iltasyazilim
FD Üye
Hz Muhammedin aile bireylerinin isimleri
Peygamberimiz (iddia) ’in Aile Büyükleri
Peygamberimizin (sas) dedelerinden Kusay bin Kilab, Huzaa ’lılardan Kâbe emanetlerini alarak, iyi idaresi ile kendi kabilesini saygın bir konuma getirip, Kâbe etrafında topladı Bundan dolayı onun kabilesine Kureyş (toplamak, birleştirmek) ismi verildi
Hz Peygamber ’in (sas) dedesinin babası Haşim Mekke ’den kışın Yemen ’e, yazın Şam ’a ticaret seferlerini birincil başlatan zattır Hatta Bizans imparatoru ile uzlaşma sağlayarak Kureyş tacirlerinin Bizans topraklarında ticaret vergilerinden muaf tutulmasını da sağlatır
Resulullah ’ın dedesi Abdülmuttalib boylu boslu, sarışın idi ve şirin bir sakal vardı
Peygamberin (sas) babaannesinin ismi Fatıma ’dır
Efendimiz ’in (sas) anneannesinin adı Berre ’dir
Peygamberimizin dayısı yoktur
İbni Habib adlı müellif “Ümmehatu ’nNebi adıyla bize 20 tür baştan başa Resulullah ’ın ninelerini belirten calibi dikkat bir çalışma bırakmıştır
Ahzap Suresinin 50 ayetinden Hz Peygamber(asm) ’in halaları ve teyzelerinin olduğunu anlıyoruz
Efendimizin (asm) halaları altı tanedir İsimleri; Beyzâ, Berra, Atike, Safiyye, Erva, Ümeyme ’dir Bunlardan Atike, Safiyye, Erva iman etmiştir
Hz Peygamber(asm) ’in Ferîda ve Fahita adında iki teyzesi vardır İkisi de onun peygamberliğinden önce vefat etmiştir
Rasûli Ekrem Efendimizin üçü erkek Kasım, Abdullah, İbrahim dördü kız elde etmek üzere yedi çocuğu doğmuştur Bunlar doğuş sırasıyle (Kasım, Zeyneb, Rukayye, Ümmü Külsûm, Fâtıme, Abdullah, İbrahim) isimlerini taşımışlardı Bu yedi çocuğun altısı Hazreti Hadîceden, yedincisi Mısırlı Hazreti Mâriyeden idi
İbni İshak, Peygamberimizin (Tâhir) ile (Tayyib) adında iki evlâdı daha olduğunu söylemekte ise de bunların Abdullah'ın sıfatları olduğu bildirilmiştir
1) Kasım:
Rasûli Ekremin ilk çocuğu Kasım idi Bu sebepten künyesi: EbülKasım (Kasımın babası) oldu Hazreti Peygamber, EbûlKasım adiyle çağırılmasından hoşlanırdı Ashab da kendisini bu isimle çağırırlardı İbni Sa'de göre, Kasım iki yıl yaşadı Mekkede vefat etti Rasûli Ekremin çocukları içinde ilk ölen: Kasım oldu
2) Zeyheb:
Peygamberimizin en büyük kızıydı Kasımdan sonra doğmuştu Zeyneb doğduğu süre, Rasûli Ekrem otuz yaşındaydı Mekke'de doğmuş olan Zeyneb, Hicretin sekizinci senesi Medine'de vefat eyledi Otuz yaşında bulunuyordu
Zeyneb, önce, teyzesinin oğlu Ebûl'as ile evlenmişti Ebûl as bidayette müşriklerden ayrılmadığı için, Bedrgazvesinde müslümanların eline tutsak düşmüş, kurtulunca, Zeynebi Medine'ye göndereceğine söz vermişti Rasûli Ekrem, ailesini getirmek için, Harise oğlu Zeydi göndermişti Zeynebi Medine'ye ***üren Zeyd oldu Zeyneb Medine'ye gitti ve lakin zevci Ebûl'birli Mekke'de kaldı
Ebûl'as, bir seriyye sırasında yeniden müslümanların eline tutsak düştü ve fakat Hazreti Zeyneb'in himayesi tamamen serbest bırakıldı
Ebûl'as, ikinci kere esirlikten kurtulunca, Mekke'ye gitti Emanetleri sahiplerine verdikten daha sonra, müslümanlığı kabul etti Medine'ye hicret eyledi Müslüman olduğu için nikâhları yenilendi Ebûl'as, Hazreti Zeynebe iyi muamele ederdi Bu yüzden, Rasûli Ekremin takdirini kazandı Zeyneb, kocasına her tarafta kavuştuktan daha sonra çok yaşayamadı Vefatında, cenazesi Ümmü Eymenile Hazreti Sevdekadar yıkandı Namazını Rasûli Ekrem kıldı Mezarına Ebûl'birli indirdi
3) Rukayye
Rasûli Ekremin ikinci kızıydı Doğduğu süre Hazreti Peygamber Efendimiz, otuzüç yaşında bulunuyordu Rukayye babasının Peygamberliğinden önce, Ebûlehebin oğlu, Utbe ile nişanlanmıştı Rasûli Ekrem, halkı İslama dâvete başlayınca Ebû leheb, oğlunu çağırdı:
Oğlum! Muhammed'in kızından ayrılmıyacak olursan, ben senden ayrılırımdedi Utbe de babası Ebûlehebin teşvikiyle Rukayyeyi bıraktı O süre Rukayye, Hazreti Osman ile evlendi Habeşistana göç eden ilk kafileye Hazreti Osman, zevcesi Hazreti Rukayye ile birlikte katılmışlardı Hazreti Osman, Habeşistandan Mekke'ye dönmüş, oradan da Medine'ye hicret etmişti Rukayye, Bedr gazası günlerinde hastalanmış, bu yüzden Hazreti Osman, Bedr muharebesinde bulunamamış, hattâ zevcesi başında kaldığı için, mazeretliler arasına konulmuştu
Bedr gazası zaferini Harise oğlu Zeyd, Medineye ulaştırdığı gün, Hazreti Rukayye vefat etmişti Rasûli Ekrem de, Bedr savaşı yüzünden, kızı Rukayyenin cenazesinde bulunamamıştı
4) Ümmü Külsüm:
İslâmiyet gelmeden önce doğdu Annesi hazreti Hadîce ’dir Ümmü Gülsüm İslâmiyet gelmeden önce Ebû Leheb ’in ikinci oğlu Uteybe ile nişanlanmıştı İslâmiyet gelince Ebû Leheb îmân etmedi ve İslâmiyetin fazla azgın bir düşmanı oldu Onun hakkında (Tebbet) sûresi nâzil olunca oğluna Ümmü Gülsüm ’den ayrılmasını söyledi O da babasını dinliyerek ayrıldı
Bedr gazasının sonunda, Hazreti Rukayyenin ölümünden bir sene sonradan, Hicretin üçüncü yılı, Hazreti Osmanla evlendi
Buhârînin bildirdiğine tarafından, Hafsa dul kalınca, Hazreti Ömer, Osman'a başvuru ettiği süre, Hazreti Osman bocalama etmişti O süre Rasûli Ekrem, Ömere:
Ben sana Osman'dan, Osman'a da senden daha iyi bir adam bulacağım Kızını bana ver, ben de kızımı Osman'a vereyim
demişti
Hazreti Osmanla evlenen Ümmü Külsûm, onunla altı yıl beraber yaşadı Hicretin dokuzuncu senesi vefat etti Cenaze namazı Rasûli Ekrem tarafından kılındı Hazreti Ali Hazreti Fadl ve Hazreti Üsâme kadar gömüldü
Hazreti Osman, Rasûli Ekremin iki kızı: Rukayye ve Ümmü Külsûm ile evlendiği için, İki nur sahibimânâsına Zinnûreynsıfatını kazanmıştı:
5) Fâtıme:
Rasûli Ekremin en minik ve lakin en sevgili kızıydı İlâhî vahiy ilk geldiği vakit, Mekke'de doğdu Hicretin ikinci senesi Medinede Hazreti Ali ile evlendi Evlendikleri vakit Hazreti Fâtıme 15, Hazreti Ali 24 yaşındaydı Rasûli Ekrem, kızı Fâtıme için, yatak çarşafı, iki değirmen, bir su tulumu hazırlamış, Hazreti Fâtıme, değirmenlerle su tulumunu, bütün ömrü boyunca kullanmıştı
Rasûli Ekrem Hazreti Ali ile Hazreti Fâtımenin iyi geçinmesini ister, aralarında ihtilâf çıkarsa, onları barıştırırdı Bir gün Ali, Fâtımeye şiddetli bir muamelede bulunmuş, Fâtıme de Rasûli Ekreme başvurarak Ali'yi şikâyet eylemişti Fâtımeden sonradan, Ali gelmiş, o da Fâtıme'yi şikâyette bulunmuş, fakat Rasûli Ekrem ikisin de barıştırmıştı
bir kere da, Hazreti Ali ikinci bir zevce almaya kalkmış, bunu haber alan Rasûli Ekrem fazla üzülmüş bir hutbesinde;
Benim kızım benim ciğerparemdir Kızımı kederlendiren her şey, beni de kederlendirirdemiş, bunun üzerine Hazreti Ali teşebbüsünden vazgeçmiş, Hazreti Fâtımenin sağlığında başka bir kadınla evlenmemişti:
Hazreti Fâtıme, Hicretin 11 inci senesi, babasından altı ay sonradan ölüm eyledi Rasûli Ekrem Efendimizin irtihalinde kızı yirmibeş yaşındaydı
Rasûli Ekrem, kızı Fâtımeyi fazla severdi Hastalığı sırasında onu yanında çağırdı Kulağına fısıldadı O zaman Fâtıme ağladı Sonradan yine fısıldadı Bu sefer, Fâtımenin yüzü güldü Hazreti Âişe sordu Hazreti Fâtıme de:
Önce, Rasûli Ekrem, hastalığı sonunda öleceğini söyledi: Ağladım Sonra, ailesi içinde kendisine birincil kavuşacak olanın ben olduğumu haber verdi: O zaman da sevindim' diye yanıt vermişti:
Rasûli Ekrem Efendimizin soyunu yaşatan Hazreti Fâtıme oldu Fâtımenin beş çocuğu oldu: Hasen, Hüseyn, Muhsin, Ümmü Külsûm, Zeyneb isimlerinde idi Bunlardan Muhsin, küçükken ölüm etmişti
6) Abdullah:
Hicretten önce, onbirinci senesi Mekke'de doğdu: Üç ay yaşadı Küçükken öldü Tâhir ve TayyebAbdullahın diğer isimleriydi
7) İbrahim:
Rasûli Ekremin en minik çocuğu ve en küçük oğluydu Hicretin sekizinci senesi Medine'de doğdu İbn İshaka kadar, Resûli Ekremin İbrahimden diğer bütün çocukları, Peygamberlikten önce doğmuşlardı İbrahim, Mısırlı Hazreti Mâriyeden dünyaya gelmiş, Hazreti Âişenin rivayetine göre, onyedi veya onsekiz aylıkken ölüm etmişti *
Peygamberimiz (iddia) ’in Aile Büyükleri
Peygamberimizin (sas) dedelerinden Kusay bin Kilab, Huzaa ’lılardan Kâbe emanetlerini alarak, iyi idaresi ile kendi kabilesini saygın bir konuma getirip, Kâbe etrafında topladı Bundan dolayı onun kabilesine Kureyş (toplamak, birleştirmek) ismi verildi
Hz Peygamber ’in (sas) dedesinin babası Haşim Mekke ’den kışın Yemen ’e, yazın Şam ’a ticaret seferlerini birincil başlatan zattır Hatta Bizans imparatoru ile uzlaşma sağlayarak Kureyş tacirlerinin Bizans topraklarında ticaret vergilerinden muaf tutulmasını da sağlatır
Resulullah ’ın dedesi Abdülmuttalib boylu boslu, sarışın idi ve şirin bir sakal vardı
Peygamberin (sas) babaannesinin ismi Fatıma ’dır
Efendimiz ’in (sas) anneannesinin adı Berre ’dir
Peygamberimizin dayısı yoktur
İbni Habib adlı müellif “Ümmehatu ’nNebi adıyla bize 20 tür baştan başa Resulullah ’ın ninelerini belirten calibi dikkat bir çalışma bırakmıştır
Ahzap Suresinin 50 ayetinden Hz Peygamber(asm) ’in halaları ve teyzelerinin olduğunu anlıyoruz
Efendimizin (asm) halaları altı tanedir İsimleri; Beyzâ, Berra, Atike, Safiyye, Erva, Ümeyme ’dir Bunlardan Atike, Safiyye, Erva iman etmiştir
Hz Peygamber(asm) ’in Ferîda ve Fahita adında iki teyzesi vardır İkisi de onun peygamberliğinden önce vefat etmiştir
Rasûli Ekrem Efendimizin üçü erkek Kasım, Abdullah, İbrahim dördü kız elde etmek üzere yedi çocuğu doğmuştur Bunlar doğuş sırasıyle (Kasım, Zeyneb, Rukayye, Ümmü Külsûm, Fâtıme, Abdullah, İbrahim) isimlerini taşımışlardı Bu yedi çocuğun altısı Hazreti Hadîceden, yedincisi Mısırlı Hazreti Mâriyeden idi
İbni İshak, Peygamberimizin (Tâhir) ile (Tayyib) adında iki evlâdı daha olduğunu söylemekte ise de bunların Abdullah'ın sıfatları olduğu bildirilmiştir
1) Kasım:
Rasûli Ekremin ilk çocuğu Kasım idi Bu sebepten künyesi: EbülKasım (Kasımın babası) oldu Hazreti Peygamber, EbûlKasım adiyle çağırılmasından hoşlanırdı Ashab da kendisini bu isimle çağırırlardı İbni Sa'de göre, Kasım iki yıl yaşadı Mekkede vefat etti Rasûli Ekremin çocukları içinde ilk ölen: Kasım oldu
2) Zeyheb:
Peygamberimizin en büyük kızıydı Kasımdan sonra doğmuştu Zeyneb doğduğu süre, Rasûli Ekrem otuz yaşındaydı Mekke'de doğmuş olan Zeyneb, Hicretin sekizinci senesi Medine'de vefat eyledi Otuz yaşında bulunuyordu
Zeyneb, önce, teyzesinin oğlu Ebûl'as ile evlenmişti Ebûl as bidayette müşriklerden ayrılmadığı için, Bedrgazvesinde müslümanların eline tutsak düşmüş, kurtulunca, Zeynebi Medine'ye göndereceğine söz vermişti Rasûli Ekrem, ailesini getirmek için, Harise oğlu Zeydi göndermişti Zeynebi Medine'ye ***üren Zeyd oldu Zeyneb Medine'ye gitti ve lakin zevci Ebûl'birli Mekke'de kaldı
Ebûl'as, bir seriyye sırasında yeniden müslümanların eline tutsak düştü ve fakat Hazreti Zeyneb'in himayesi tamamen serbest bırakıldı
Ebûl'as, ikinci kere esirlikten kurtulunca, Mekke'ye gitti Emanetleri sahiplerine verdikten daha sonra, müslümanlığı kabul etti Medine'ye hicret eyledi Müslüman olduğu için nikâhları yenilendi Ebûl'as, Hazreti Zeynebe iyi muamele ederdi Bu yüzden, Rasûli Ekremin takdirini kazandı Zeyneb, kocasına her tarafta kavuştuktan daha sonra çok yaşayamadı Vefatında, cenazesi Ümmü Eymenile Hazreti Sevdekadar yıkandı Namazını Rasûli Ekrem kıldı Mezarına Ebûl'birli indirdi
3) Rukayye
Rasûli Ekremin ikinci kızıydı Doğduğu süre Hazreti Peygamber Efendimiz, otuzüç yaşında bulunuyordu Rukayye babasının Peygamberliğinden önce, Ebûlehebin oğlu, Utbe ile nişanlanmıştı Rasûli Ekrem, halkı İslama dâvete başlayınca Ebû leheb, oğlunu çağırdı:
Oğlum! Muhammed'in kızından ayrılmıyacak olursan, ben senden ayrılırımdedi Utbe de babası Ebûlehebin teşvikiyle Rukayyeyi bıraktı O süre Rukayye, Hazreti Osman ile evlendi Habeşistana göç eden ilk kafileye Hazreti Osman, zevcesi Hazreti Rukayye ile birlikte katılmışlardı Hazreti Osman, Habeşistandan Mekke'ye dönmüş, oradan da Medine'ye hicret etmişti Rukayye, Bedr gazası günlerinde hastalanmış, bu yüzden Hazreti Osman, Bedr muharebesinde bulunamamış, hattâ zevcesi başında kaldığı için, mazeretliler arasına konulmuştu
Bedr gazası zaferini Harise oğlu Zeyd, Medineye ulaştırdığı gün, Hazreti Rukayye vefat etmişti Rasûli Ekrem de, Bedr savaşı yüzünden, kızı Rukayyenin cenazesinde bulunamamıştı
4) Ümmü Külsüm:
İslâmiyet gelmeden önce doğdu Annesi hazreti Hadîce ’dir Ümmü Gülsüm İslâmiyet gelmeden önce Ebû Leheb ’in ikinci oğlu Uteybe ile nişanlanmıştı İslâmiyet gelince Ebû Leheb îmân etmedi ve İslâmiyetin fazla azgın bir düşmanı oldu Onun hakkında (Tebbet) sûresi nâzil olunca oğluna Ümmü Gülsüm ’den ayrılmasını söyledi O da babasını dinliyerek ayrıldı
Bedr gazasının sonunda, Hazreti Rukayyenin ölümünden bir sene sonradan, Hicretin üçüncü yılı, Hazreti Osmanla evlendi
Buhârînin bildirdiğine tarafından, Hafsa dul kalınca, Hazreti Ömer, Osman'a başvuru ettiği süre, Hazreti Osman bocalama etmişti O süre Rasûli Ekrem, Ömere:
Ben sana Osman'dan, Osman'a da senden daha iyi bir adam bulacağım Kızını bana ver, ben de kızımı Osman'a vereyim
demişti
Hazreti Osmanla evlenen Ümmü Külsûm, onunla altı yıl beraber yaşadı Hicretin dokuzuncu senesi vefat etti Cenaze namazı Rasûli Ekrem tarafından kılındı Hazreti Ali Hazreti Fadl ve Hazreti Üsâme kadar gömüldü
Hazreti Osman, Rasûli Ekremin iki kızı: Rukayye ve Ümmü Külsûm ile evlendiği için, İki nur sahibimânâsına Zinnûreynsıfatını kazanmıştı:
5) Fâtıme:
Rasûli Ekremin en minik ve lakin en sevgili kızıydı İlâhî vahiy ilk geldiği vakit, Mekke'de doğdu Hicretin ikinci senesi Medinede Hazreti Ali ile evlendi Evlendikleri vakit Hazreti Fâtıme 15, Hazreti Ali 24 yaşındaydı Rasûli Ekrem, kızı Fâtıme için, yatak çarşafı, iki değirmen, bir su tulumu hazırlamış, Hazreti Fâtıme, değirmenlerle su tulumunu, bütün ömrü boyunca kullanmıştı
Rasûli Ekrem Hazreti Ali ile Hazreti Fâtımenin iyi geçinmesini ister, aralarında ihtilâf çıkarsa, onları barıştırırdı Bir gün Ali, Fâtımeye şiddetli bir muamelede bulunmuş, Fâtıme de Rasûli Ekreme başvurarak Ali'yi şikâyet eylemişti Fâtımeden sonradan, Ali gelmiş, o da Fâtıme'yi şikâyette bulunmuş, fakat Rasûli Ekrem ikisin de barıştırmıştı
bir kere da, Hazreti Ali ikinci bir zevce almaya kalkmış, bunu haber alan Rasûli Ekrem fazla üzülmüş bir hutbesinde;
Benim kızım benim ciğerparemdir Kızımı kederlendiren her şey, beni de kederlendirirdemiş, bunun üzerine Hazreti Ali teşebbüsünden vazgeçmiş, Hazreti Fâtımenin sağlığında başka bir kadınla evlenmemişti:
Hazreti Fâtıme, Hicretin 11 inci senesi, babasından altı ay sonradan ölüm eyledi Rasûli Ekrem Efendimizin irtihalinde kızı yirmibeş yaşındaydı
Rasûli Ekrem, kızı Fâtımeyi fazla severdi Hastalığı sırasında onu yanında çağırdı Kulağına fısıldadı O zaman Fâtıme ağladı Sonradan yine fısıldadı Bu sefer, Fâtımenin yüzü güldü Hazreti Âişe sordu Hazreti Fâtıme de:
Önce, Rasûli Ekrem, hastalığı sonunda öleceğini söyledi: Ağladım Sonra, ailesi içinde kendisine birincil kavuşacak olanın ben olduğumu haber verdi: O zaman da sevindim' diye yanıt vermişti:
Rasûli Ekrem Efendimizin soyunu yaşatan Hazreti Fâtıme oldu Fâtımenin beş çocuğu oldu: Hasen, Hüseyn, Muhsin, Ümmü Külsûm, Zeyneb isimlerinde idi Bunlardan Muhsin, küçükken ölüm etmişti
6) Abdullah:
Hicretten önce, onbirinci senesi Mekke'de doğdu: Üç ay yaşadı Küçükken öldü Tâhir ve TayyebAbdullahın diğer isimleriydi
7) İbrahim:
Rasûli Ekremin en minik çocuğu ve en küçük oğluydu Hicretin sekizinci senesi Medine'de doğdu İbn İshaka kadar, Resûli Ekremin İbrahimden diğer bütün çocukları, Peygamberlikten önce doğmuşlardı İbrahim, Mısırlı Hazreti Mâriyeden dünyaya gelmiş, Hazreti Âişenin rivayetine göre, onyedi veya onsekiz aylıkken ölüm etmişti *