nicebayan
FD Üye
- Katılım
- Ara 24, 2016
- Mesajlar
- 94,678
- Etkileşim
- 2
- Puan
- 38
- Yaş
- 36
- Web sitesi
- nicebayan.com
- F-D Coin
- 90
Huzuri Kimdir,Huzuri Hayatı,Huzuri Biyografisi,Huzuri Eserleri
Esas adı Ali Coşkun'dur Artvin'in Yusufeli ilçesi, Şiddet köyünde doğmuştur (1887) Kavasoğulları'ndan Mustafa Keşfi Efendi'nin oğludur Keşfi de ünlü bir ozandı
Yirmi yaşına değin medrese öğrenimi gören Huzuri, medreseden ayrıldıktan sonradan uzun bir geziye çıkmış ve Kafkasya'dan geçerek Kırım'a dek gitmiştir Birinci Kâinat Savaşı'nda askerliğini yapan ozan, terhisten sonra köyüne dönerek evlenmiştir Bir süre tapu ve nüfus memurlukları yapmışsa da işine ısınamadığı için her yerde çiftçiliğe dönmüştür
ara sıra sazını alarak gezilere çıkma alışkanlığını bütün ömrü baştan başa sürdüren Huzuri, Ankara, İstanbul İzmir gibi büyük şehirleri de dolaşmıştır 1957'de, İspir'in Salaçar köyünde tekstil satarken ölmüş ve oraya gömülmüştür Aruzla da başarılı şiirler yazan Huzuri'nin destanları fazla tanınmıştır
Koşmalar
1
Safayı ararken düştün cefaya
Görünmez ok ile vuruldun gönül
Minnet eylemezken yoksula baya
Vardın fazla kapıdan sürüldün gönül
Cahil ile otururdun kalkardın
Yapmadığın gönülleri yıkardın
Coşkun çaylar gibi durmaz akardın
Şimdi dalgalanıp duruldun gönül
Huzuri sözüne inanmaz idin
Ayılıp gafletten uyanmaz idin
Heva ve hevesten usanmaz idin
Fazla dolaştın ahır yoruldun gönül
2
Sarı saç üzerine sarışın yazma
Uygu başına kurban olduğum
Çıldırtma aklımı karşımda gezme
Gözüne kaşına kurban olduğum
Kirpiklerin susamıştır kanıma
Dök kanımı keşke otur yanıma
Sana gelen her tasa gelsin canıma
Nevreste yaşına kurban olduğum
Garibim insaf et gönlüm şad eyle
İyliğin söylensin yahşı isim ile
Huzuri'yi ya öldür ya azat eyle
Eşiği taşına kurban olduğum
alıntı *
Esas adı Ali Coşkun'dur Artvin'in Yusufeli ilçesi, Şiddet köyünde doğmuştur (1887) Kavasoğulları'ndan Mustafa Keşfi Efendi'nin oğludur Keşfi de ünlü bir ozandı
Yirmi yaşına değin medrese öğrenimi gören Huzuri, medreseden ayrıldıktan sonradan uzun bir geziye çıkmış ve Kafkasya'dan geçerek Kırım'a dek gitmiştir Birinci Kâinat Savaşı'nda askerliğini yapan ozan, terhisten sonra köyüne dönerek evlenmiştir Bir süre tapu ve nüfus memurlukları yapmışsa da işine ısınamadığı için her yerde çiftçiliğe dönmüştür
ara sıra sazını alarak gezilere çıkma alışkanlığını bütün ömrü baştan başa sürdüren Huzuri, Ankara, İstanbul İzmir gibi büyük şehirleri de dolaşmıştır 1957'de, İspir'in Salaçar köyünde tekstil satarken ölmüş ve oraya gömülmüştür Aruzla da başarılı şiirler yazan Huzuri'nin destanları fazla tanınmıştır
Koşmalar
1
Safayı ararken düştün cefaya
Görünmez ok ile vuruldun gönül
Minnet eylemezken yoksula baya
Vardın fazla kapıdan sürüldün gönül
Cahil ile otururdun kalkardın
Yapmadığın gönülleri yıkardın
Coşkun çaylar gibi durmaz akardın
Şimdi dalgalanıp duruldun gönül
Huzuri sözüne inanmaz idin
Ayılıp gafletten uyanmaz idin
Heva ve hevesten usanmaz idin
Fazla dolaştın ahır yoruldun gönül
2
Sarı saç üzerine sarışın yazma
Uygu başına kurban olduğum
Çıldırtma aklımı karşımda gezme
Gözüne kaşına kurban olduğum
Kirpiklerin susamıştır kanıma
Dök kanımı keşke otur yanıma
Sana gelen her tasa gelsin canıma
Nevreste yaşına kurban olduğum
Garibim insaf et gönlüm şad eyle
İyliğin söylensin yahşı isim ile
Huzuri'yi ya öldür ya azat eyle
Eşiği taşına kurban olduğum
alıntı *