Hz.Mevlana'dan 21.Yüzyıla İnciler

HzMevlana'dan 21Yüzyıla İnciler HzMevlana'nın söylediği ve günümüze dek insanlığa ışık tutan sözleri ve HzMevlana'dan 21 Yüzyıla İnciler ** Sevgide güneş gibi ol, dostluk ve kardeşlikte nehir gibi ol, hataları örtmede gece gibi ol, tevazuda toprak gibi ol, öfkede ölü gibi ol, her ne olursan ol, ya olduğun gibi görün, ya göründügün gibi ol ** Nice ırk gördüm, üstünde elbisesi yok Nice elbiseler gördüm, içinde insan yok ** Eşekten şeker esirgenmez lakin eşek yaratılışı bakımından otu beğenir ** Dert, insanı yokluğa götüren rahvan attır ** Leş, bize tarafından rezildir fakat, domuza, köpeğe şekerdir, helvadır ** Kuzgun, bağda kuzgunca bağırır Lakin bülbül, kuzgun bağırıyor diye güzelim sesini keser mi hiç? ** Pisler, pisliklerini yapar ama sular da temizlemeye çalışır ** Dikenden gül bitiren, kışı da bahar haline döndürür Selviyi özgür bir halde yücelten, kederi de mutluluk haline sokabilir ** Nasıl olur da deniz, köpeğin agzından pislenir, nasıl olur da güneş üflemekle söner? ** Zihin padişahı kafesi kırdı mı, kuşların her biri bir yöne uçar ** Pişmanlık bineği, hayret verici bir binektir Bir solukta bayağılık dünyadan göğe sıçrayiverir ** Korkunç bir kurban bayramı olan kıyamet günü, inananlara bayram günüdür, öküzlere ölüm günü ** Kim daha güzelse kıskançlığı daha fazla olur Kıskançlık ateşten meydana gelir ** Dünya tuzaktır Yemi de istek Arzu tuzaklarından kaçının ** Irmak suyunu bütün bütün içmenin imkanı yok lakin susuzluğu giderecek değin içmemenin de imkanı yok ** Gürzü kendine vur Benliğini, varlığımı kır gitsin Çünkü bu ten gözü, kulağa tıkanmış pamuğa benzer ** Eşeğe, katır boncuğuyla inci birdir Zaten o eşek, inciyle denizin varlığından da kesin olmama eder ** Birisi güzel bir söz söylüyorsa bu, dinleyenin dinlemesinden, anlamasından ileri kazanç ** Oruç yetişmek güçtür, çetindir lakin 'ın kulu kendisinden uzaklaştırmasından, bir derde uğratmasından daha iyidir ** Birinin başına toprak saçsan başı yarılmaz Suyu başına döksen, başı kırılmaz Toprakla, suyla baş parçalamak istiyorsan, toprağı suya karıştırıp kerpiç yapman lüzum ** Kabuğu kırılan sedef endişe vermesin sana, içinde inci vardır ** Data, sınırı olmayan bir denizdir Veri dileyense denizlere dalan bir dalgıçtır ** Bulutlar ağlamasa yeşillikler nasıl güler? ** Bülbüllerin hoş sesleri beğenilir de bu yüzden kafes çeker onları Ama kuzgunla baykuşu kim kor kafese? ** Meyve ekşi bile olsa, olmadıkça ona ham derler ** Her dil, gönlün perdesidir Perde kımıldadı mı, sırlara ulaşılır ** Aşıkların gönüllerinin yanışıyla gözyaşları olmasaydı, dünyada su da olmazdı, alev de ** İki parmağının ucunu gözüne koy Bir şey görebiliyor musun dünyadan? Sen göremiyorsun diye bu alem değil değildir ** A kardeş, belirgin kılıcın üzerine atılmadasın, pişmanlık ve kulluk kalkanını almadan gitme ** O dağa bir kuş kondu, sonra da uçup gitti Bak da gör, o dağda ne bir fazlalık var ne bir eksilme ** Altın ne oluyor, can ne oluyor, inci, mercan da nedir bir sevgiye harcanmadıktan, bir sevgiliye feda edilmedikten sonradan ** Gördün ya beni gamdan diğer kimse hatırlamıyor, gama binlerce defa bravo ** Nefsin, üzüm ve hurma gibi tatlı şeylerin sarhoşu epeyce, ruhunun üzüm salkımını görebilir misin ama?