Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

Hesabı Sorulacak Nimetler

Hesabı Sorulacak Nimetler
0
126

iltasyazilim

FD Üye
Katılım
Ara 25, 2016
Mesajlar
0
Etkileşim
17
Puan
38
Yaş
36
F-D Coin
58
Evet, Allah Rasûlü ve Hazreti Ebu Bekir gibi has dairedeki bir kısım arkadaşları, maddî hayat itibarıyla en fakirâne yaşayan insanlardı Keza de onlar bu hale kendi ihtiyarlarıyla razı oluyorlardı Şayet isteselerdi, herkesten daha müreffeh yaşayabilirlerdi Zira, Rasûlü Ekrem Efendimiz yalnızca kendisine verilen hediyeleri dağıtmayıp yanına bıraksaydı, o günün maddeten en zenginlerinden biri olabilirdi, fakat O böylece yapmayı hiç düşünmedi; ümmetini helâlinden kazanıp zengin olmaya teşvik ettiği halde kendisi keza kıyamete kadar gelecek olan tüm irşad erlerine misal elde etmek ayrıca de öbür dünya meyvelerini ötelere bırakmak için fakirliği ve zahidâne bir hayatı ihtiyar etti


Böylece ancak, bir gün Fazilet Güneşi (aleyhi'ssalatü ve'sselamlama) iki arkadaşı ile beraber Ebu Eyyûb elEnsârî hazretlerinin evine gitmişti Evin hanımı onları karşılamış, Ebu Eyyûb Hazretleri de derhal bir hurma salkımı kesip getirmiş, kutlu misafirlerine ikram etmişti Allah Rasûlü Bu hurma dalını niye kestin, meyvesinden toplasaydın ya!buyurunca, konut sahibi, Ya Rasûlallah, evime şeref verdiniz; size ayrıca kuru hurmasından, hem bütün olgunlaşmayanından, keza de olgun tazesinden tattırmak istedim, onun için dalıyla beraber getirdimdemişti Ebu Eyyûb elEnsâri hazretleri, bu kutlu misafirlerine hurma ikram etmişti lakin bununla yetinemezdi Derhal kalkıp dışarı koşmuş, bir oğlak tutup kesmiş ve sonra onun yarısını kebap yapmış, öteki yarısını da suda pişirmişti Şefkat Peygamberi, sofraya konulan etten bir parça almış, onu bir yufkanın içine koymuş ve Ey Ebâ Eyyûb! Bunu Fatıma'ya götür, zira günlerden beri o böylesini tatmadıbuyurmuştu Ebu Eyyûb da hemencecik bu emri yerine getirmiş ve yeniden aziz misafirlerinin yanına dönmüştü



Herkes yemeğini yiyip doyunca, Rehberi Ekmel (sallallahu aleyhi ve sellem) Serin gölge, ekmek, et, hurma, az önce olgunlaşmamış hurma, olgun taze hurma ve soğuk sudemiş; bunları sayarken de kutsal gözleri yaşlarla dolmuştu Sonradan sözlerine şöyle devam etmişti: Nefsim kudret elinde olan Ulu Allah'a ant ederim fakat, işte bunlar da sorulacağınız nimetlerdendir; Allah Teâlâ Daha Sonra o gün size verilmiş olan her nimetten sorguya çekileceksiniz(Tekâsür, 102 buyurmuştur; evet, işte bunlar, o kıyamet günü sorgulanacağınız nimetlerdendirPeygamber Efendimiz'in bu sözü, orada hazırlanmış bulunan Ashabı Kirama o kadar ağır gelmişti oysa, tümü derin derin mülahazalara dalmışlardı Bunun üzerine Müşfik Nebi şöyle buyurdu: Bu türlü nimetlere rastlayıp da onlara el uzattığınızda Bismillahdeyin; doyduğunuz vakit da, Sonsuz şükürler olsun Allah'a oysa bizi doyurdu, nimetlerle serfiraz etti ve lütf u ihsana erdirdidiyerek o nimete şükredin

Bir diğer gün, Enbiyalar Serveri, oruç tutmuştu; iftar edeceği süre kendisine bir kadeh süt getirmişlerdi Sahabei güzin efendilerimiz Rasûlü Ekrem'in hoşuna gidebilecek bir şey yapmak için can atarlardı; o gün de ikram edecekleri sütün içine biraz bal koymuşlardı Peygamber Efendimiz, sütten bir iki yudum alıp balın tadını hisseder hissetmez elindeki kabı mübarek dudaklarından uzaklaştırarak, Bu nedir?diye sorunca, Ya Rasûlallah, hoşunuza gideceğini düşünerek süte biraz bal karıştırdık!cevabını vermişlerdi Bunun üzerine Beyan Sultanı elindeki kaseyi yere koyarak şöyle buyurdu:



Dikkat ediniz! Ben bunun içilmesini haram kılmıyorum; fakat, bilin oysa, kim (yemesindeiçmesinde, giyimindekuşamında) Allah için mütevazı olursa, Allah onu yücelttikçe yüceltir; kim de kibirlenir ve soylu davranış taslarsa, Cenâbı Hak onu da alçalttıkça alçaltır Kim iktisatlı hareket ederse, Allah onu varlıklı kılar; kim de savurganlık ederse, Cenâbı Adalet onu fakr u zarurete mübtela eyler ve kim Allah'ı bol miktarda zikrederse, Mevlâyı Müteâl ondan hoşnut olur


Sözün özü; iktisat, insanı kanaatkâr kılar; hadisi şerifin ifadesiyle Kanaat, bitmez tükenmez bir hazinedirve Kanaat eden aziz yaşar; tamah eden zillete düşerİktisat, berekete ve izzetli yaşamaya vesile olur Müsriflik ise, kanaatsizliğe, kesintisiz hayattan şikayet etmeye, hırsa, riyaya ve ihlassızlığa sebebiyet verir; insanın izzetini kırar ve onu başkalarına yüz suyu dökmeye zorunlu eder Tüm mü'minler iktisat ve istiğna ruhunu hayatlarının esası yapmalıdırlar; fakat, bilhassa de adanmış ruhlar, yemeiçme, giyimkuşam, konutbark, araba ve eşya gibi bütün ihtiyaçlarını zaruret çizgisine tarafından ele almaya ve her meselede tevazu kaidesine muvafık davranmaya
çalışmalıdırlar

Hesabını Verebilecek misin?
Fethullah Gülümseyen
30072007 *
 
858,496Konular
981,670Mesajlar
29,756Kullanıcılar
Üst Alt