iltasyazilim
FD Üye
İf ağacı, dilimizdeki adıyla “porsuk ağacı(taxus baccata), prehistorik dönemde zehirli ok yapımında kullanılan, Galya’lıların kutsal bilip ölülerle yaşayanlar arasında bağ oluşturduğuna inanarak mezarlık ağacı olarak diktikleri, boyu 20 metreye ulaşabilen, 2000 – 3000 yılı bulan ömrüyle adeta sonsuzluğu sembolize eden ve kireçli topraklarda yetişen bir bitkidir
Frioul takım adalarının en küçüğü olan, adı “if ağacından esinlenilmiş “İf adası üzerinde inşa edilen dünyaca ünlü “İf Şatosu (Château d’If), önce kale olarak planlanarak yapılmış, daha sonra kaçılması imkansız bir hapishane olarak kullanılmıştır Eski Marsilya limanının yaklaşık 2 mil açığındaki İf adası üç hektarlık bir yüzölçümüne sahiptir İf Şatosu
1516’da Fransa kralı birinci François, Marignan zaferinden sonra bir süre Marsilya’da kaldı Kentin ve limanın istilalara karşı korunmasız olduğunu gören kral, İf adasında körfezi koruyacak bir kale yapılması emrini verdi Charles Quint’in (Şarlken) 1524’teki kralı haklı çıkaran bir saldırısından sonra nihayet başlanan kale inşaatı 1531 yılının temmuz ayında tamamlandı Ancak, tarihi boyunca İf Şatosu’na tek bir saldırı olmadı
İf Şatosu‘nun hapishane işlevi, yapımının bitmesinden birkaç yıl sonra başladı Akıntılarla çevrili kalenin konumu ve mimarisi, buradan kaçmanın olanaksız olduğu ideal bir hapishane oluşturuyordu Yoksul tutuklular yığınlar halinde kalenin dehlizlerindeki penceresiz zindanlarda hayatta kalmaya çalışırken, zenginler ücret ödeyerek penceresi, gardrobu ve şöminesi olan odalarda kalıyorlardı Buraya gönderilen tutuklular arasında, sayıları 3500’ü bulan Fransız Kalvinistleri, Mirabeau (1774), Paris Komünü’nün liderlerinden Gaston Crémieux (1871’de idam edildi) sayılabilir Aslında, Napolyon’un Mısır Seferi’nin ünlü generali JeanBaptiste Kléber’in de sayılması gerekir 1800’de Kahire’de bir Suriye’li öğrenci tarafından bıçaklanarak öldürüldükten sonra, mumyalanmış cenazesi siyasi nedenlerle İf Şatosu’na getirildi ve tabutu 18 yıl burada kaldı
1890 yılında şatonun hapishane olarak kullanılmasından vazgeçildi, askeri bölge olmaktan çıkarıldı ve müze olarak halka açıldı İf Şatosu, bugünkü dünya çapında tanınmışlığını, Alexandre Dumas’nın 1844’te yazımını tamamladığı, yüzden fazla dile çevrilen ve çok sayıda filme konu olan romanı “Monte Kristo Kontunda, romanın kahramanı Edmond Dantes’in hapsedildiği kale olmasına borçludur Bir başka ünlü yazar, Mark Twain 1867 yılında ziyaret ettiği şatoyu, 1869’da yayınladığı gezi kitabı “The Innocents Abroadda (Uzaklardaki Masumlar) anlattı Bu kitap yaşamı boyunca Twain’in en çok satan kitabı olduğu gibi, tüm zamanların en çok satan gezi kitabıdır
Kaynakça:
wwwtripadvisorcomtr
Alexandre Dumas, “Le Comte de MonteCristo, Createspace Independent Pub Platform,(2019)
Mark Twain, “The Innocents Abroad, Modern Library,(2003)
Frioul takım adalarının en küçüğü olan, adı “if ağacından esinlenilmiş “İf adası üzerinde inşa edilen dünyaca ünlü “İf Şatosu (Château d’If), önce kale olarak planlanarak yapılmış, daha sonra kaçılması imkansız bir hapishane olarak kullanılmıştır Eski Marsilya limanının yaklaşık 2 mil açığındaki İf adası üç hektarlık bir yüzölçümüne sahiptir İf Şatosu
1516’da Fransa kralı birinci François, Marignan zaferinden sonra bir süre Marsilya’da kaldı Kentin ve limanın istilalara karşı korunmasız olduğunu gören kral, İf adasında körfezi koruyacak bir kale yapılması emrini verdi Charles Quint’in (Şarlken) 1524’teki kralı haklı çıkaran bir saldırısından sonra nihayet başlanan kale inşaatı 1531 yılının temmuz ayında tamamlandı Ancak, tarihi boyunca İf Şatosu’na tek bir saldırı olmadı
İf Şatosu‘nun hapishane işlevi, yapımının bitmesinden birkaç yıl sonra başladı Akıntılarla çevrili kalenin konumu ve mimarisi, buradan kaçmanın olanaksız olduğu ideal bir hapishane oluşturuyordu Yoksul tutuklular yığınlar halinde kalenin dehlizlerindeki penceresiz zindanlarda hayatta kalmaya çalışırken, zenginler ücret ödeyerek penceresi, gardrobu ve şöminesi olan odalarda kalıyorlardı Buraya gönderilen tutuklular arasında, sayıları 3500’ü bulan Fransız Kalvinistleri, Mirabeau (1774), Paris Komünü’nün liderlerinden Gaston Crémieux (1871’de idam edildi) sayılabilir Aslında, Napolyon’un Mısır Seferi’nin ünlü generali JeanBaptiste Kléber’in de sayılması gerekir 1800’de Kahire’de bir Suriye’li öğrenci tarafından bıçaklanarak öldürüldükten sonra, mumyalanmış cenazesi siyasi nedenlerle İf Şatosu’na getirildi ve tabutu 18 yıl burada kaldı
1890 yılında şatonun hapishane olarak kullanılmasından vazgeçildi, askeri bölge olmaktan çıkarıldı ve müze olarak halka açıldı İf Şatosu, bugünkü dünya çapında tanınmışlığını, Alexandre Dumas’nın 1844’te yazımını tamamladığı, yüzden fazla dile çevrilen ve çok sayıda filme konu olan romanı “Monte Kristo Kontunda, romanın kahramanı Edmond Dantes’in hapsedildiği kale olmasına borçludur Bir başka ünlü yazar, Mark Twain 1867 yılında ziyaret ettiği şatoyu, 1869’da yayınladığı gezi kitabı “The Innocents Abroadda (Uzaklardaki Masumlar) anlattı Bu kitap yaşamı boyunca Twain’in en çok satan kitabı olduğu gibi, tüm zamanların en çok satan gezi kitabıdır
Kaynakça:
wwwtripadvisorcomtr
Alexandre Dumas, “Le Comte de MonteCristo, Createspace Independent Pub Platform,(2019)
Mark Twain, “The Innocents Abroad, Modern Library,(2003)