Hezarfen Ahmet Celebi'nin Galata Kulesinden Ucuşu,
Galata Kulesi Hezarfen Ahmet Celebi
Hezarfen Ahmet Celebi Galata Kulesi
Hezarfen Ahmet Celebi 1632 yılında lodoslu bir havada Galata Kulesi'nden kuş kanatlarına benzer bir arac takıp kendini boşluğa bırakan ve ucarak İstanbul Boğazı'nı gecip 3358 m otede Uskudar'da Doğancılar'a indiği varsayılan Hezarfen Ahmet Celebi, Turk havacılık tarihinin en kayda değer kişilerden birisidir Bu ucuş hakkındaki belgeler şimdiye kadar sadece Evliya Celebi'nin Seyahatname'sindeki ifadesinden ibarettir
Bu olay Osmanlı Devleti'nde ve Avrupa'da buyuk yankı buldukaynak belirtilmeli ve donemin padişahı 4 Murat tarafından da beğenildi Sarayburnu'ndaki Sinan Paşa koşkunden bu durumu seyreden Sultan, Ahmet Celebi ile once cok yakından ilgilenmiş, hatta Evliya Celebi'ye gore bir kese de altınlasevindirmiş, ancak bu derece bilgili ve becerikli birisinin tehlikeli olabileceğini duşunup, Bu adem pek havf edilecek bir ademdir, her ne murad ederse elinden gelir, boyle kimselerin bakaası caiz değildiyerek onu Cezayir'e surgun etmiştir
Galata Kulesi Hezarfen Ahmet Celebi
Hezarfen Ahmet Celebi Galata Kulesi
Hezarfen Ahmet Celebi 1632 yılında lodoslu bir havada Galata Kulesi'nden kuş kanatlarına benzer bir arac takıp kendini boşluğa bırakan ve ucarak İstanbul Boğazı'nı gecip 3358 m otede Uskudar'da Doğancılar'a indiği varsayılan Hezarfen Ahmet Celebi, Turk havacılık tarihinin en kayda değer kişilerden birisidir Bu ucuş hakkındaki belgeler şimdiye kadar sadece Evliya Celebi'nin Seyahatname'sindeki ifadesinden ibarettir
Bu olay Osmanlı Devleti'nde ve Avrupa'da buyuk yankı buldukaynak belirtilmeli ve donemin padişahı 4 Murat tarafından da beğenildi Sarayburnu'ndaki Sinan Paşa koşkunden bu durumu seyreden Sultan, Ahmet Celebi ile once cok yakından ilgilenmiş, hatta Evliya Celebi'ye gore bir kese de altınlasevindirmiş, ancak bu derece bilgili ve becerikli birisinin tehlikeli olabileceğini duşunup, Bu adem pek havf edilecek bir ademdir, her ne murad ederse elinden gelir, boyle kimselerin bakaası caiz değildiyerek onu Cezayir'e surgun etmiştir