İlhamını doğadan alan 8 robot!

Gerçek yerküredeki karmaşık sıkıntıları çözmek laf konusu olduğunda, devir zaman devreye geliştirilmiş robotlar giriyor ve hayatımızı kolaylaştırıyor. Bugünün en tanınan robot üreticilerinin umumiyetle tabiattan ilham aldığını söyleyebiliriz. Sorun çözmek ve tasarım yapmak için tabiattan ilham alma yaklaşımına ‘biyomimikri’ ismi veriliyor. Haberimizde sizler için derlediğimiz, tabiattan ilham alan 8 robotu inceleyeceğiz.

İlhamını tabiattan alan 8 robot!

insanoğlunun erişemediği mahaller yahut yavaş ilerlediği işler için tasarlanan robotların, hayatımıza kolaylık sağladığı bir gerçek. Gelin sizler için derlediğimiz doğadan ilham alan robotlara birlikte göz atalım.

1 - Köpek robot



Ismini tahminen de en çok duyduğumuz, tabiattan ilham alan en meşhur robotlar; Boston Dynamics tarafından üretilen Big Dog ve Spot robotları. Bu dayanıklı robotlar şaşkınlık verecek kadar yüksek süratlerde koşabiliyorlar. Başkaca ağır eşyaların taşınması konusunda da yarar sağlayabiliyorlar.

2 - Hamam böceği robotu



Harvard’ın HAMR (Harvard Ambulatory MicroRobot) robotları, keşif hedefli olarak yerde süratlice hareket edebiliyor.

3 - Yılan robot



Yılanların, üzerinde çalışabileceğimiz pek bir uzvu yok lakin bu yılan robotların çok işlevliliğine ket olmuyor. Utah merkezli robotik şirketi Sarcos tarafından üretilen The Guardian S isimli su geçirmez yılan robotu bu durumu kanıtlar nitelikte.

Guardian S neredeyse bütün topraklarda hareket edebiliyor, ince boruların içinden geçebiliyor, velev merdivenlerden çıkabiliyor. Vücudu manyetize olduğu için kimi duvarlara tırmanabiliyor. Hareket ettikçe de çeşitli sensörler vasıtasıyla done topluyor. Burnumuzun ya da diğer taraflarımızın içinden bu türlü bir robotun geçtiğini düşünmek hiç güzel gelmese de cerrahlar yılan robotu ameliyat sırasında hastanın vücuduna girmek için kullanmayı düşünüyor.

4 - Kertenkele robot



Biyomimikri, robotun illa ki ilham aldığı şeye benzemesi gerektiği mealine gelmiyor. Velev en dikkat cazip örneklerin kimileri ilham aldıkları nesnelere hiç benzemiyor. Stanford Üniversitesi ve NASA Jet İtki Laboratuvarı’nın iş birliği içinde tasarladığı uzay paklık aracında da bu durumu net biçimde görüyoruz. Bir kertenkele çeşidinden ilham alınarak tasarlanan robotun vazifesi, Dünya’nın etrafında dönen yaklaşık 500 bin uzay çöpü arasından yükü 370 kilograma kadar ulaşabilen büyük nesneleri yakalayarak çöplüğü temizlemek.

Uzayda hava olmadığı için sıradan vakumlu cihazlar işe yaramıyor. Ama kertenkeleden ilham alan robotlar, alt kısımlarındaki küçük tüyleri kullanarak yüzeylere yapışabiliyor. Bu materyal yapışkan değil fakat temas ettiği yüzeye güçlü formda tutunabiliyor.

5 - Deve kuşu robotu



Deve kuşundan ilham alan bu robot mekanizması, Florida İnsan ve Makina Algı Enstitüsü tarafından geliştirildi. Bütün spor salonlarında bulunabilecek eliptik bisiklet mekanizmasına benzeyen bu robot, koşu bandında saatte 12 mil süratle koşabiliyor. Gerektiği devir yavaşlayıp hızlanabiliyor. Bu tahlil, çeşitli yerlerde sürat kesmeden hareket edebilecek iki ya da dört ayaklı koşucu robotlar üretmek için kullanılabilir.

6 - Hayalet vatoz robotu



Bütün robotlar karada kullanılacak formda tasarlanmıyor. Singapur Ulusal Üniversitesi tarafından geliştirilen MantaDroid, hayalet vatozun (manta ray) faal yüzme sisteminden ilham alarak suda son kademe çevik ve süratli biçimde hareket edebilen bir robot. Robotun en eşsiz özelliği, suyun likit dinamiğiyle doğal formda etkileşim kurmasını sağlayan esnek yüzgeç mekanizması.

Robotun geliştiricileri, MantaDroid’in bir su altı haritalama makinesi olarak ya da arama kurtarma tertipleri tarafından kullanılabileceğini düşünüyor. Ayrıyeten birden ziyade MantaDroid kullanılarak denizdeki kayıp dalgıçlar ya da batık nesneler aranabilir.

7 - Ahtapot robotu




İtalya’da geliştirilen ve yumuşak robotlar kategorisine dahil ahtapot robotu, büsbütün yumuşak modüllerden oluşuyor. Akdeniz’de test edilen robot, yenilikçi hareket kabiliyetini muvaffakiyetle sergiledi.

8 - Şahin robot



Clear Flight Solutions robot kuşları, şahinden ilham alınarak tasarlandı. Bu robotik kuşlar, gerçek kuşların havaalanlarının uçuş güzergahına yaklaşmamasını sağlamakla vazifeli. Clear Flight Solutions Ar-Ge Mühendisi Wessel Straatman Digital Trends’e verdiği röportajda “Bu yırtıcı robot kuşların gerçek yırtıcı kuşlardan ayırt edilmesine imkan yok. Bu yüzden başka kuşlar bu yırtıcı robot kuşları görünce onun uçtuğu kesime yanaşmamayı tercih ediyor.” dedi.