iltasyazilim
FD Üye
Neml Suresi 1522Ayetler
Allah(cc)'ın Selamı Rahmeti ve Bereketi Tüm Müslümanların Üzerine Olsun
Hz DAVUD Hz SÜLEYMAN VE İLİM
Bu bölümde İsrailoğullarının hakkında ihtilaf ettikleri birçok konu anlatılmaktadır Bilindiği gibi Hz Musa, Hz Davud ve Hz Süleyman Peygamberler, İsrailoğullarının en büyük peygamberlerindendir Allahu Teâlâ, yukarıdaki ayetlerde Musa’ya verilen mucizeleri dile getirdikten sonra, Davud ve Süleyman (as)’ın peygamberliklerine işaretle, özellikle Süleyman’ın çok ilginç ve mucizevi hayatından bazı detaylar veriyor
“Davud’a ve Süleyman’a da ilim vermiştik Onlar da:
Bizi, mü’min kullarından çoğuna üstün kılan Allah’a hamdolsun, demişlerdi
Süleyman, Davud’a mirasçı olmuş ve:
Ey insanlar, Bize kuşların dili öğretildi ve bize her şey verildi, demişti İşte bu apaçık bir lütuftur
Süleyman’ın cinlerden, insanlardan ve kuşlardan oluşan ordusu bölük bölük topladı
Karınca Vadisine geldikleri zaman, bir karınca!
Ey karıncalar, yuvalarınıza girin, Süleyman ve askerleri farkına varmadan sizi ezmesinler dedi Süleyman, karıncanın bu sözüne gülerek tebessüm edip:
Rabbim bana, anama ve babama verdiğin nimetine şükretmemi ve hoşnut olacağın işi yapmamı bana kolay kıl, beni rahmetinle iyi kulların arasına kat (ayet: 1519)
Hz Süleyman’a ilim verilmiş, kuşların dili öğretilmiş, karıncaların dilinden anlar hale getirilmişti Onun bu özelliği, kendi tecrübeleri ve araştırmalarının bir sonucu muydu; yoksa, Allah’ın ihsanı mıydı? Öncelikle şunu bilmek gerekir ki, Allah Hz Süleyman’a, diğer insanlara vermediği bir saltanat, bir kabiliyet ve anlayış vermişti Bu, başlı başına bir ayrıcalıktı Modernist yaklaşımın bir zorlaması olarak, On’a bahşedilen bu üstünlüklerin mucize olmadığını, teknik bazı izahlar getirmeye çalışarak iddia etmek pek tatmin edici görünmüyor Bugün, teknik gelişmelerle bazı konular yorumlanabilse bile, bunu milattan binlerce yıl öncenin teknik imkan ve birikimi ile yorumlamanın imkanı olmasa gerek Hz Muhammed (sav)’in bu ayetleri kendilerine okuduğu Arapların da, bugünkü modernistlerin anlayışına uygun bir anlayışta olduklarını iddia etmekte güç görünüyor
Biz, tekrar konumuza dönerek, Süleyman’ın kuşlarla olan diyaloguna ve hüdhüdün marifetlerine bakalım Hz Süleyman, cinler, kuşlar ve insanlardan oluşan ordusunu yola çıkarmış ve karıncalar vadisini geçmişti Bu arada kuşları denetledi
“Kuşları gözden geçirdi ve:
Hüdhüdü neden göremiyorum? dedi Yoksa, kayıplara mı karıştı? Ya bana apaçık bir belge getirecek, ya da onu şiddetli bir cezaya çarptıracağım veya keseceğim Çok geçmeden hüdhüd geldi ve:
Senin bilmediğin bir şeyi öğrendim ve sana Sebe’den gerçek bir haber getirdim dedi (ayet: 2022)
Burada Hz Süleyman’ın ordunun intizamında ne kadar titiz davrandığını, koskoca ordu da bir hüdhüd kuşunun eksikliğini tespit ettiğini görüyoruz
Dua ile
Allah(cc)'ın Selamı Rahmeti ve Bereketi Tüm Müslümanların Üzerine Olsun
Hz DAVUD Hz SÜLEYMAN VE İLİM
Bu bölümde İsrailoğullarının hakkında ihtilaf ettikleri birçok konu anlatılmaktadır Bilindiği gibi Hz Musa, Hz Davud ve Hz Süleyman Peygamberler, İsrailoğullarının en büyük peygamberlerindendir Allahu Teâlâ, yukarıdaki ayetlerde Musa’ya verilen mucizeleri dile getirdikten sonra, Davud ve Süleyman (as)’ın peygamberliklerine işaretle, özellikle Süleyman’ın çok ilginç ve mucizevi hayatından bazı detaylar veriyor
“Davud’a ve Süleyman’a da ilim vermiştik Onlar da:
Bizi, mü’min kullarından çoğuna üstün kılan Allah’a hamdolsun, demişlerdi
Süleyman, Davud’a mirasçı olmuş ve:
Ey insanlar, Bize kuşların dili öğretildi ve bize her şey verildi, demişti İşte bu apaçık bir lütuftur
Süleyman’ın cinlerden, insanlardan ve kuşlardan oluşan ordusu bölük bölük topladı
Karınca Vadisine geldikleri zaman, bir karınca!
Ey karıncalar, yuvalarınıza girin, Süleyman ve askerleri farkına varmadan sizi ezmesinler dedi Süleyman, karıncanın bu sözüne gülerek tebessüm edip:
Rabbim bana, anama ve babama verdiğin nimetine şükretmemi ve hoşnut olacağın işi yapmamı bana kolay kıl, beni rahmetinle iyi kulların arasına kat (ayet: 1519)
Hz Süleyman’a ilim verilmiş, kuşların dili öğretilmiş, karıncaların dilinden anlar hale getirilmişti Onun bu özelliği, kendi tecrübeleri ve araştırmalarının bir sonucu muydu; yoksa, Allah’ın ihsanı mıydı? Öncelikle şunu bilmek gerekir ki, Allah Hz Süleyman’a, diğer insanlara vermediği bir saltanat, bir kabiliyet ve anlayış vermişti Bu, başlı başına bir ayrıcalıktı Modernist yaklaşımın bir zorlaması olarak, On’a bahşedilen bu üstünlüklerin mucize olmadığını, teknik bazı izahlar getirmeye çalışarak iddia etmek pek tatmin edici görünmüyor Bugün, teknik gelişmelerle bazı konular yorumlanabilse bile, bunu milattan binlerce yıl öncenin teknik imkan ve birikimi ile yorumlamanın imkanı olmasa gerek Hz Muhammed (sav)’in bu ayetleri kendilerine okuduğu Arapların da, bugünkü modernistlerin anlayışına uygun bir anlayışta olduklarını iddia etmekte güç görünüyor
Biz, tekrar konumuza dönerek, Süleyman’ın kuşlarla olan diyaloguna ve hüdhüdün marifetlerine bakalım Hz Süleyman, cinler, kuşlar ve insanlardan oluşan ordusunu yola çıkarmış ve karıncalar vadisini geçmişti Bu arada kuşları denetledi
“Kuşları gözden geçirdi ve:
Hüdhüdü neden göremiyorum? dedi Yoksa, kayıplara mı karıştı? Ya bana apaçık bir belge getirecek, ya da onu şiddetli bir cezaya çarptıracağım veya keseceğim Çok geçmeden hüdhüd geldi ve:
Senin bilmediğin bir şeyi öğrendim ve sana Sebe’den gerçek bir haber getirdim dedi (ayet: 2022)
Burada Hz Süleyman’ın ordunun intizamında ne kadar titiz davrandığını, koskoca ordu da bir hüdhüd kuşunun eksikliğini tespit ettiğini görüyoruz
Dua ile