Türkiye'nin en güncel forumlardan olan forumdas.com.tr'de forumda aktif ve katkısı olabilecek kişilerden gönüllü katkıda sağlayabilecek kişiler aranmaktadır.
iltasyazilim
FD Üye
İbn Hazm
Doğum 994CordobaEndülüs
Vefat 1064Huelva
Iş Muhaddis, fakih, şair
Bölge Endülüs
İbn Hazm, Zahiri mezhebinin en büyük temsilcisi, usulcü, fakih, muhaddis, tarihçi, edip ve şairdir İbn Hazm önce Maliki fıkhıyla sonradan Şafii fıkhıyla ve en sonunda Zahirilik düşüncesini pekiştirerek mutlak bir müctehid oldu Zahirilik düşüncesini benimsemekle kalmadı, bununla beraber onu sistemleştirdi
ÇOCUKLUĞU
Belli Başlı adı Ebu Muhammed Ali b Ahmed b Said b Hazm olan alim Kurtuba ’nın doğusunda 994 yılında doğdu Endülüs ’ün sayılı zengin ve ileri gelenlerinden olan babası doğru ilk zamanlarda aristokrat ve kültürlü bir çevrede rahat bir yaşam yaşayan İbn Hazm, Emevi hilafetinin ardındaki mülukü ’ttevaifin ortaya çıkmasıyla tedirgin dönemleri de fark etti Koyu bir Emevi taraftarı olan İbn Hazm, bu ölçüde faaliyetlerin de içinde yer aldı
GÖÇ VE SÜRGÜN YILLARI
Veba salgınında önce ağabeyini ardından babasını kaybeden İbn Hazm, bu şiddet günlerinde gerçi Kurtuba ’da kaldı fakat Berberiler ’in hakimiyeti ele geçirip evlerini yağmalaması üzerine Meriye ’ye göç etmek zorunluluğunu yaşadı Emevi hanedanını diriltmeye çalıştığı iddiasıyla Meriye Valisi kadar tutuklanarak birkaç ay gözaltına alındı ve sonra Hısnülkasr ’a sürgün edildi Burada kısa bir süre kaldı ve buradan Belensiye ’ye gidip ortada iktidarı ele geçiren AMurtaza ’yı desteklediği için vezirlik ile ödüllendirildi Ama Murtaza ’nın öldürülmesi üstüne yine baskılara maruz kaldı ve hapse atıldı
1018 yılından 1021 yılına kadar Kurtuba ’da kalan İbn Hazm, şehirde meydana çıkan isyan sonucu Şatıbe ’ye kaçtı ve burada otobiyografisini yazdı 1026 yılından daha sonra siyasetten uzaklaşarak daha fazla telif çalışmalarında bulundu Mayurka ’dan daha sonra İşbiliye oradan da Leble ’ye geçen İbn Hazm, vefatına kadar burada sakin bir yaşam geçirdi Ağustos 1064 yılında hayatını kaybetti
EĞİTİMİ
Babasının sarayındaki mürebbiyelerden okuma yazma öğrenen ve Kuran ’ı ezberleyen İbn Hazm, Kurtuba Camii ’ndeki şiir meclislerine de katıldı Buradan ayrılmadan önce fıkıh, hadis ve kelam dersleri aldı Ilk Olarak edebiyat, tarih, mantık ve kısmen felsefede oldukça iyi bir tahsil aldı Birçok alimden istifa eden İbn Hazm, dinler tarihine alaka duyarak yahudi çevrelerine girdi ve burada pekçok arkadaşlıklar edindi
c Hafız ve hadis ilimleri gibi vasıflar ile anıldığı gibi aynı zamanda gerek zihni kabiliyetleri gerekse dindarlığı açısından çok seçkin bir alim olarak tanındı Bütün İslam ilimlerinde derinleşmiş olan İbn Hazm, hükümlerini aracısız Kitap ve Sünnet ’te dayandırır
MEZİYETLERİ
İbn Hazm kendinden önceki alimleri de eleştirmekten geri durmamış, “Selefimizi severiz, fakat bizim için reel onlardan daha kıymetli ve daha üstündür diyerek bunu ilmin gereği saymıştır Ama fazla kere ilk olarak mezhep imamları olmak üzere tenkit ettiği kimselere karşı edep sınırlarını aştığı, bazan hakarete varacak ağır ve sert ifadeler kullandığı da görülür; çoğu alimin kendisinden ve eserlerinden yüz çevirmesi, yöneticilerden baskı görmesi ve bir takım kitaplarının yakılması gibi olumsuz gelişmeler bu saldırgan kişiliğine bağlanır
ZAHİRİLİK DÜŞÜNCESİ
İbn Hazm Zahirilik düşüncesini benimsemekle kalmadı, aynı zamanda onu sistemleştirdi Bir yanlamasına kendisinin Zahiriler ’den olduğunu söylerken öte yandan Zahiri olanları da dahil edinmek üzere şahısları ve mezhepleri taklit konusunda olumsuz ve sert tavır takınmasından, Zahiriliği teknik anlamda bir mezhep olarak değil bir yöntem ve yaklaşım tarzı olarak gördüğü anlaşılmaktadır Aslında diğer İslam hukuk ekollerinin hemencecik hepsi bir şahıs ismine nisbet edilirken Zahirilik bir konuşma alışın adı olmuştur
İbn Hazm ’a tarafından şer‘i ahkamın kaynakları dörttür: a) Kur ’an nassı, b) Hz Peygamber ’in kelamının nassı, c) Ulemanın hepsinin icmaı, d) Bir mana ihtimali yer alan kanıt, dini meseleler hakkındaki hükümler sadece bu dört vecihten biriyle bilinir ve bu vecihlerin tümü de nassa racidir
İslam dünyasında fazla sayıda eser veren alimler aralarında önemli bir yer tutan İbn Hazm ’ın oğlu adeta 80000 varak tutan 400 cilt kitabın kendisine kaldığını haber vermektedir *
Doğum 994CordobaEndülüs
Vefat 1064Huelva
Iş Muhaddis, fakih, şair
Bölge Endülüs
İbn Hazm, Zahiri mezhebinin en büyük temsilcisi, usulcü, fakih, muhaddis, tarihçi, edip ve şairdir İbn Hazm önce Maliki fıkhıyla sonradan Şafii fıkhıyla ve en sonunda Zahirilik düşüncesini pekiştirerek mutlak bir müctehid oldu Zahirilik düşüncesini benimsemekle kalmadı, bununla beraber onu sistemleştirdi
ÇOCUKLUĞU
Belli Başlı adı Ebu Muhammed Ali b Ahmed b Said b Hazm olan alim Kurtuba ’nın doğusunda 994 yılında doğdu Endülüs ’ün sayılı zengin ve ileri gelenlerinden olan babası doğru ilk zamanlarda aristokrat ve kültürlü bir çevrede rahat bir yaşam yaşayan İbn Hazm, Emevi hilafetinin ardındaki mülukü ’ttevaifin ortaya çıkmasıyla tedirgin dönemleri de fark etti Koyu bir Emevi taraftarı olan İbn Hazm, bu ölçüde faaliyetlerin de içinde yer aldı
GÖÇ VE SÜRGÜN YILLARI
Veba salgınında önce ağabeyini ardından babasını kaybeden İbn Hazm, bu şiddet günlerinde gerçi Kurtuba ’da kaldı fakat Berberiler ’in hakimiyeti ele geçirip evlerini yağmalaması üzerine Meriye ’ye göç etmek zorunluluğunu yaşadı Emevi hanedanını diriltmeye çalıştığı iddiasıyla Meriye Valisi kadar tutuklanarak birkaç ay gözaltına alındı ve sonra Hısnülkasr ’a sürgün edildi Burada kısa bir süre kaldı ve buradan Belensiye ’ye gidip ortada iktidarı ele geçiren AMurtaza ’yı desteklediği için vezirlik ile ödüllendirildi Ama Murtaza ’nın öldürülmesi üstüne yine baskılara maruz kaldı ve hapse atıldı
1018 yılından 1021 yılına kadar Kurtuba ’da kalan İbn Hazm, şehirde meydana çıkan isyan sonucu Şatıbe ’ye kaçtı ve burada otobiyografisini yazdı 1026 yılından daha sonra siyasetten uzaklaşarak daha fazla telif çalışmalarında bulundu Mayurka ’dan daha sonra İşbiliye oradan da Leble ’ye geçen İbn Hazm, vefatına kadar burada sakin bir yaşam geçirdi Ağustos 1064 yılında hayatını kaybetti
EĞİTİMİ
Babasının sarayındaki mürebbiyelerden okuma yazma öğrenen ve Kuran ’ı ezberleyen İbn Hazm, Kurtuba Camii ’ndeki şiir meclislerine de katıldı Buradan ayrılmadan önce fıkıh, hadis ve kelam dersleri aldı Ilk Olarak edebiyat, tarih, mantık ve kısmen felsefede oldukça iyi bir tahsil aldı Birçok alimden istifa eden İbn Hazm, dinler tarihine alaka duyarak yahudi çevrelerine girdi ve burada pekçok arkadaşlıklar edindi
c Hafız ve hadis ilimleri gibi vasıflar ile anıldığı gibi aynı zamanda gerek zihni kabiliyetleri gerekse dindarlığı açısından çok seçkin bir alim olarak tanındı Bütün İslam ilimlerinde derinleşmiş olan İbn Hazm, hükümlerini aracısız Kitap ve Sünnet ’te dayandırır
MEZİYETLERİ
İbn Hazm kendinden önceki alimleri de eleştirmekten geri durmamış, “Selefimizi severiz, fakat bizim için reel onlardan daha kıymetli ve daha üstündür diyerek bunu ilmin gereği saymıştır Ama fazla kere ilk olarak mezhep imamları olmak üzere tenkit ettiği kimselere karşı edep sınırlarını aştığı, bazan hakarete varacak ağır ve sert ifadeler kullandığı da görülür; çoğu alimin kendisinden ve eserlerinden yüz çevirmesi, yöneticilerden baskı görmesi ve bir takım kitaplarının yakılması gibi olumsuz gelişmeler bu saldırgan kişiliğine bağlanır
ZAHİRİLİK DÜŞÜNCESİ
İbn Hazm Zahirilik düşüncesini benimsemekle kalmadı, aynı zamanda onu sistemleştirdi Bir yanlamasına kendisinin Zahiriler ’den olduğunu söylerken öte yandan Zahiri olanları da dahil edinmek üzere şahısları ve mezhepleri taklit konusunda olumsuz ve sert tavır takınmasından, Zahiriliği teknik anlamda bir mezhep olarak değil bir yöntem ve yaklaşım tarzı olarak gördüğü anlaşılmaktadır Aslında diğer İslam hukuk ekollerinin hemencecik hepsi bir şahıs ismine nisbet edilirken Zahirilik bir konuşma alışın adı olmuştur
İbn Hazm ’a tarafından şer‘i ahkamın kaynakları dörttür: a) Kur ’an nassı, b) Hz Peygamber ’in kelamının nassı, c) Ulemanın hepsinin icmaı, d) Bir mana ihtimali yer alan kanıt, dini meseleler hakkındaki hükümler sadece bu dört vecihten biriyle bilinir ve bu vecihlerin tümü de nassa racidir
İslam dünyasında fazla sayıda eser veren alimler aralarında önemli bir yer tutan İbn Hazm ’ın oğlu adeta 80000 varak tutan 400 cilt kitabın kendisine kaldığını haber vermektedir *
