Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

Son konular

Her Gece Ölüyor, Her Sabah da Diriliyor muyuz?

Her Gece Ölüyor, Her Sabah da Diriliyor muyuz?
0
329

iltasyazilim

FD Üye
Katılım
Ara 25, 2016
Mesajlar
0
Etkileşim
17
Puan
38
Yaş
36
F-D Coin
58
Okuyucumla ahireti ve kabir azabını tartışan adamın ısrarlı iddiası şöyle oluyormuş:

Okuyucumla ahireti ve kabir azabını tartışan adamın ısrarlı iddiası şöyle oluyormuş:

Var mı oraya gidip de gelen? Kabirde azap görüp de dönüp anlatan?

Ben bu gibi tefekkürsüzlük mahsulü iddialara biraz da tefekkürle bakarak diyorum ki, keşke insan hayatını birazcık dikkatle incelese de yaşadıklarını kısacık bir tefekkür süzgecinden geçirerek yorumlasa, vardığı sonuç çok farklı olacak Bu türlü kolay iddialar insanın yaşadıklarını düşünmeme konusundaki gafletinden kaynaklanıyor gibi gelir bana Halbuki her insan aslında her gece yatağına uzanırken bir bakıma ölür, her sabah da uykusundan uyanırken bir bakıma da dirilir

Ama yine de sorar düşünmeyen insan

Var mı gidip de gelen? Ölüp de dirilen?

Başkalarını bırak, kendisi gidiyor her gece, yine kendisi geliyor her sabah Ama yine de soruyor:

Var mı gidip de gelen, ölüp de dirilen?

Tefekkürsüz insan, 'benim hayatımda bile vardır her gece ölmek, her sabah da dirilmek' diyemiyor, hayatını tefekkürle bir gözden geçiremiyor
İnsandaki bu dalgınlıktan dolayıdır ki, Efendimiz (sas) Hazretleri her gece yatağına uzanırken bu gerçekleri düşünerek yaptığı duasında şöyle diyor:

Bismike, Allahümme, emûtü ve ehyâ!
Allahım senin isminle ölüyor, yine senin isminle diriliyorum!

Sabah gözlerini açınca da aynı gerçeği şu manidar ilavelerle tekrar ediyor:

Elhamdü'lillâhillezî ehyana, ba'de mâ emâtena ve ileyhin'nüşûr
Bizi akşam öldürüp sabah dirilten Allah'a hamd olsun Bir gün gelecek en son ölüm ve en son dirilişle O'na döneceğiz!

Yatarken kalkarken yaptığı bu manidar dualarıyla bizleri düşünmeye davet eden Efendimiz (sas), her gece ölmüş, her sabah da yeniden dirilmiş olmayı düşünmemizi tavsiye etmiş oluyor

Ama her gece yaşadığı bu gerçeği kim yorumlar!

Elbette düşünen insan Düşünme yoksa, yaşadıklarına ibretle bakma gibi bir tefekkür derinliği söz konusu değilse, her gece gidecek, her sabah da gelecek; ama yine de sormaya devam edecek:

Kim gitmiş de gelmiş? Var mı gidip de dönen?

Yatağında bir kefene sarılır gibi sarıldığı yorganının içinde korkulu rüyalar görecek, sıkıntılı olaylar yaşayacak, ama sabah yine de soracak:

Ölen insan kabirdeki kefeni içinde azap da görürmüş, mezarda azap görmek nasıl mümkün olacak?

Gariptir ki kabir azabını imkan dışı gören adam o gece yine mezara girer gibi girdiği yatağında yine korkulu rüyalar görecek, sabah gördüklerini de korku ile anlatacak Ama yine de sorma ihtiyacı duyacak:

'Kabirde nasıl azap olacak?' diye

Halbuki, Rabbimiz insana, ölmeyi, dirilmeyi, kabirde azap çekmeyi zihnine yaklaştıracak olaylar yaşatıyor hayatı boyunca Böylece aklına kapı açıyor; ama iradesini de elinden almıyor, sadece yaşadıklarını düşünmesini istiyor Buna rağmen düşünmeyen adam hâlâ soruyor:

Var mı oraya gidip de gelen, kabirde azap görüp de gelip anlatan?

Demek ki sebepsiz değilmiş Efendimiz'in (sas) şu hatırlatması:

Tefekkürü saatin, hayrun min ibadeti senetin!
Kısa bir zaman tefekkür (düşünmek), uzun bir zaman (nafile) ibadetten hayırlıdır!

Ne dersiniz var mı böyle tefekkür derinliğimiz, yaşadıklarımızı düşünerek içindeki işaretlerden istifade etme titizliğimiz? Yoksa bazılarının dedikleri gibi mi yaygın hayat:

Ayağını sıcak tut başını serin; boş ver olaylara düşünme derin mi?

Linkleri sadece kayıtlı üyelerimiz görebilirForumTR üyesi olmak için tıklayınız

 

Similar threads

* Her gece ölüyor, her sabah diriliyor muyuz? İki şey asla ihmal edilmemelidir Okumak ve düşünmek Evet okumayı, düşünmeyi ihmal eden adamın hayatını doğru yaşaması, yaşadığı olayları doğru yorumlaması zordur Hazine üstünde oturup da dilenen yoksul adamdan farksızdır durumu Nitekim her gece...
Cevaplar
0
Görüntüleme
76
Ehli Sünnet'e göre, Münker ve Nekir, ölen kişiye Rabbini, dinini ve peygamberini sorarlar Mü'min kişi bu sorulara cevap verir, ama kâfir veremez Bu husustaki hadisler pek çoktur Söz konusu iki melek ölünün kabrine gelir, Allah ölüyü diriltir ve melekler sorularını yöneltirler (Pezdevî, Ehli...
Cevaplar
0
Görüntüleme
98
Herhangi bir konuda başısonu, hedef ve gayesi belirlenmiş; disiplinli, derin ve sistemli düşünme mânâsına gelen tefekkür, esasında bir peygamberlik mesleğidir İnsanlığın İftihar Tablosu'nun mübarek beyanlarına ve hayatı seniyyelerine bakıldığında bu hakikat açık ve net bir şekilde görülür Mesela...
Cevaplar
0
Görüntüleme
82
Ehlisünnet inancına göre, kâfirlere ve bazı günahkâr müminlere kabir azabı vardır Kabir, iman ve salih amel sahipleri için Cennet bahçelerinden bir bahçe; kâfirler için de Cehennem çukurlarından bir çukurdur Kabir hayatının, azap şeklinin mahiyeti hakkında, âlimler ayrı görüşler ileri...
Cevaplar
0
Görüntüleme
101
Mülk Sûresi, Mekke’de inmiş ve 30 âyettir Adını birinci âyette geçen “elmülk kelimesinden almıştır Ayrıca Tebâreke, Münciye, Mücâdele, Mâni’a, Vâkiye adları ile anılır Bu sûrenin muhtevası ve konuyu ele alışı öteki sûrelerden farklıdır Düşünen insanı Allah'a imana götürecek olan, görülen ve...
Cevaplar
0
Görüntüleme
109
858,496Konular
981,850Mesajlar
29,896Kullanıcılar
Adflkco1Son üye
Üst Alt