iltasyazilim
FD Üye
HATAY'IN TÜRKİYE'YE KATILMASI
Hatay sorunu, TürkFransız ilişkilerinde olduğu dek Atatürk dönemi Türk dış politikasında da kayda değer bir yer tutar Sancak olarak anılan Hatay nüfusunun çoğunluğunu Türkler teşkil ettiği için bu alan, Misakı Ulusal sınırları içine alınmıştı Ama ağır Ulusal Çaba şartlarından nedeniyle Fransa ile ateşkes sağlayan Ankara İtilafnamesi ile Suriye sınırları içinde kalan İskenderun sancağına özel bir statü verildi Ankara hükümeti, itilafnameye, Bayrak'taki Türk unsurun çıkarlarını koruyacak ve bölgeye muhtariyet verilmesi için zemin hazırlayacak hükümler koydurmuştu İtilafnamenin 7 maddesine tarafından; İskenderun mıntıkası için özel bir yönetimsel rejim kurulacaktır Bu bölgenin Türk ırkından olan sakinleri, kültürlerinin gelişmesi için her türlü kolaylıklardan yaralanacaklar ve Türkçe özgür olacaktı
20 Ekim 1921 tarihli itilafname ile Bayrak, Suriye'nin eğemenliğine verilmişti Bu esnada Suriye'de Fransız mandası devam ediyordu Fransa'nın 1936 Eylül'ünde Suriye'ye hür vermesine kadar TürkFransız ilişkileri iyi devam etti Fransızların Suriye'den çekilmesi sonrası Sancak statüsünde Türkler lehine değişiklik yapılması gerekmekle birlikte bu koşul gerçekleşmedi Fransa, Suriye'den çekilirken Bayrak üzerindeki yetkilerini de Suriye'ye devretti Beklemedik bu durumu, Ankara hükümetinin kabul etmesi olası değildi Hemen harekete geçerek 9 Ekim 1936'da Fransa'ya bir nota vererek Suriye ve Lübnan'da olduğu gibi İskenderun Sancağı'na da özgür verilmesini istedi Fransa ise 1921 İtilafnamesi'nde böyle bir husus olmadığı ve ayrıca Suriye'nin toprak bütünlüğünü bozacağı gerekçesiyle Türkiye'nin isteğini geri çevirdi Atatürk, bu konuya verdiği önemi 1 Kasım 1936'da TBMM'nin yeni alıştırma döneminin açılışında; Sancağın Türkler'in öz yurdu olduğunu bildiren konuşmasıylaifade etmiştir
Siyasi faaliyetler devam ederken Türkiye diplomatik girişimlerde bulundu ve Antakya'da bir başkonsolosluk açtı diğer taraftan Hatay sorunu, Fransa ve Türk hükümetlerinin isteği üzerine Milletler Cemiyeti'ne götürüldü Türkiye, Milletler Cemiyeti'nden Bayrak'ın kaderi konusunda TürkFransız ihtilafı ve Bayrak Türklerinin emniyet sorunlarını olağanüstü bir görüşme ile görüşmesini istedi Konu 14 Aralık 1936'da Milletler Cemiyeti'nde görüşülmeye başlandı ve İsveç temsilcisi Sandler'in ricası ile konunun görüşülmesi 1937 yılına bırakıldı
1937 yılında her tarafta başlayan görüşmeler sonucunda bir Sancak satüsü hazırlandı Buna göre; Bayrak içişlerinde egemen iken; dışişleri, maliye ve gümrük konularında Suriye'ye tabi olacaktı Suriye ile Sancak arasında her hangi bir hudut bulunmayacak; Sancak'ın toprak bütünlüğü, Türkiye ve Fransa'nın garantörlüğü aşağı olacaktı Bu statü, seçimlerin yapılacağı ve halkın kendi parlomentosunu yapacağı güne kadar geçerli olacaktı Bu Nedenle seçimlere değin Sancak, bir anayasaya sahip ve özel statülü bir bölge olarak meşhur oluyordu
Bayrak'taki olaylar bu şekilde gelişirken Avrupa'da yeni bir genel savaşın çok yaklaştığını bildiren olaylar yaşanıyordu Yeni bir dünya savaşı tehlikesinin belirmesi, Fransa'yı, Türk isteklerine karşısında daha ılımlı davranmaya sevk etti ve iki devlet arasında bir anlaşma yapılarak Türkiye ve Fransa'nın Bayrak'a 25000'er karakter kuvvet göndermeleri kararlaştırıldı Buna dayanarak 5 Temmuz 1938'de Türk kuvvetleri Sancak'a girdi Bayrak içişlerinde egemen olduğu için derhal seçimlere gitme kararı aldı 13 Ağustos 1938'de seçimler yapıldı Türkler 40 milletvekilliğinden 22'sini aldılar Meclis, 2 Eylül 1938'de birincil toplantısını yaptı ve Hatay Cummhuriyeti'nin kurulduğunuilan etti Meclis başkanlığına Tayfur Sökmen ve başbakanlığa da Abdurrahman Melek seçildi 23 Haziran 1939'da Türkiye ile Fransa aralarında yapılan bir anlaşma ile Hatay'ın Türkiye'ye katılması kesinleşti Benzer gün toplanan Hatay Halk Meclisi de Türkiye'ye katılma kararı aldı 24 Temmuz 1939 tarihinde son Fransız askeri de çekildi 1939 Temmuz'unda 3711 sayılı kanun ile Hatay, Türkiye Cumhuriyeti'nin bir ili olmuştur
kaynak:türktarih *
Hatay sorunu, TürkFransız ilişkilerinde olduğu dek Atatürk dönemi Türk dış politikasında da kayda değer bir yer tutar Sancak olarak anılan Hatay nüfusunun çoğunluğunu Türkler teşkil ettiği için bu alan, Misakı Ulusal sınırları içine alınmıştı Ama ağır Ulusal Çaba şartlarından nedeniyle Fransa ile ateşkes sağlayan Ankara İtilafnamesi ile Suriye sınırları içinde kalan İskenderun sancağına özel bir statü verildi Ankara hükümeti, itilafnameye, Bayrak'taki Türk unsurun çıkarlarını koruyacak ve bölgeye muhtariyet verilmesi için zemin hazırlayacak hükümler koydurmuştu İtilafnamenin 7 maddesine tarafından; İskenderun mıntıkası için özel bir yönetimsel rejim kurulacaktır Bu bölgenin Türk ırkından olan sakinleri, kültürlerinin gelişmesi için her türlü kolaylıklardan yaralanacaklar ve Türkçe özgür olacaktı
20 Ekim 1921 tarihli itilafname ile Bayrak, Suriye'nin eğemenliğine verilmişti Bu esnada Suriye'de Fransız mandası devam ediyordu Fransa'nın 1936 Eylül'ünde Suriye'ye hür vermesine kadar TürkFransız ilişkileri iyi devam etti Fransızların Suriye'den çekilmesi sonrası Sancak statüsünde Türkler lehine değişiklik yapılması gerekmekle birlikte bu koşul gerçekleşmedi Fransa, Suriye'den çekilirken Bayrak üzerindeki yetkilerini de Suriye'ye devretti Beklemedik bu durumu, Ankara hükümetinin kabul etmesi olası değildi Hemen harekete geçerek 9 Ekim 1936'da Fransa'ya bir nota vererek Suriye ve Lübnan'da olduğu gibi İskenderun Sancağı'na da özgür verilmesini istedi Fransa ise 1921 İtilafnamesi'nde böyle bir husus olmadığı ve ayrıca Suriye'nin toprak bütünlüğünü bozacağı gerekçesiyle Türkiye'nin isteğini geri çevirdi Atatürk, bu konuya verdiği önemi 1 Kasım 1936'da TBMM'nin yeni alıştırma döneminin açılışında; Sancağın Türkler'in öz yurdu olduğunu bildiren konuşmasıylaifade etmiştir
Siyasi faaliyetler devam ederken Türkiye diplomatik girişimlerde bulundu ve Antakya'da bir başkonsolosluk açtı diğer taraftan Hatay sorunu, Fransa ve Türk hükümetlerinin isteği üzerine Milletler Cemiyeti'ne götürüldü Türkiye, Milletler Cemiyeti'nden Bayrak'ın kaderi konusunda TürkFransız ihtilafı ve Bayrak Türklerinin emniyet sorunlarını olağanüstü bir görüşme ile görüşmesini istedi Konu 14 Aralık 1936'da Milletler Cemiyeti'nde görüşülmeye başlandı ve İsveç temsilcisi Sandler'in ricası ile konunun görüşülmesi 1937 yılına bırakıldı
1937 yılında her tarafta başlayan görüşmeler sonucunda bir Sancak satüsü hazırlandı Buna göre; Bayrak içişlerinde egemen iken; dışişleri, maliye ve gümrük konularında Suriye'ye tabi olacaktı Suriye ile Sancak arasında her hangi bir hudut bulunmayacak; Sancak'ın toprak bütünlüğü, Türkiye ve Fransa'nın garantörlüğü aşağı olacaktı Bu statü, seçimlerin yapılacağı ve halkın kendi parlomentosunu yapacağı güne kadar geçerli olacaktı Bu Nedenle seçimlere değin Sancak, bir anayasaya sahip ve özel statülü bir bölge olarak meşhur oluyordu
Bayrak'taki olaylar bu şekilde gelişirken Avrupa'da yeni bir genel savaşın çok yaklaştığını bildiren olaylar yaşanıyordu Yeni bir dünya savaşı tehlikesinin belirmesi, Fransa'yı, Türk isteklerine karşısında daha ılımlı davranmaya sevk etti ve iki devlet arasında bir anlaşma yapılarak Türkiye ve Fransa'nın Bayrak'a 25000'er karakter kuvvet göndermeleri kararlaştırıldı Buna dayanarak 5 Temmuz 1938'de Türk kuvvetleri Sancak'a girdi Bayrak içişlerinde egemen olduğu için derhal seçimlere gitme kararı aldı 13 Ağustos 1938'de seçimler yapıldı Türkler 40 milletvekilliğinden 22'sini aldılar Meclis, 2 Eylül 1938'de birincil toplantısını yaptı ve Hatay Cummhuriyeti'nin kurulduğunuilan etti Meclis başkanlığına Tayfur Sökmen ve başbakanlığa da Abdurrahman Melek seçildi 23 Haziran 1939'da Türkiye ile Fransa aralarında yapılan bir anlaşma ile Hatay'ın Türkiye'ye katılması kesinleşti Benzer gün toplanan Hatay Halk Meclisi de Türkiye'ye katılma kararı aldı 24 Temmuz 1939 tarihinde son Fransız askeri de çekildi 1939 Temmuz'unda 3711 sayılı kanun ile Hatay, Türkiye Cumhuriyeti'nin bir ili olmuştur
kaynak:türktarih *