iltasyazilim
FD Üye
Hz Muhammed'e gelen birincil ayet vahiy nerede ve ne vakit gelmiştir
Vaktiyle beri Mekke'deki hanîf ve zâhitler, recep ayında inzivâya çekilirlerdi her biri, Mekke'nin 3 dingil (bir saat) kuzeyinde Nûr Dağı'nda bir köşeye çekilir, tefekküre dalardı
40 yaşlarına içten Hz Peygamber (sas)'in kalbinde de bir yalnızlık sevgisi göründü O da Nûr Dağı ’nda bir mağaraya çekilip, günlerce orada kalıyor, Yüce Allah'ın sonsuz kudret ve azametini düşünerek O'na ibâdet ediyordu Giderken azığını da berâberinde götürüyor, bitince evine dönüyor, sonra yeniden gidiyordu Böylece Allah, onu büyük görevine hazırlıyordu
Hz Muhammed (sas)'e ilâhi vahyin başlangıcı, sâdık rüyâlar şeklinde oldu Gördüğü her rüya, olduğu gibi çıkıyordu Bu durum, altı ay dek devam etti
Birincil Vahiy
610 yılı Ramazan ayının Kadir Gecesinde, hırkasına bürünüp Hira Mağarası ’nda düşünmeye dalmış olduğu bir sırada, bir sesin kendisini ismi ile çağırmakta olduğunu duydu Başını kaldırıp etrafına baktı; kimseyi göremedi Bu sırada her tarafı birden bir nûr kaplamıştı; dayanamayıp bayıldı Kendisine geldiğinde karşısında vahiy meleği Cebrâil'i gördü Melek O'na:
OkuDedi Hz Muhammed (sas):
Ben okuma bilmem, diye yanıt verdi Melek, Hz Muhammed (sas)'i kucaklayıp kuvvetsiz bırakıncaya kadar sıktı
Okudiye emrini tekrarladı Hz Muhammed (sas) tekrar:
Ben okuma bilmemcevâbını verdi Melek emrini tekrarlayıp üçüncü kez Hz Peygamber (sas)'i sıktıktan sonra Alak Sûresi'nin birincil beş âyetini okudu
Yaratan Rabb'inin adıyla oku O, insanı ‘alak'tan (aşılanmış yumurtadan) yarattı Oku, kalemle (yazmayı) öğreten, insana bilmediğini belleten Rabb'in ebedi kerem sahibidir(Alak Sûresi, 15)
Meleğin gerisinde Hz Peygamber (sas) de bu âyetleri tekrarladı Heyecanla mağaradan çıkarak evine geldi Yolda ilerlerken gök yüzünden bir sesin:
Ey Muhammed Sen Allah'ın elçisisin, Ben de Cibrail'imdediğini duydu Başını kaldırdığı vakit, Cebrâil'i gördü Dehşet içinde evine vardı Eşi Hz Hatice'ye:
Beni örtün, çabuk beni örtündedi Bir müddet dinlenip heyecânı geçtikten sonradan gördüklerini Hz Hatice'ye anlattı, “Kendimden korkuyorum, dedi Hz Hatice, O'nu şu ölmez sözlerle avunma etti
Öyle deme Allah'a ant ederim ki, Yüce Allah, hiç bir zaman seni utandırmaz Çünkü sen , akrabanı gözetirsin İşini görmekten âciz kimselerin işlerini yüklenirsin, Fakire yardım edersin Misâfiri ağırlarsın*
Vaktiyle beri Mekke'deki hanîf ve zâhitler, recep ayında inzivâya çekilirlerdi her biri, Mekke'nin 3 dingil (bir saat) kuzeyinde Nûr Dağı'nda bir köşeye çekilir, tefekküre dalardı
40 yaşlarına içten Hz Peygamber (sas)'in kalbinde de bir yalnızlık sevgisi göründü O da Nûr Dağı ’nda bir mağaraya çekilip, günlerce orada kalıyor, Yüce Allah'ın sonsuz kudret ve azametini düşünerek O'na ibâdet ediyordu Giderken azığını da berâberinde götürüyor, bitince evine dönüyor, sonra yeniden gidiyordu Böylece Allah, onu büyük görevine hazırlıyordu
Hz Muhammed (sas)'e ilâhi vahyin başlangıcı, sâdık rüyâlar şeklinde oldu Gördüğü her rüya, olduğu gibi çıkıyordu Bu durum, altı ay dek devam etti
Birincil Vahiy
610 yılı Ramazan ayının Kadir Gecesinde, hırkasına bürünüp Hira Mağarası ’nda düşünmeye dalmış olduğu bir sırada, bir sesin kendisini ismi ile çağırmakta olduğunu duydu Başını kaldırıp etrafına baktı; kimseyi göremedi Bu sırada her tarafı birden bir nûr kaplamıştı; dayanamayıp bayıldı Kendisine geldiğinde karşısında vahiy meleği Cebrâil'i gördü Melek O'na:
OkuDedi Hz Muhammed (sas):
Ben okuma bilmem, diye yanıt verdi Melek, Hz Muhammed (sas)'i kucaklayıp kuvvetsiz bırakıncaya kadar sıktı
Okudiye emrini tekrarladı Hz Muhammed (sas) tekrar:
Ben okuma bilmemcevâbını verdi Melek emrini tekrarlayıp üçüncü kez Hz Peygamber (sas)'i sıktıktan sonra Alak Sûresi'nin birincil beş âyetini okudu
Yaratan Rabb'inin adıyla oku O, insanı ‘alak'tan (aşılanmış yumurtadan) yarattı Oku, kalemle (yazmayı) öğreten, insana bilmediğini belleten Rabb'in ebedi kerem sahibidir(Alak Sûresi, 15)
Meleğin gerisinde Hz Peygamber (sas) de bu âyetleri tekrarladı Heyecanla mağaradan çıkarak evine geldi Yolda ilerlerken gök yüzünden bir sesin:
Ey Muhammed Sen Allah'ın elçisisin, Ben de Cibrail'imdediğini duydu Başını kaldırdığı vakit, Cebrâil'i gördü Dehşet içinde evine vardı Eşi Hz Hatice'ye:
Beni örtün, çabuk beni örtündedi Bir müddet dinlenip heyecânı geçtikten sonradan gördüklerini Hz Hatice'ye anlattı, “Kendimden korkuyorum, dedi Hz Hatice, O'nu şu ölmez sözlerle avunma etti
Öyle deme Allah'a ant ederim ki, Yüce Allah, hiç bir zaman seni utandırmaz Çünkü sen , akrabanı gözetirsin İşini görmekten âciz kimselerin işlerini yüklenirsin, Fakire yardım edersin Misâfiri ağırlarsın*