İlk Kadın evliya HzRabiatul Adeviyye
HzRabiatul Adeviyye kimdir
HzRabiatul Adeviyye hayatı
Tabiin devrinde yetişen buyuk hanım evliyalardandır Dunyaya duşkun olmaması ve
ibadetleriyle meşhur bir hanımdırBasrada doğduAilenin dorduncu cocuğu olduğundan ismini bu manaya gelen RABİA koydular
Babası cok fakir olduğundan o doğduğu gece evinde ihtiyac olan şeylerden hicbiri yoktuAnnesi cok ağlayıp mahsun olmuştuO gece babası ruyasında Peygamberimizi (sav) gordu ve kızının buyuk bir kimse olacağı mujdelenip, basra beyine bir kağıda; ‘Her gece Rasulullah’a yuz salavat getirdin,dun gece unuttun,bunun icin bu kağıdı getirene 400 dinar ver’diye yazıp goturmesini soylediBunun uzerine babası boylece yazıp goturduBasra beyi memnuniyetle on bin kızıl altın verip,onlara hep yardımcı olacağını soylediBundan sonra rahatlayıp kızlarını buyuttuler
Rabiai Adeviyye biraz buyuyunce anna babası olduler,kızkardeşleri dağıldıBasrada kıtlık başgosterdiO da bir ihtiyara hizmete yani koleliğe başladı oyle ki bir gece ;’Ya Rabbi, biliyorsunki benim arzum senin emirlerine uymaktırEğer iş benim elimde olsa sana ibadetten bir an geri kalmazdım fakat ihtiyara hizmet ettiğim icin sana gereği gibi ibadet edemiyorum’derken efendisi bunları duydu ve onun nasıl bir kişi olduğunu anlayarak azad etti ve kabul ederse ona hizmet edebileceğini soylediAncak Rabiai Adeviyye kabul etmeyerek onun yanından ayrıldı
Gunlerini surekli ibadetle gecirirdi,geceleride ibadet ederdiKefenini daima yanında taşır,namazını uzerinde kılardıKefenini yanına almadan gezdiğini,konuştuğunu kimse gormediCok oruc tutardıBir defasında bir hafta yiyecek bulamadı,sekizinci gece aclığı iyice şiddetlendi,nefsine eziyet ettiğini duşunurken kapı caldıBir tabak yemek getirdi,mum almaya gitmiştiki donduğunde kedinin yemeğini doktuğunu gorduSu bardağını almaya gitti mum sondu icmek isterken bardak duştu,kırıldıO da ‘Ya Rabbi,bu zavallı kulunu imtihan ediyorsun,fakat acizliğimden sabredemiyorum!’diyerek ah cektiBu ahtan neredeyse ev yanacaktıBir ses duyuldu’Ey Rabia,istersen dunya nimetlerini ustune sacayım fakat gamımı alayımCunku benim gamım ile dunya birarada bulunmaz!Bu sozu işitince şoyle dua etti; ‘Ya Rabbi, beni seninle meşgul eyle ve senden alıkoyacak işlere beni bulaştırma!’
Bir gece yarısı yine kalkmış Rabbiyle başbaşayken arkadan biri yaklaşmış onun minacatını dinliyor’Allah’ım gece oldu sevgililer sevgililerinin yataklarına gittilerAşık maşuk şimdi sarmaş dolaşBenim MAŞUKUM SENSİN!BENDE KALKTIM SENİN YANINA GELDİM! Sana ceşitli şeyleri şefaatci olarak arzediyorumBenim sevgimde bir hayli derindir…İsteğim,dileğim cokturAşığın maşuktan istediği herşeyi istiyorumAşkımı şefaatci değil,senin bana olan alakanı şefaatci yapıyorum!!!!!’ Dikkat ediniz bu emin bir kalbin ifadesidir’Allah’ın sizi ne kadar sevdiğini oğrenmek istiyorsanız onu nekadar sevdiğinize bakın’ O oyle cok oyle delicesine seviyorduki Rabbininde onu nekadar sevdiğini bildiğinden kendi sevgisini değil Rabbinin ona olan sevgisini şefaatci yapıyordu
Rabiatul Adeviyye son derece tevekkul ve sabır ve herturlu guzel ahlaka sahip,dunyaya değer vermeyen yani duşkun olmayan,Rabbinin rızasından başka birşey duşunmeyen,gece ve gunduzunu ona ibadet ve tefekkurle geciren,hayatı boyunca cok işkence ve eziyet gormesine rağmen imanından donmeyip sabreden, kısacası gozlerine Rabbinin hayalinden başka hayal girmeyen cok yuce bir kadın evliyadır752′de (doğumu bilinmemektedir) Kudus civarında vefat etmiştirAllah bizi onun şefaatine nail eylesin
HZRABİATUL ADEVİYYE ;
Bir gece namaz kılmak icin seccadesini serer
Namazını bitirdikten sonra şoyle bir duada bulunur ;
Ya rabbi (cc) şu vakitte bir cok kimse uyudu,bir coğu sevdiğine gitti,bende sana geldim,cunku benim sevdiğim sensin
Sonra zikire başladı ve seccade uzerinde zikir cekerken uyuyakaldı
Bir hırsız girdi evine biraz sonra,bakındı sağına soluna,oldukca az ve eski eşyalarn olduğu fakir birinin eviymiş bu ev diye duşundu
Ama bir kac parca eşya almadan cıkmak olmaz diye duşundu
Torbasına doldurduğu bir kac parca eşya ile tam evden cıkacakken birde baktıki kapı yok ! Az once girdiği kapı hic biryerde yoktu,her yer duvardı
Aldıklarını bıraktı ve tekrar cevresine baktı,kapı orada duruyordu
Tekrar torbasına doldurdu eşyaları ve tekrar baktı ki kapı yine yoktu !
Bu işlemi tam 3 kez tekrarladıTam o esnada duvarlar dalga dalga yarılarak dediki ;
Ey hırsız ! Seven uyudu ama sevilen ayakta !
Hırsız kelimei şehadet getirerek musluman oldu
HzRabiatul Adeviyye kimdir
HzRabiatul Adeviyye hayatı
Tabiin devrinde yetişen buyuk hanım evliyalardandır Dunyaya duşkun olmaması ve
ibadetleriyle meşhur bir hanımdırBasrada doğduAilenin dorduncu cocuğu olduğundan ismini bu manaya gelen RABİA koydular
Babası cok fakir olduğundan o doğduğu gece evinde ihtiyac olan şeylerden hicbiri yoktuAnnesi cok ağlayıp mahsun olmuştuO gece babası ruyasında Peygamberimizi (sav) gordu ve kızının buyuk bir kimse olacağı mujdelenip, basra beyine bir kağıda; ‘Her gece Rasulullah’a yuz salavat getirdin,dun gece unuttun,bunun icin bu kağıdı getirene 400 dinar ver’diye yazıp goturmesini soylediBunun uzerine babası boylece yazıp goturduBasra beyi memnuniyetle on bin kızıl altın verip,onlara hep yardımcı olacağını soylediBundan sonra rahatlayıp kızlarını buyuttuler
Rabiai Adeviyye biraz buyuyunce anna babası olduler,kızkardeşleri dağıldıBasrada kıtlık başgosterdiO da bir ihtiyara hizmete yani koleliğe başladı oyle ki bir gece ;’Ya Rabbi, biliyorsunki benim arzum senin emirlerine uymaktırEğer iş benim elimde olsa sana ibadetten bir an geri kalmazdım fakat ihtiyara hizmet ettiğim icin sana gereği gibi ibadet edemiyorum’derken efendisi bunları duydu ve onun nasıl bir kişi olduğunu anlayarak azad etti ve kabul ederse ona hizmet edebileceğini soylediAncak Rabiai Adeviyye kabul etmeyerek onun yanından ayrıldı
Gunlerini surekli ibadetle gecirirdi,geceleride ibadet ederdiKefenini daima yanında taşır,namazını uzerinde kılardıKefenini yanına almadan gezdiğini,konuştuğunu kimse gormediCok oruc tutardıBir defasında bir hafta yiyecek bulamadı,sekizinci gece aclığı iyice şiddetlendi,nefsine eziyet ettiğini duşunurken kapı caldıBir tabak yemek getirdi,mum almaya gitmiştiki donduğunde kedinin yemeğini doktuğunu gorduSu bardağını almaya gitti mum sondu icmek isterken bardak duştu,kırıldıO da ‘Ya Rabbi,bu zavallı kulunu imtihan ediyorsun,fakat acizliğimden sabredemiyorum!’diyerek ah cektiBu ahtan neredeyse ev yanacaktıBir ses duyuldu’Ey Rabia,istersen dunya nimetlerini ustune sacayım fakat gamımı alayımCunku benim gamım ile dunya birarada bulunmaz!Bu sozu işitince şoyle dua etti; ‘Ya Rabbi, beni seninle meşgul eyle ve senden alıkoyacak işlere beni bulaştırma!’
Bir gece yarısı yine kalkmış Rabbiyle başbaşayken arkadan biri yaklaşmış onun minacatını dinliyor’Allah’ım gece oldu sevgililer sevgililerinin yataklarına gittilerAşık maşuk şimdi sarmaş dolaşBenim MAŞUKUM SENSİN!BENDE KALKTIM SENİN YANINA GELDİM! Sana ceşitli şeyleri şefaatci olarak arzediyorumBenim sevgimde bir hayli derindir…İsteğim,dileğim cokturAşığın maşuktan istediği herşeyi istiyorumAşkımı şefaatci değil,senin bana olan alakanı şefaatci yapıyorum!!!!!’ Dikkat ediniz bu emin bir kalbin ifadesidir’Allah’ın sizi ne kadar sevdiğini oğrenmek istiyorsanız onu nekadar sevdiğinize bakın’ O oyle cok oyle delicesine seviyorduki Rabbininde onu nekadar sevdiğini bildiğinden kendi sevgisini değil Rabbinin ona olan sevgisini şefaatci yapıyordu
Rabiatul Adeviyye son derece tevekkul ve sabır ve herturlu guzel ahlaka sahip,dunyaya değer vermeyen yani duşkun olmayan,Rabbinin rızasından başka birşey duşunmeyen,gece ve gunduzunu ona ibadet ve tefekkurle geciren,hayatı boyunca cok işkence ve eziyet gormesine rağmen imanından donmeyip sabreden, kısacası gozlerine Rabbinin hayalinden başka hayal girmeyen cok yuce bir kadın evliyadır752′de (doğumu bilinmemektedir) Kudus civarında vefat etmiştirAllah bizi onun şefaatine nail eylesin
HZRABİATUL ADEVİYYE ;
Bir gece namaz kılmak icin seccadesini serer
Namazını bitirdikten sonra şoyle bir duada bulunur ;
Ya rabbi (cc) şu vakitte bir cok kimse uyudu,bir coğu sevdiğine gitti,bende sana geldim,cunku benim sevdiğim sensin
Sonra zikire başladı ve seccade uzerinde zikir cekerken uyuyakaldı
Bir hırsız girdi evine biraz sonra,bakındı sağına soluna,oldukca az ve eski eşyalarn olduğu fakir birinin eviymiş bu ev diye duşundu
Ama bir kac parca eşya almadan cıkmak olmaz diye duşundu
Torbasına doldurduğu bir kac parca eşya ile tam evden cıkacakken birde baktıki kapı yok ! Az once girdiği kapı hic biryerde yoktu,her yer duvardı
Aldıklarını bıraktı ve tekrar cevresine baktı,kapı orada duruyordu
Tekrar torbasına doldurdu eşyaları ve tekrar baktı ki kapı yine yoktu !
Bu işlemi tam 3 kez tekrarladıTam o esnada duvarlar dalga dalga yarılarak dediki ;
Ey hırsız ! Seven uyudu ama sevilen ayakta !
Hırsız kelimei şehadet getirerek musluman oldu