Türkiye'nin en güncel forumlardan olan forumdas.com.tr'de forumda aktif ve katkısı olabilecek kişilerden gönüllü katkıda sağlayabilecek kişiler aranmaktadır.
Memleketimizde ölümlerin 2. büyük nedeni olan kanserlerden genlerimize müsait yaşayarak korunmak mümkün. Genlerden yola çıkılarak hazırlanan esirgeyici tıp tatbikleri ile her üç kanser vakasından ikisi önlenebilir.
Kardiyovasküler illetlerden sonra 2. en sık mevt sebebi olan kanserler, genetik, ömür usulü ve çevresel faktörlerin bir araya gelmesiyle oluşuyor. Kanserlerde genetik yatkınlık, hastalık ortaya çıkmadan bilinirse, başta beslenme olmak üzere hayat üslubu düzenlemeleri ile illetin ortaya çıkması külliyen engellenebilir yahut geciktirilebilir.
Tıp yerküresi, geçtiğimiz yıllarda yalnızca çevresel faktörlerin neden olduğu marazlara müdahale edilebiliyorken, günümüz teknolojisinde genetik yatkınlıklar ve ömür faktörlerinin birleşmesi ile ortaya çıkan kanser üzere rahatsızlıklara karşı erken önlem alabiliyor.
2030 yılına kadar kanserin görülme sıklığında tüm yerkürede iki misline yakın bir artış öngörülüyor. Bu bağlamda kanserle savaş için esirgeyici ve önleyici hekimliğin yayılması gerekiyor.
Bir çok kanser çeşidinden kolay yollarla korunmak mümkündür. Asıl sıkıntı kimin hangi tedbiri alması gerektiğidir. Birçok insan sigara içer, kimileri kanser olur. Kimi insan günde iki paket sigara içer lakin kanser olmaz.
Bunun nedeni bireyin akciğer kanserine olan genetik yatkınlığıdır. En sık görülen göğüs, prostat, kalın bağırsak, mide ve cilt kanserlerinde de tıpkı durum makbuldür. Bu kanser çeşitlerinden genetik yatkınlığımıza nazaran farklı tedbirler alarak korunabiliriz.
Elbette sigara içmemek üzere umumî bir teklif herkes için muteberdir gelgelelim oksidatif gerilim, zayıf detoks, DNA kırıklarının tamir edilememesi üzere kimseden insana farklılık gösteren yatkınlıkların da denetim altına alınması gerekir.
Bu çalışma yapılırken kimseden bireye farklılık gösterecek tedbirler alınmalıdır. Bireyin kansere yol açan genetik yatkınlıkları tespit edilerek bunlar doğrultusunda insana şahsi tutarlı hayat usulü planı geliştirilir ve sürdürülürse, her üç kanser vakasından ikisi önlenebilir.
Tıp biliminde sessiz bir devrim başlatan kollayıcı genetik çalışmaları neticesinde yalnızca kanserler değil; kalp buhranı, inme, diyabet, obezite, Alzheimer illeti ve kemik erimesi üzere pek çok kompleks illetten korunmak mümkün.
Kardiyovasküler illetlerden sonra 2. en sık mevt sebebi olan kanserler, genetik, ömür usulü ve çevresel faktörlerin bir araya gelmesiyle oluşuyor. Kanserlerde genetik yatkınlık, hastalık ortaya çıkmadan bilinirse, başta beslenme olmak üzere hayat üslubu düzenlemeleri ile illetin ortaya çıkması külliyen engellenebilir yahut geciktirilebilir.
Tıp yerküresi, geçtiğimiz yıllarda yalnızca çevresel faktörlerin neden olduğu marazlara müdahale edilebiliyorken, günümüz teknolojisinde genetik yatkınlıklar ve ömür faktörlerinin birleşmesi ile ortaya çıkan kanser üzere rahatsızlıklara karşı erken önlem alabiliyor.
2030 yılına kadar kanserin görülme sıklığında tüm yerkürede iki misline yakın bir artış öngörülüyor. Bu bağlamda kanserle savaş için esirgeyici ve önleyici hekimliğin yayılması gerekiyor.
Bir çok kanser çeşidinden kolay yollarla korunmak mümkündür. Asıl sıkıntı kimin hangi tedbiri alması gerektiğidir. Birçok insan sigara içer, kimileri kanser olur. Kimi insan günde iki paket sigara içer lakin kanser olmaz.
Bunun nedeni bireyin akciğer kanserine olan genetik yatkınlığıdır. En sık görülen göğüs, prostat, kalın bağırsak, mide ve cilt kanserlerinde de tıpkı durum makbuldür. Bu kanser çeşitlerinden genetik yatkınlığımıza nazaran farklı tedbirler alarak korunabiliriz.
Elbette sigara içmemek üzere umumî bir teklif herkes için muteberdir gelgelelim oksidatif gerilim, zayıf detoks, DNA kırıklarının tamir edilememesi üzere kimseden insana farklılık gösteren yatkınlıkların da denetim altına alınması gerekir.
Bu çalışma yapılırken kimseden bireye farklılık gösterecek tedbirler alınmalıdır. Bireyin kansere yol açan genetik yatkınlıkları tespit edilerek bunlar doğrultusunda insana şahsi tutarlı hayat usulü planı geliştirilir ve sürdürülürse, her üç kanser vakasından ikisi önlenebilir.
Tıp biliminde sessiz bir devrim başlatan kollayıcı genetik çalışmaları neticesinde yalnızca kanserler değil; kalp buhranı, inme, diyabet, obezite, Alzheimer illeti ve kemik erimesi üzere pek çok kompleks illetten korunmak mümkün.
