Hatırla Sevgili, aşk ve güneş dansı Hatırla Sevgili, aşk ve güneş dansı Fazla yorgundum pek yorgundum ancak, gitmeden önce seyrettiğim, bence tüm zamanların en hoş ve en sevdiğim dizilerinden biri olan ‘Hatırla Sevgili’den bile aaaif alamadım Dizi de şu sıralar bitap galiba Fakat onun yorgunluğu aşksızlıktan Ne oldu o aşk; hani o gerilim nerede? Ahmet’in Yasemin’e derin aşkı kayboldu, anlayışsız bir kine bağ oldu Ya biricik Nejdet’in koşulsuz, adanmış, tutkusu hani? Tensel bir aşkla sevdiği Güzide ile fedakarca, ruhani fakat bununla beraber saplantılı bir aşkla sevdiği Yasemin arasında kalan Nejdet niçin böyle kayıtsız bir adam olup çıktı? Ya aileler her şeyi nasıl bu kadar basit kabullendiler Garip bir gerilimsizlik var, bu hayatiyeti de götürmüş Diziye aşkın geri dönmesi gerekli, aşk yahut her şey yalan Lakin ben ne anlatıyordum? Yorgunluğumu evet Pek yorgundum ancak bu dermansızlık içe bastırılmış bir hiddet olarak gecelerime yansıyordu Gündüzleri kulaklarım doluydu yorgunluktan Fazla yorulunca kulakları doluyor insanın Nasıl akıtamadığımız gözyaşlarımız sinüzit olarak burnumuzda toplanıyorsa Var ya böyle bağlantılar, her rahatsızlık vücudun o kişiyle söylev biçimi diyorlar ya “Bana kulak ver diyor şayet de kulaklarım üstelik belki dinlemek istemediğim şeyler yüzünden bu doluluk hissi Ben duymuyorumdur ama mesela hakkımda çok rivayet yapılıyordur Benim duymadığım o dedikoduları ben duymasam bile kulaklarım duyuyordur; bana iletemeyince de o kadar bir doluluk oluyordur Neyse hemen uzaktayım Tekirova’da güneş dansı yapılan bir yerde Adını da bu imgeden alıyor; ‘Sundance’ Yeryüzünde bulunabilecek cennetlerden biri çeşit çeşit kaktüslerin, okaliptüslerin, palmiyelerin, dut, ceviz, çam ve nar ağaçlarının, türlü kokuda ve güzellikte otların, atların, kedilerin, köpeklerin, tavukların, ördeklerin bulunduğu bir yerde ekim güneşinin dansını izliyorum deniz üstünde Başucumda ‘Harry Potter ve Ölüm Yadigarları’ Yaz boyu özlediğim şeyi acilen yapıyorum Yazın tatile gitmeden önce, demiştim ya keşke Harry Potter’ın çevrisi yetişseydi de onu da götürseydim diye Dileğim ekim güneşinde yerine geliyor Yudum yudum okuyorum Yollarımız ayrılacak, biliyorum, içimde bu sızıyı hissediyorum Harry’le birlikte hayatımın bir dönemi kapanacak Ama Harry bu vesile ile daima genç kalacak! Yol arkadaşlarımdan birinin adı cuma O olağanüstü bir cadde köpeği; yürekli ve çok oyuncu Sabahları ormanın içine doğru yürürken papyonlu kedinin yanından kalkıp doğru bana eşlik edip korumaya geliyor Cuma ormanı benden daha iyi bildiği için, beni diğer köpeklerin fenalık yapma ihtimallerinden de uzak tutuyor Sevgiye bağlanıyor insan, bağlandım Cuma’ya, Robinson değin değilse de, fazla Belleğimde bir izi olacak bundan böyle, 2007 ekimini hatırlarken orada cuma da yer alacak Ekim kendimce olağanüstü bir zaman yürüyüp gitmek için Yazın o telaşı ve sıcağı da değil Günün bir bölümünü, sıcaktan kaçmaya çalışmadan yaşayabiliyorsun yani Kızgın güneşten bunalmaya ayırdığın zamanda yürüyebiliyor, huzurla denizi seyredebiliyor, ılık bir ortamda diğer hayatlar kurma düşlerine kaçabiliyorsun Yazın kurulan düşler daha ihtiraslı şüphesiz fakat kuşkusuz oysa ekimde kurulan düşler daha gerçekleştirilebilir Doğanın yüreğinde kalbimin içi dinginleşiyor, kulaklarımdaki doluluk azalıyor, tekrar kendimle tanışıyorum Ve herkese kendiyle karşılaşmalar diliyorum alıntı