nicebayan
FD Üye
- Katılım
- Ara 24, 2016
- Mesajlar
- 94,678
- Etkileşim
- 2
- Puan
- 38
- Yaş
- 37
- Web sitesi
- nicebayan.com
- F-D Coin
- 95
Hz Hud Kıssaları
Kuran'da geçen Hz Hud kıssaları; Hz Hud'un, Isim Kavmini Allah'a Çağırması ile ilglidir:
Ad (halkına da) kardeşleri Hud'u (gönderdik) Dedi ki: Ey kavmim, Allah'a ibadet edin, sizin O'ndan diğer ilahınız yoktur Siz yalan olarak (tanrılar) düzenlerden başkası değilsiniz (Hud Suresi, 50)
Isim (toplumuna da) kardeşleri Hud'u (gönderdik) (Hud, kavmine Ey kavmim, Allah'a kulluk edin, sizin O'ndan diğer ilahınız yoktur Hala korkupsakınmayacak mısınız?dedi (Araf Suresi, 65)
Hani onlara kardeşleri Hud: Sakınmaz mısınız?demişti Gerçek şu oysa, ben size gönderilmişgüvenilir bir elçiyim Bundan Böyle Allah'tan korkupsakının ve bana itaat edin Buna karşılık ben sizden bir vergi istemiyorum; ücretim sadece alemlerin Rabbine aittir (Şuara Suresi, 124127)
Âd kavminin helâk oluşu Kur'ânı kerimde meâlen şöyle bildirilmektedir:
ineAllahü teâlâya şükür ve ibâdete çağırdı Lakin Âd kavminin insanları, Hud aleyhisselâmı dinlemeyip, ona karşı barbar ve inkârcı davrandılar Hûd aleyhisselâm kavminin bu tutumu üzerine; ''Eğer doğru yola gelmezseniz, haberiniz olsun, ben size tebliğ vazifemi yapıyorum; Rabbim size acı bir cefa gönderir de helâk olursunuz?'' buyurdu Azgın Âd kavmi, Hûd aleyhisselâma; ''Mûcize getirmeden putlarımızı terk etmeyiz'' dediler Hûd aleyhisselâm onlara; ''İstediğiniz mûcize nedir?'' diye sordu Onlar da ''Rüzgârı istediğin tarafa çevir!' dediler Hûd aleyhisselâm duâ etti Allahü teâlâ; 'Ne tarafa istersen elinle işâret et! buyurdu O da eliyle işâret edince, rüzgâr istediği istikâmette esmeye başladı Büyük kayaların toprak olmasını istediler Hûd aleyhisselâmın duâsı ile bu da oldu Bu mûcizeleri gördükleri hâlde inanmayıp hırçınlaşarak koyunların yünlerinin de ipek olmasını istediler Hûd aleyhisselâm duâ etti koyunların yünü ipekli hâline geldi Âd kavmi, gösterilen mûcizelere rağmen inanmadılar ''Sen bizi putlarımızdan yarmak için mi geldin? Dürüst söylüyorsan, haydi bizi tehdit azâbı getir de görelim!'' dediler Hûd aleyhisselâm kavmini imâna dâvete devâm etti Pek eksik kimse imân etti Kavmi ise hakâret edip kendinden geçinceye değin dövdü Kavminin ıslâh olmayacağını anlayan hûd aleyhisselâm: ''Yâ Rabbi! Sen herşeyi biliyorsun Ben onlara peygamberliğimi bildirdim Ey Rabbim! Onlara, ders almalarına vesile olacak bir musibet ver?'' diue bedduâda bulundu hûd aleyhisselâmın bedduâsını kabul buyuran Allahü teâlâ, Âd kavmine önce kuraklık, kıtlık musibetini verdi Üç yıl müddetle akan pınarlar kurudu Yeşillikler sarardı, soldu Meşhûr İrem Bağları yok oldu Irk bir yudum suya, bir parça ekmeğe yoksul hâle geldiler Hayvanlar susuzluktan telef oldular Aralıksız olarak bunaltıcı kuru bir yel esiyordu Halk Müziği ağızlarını güçlükle açıyor, güç nefes alıyordu tozdan göz gözü göremiyordu giderken Hûd aleyhisselâm kavmini imâna, tövbe ve istiğfâra dâvete devâm ediyordu Hûd aleyhisselâmın kavm meâlen şöyle dediği bildirilmektedir:
Hûd'u ve berâberindeki imân edenleri, rahmetimizle kurtardık ve âyetlerimizi tekzib ederek, yalanlayarak imân etmemiş olanların kökünü kestik'' (A'râf sûresi: 72) Hûd aleyhisselâm ve ona imân edenler bu şiddetli kasırgada Allahü teâlâ göre muhâfaza edildiler Kâfirleri helâk eden şiddetli fırtına, onlara ferahlatıcı ve rahatlatıcı hafif bir yel gibi esiyordu Hûd aleyhisselâm, Âd kavmi helâk olduktan sonra, kendine inananlarla birlikte Mekkei mükerremeye gitti Kâbei muazzamanın bulunduğu yerde ibâdet ve taatla meşgul oldu ve orada vefât etti Kabrinin Haremi şerif (Kâbei muazzamanın etrâfındaki mescit) te Hicr denilen yerde bulunduğu rivâyet edilmektedir *
Kuran'da geçen Hz Hud kıssaları; Hz Hud'un, Isim Kavmini Allah'a Çağırması ile ilglidir:
Ad (halkına da) kardeşleri Hud'u (gönderdik) Dedi ki: Ey kavmim, Allah'a ibadet edin, sizin O'ndan diğer ilahınız yoktur Siz yalan olarak (tanrılar) düzenlerden başkası değilsiniz (Hud Suresi, 50)
Isim (toplumuna da) kardeşleri Hud'u (gönderdik) (Hud, kavmine Ey kavmim, Allah'a kulluk edin, sizin O'ndan diğer ilahınız yoktur Hala korkupsakınmayacak mısınız?dedi (Araf Suresi, 65)
Hani onlara kardeşleri Hud: Sakınmaz mısınız?demişti Gerçek şu oysa, ben size gönderilmişgüvenilir bir elçiyim Bundan Böyle Allah'tan korkupsakının ve bana itaat edin Buna karşılık ben sizden bir vergi istemiyorum; ücretim sadece alemlerin Rabbine aittir (Şuara Suresi, 124127)
Âd kavminin helâk oluşu Kur'ânı kerimde meâlen şöyle bildirilmektedir:
ineAllahü teâlâya şükür ve ibâdete çağırdı Lakin Âd kavminin insanları, Hud aleyhisselâmı dinlemeyip, ona karşı barbar ve inkârcı davrandılar Hûd aleyhisselâm kavminin bu tutumu üzerine; ''Eğer doğru yola gelmezseniz, haberiniz olsun, ben size tebliğ vazifemi yapıyorum; Rabbim size acı bir cefa gönderir de helâk olursunuz?'' buyurdu Azgın Âd kavmi, Hûd aleyhisselâma; ''Mûcize getirmeden putlarımızı terk etmeyiz'' dediler Hûd aleyhisselâm onlara; ''İstediğiniz mûcize nedir?'' diye sordu Onlar da ''Rüzgârı istediğin tarafa çevir!' dediler Hûd aleyhisselâm duâ etti Allahü teâlâ; 'Ne tarafa istersen elinle işâret et! buyurdu O da eliyle işâret edince, rüzgâr istediği istikâmette esmeye başladı Büyük kayaların toprak olmasını istediler Hûd aleyhisselâmın duâsı ile bu da oldu Bu mûcizeleri gördükleri hâlde inanmayıp hırçınlaşarak koyunların yünlerinin de ipek olmasını istediler Hûd aleyhisselâm duâ etti koyunların yünü ipekli hâline geldi Âd kavmi, gösterilen mûcizelere rağmen inanmadılar ''Sen bizi putlarımızdan yarmak için mi geldin? Dürüst söylüyorsan, haydi bizi tehdit azâbı getir de görelim!'' dediler Hûd aleyhisselâm kavmini imâna dâvete devâm etti Pek eksik kimse imân etti Kavmi ise hakâret edip kendinden geçinceye değin dövdü Kavminin ıslâh olmayacağını anlayan hûd aleyhisselâm: ''Yâ Rabbi! Sen herşeyi biliyorsun Ben onlara peygamberliğimi bildirdim Ey Rabbim! Onlara, ders almalarına vesile olacak bir musibet ver?'' diue bedduâda bulundu hûd aleyhisselâmın bedduâsını kabul buyuran Allahü teâlâ, Âd kavmine önce kuraklık, kıtlık musibetini verdi Üç yıl müddetle akan pınarlar kurudu Yeşillikler sarardı, soldu Meşhûr İrem Bağları yok oldu Irk bir yudum suya, bir parça ekmeğe yoksul hâle geldiler Hayvanlar susuzluktan telef oldular Aralıksız olarak bunaltıcı kuru bir yel esiyordu Halk Müziği ağızlarını güçlükle açıyor, güç nefes alıyordu tozdan göz gözü göremiyordu giderken Hûd aleyhisselâm kavmini imâna, tövbe ve istiğfâra dâvete devâm ediyordu Hûd aleyhisselâmın kavm meâlen şöyle dediği bildirilmektedir:
Hûd'u ve berâberindeki imân edenleri, rahmetimizle kurtardık ve âyetlerimizi tekzib ederek, yalanlayarak imân etmemiş olanların kökünü kestik'' (A'râf sûresi: 72) Hûd aleyhisselâm ve ona imân edenler bu şiddetli kasırgada Allahü teâlâ göre muhâfaza edildiler Kâfirleri helâk eden şiddetli fırtına, onlara ferahlatıcı ve rahatlatıcı hafif bir yel gibi esiyordu Hûd aleyhisselâm, Âd kavmi helâk olduktan sonra, kendine inananlarla birlikte Mekkei mükerremeye gitti Kâbei muazzamanın bulunduğu yerde ibâdet ve taatla meşgul oldu ve orada vefât etti Kabrinin Haremi şerif (Kâbei muazzamanın etrâfındaki mescit) te Hicr denilen yerde bulunduğu rivâyet edilmektedir *