iltasyazilim
FD Üye
Hırs, doyma bilmeyen bir arzu ile bazı şeyleri istemek, şiddetli istek ve arzu manalarına gelir Bediüzzaman'ın ifadeleriyle hırs, sebebi hasârettir Yani, mutlak manada hırslı olan kişi maddîmanevî kaybetmeye aday demektir İnsan, meşru dairede olan isteklerde bulunabilir Ancak bu konuda hırs göstermek ve hep memnuniyetsiz davranmak insanı bataklığa sürükler O yüzden hüsrana uğramamak için hırsı terk etmek veya onu hayraiyiye kanalize etmek gerekir
Hırs ile haset arasında ciddi bir irtibat vardır Aslında dünya insanın bütün isteklerini karşılayamayacak kadar küçük bir yerdir Bu dünyada elindekiyle yetinmesini bilmeyen ve hırsla daha fazlasını isteyen insan bunların hepsine ulaşamaz ve çevresindeki insanların sahip olduklarını kıskanmaya başlar Aslında o kimsenin de sahip olduğu bir sürü güzellik vardır, ama elindeki güzellikleri görmek yerine başkalarınınkilere bakıp kıskanmayı tercih eder ve kendinde olmayan güzelliklerden dolayı da hep şikayette bulunur Bu kanaatsizliğini tedavi etmez ve hırsından vazgeçmezse, hastalığı daha da ilerleyerek hasede dönüşür ve insanların elindeki şeylerin onlarda değil de sadece kendisinde olmasını arzu eder Gerekirse onlara sahip olmak için hilelere ve zorbalıklara başvurur
İnsan, hayatı boyunca pek çok konuda hırslı olmadan edemez Bu da gayet normaldir Zira hırs insanın tabiatında vardır Bu konuda asıl önemli olan, hırs hissini insanın doğru yerde kullanmasıdır İnsan öyle şeylere karşı hırs gösterir ki aslında bunun, onun manevî dünyasında bir arpa kadar değeri yoktur Meselâ bir insanın dünyevîuhrevî hiç bir kaygı gözetmeksizin, Sosyal hayatta kademem şöyle olsun, hayatı şöyle yaşayayım, maaşım şöyle olsun, her imkana kavuşayımgibi temennileri, insana kaybettiren zararlı birer hırs ifadeleridir İşte bu manadaki hırs, hüsrana sebebiyet verir ve insana hayatın pek çok alanında kaybettirir
Allah Rasulü'nün hırsı nasıldı?
Öte yandan öyle şeylere hırs gösteren bazı insanlar da vardır ki, onlar bununla Allah Rasulü'nün mübarek bir vasfını kazanmış olurlar Cenabı Hak, Efendimiz (sallallâhu aleyhi ve sellem) için Harîsun Aleyküm Size karşı çok hırslı(Tevbe, 9128) buyurmaktadır Tabii Nebiler Serveri (sallallâhu aleyhi ve sellem), insanların iman etmesine, âlemin O'nun nuruyla nurlanmasına, herkesin sıratı müstakime ulaşmasına, hiç kimsenin gözünün kapalı kalmamasına ve zikzaklar çizmemesine, herkesin gözünü açıp Allah'ı görmesine ve doğru yolu bulup Allah'a ulaşmasına karşı çok hırslıydı İşte hırsın böyle mukaddes olanına ve insana fayda getirenine talip olmak lazım
Hırs yapılacaksa Allah'ın rızasını elde etme ile Allah ve Rasulü'ne ulaşma mevzuunda yapılmalıdır Hırs olmadan dünyayı imar etmek imkansızdır Doğrudur Fakat bu uğurda hırsa takılıp arzu ve isteklerinin kölesi olarak yolda kalmak tehlikesi de söz konusudur Bu açıdan denebilir ki, insan bir taraftan kazanma, bir taraftan da kaybetme kuşağında bulunmaktadır Bu makam (hırs) öyle bir yerdir ki, bu makamda dünyalar kazanılabildiği gibi, hafizanallah dünya ve âhiret kaybedilebilir de O yüzden dikkatli olmalı ve hırs gösterdiğimiz şeylerin bizi bizden almasına izin vermemeliyiz
Netice itibariyle herkeste hırs hissi vardır Fakat hırsın babayiğitleri, azimli, imanlı, olabildiğine doğru; son derece emin, vazifelerinin şuurunda, Hak rızası konusunda fevkalâde hırslı, günahlara karşı her zaman dimdik ve kararlı, insanları doğru yola çağırmayı hırs edinen kahramanlardır
Yazar: ALİ DEMİREL
Hırs ile haset arasında ciddi bir irtibat vardır Aslında dünya insanın bütün isteklerini karşılayamayacak kadar küçük bir yerdir Bu dünyada elindekiyle yetinmesini bilmeyen ve hırsla daha fazlasını isteyen insan bunların hepsine ulaşamaz ve çevresindeki insanların sahip olduklarını kıskanmaya başlar Aslında o kimsenin de sahip olduğu bir sürü güzellik vardır, ama elindeki güzellikleri görmek yerine başkalarınınkilere bakıp kıskanmayı tercih eder ve kendinde olmayan güzelliklerden dolayı da hep şikayette bulunur Bu kanaatsizliğini tedavi etmez ve hırsından vazgeçmezse, hastalığı daha da ilerleyerek hasede dönüşür ve insanların elindeki şeylerin onlarda değil de sadece kendisinde olmasını arzu eder Gerekirse onlara sahip olmak için hilelere ve zorbalıklara başvurur
İnsan, hayatı boyunca pek çok konuda hırslı olmadan edemez Bu da gayet normaldir Zira hırs insanın tabiatında vardır Bu konuda asıl önemli olan, hırs hissini insanın doğru yerde kullanmasıdır İnsan öyle şeylere karşı hırs gösterir ki aslında bunun, onun manevî dünyasında bir arpa kadar değeri yoktur Meselâ bir insanın dünyevîuhrevî hiç bir kaygı gözetmeksizin, Sosyal hayatta kademem şöyle olsun, hayatı şöyle yaşayayım, maaşım şöyle olsun, her imkana kavuşayımgibi temennileri, insana kaybettiren zararlı birer hırs ifadeleridir İşte bu manadaki hırs, hüsrana sebebiyet verir ve insana hayatın pek çok alanında kaybettirir
Allah Rasulü'nün hırsı nasıldı?
Öte yandan öyle şeylere hırs gösteren bazı insanlar da vardır ki, onlar bununla Allah Rasulü'nün mübarek bir vasfını kazanmış olurlar Cenabı Hak, Efendimiz (sallallâhu aleyhi ve sellem) için Harîsun Aleyküm Size karşı çok hırslı(Tevbe, 9128) buyurmaktadır Tabii Nebiler Serveri (sallallâhu aleyhi ve sellem), insanların iman etmesine, âlemin O'nun nuruyla nurlanmasına, herkesin sıratı müstakime ulaşmasına, hiç kimsenin gözünün kapalı kalmamasına ve zikzaklar çizmemesine, herkesin gözünü açıp Allah'ı görmesine ve doğru yolu bulup Allah'a ulaşmasına karşı çok hırslıydı İşte hırsın böyle mukaddes olanına ve insana fayda getirenine talip olmak lazım
Hırs yapılacaksa Allah'ın rızasını elde etme ile Allah ve Rasulü'ne ulaşma mevzuunda yapılmalıdır Hırs olmadan dünyayı imar etmek imkansızdır Doğrudur Fakat bu uğurda hırsa takılıp arzu ve isteklerinin kölesi olarak yolda kalmak tehlikesi de söz konusudur Bu açıdan denebilir ki, insan bir taraftan kazanma, bir taraftan da kaybetme kuşağında bulunmaktadır Bu makam (hırs) öyle bir yerdir ki, bu makamda dünyalar kazanılabildiği gibi, hafizanallah dünya ve âhiret kaybedilebilir de O yüzden dikkatli olmalı ve hırs gösterdiğimiz şeylerin bizi bizden almasına izin vermemeliyiz
Netice itibariyle herkeste hırs hissi vardır Fakat hırsın babayiğitleri, azimli, imanlı, olabildiğine doğru; son derece emin, vazifelerinin şuurunda, Hak rızası konusunda fevkalâde hırslı, günahlara karşı her zaman dimdik ve kararlı, insanları doğru yola çağırmayı hırs edinen kahramanlardır
Yazar: ALİ DEMİREL