Akıl Testi 'Hafızamı kayıp mı ediyorum?' Son günlerde, herkesi en fazla korkutan konu bu öyle fazla şey öğrenmek zorundayız ama, belleğimiz yetmiyor Peki düşünce bu bilgileri nasıl depoluyor ve niçin bazılarımızınki daha adaleli? Öyle bir çağdayız fakat, bilgiler ışık hızıyla değişiyor Hatta öyle fakat bu topa tutma yüzünden birçoğumuz 'us yetersizliği' içinde kıvranır olduk Bunu biz değil, araştırmalar söylüyor Amerikan Newsweek dergisinde geçtiğimiz günlerde bulunan bir araştırmaya göre, milyonlarca Amerikalı hafızasını kuvvetlendirmek konusunda paniğe kapılmış durumda İlaçlar, hormon ve vitamin takviyeleri, hafızayı güçlendirecek kitaplar ve oyunlar kapış kapış satılıyor Halk Müziği, daha enerjik bir hafızaya sahip elde etmek için çabalarken, bilim adamları, nörologlar, psikologlar ve biyologlar da bu konuda elele vermiş durumda Bu güne kadar açıklanamayan 'fikir sırları'nı gözler önüne sermek için uğraş harcıyorlar Neler ispatlayabileceklerini süre gösterecek Ancak biz sizi, bu konuda bu güne dek gelinen aşamaya götürmek istiyoruz İşte GATA (Gülhane Askeri Tıp Akademisi) Nöroloji Bölümü'nden Prof Dr Oğuz Tanrıdağ'ın verdiği ve ufak bir araştırmayla toparladığımız bilgilerin ışığında us Öğrenme ve unutma Prof Tanrıdağ, ilk önce Düşünce aynı zamanda ve doğal olarak, içinde unutmayı da taşıyordiyor Yani hiç kimsenin hafızası veya hafızasının gücü, sadece öğrenilen yeni şeylerin aritmetik toplamından oluşmuyor Reel us, öğrenilenlerle unutulanların aralarında bir yerde Kayda Değer olan bu yerin hangi etkenlerle belirlendiğini anlayışlı olmak Bu etkenler çerçevesinde, ibre öğrenme tarafına dönükse, birey ne dek unutursa unutsun hafızası zayıflamıyor Buna karşın, eğer yeterince öğrenemiyorsa, unutkanlığı eksik olsa bile düşünce bozukluğu için zemin hazır seslenmek Özetle, hafızanın dengesindeki esas etken, unutmaya teessüf etmek yerine, öğrenmeye uğraş tüketmek İşte bazılarımızın hafızasını diğerlerimize tarafından daha kuvvetli kılan en manâlı etken de bu Yaşa alt yok Us konusundaki yanılgılardan bir diğeri de, onun gücünü sadece biriki etken çerçevesinde ölçmek Prof Tanrıdağ, buna bir örnekle yorumlama getiriyor: Yaşlanan insanların daha fazla unuttuklarına inanılır Fakat içten olan, yaşlanan insaların daha çok yok, daha sık unuttuklarıdırdiyor Fakat, sıkça unutmasına rağmen, birey öğrenmeyi sürdürüyorsa, düşüncelerini bambaşka sembollerle ifade edebildiği sürece, akıl gücünün düşmesi problem olmayacaktır Lakin şu da bir gerçek ki, beyin yapısında öğrenmeyle unutmanın dengesini belirleyen temel etken, süre içinde herhangi bir organ gibi beyinin de yaşlanmasıdır Çocukluktan beri beyine giren yeni bilgiler doğrultusunda yeni bağlantılar kurulduğundan, kesintisiz öğrenen bir beyin, kendini sınırlı da olsa onarım şansına sahip olur Yani, bilgilenme sürecinin yoğunlu ve süresi, beyin yaşlanması kavramıyla çok yakından ilişkilidir Genler etkili Hafızanın dinç veya kuvvetsiz olmasında, kişinin doğuşta sahip olduğu kalıtımsal ve biyolojik özellikler, içinde bulunduğu toplumsal yapı, gördüğü eğitim, öğrendiklerini tatbik çeşitliliği ve yeni şeylere merakı da etmen Yani, bir takım yetenekler ya da hastalıklar gibi düşünce da kalıtım yoluyla kuşaklara aktarılıyor Eğer çocuk unutkanlığın fazla görüldüğü bir aileden geliyorsa, gelecekte onun da unutkan olma ihtimali yüksek Prof Tanrıdağ, bunun gibi toplumsal bir kalıtımdan, daha doğrusu evrimden sözedilebileceğini belirtiyor: Nasıl ilkçağlardaki insanların beyin kapasiteleriyle bugünkü bir değilse, beynin geçen vakit içinde gelişmesi, hücre sayısının artması, daha artı merkezinin kullanılması, çağlar boyu öğrenilen bilgilerin genlerle yeni kuşaklara aktarılması, insan hafızasını daha komplike, daha geniş ve kullanılır ayla getirdi Bu bilgiler doğrultusunda kişiler arasındaki akıl farklılığını da açıklayabiliriz Beyin sadece bir öğrenme yok, bununla birlikte unutma organı Beyinde ne öğrenmeyle, ne de hatırlamayla ilgili ayrı ayrı merkezlerin olduğu söylenemez Çünkü, beyinde öğrenmeyle ilgili birdenbire pozitif bölge var Benzer durum, anımsamak için de söz konusu Beynin sağ ve sol yarılarının bile öğrenme türleri birbirlerinden ayrı çoğunlukla beynin sağ tarafı, daha fazla uzaymekan ilişkilerini, duygulanım farklılıklarını, melodik bilgileri öğrenirken, sol tarafı hüner gerektiren işlevleri, dili ve sayısal işlemleri depoluyor Öğrenmeyle ilgili beyin alanlarıysa, her iki yarıyı da kapsıyor Ayrı merkezler Hatırlanması gereken bilgiler bu şekilde alındığından dolayı, hafıza ve hatırlama da beyinde yarı bir organizasyona sahip Sağ beyin, bir takım bilgilerin belleğine daha pozitif sahipken, sol beyin de diğer bilgilerin belleğinde daha kuvvetli Yani, hafızayı beyinde tek bir merkez yönetmiyor Çünkü öğrenme tek bir merkezde gerçekleşmiyor Hafıza, bu farklı merkezler göre öğrenilen bilgileri, tekrar bu merkezlerin içine kaydediyor Fakat iki beyin yarısı arasında iyi bir iletişim ağı olduğundan, bu bilgileri birarada kullanıyoruz Beynin her iki yarısında rol oynayan özel alanlar var Bunlardan en önemlisi, beyinin derinliklerinde (daha fazla şakak lobunun iç derinliğinde) yer alan 'Hipokampus' isimli çekirdeksi yapı Bu bölgeye iki yanlı birşey olursa, kişiler yeni bilgileri öğrenemiyorlar Dolayısıyla, o bilgilerle ilgili olarak hafızaları da oluşmuyor Oysa, bu kişiler bir zamanlar öğrendikleri bilgileri kullanmaya devam edebiliyorlar Nasıl güçlenir? Peki, kişi kendi çabalarıyla hafızayı güçlendirebilir mi? Bu konu, kademeli olarak para kazandıran bir sektör haline dönüşmüş durumda Peki bu yöntemler ne derece yardımcı? Bunlara bir bir değinmeden önce şunu hatırlatalım: Hafızada facia oluşmaya başladıysa, bunu çare etmek mümkün olmuyor Uygulanan tedaviler yalnızca bu gidişi yavaşlatmayı amaçlıyor Egzersizler: Prof Dr Oğuz Tanrıdağ, hafızayı kuvvetlendirici tek bir egzersiz olmadığını savunuyor Burada kayda değer olan kişinin kendi kendine en fazla neyi unutuyorum?, hangi alanda daha fazla unutuyorum?gibi sorular sorması Bu Nedenle birey hangi alandaki hafızasının daha çelimsiz olduğunu anlayabiliyor Kimi millet yüzleri iyi hatırlarken isimleri, kimileri isimleri iyi hatırlarken numaraları hatırlayamayabilir Yani cümbür cemaat her alanda başarılı olamadığı gibi, hafızası da her alanda kuvvetli olmayabiliyor Fakat kayda değer olan nokta kişinin hafızasının çelimsiz olan kısımlarını farketmesi Sonraki safha bu alanda aktivitelerini artırıp kendini kuvvetlendirmesi İlaçlar: Yapılan incelemeler, hastalıklarda öğrenmeyle ilgili kimyasal madde olan 'asetil kolin' maddesi yıkıma uğradığı ve bunu üreten çekirdekler yozlaşmış olduğu için, bu maddenin hastaya dıştan verilmesini kapsıyor Öteki bir bakış, östrojen tedavisinin bellek yitimi konusunda mükemmel sonuçlar verdiği 40 yaş sonrasında menopoza giren kadınların östrojen tedavisini uygulamalarının Alzheimer hastalığını geciktirdiği tıp dünyasında az kalsın kabul edildi Özellikle damar hastalığı olan kişilerin kullandığı kan sulandırıcılarının ve damar açıcı ilaçların dolambaçlı yoldan geciktirici özelliği olduğu savunulan bir başka görüş Buna dayanarak aspirin, kanı sulandırdığı, beyini beslediği ve yeni pıhtı oluşumunu engellediği için önerilen bir ilaç Beslenme: Beslenmenin hafızayı aracısız etkilediği yolunda kanıtlanmış veriler yok Fakat E vitamininin hafızayı kuvvetlendirdiği üzerinde duruluyor Alzheimer hastalığına yakalanmış kişilerde düşük E vitamini düzeyi tesbit edilmiş bu nedenle, bu vitamin açısından zengin yiyeceklere yönelmek yararlı olabilir: Bitkisel yağlar, soya fasulyesi, ayçekirdeği, badem, yer fıstığı, ceviz bu açıdan varlıklı kaynaklar Nisbeten daha fakir olmalarına rağmen, tüketim oranı artırıldığında yumurta, süt ve süt ürünleri, tahıllar, sebze ve meyveler de tercih edilebilir Düşünce hastalıkları Beyinde büyüyen hastalıklar ya kısmen ya da genelde öğrenme ve hatırlamayı, kısacası hafızayı etkileyebiliyor Hastalığın oluştuğu beyin dilimine göre, sorunlar değişebiliyor Örneğin sol beyin hastalandığında kelime hafızası etkilenirken, sağ beyin hastalandığında yönlerin unutulması, müzik duygusunun kaybolması laf konusu olabiliyor Ancak beyinin bir tarafı hastayken, diğer dinç tarafta bir unutkanlık laf konusu olmuyor Beyinin her iki yarısını da etkileyen bazı hastalıklarda daha genel ve derin bir hafıza problemi oluşuyor Bunama adı bahşedilen bu geniş grup içinde, çoğu sınıflama var Bunları: * Pick: Us kaybından önce, dil ve söylev bozukluğuyla başlıyor Sonra us bozukluğu oluşuyor * JC (Jacob Cruisel) Hastalığı: Bu rahatsızlığa virüsler yol açıyor Virüs vücuda girdikten 6 ay kadar daha sonra, hafıza ve tavır yıkımına niçin oluyor * Düşük basınçlı hidrosefali: Rahatsızlık beyin suyunun dolaşımını engelliyor Rahatsızlık artarsa idrar kaçırma, unutma, denge bozuklukları yaşanabiliyor * Vasküler demans: Beyin damarlarında tıkanma ve yüksek kolesterol nedeniyle ortaya meydana çıkan damar hastalıklarının sonucunda, şiddetli bunama olarak görülüyor * Travmalar: Çarpma, kazalar gibi travmalar sonucunda beyinin zedelenmesi, birçok alanda olduğu gibi hafızada da bozukluklar meydana getiriyor Alzheimer'dan etkilenen merkezler 1 Hipokampus: Merkezde oluşan tahribat fikir kaybına yol açıyor 2 Parialtal lob: Başın arkadaki kısmında bulunan lob his merkezi Hipokampusla iletişiminde problem olursa, duyularda bozukluk, yüzleri hatırlayamama, hitabe ve okumada sorunlar oluyor 3 Motor kortex: Hareket merkezi olan beynin dış kabuğu, hipokampusla bağlantısında problem olduğunda hislerde sorun yaşanıyor Ayrıca öğrenmeyi ve hafızayı doğruca etkiliyor Alzheimer gerçeği Genelde 70'li yaşlardan sonradan başlayan Alzheimer'ın nedeni bütünüyle bilinmiyor Beyin hücrelerinin ve bağlantılarının yıkımı, kimyasal maddelerin oranlarının azalmasıyla şekilleniyor Ne yazık ki, durdurulması olası değil İleri yaşlarda ortaya çıkmasına karşın, hastalığın tek nedeni yaşlılık değil Genetik ve çevresel etkenlerde söz konusu Çocuk ve hafıza Ufak yaşlardan başlayıp çocuğunuzun hafızasını güçlendirebilirsiniz Bunun için: * Çocuğunuzun önüne birkaç tane (4'ten pozitif olmayacak) oyuncak koyun Sonradan ona gözlerini kapatmasını söyleyin ve bir tanesini saklayın Çocuk hatırlamak için hafızasını çalıştıracaktır * Ona beraber yaptığınızişlerin sıralamasını sorun Örneğin giyinmeye hangi kıyafetten başladığını