iltasyazilim
FD Üye
Her bir varlik bizim kulagimiza neyi fisildar?
Her bir varliga “Yaratilmis olarak bakin Kimi zaman kirlara, tabiata cikin ve gokyuzunu, ormanlari, cicekleri, denizi temasa edin Tabiatin sesini duymaya calisin
Bediuzzaman Hazretleri’nin Sozler isimli eserinden On Birinci Soz’deki “Hayatin Gayeleri bolumunu okurken, Altinci ve Sekizinci maddelerde gecen; insanin canli varliklarin tahiyyelerini, tesbihatlarini ve arzi ubudiyetlerini tefekkurle gorup sehadetle gostermesi ve su âlemdeki mevcudatin her birinin kendine mahsus bir dil ile Allah birligine ve rububiyetine dair manevi sozlerini anlamasi meselesi uzerinde muzakere sirasinda; 1980’li yillarin basinda KayseriBunyan’in bir kasabasinda ziyaret ettigimiz mubarek bir zatin anlattiklari aklima geldi O soyle demisti:
“Benim bir zâta intisabim vardi O bir mursiddi Vefat edince onun yerine gecen kisiyi ruyamda pek iyi gormuyordum Ama ruya ile amel câiz olmadigi icin irtibatim devam ediyordu Nihayet gunduz gozumle de onun yanlis islerine sahit oldum Bunun uzerine ondan tamamen koptum Artik zikir ve evradlarimi kendi kendime yapiyordum Bir gun hayvan pazarindan gecerken buralarin yabancisi oldugu anlasilan birisiyle karsilastim Uzerinde bir guzel hal ve derinlik vardi Selam verip kendisiyle tanistiktan sonra aksama evime davet ettim Aksam yemekten ve hos besten sonra misafirim bana, bir yere intisabim olup olmadigini sordu Olmadigini soyleyince Erzurum’daki Alvarli Efe Hazretleri’nden bahsetti Ben hicbir sey soylemedim O gece istihareye yattim Netice guzel cikti Ona intisaptan sonra kendimde muthis bir gelisme hissetmeye basladim Tarlada cift surerken bile kendimi bazen mursidimin huzurunda goruyor, bazen da onu yanimda buluyordum Zamanla oyle oldu ki, sadece ciceklerin degil, tasin topragin da zikir ve tesbihlerini isitmeye basladim Sonra da bu durumu kaldiramayacagimi dusunup Cenabi Hak’tan bu hâli uzerimden almasi icin dua ettim Duam kabul oldu
Yunus Emre’nin cimenlere basamadigini ve cicekleri koparamadigini; cunku zikir ve tesbihlerini isittigini biliyoruz
Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) mucizelerinden olarak sunlar rivayet edilmektedir:
Ibni Mes’ud diyor ki: “Biz, Resûli Ekrem Aleyhisselam’in yaninda taam yerken, taamin tesbihlerini isitiyorduk (Buhari, Menâkib, 25)
Enes bin Mâlik diyor ki: “Resûli Ekrem Aleyhisselam’in yaninda idik Avucuna kucuk taslari aldi; mubarek elinde tesbih etmeye basladilar Sonra Ebu Bekir’isSiddik’in eline koydu, yine tesbih ettiler Ebu Zerri Gifarî rivayetinde ise ifade soyledir: “Hazreti Ebu Bekir’den sonra Hazreti Omer’in eline koydu; yine tesbih ettiler Sonra aldi yere koydu, sustular Sonra yine aldi, Hazreti Osman’in eline koydu, yine tesbihe basladilar Hazreti Enes ve Ebu Zerr bundan sonra diyorlar ki: “Ellerimize koydu, sustular (Mecmeu’z Zevâid, 5179)
Zaten Kur’ani Kerim’de “Yedi kat gok, dunya ve onlarin icinde olan herkes Allah’i takdis ve tenzih eder Hatta hicbir sey yoktur ki, Ona hamd ile tenzih (tesbih) etmesin Ne var ki, siz onlarin bu tesbih ve takdislerini iyi anlayamazsiniz Bunca azametiyle beraber, kullarinin gaflet ve curumlerine karsi, O, Halim’dir Gafur’dur; pek sabirli, musamahali ve bagislayicidir (Isra Sûresi, 1744) buyurulmaktadir
Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) Mirac’da iste mahlukatin bu tahiyyelerini, zikir ve tesbihlerini butun mahlukat namina Cenabi Hakk’a takdim etmistir
http:ailemzamancomtr?bl 23&hn 5897
Her bir varliga “Yaratilmis olarak bakin Kimi zaman kirlara, tabiata cikin ve gokyuzunu, ormanlari, cicekleri, denizi temasa edin Tabiatin sesini duymaya calisin
Bediuzzaman Hazretleri’nin Sozler isimli eserinden On Birinci Soz’deki “Hayatin Gayeleri bolumunu okurken, Altinci ve Sekizinci maddelerde gecen; insanin canli varliklarin tahiyyelerini, tesbihatlarini ve arzi ubudiyetlerini tefekkurle gorup sehadetle gostermesi ve su âlemdeki mevcudatin her birinin kendine mahsus bir dil ile Allah birligine ve rububiyetine dair manevi sozlerini anlamasi meselesi uzerinde muzakere sirasinda; 1980’li yillarin basinda KayseriBunyan’in bir kasabasinda ziyaret ettigimiz mubarek bir zatin anlattiklari aklima geldi O soyle demisti:
“Benim bir zâta intisabim vardi O bir mursiddi Vefat edince onun yerine gecen kisiyi ruyamda pek iyi gormuyordum Ama ruya ile amel câiz olmadigi icin irtibatim devam ediyordu Nihayet gunduz gozumle de onun yanlis islerine sahit oldum Bunun uzerine ondan tamamen koptum Artik zikir ve evradlarimi kendi kendime yapiyordum Bir gun hayvan pazarindan gecerken buralarin yabancisi oldugu anlasilan birisiyle karsilastim Uzerinde bir guzel hal ve derinlik vardi Selam verip kendisiyle tanistiktan sonra aksama evime davet ettim Aksam yemekten ve hos besten sonra misafirim bana, bir yere intisabim olup olmadigini sordu Olmadigini soyleyince Erzurum’daki Alvarli Efe Hazretleri’nden bahsetti Ben hicbir sey soylemedim O gece istihareye yattim Netice guzel cikti Ona intisaptan sonra kendimde muthis bir gelisme hissetmeye basladim Tarlada cift surerken bile kendimi bazen mursidimin huzurunda goruyor, bazen da onu yanimda buluyordum Zamanla oyle oldu ki, sadece ciceklerin degil, tasin topragin da zikir ve tesbihlerini isitmeye basladim Sonra da bu durumu kaldiramayacagimi dusunup Cenabi Hak’tan bu hâli uzerimden almasi icin dua ettim Duam kabul oldu
Yunus Emre’nin cimenlere basamadigini ve cicekleri koparamadigini; cunku zikir ve tesbihlerini isittigini biliyoruz
Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) mucizelerinden olarak sunlar rivayet edilmektedir:
Ibni Mes’ud diyor ki: “Biz, Resûli Ekrem Aleyhisselam’in yaninda taam yerken, taamin tesbihlerini isitiyorduk (Buhari, Menâkib, 25)
Enes bin Mâlik diyor ki: “Resûli Ekrem Aleyhisselam’in yaninda idik Avucuna kucuk taslari aldi; mubarek elinde tesbih etmeye basladilar Sonra Ebu Bekir’isSiddik’in eline koydu, yine tesbih ettiler Ebu Zerri Gifarî rivayetinde ise ifade soyledir: “Hazreti Ebu Bekir’den sonra Hazreti Omer’in eline koydu; yine tesbih ettiler Sonra aldi yere koydu, sustular Sonra yine aldi, Hazreti Osman’in eline koydu, yine tesbihe basladilar Hazreti Enes ve Ebu Zerr bundan sonra diyorlar ki: “Ellerimize koydu, sustular (Mecmeu’z Zevâid, 5179)
Zaten Kur’ani Kerim’de “Yedi kat gok, dunya ve onlarin icinde olan herkes Allah’i takdis ve tenzih eder Hatta hicbir sey yoktur ki, Ona hamd ile tenzih (tesbih) etmesin Ne var ki, siz onlarin bu tesbih ve takdislerini iyi anlayamazsiniz Bunca azametiyle beraber, kullarinin gaflet ve curumlerine karsi, O, Halim’dir Gafur’dur; pek sabirli, musamahali ve bagislayicidir (Isra Sûresi, 1744) buyurulmaktadir
Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) Mirac’da iste mahlukatin bu tahiyyelerini, zikir ve tesbihlerini butun mahlukat namina Cenabi Hakk’a takdim etmistir
http:ailemzamancomtr?bl 23&hn 5897