Kesir, Sire, 2:332.) buyurarak şimdilik bu isteğini geciktirdi. Gerçekten müşrikler, geceleyin Kabe’yi kadın erkek karışık ve de çıplak olarak tavaf ederlerdi. Üstelik de bunu, Kabe’ye hürmet sayarlardı.( İnsanü’l-Uyun, 3:233.)
İslamın beş şartından olan hac, Hicretin dokuzuncu yılında farz kılındı. “Muhakkak ki, insanların ibadeti için kurulan ilk mabed, Mekke’deki o çok mübarek ve insanların kıblesi olup alemlere doğru yol gösteren Kabe’dir. Onda, Allah katındaki şeref ve hürmetini gösteren apaçık deliller ve İbrahim’in makamı vardır. Ona giren her türlü tecavüzden emin olur. Ona varmaya gücü yeten kimsenin Kabe’yi tavaf etmesi ise, Allah’ın insanlar üzerindeki bir hakkıdır. Her kim bu hakkı tanımaz ve haccı inkar ederse, doğrusu Allah bütün alemlerden müstağnidir, kimsenin ibadetine ihtiyacı yoktur”(Al-i imran Suresi, 96-97.)
Mealindeki ayetler Hicretin dokuzuncu yılında nazil olunca, Hazreti Peygamber bir hutbe irad ederek Müslümanlara bu sorumluluklarını şöyle bildirdi:
“Ey insanlar, hac üzerinize farz kılındı. O halde haccediniz.”(Müsned, 1:255; Müslim, 2:975.)
Resul-i Ekremin bu tebliği üzerine Sahabeler, “Ya Resulallah, her yıl mı?” diye sordular. Efendimiz, cevap vermeyerek sustu. Aynı soru Sahabeler tarafından üçüncü kere tekrarlanmasından sonra Peygamberimiz (s.a.v.), Hayır! Her yıl değil. “Şayet ‘Evet’ demiş olsaydım, muhakkak ki her sene haccetmek üzerinize farz olurdu. Ve siz buna güç yetiremezdiniz.” (Müsned, 2:113; Müslim, 2:975.)
Efendimiz, Ashabı Kiramın aynı şeyi tekrar tekrar sormasından dolayı şu dersi verdi: “Ben bir şey teklif etmeyerek sizi kendi halinize bıraktıkça, sizler de beni kendi halime bırakınız. Muhakkak ki, sizden önceki milletler ancak çok soru sormaları ve peygamberlerine karşı muhalefetleri yüzünden helak olmuşlardır. Binaenaleyh, size bir şey emrettiğimde, bundan gücünüzün yettiği kadar yapınız. Bir şeyden de sizi nehiy ettiğimde, artık onu terk ediniz.” (Müslim, 4:102.)
Peygamber Efendimiz hadislerinde şöyle buyurmuşlardır: “İslam beş şey üzerine bina edildi: Allah’tan başka ilah bulunmadığına ve Muhammed’in Resulullah olduğuna şehadet etmek, namaz kılmak, zekat vermek, haccetmek, Ramazan orucunu tutmak.” (Buhari, 1:11; Müslim, 1:45; Tirmizi, 5:5.)
Hac farz kılınınca Efendimiz hac yapmak istedi. Ancak sonra, “Beytullahta müşrikler de bulunacaklar ve onu çıplak tavaf edecekler. Bu durum ortadan kalkmadıkça, ben haccetmek istemem” (İbn-i Kesir, Sire, 2:332.) buyurarak şimdilik bu isteğini geciktirdi. Gerçekten müşrikler, geceleyin Kabe’yi kadın erkek karışık ve de çıplak olarak tavaf ederlerdi. Üstelik de bunu, Kabe’ye hürmet sayarlardı.( İnsanü’l-Uyun, 3:233.)