Haccettepe Üniversitesi ANKARA

ANKARA Haccettepe Üniversitesi Beytepe

Kuruluş Tarihi 8 Temmuz 1967 (892 Sayılı Kanun)
Rektörü ProfDr Tunçalp ÖZGEN
Iletişim Bilgileri Hacettepe Üniversitesi Tanıtım Ofisi (06532) BeytepeANKARA
Telefon:
Alan Kodu: (+90) (312)
Beytepe Santral Telefonu: 305 50 50
Sıhhiye Santral Telefonu: 305 50 00
Diğer birimler için
EPosta adresi: tanitim@hacettepeedutr
Web adresi: Hacettepe Universitesi Tanitim Ofisi
Öğrenim Dili TürkçeİngilizceFransızcaAlmanca
Üniversite Türü Devlet
Yerleşimi Üniversite Fakülte, Enstitü ve Yüksekokulları Sıhhiye, Beytepe, Beşevler, Keçiören, Polatlı ve Bala edinmek üzere 6 kampüste bulunmaktadır Ana Kampüslerden Ankara büyük kasaba merkezinde olan Sıhhiye Kampüsü 210238 m2 lik, Beytepe Kampüsü ise 5877628 m2 lik bölge üzerinde kurulmuştur
Üniversite birimlerinin dağılımı 11 Fakülte, 95 Birim Anabilim Dalı Program 13 Enstitü, 35 Araştırma ve Başvuru Formu Merkezi, 1 Konservatuar, 13 Akademi
Toplam Öğrenci Sayısı 25800
Toplam Akademik Personel Sayısı 3479
TARİHÇE

Hacettepe Tıp Fakültesi'nin başlangıcı sayılan Çocuk Sağlığı Kürsüsü 2 Şubat 1954 tarihinde Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi'ne tabi olarak kurulmuştur

Hacettepe Üniversitesi, Çocuk Sağlığı Enstitüsü ve Hastanesi olarak 1957 yılında Hacettepe'de çalışmaya başlamış ve 1958 yılında da eğitim, öğretim, araştırma çalışmalarına ve ulus hizmetine geçmiştir 1961 yılında Hacettepe'de Hemşirelik, Tıbbi Teknoloji, Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon, 1962 yılında Gıda ve Diyetetik alanlarında eğitim yapan Afiyet Bilimleri Yüksekokulu kurulmuştur 1963 yılında ise Hacettepe Sağlık Durumu Bilimleri Yüksekokulu, Tıp ve Sağlık Bilimleri Fakültesi haline getirilerek Esas Bilimler, Hemşirelik, Fizyoterapi Rehabilitasyon, Tıbbi Teknoloji ve Afiyet Teknolojisi Yüksekokulları bu Fakülteye emrindeki olarak baştan örgütlenmiş ve keza yeniden Tıp ve Sıhhat Bilimleri Fakültesi'ne emrindeki Diş Hekimliği Yüksekokulu kurulmuştur 1965 yılında Hacettepe Üniversitesi eğitim kurumlarının koordinasyonunu karşılamak nedeniyle Hacettepe Bilim Merkezi ve 1966'da Hacettepe Tıp Merkezi sabit, benzer yıl Hacettepe Tıp Merkezi Hastanesi de hizmete girmiştir Bu şekilde örgütlenen ve büyüyen çekirdek kuruluşlar, 8 Temmuz 1967 tarih ve 892 sayılı kanunla Hacettepe Üniversitesi haline getirilmiş ve Tıp, Sağlık Durumu Bilimleri, Fen ve Sosyal Bilimler Fakülteleri ile eğitime başlamıştır 1968 yılında Konut Ekonomisi Yüksekokulu yerleşmiş ve 1969 yılında yüksekokul olarak kurulan Eczacılık ve Diş Hekimliği 1971 yılında fakülte haline getirilmiştir Daha sonraki yıllarda kurulan yeni bölümler ve fakültelerle artan Hacettepe Üniversitesi, ikinci yerleşkesini merkez yerleşkesine 20 km uzaklıkta Beytepe Mevkiinde 1500 hektarlık alanda kurmuştur

Hacettepe Üniversitesi 1982 yılında kabul edilen 2809 Sayılı Yükseköğretim Kurumları Teşkilatı Kanunu kapsamında, 11 Fakülte, 14 Akademi, 1 Konservatuar, 13 Enstitü, 35 adet Araştırma ve Uygulama Merkezi ile faaliyetlerini sürdürmektedir

Hacettepe Üniversitesi kuruluşunun 40 yılında, ülkemizin önde gelen üniversitelerden biri olarak bilim, teknoloji ve sanat alanlarında toplumsal kalkınmaya ve evrensel değerlere katkılarını sürdürmektedir

LOGUMUZ VE ÖYKÜSÜ

ProfDr Yücel TANYERİ
19 Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi
KBB Anabilim Dalı Öğretim Üyesi


Insanlar ait oldukları kuruluşlarla gurur duyarlar Vatandaşlık duygusu, hemşehrilik duygusal, okul ve asker arkadaşlıkları bu tip duygular sonucu gelişir ve kuvvetlenir

Şüphesiz, bu duyguların en önemlilerinden birisi de yetiştiğiniz üniversiteye ilişkin bağlılık duygularıdır Gençliğinizin bilincine burada ulaşmış, gençliğinizin fazla kayda değer bir bölümünü burada geçirmiş, nice acı tatlı anılarınız, güçlükleriniz, başarılarınız ve başarısızlıklarınız olmuş, sağlam dostlar ve dostluklar edinmiş, özgürlüğü doyasıya burada tatmış, ilk gençlik heyecanlarınız burada yaşayan veya yaşatmışsınızdır Unutamazsınız Oradan ayrılsanız da, uzak kalsanız da bağlarınızı kopartamazsınız İsmini duyduğunuzda bile heyecanlanır, acayip hisler duyar ve orası ile her zaman kibir duyarsınız

Hacettepe Üniversitesi'nden yetişmiş herkes bu duyguyu taşır lakin Hacettepe'nin birincil öğrencileri olan bizlerin (196364 girişliler) gururu, sanırım daha sonraları aramıza katılanlardan biraz daha farklıdır

Bizler az önce daha üniversite olmamış, bırakın üniversite olmayı o dönemlerde ne olacağı pekte muhakkak olmayan ve ismi de Tıp Fakültesideğil Sağlık Durumu Bilimleri Enstitüsüolan ve Hacettepe Üniversitesi'nin birincil çekirdeğini oluşturacak bu kuruluşa 30 yıl önce adımımızı attığımızda birçok kuşkularla yüklüydük

Büyük bir gecekondu mahallesinin ortasında, istimlak ve inşaatlar arasında kendimizi bulmuştuk Biri Sayın İhsan DOĞRAMACI almak üzere 3 profesör ve adsız 1520 genç idealist hekimden oluşan öğretim kadrosu ve baştan savma binalarıyla doğruyu anlatmak gerekiyorsa bizlere hiç güven vermiyordu Ancak, buraya adımımızı attıktan sonradan böylece sıcak ve arkadaş canlısı bir ortamla karşılaşmış, o kadar ilgi ve yakın olma görmüştük ama sonuçta hocalarla öğrenciler arasında anlatılmaz bir birlik ve beraberlik bağlantısı ortaya çıkmıştı

Bundan Böyle Hacettepe bizlerle birlikte büyüyor, bizlerle birlikte gelişiyor ve bizlerde bu süratli ve harika gelişmelerin en yakın tanıkları oluyorduk Kısa zamanda fakülteye dönüşmüş ve derhal sonrasında da yasamızın çıkması ile üniversite olmuştuk Gerçi üniversite olmasına üniversite olmuştuk ama demin bir amblemimiz bile yoktu

Yıllardan 1967 idi Aylardan yanılmıyorsam Şubat ya da Mart idi ve ben, o tarihlerde Tıp Fakültesi Dönem II öğrencisi idim O dönemleri yaşayanlar bilirler, o tarihlerde öğrenciler ve o zamanlarda çoğu bilirkişi olan değerli hocalarımız daima birlikte Şaban Şifai Hastanesinin alt katındaki kafeteryada, aynı masalarda büyük bir sevgi ve hürmet ortamında yemek yerlerdi Böyle bir öğle yemeği esnasında Öğretmen bey (lakabı böyleydi Sayın İhsan DOĞRAMACI'nın) yanıma gelerek üniversite için fazla acele bir arma çizmemi istedi Yakından tanıyanlar bilirler, Öğretmen bey tekrar tekrar çok acelecidir Benden yalnızca amblem çizmemi istemekle de kalmadı hafta sonuna kadar da hazırlamamı emretti Bunun anlamı üç jurnal bir zaman idi

O zamanlar Dönem II, Tıp Fakültesinin fiilen en kuvvet sınıfıydı Her gün dersler, her hafta ara sınavlar ve her ay sonu final sınavları ile zaten yeterince doluyduk Hem, ben üniversitenin bir dizi sosyal etkinliklerinde de tayin alıyordum Hacettepe'nin ilk kurulduğu yıldan itibaren geleneksel olarak her 14 Mart Tıp Bayramı sırasında çıkardığımız Mantarisimli mizah mecmuasına yazılar yazıyor, karikatürler çiziyor, zorlama ve basımevi işleriyle de ilgileniyordum Ayrıca, iki sene önce tekrar öğrenciler kadar kurulan Hacettepe Tiyatro Kulübü'nün dergisini yayınlıyor, o dönemlerde sahneye koyduğumuz Ionesco'nun Saçsız Şarkıcı, Anton Çehov'un Ayı ve Augusta Gregory'nin Ay Doğarken gibi oyunlarının sahne dekorlarını yapıyordum

Ciddi bir arma çalışması için ise fazla daha geniş bir süre ve sakin bir düşünce alanına ihtiyacım vardı Halbuki Hoca Bey bunu bir defa istemişti ve geciktirmek, ertelemek gibi kelimeler onun lugatında yer almıyordu Ok yaydan çıkmış, ve süre belirlenmişti Derhal aklıma bir yıl kadar önce Tiyatro Kulübümüz için çizdiğim geyik figürlü arma geldi Bu figürü daha Hacettepe Üniversitesi ismi ortada yokken (daha önceleri isminin Eti Üniversitesiveya Hitit Üniversitesiolacağı söyleniyordu) Tiyatro Kulübümüzde Hititleri ve Hacettepe'nin H ve T harflerini birlikte simgeleyen bir simge olarak düşünmüş ve çizmiştim Bu arma büyük alkış kazanmış ve halen de çok popüler olmasa da kullanılıyordu *