Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

Son konular

İlk Müslüman sahâbîlerden: HABBÂB BİN ERET

İlk Müslüman sahâbîlerden: HABBÂB BİN ERET

iltasyazilim

FD Üye
Katılım
Ara 25, 2016
Mesajlar
0
Etkileşim
17
Puan
38
Yaş
36
F-D Coin
58
Hz Habbâb demirci olup, kılıç yapardı Peygamber efendimiz onun dükkânına gider, onunla görüşürdü Bu görüşmelerinin netîcesinde Hz Habbâb Müslüman olmuş, ebedî saâdet yolunu tutmuştu

Müşriklerden hiç çekinmedi

Hz Habbâb koruyucusuz olmasına rağmen, Müslüman olduğunu açıklamaktan çekinmemişti Kureyşli müşrikler onun İslâma girdiğini duyunca, ona işkence ve eziyet etmeye başladılar

Çıplak vücuduna demir gömlek giydirip, en sıcak günde, Ramdâ’da, vücudunun yağı eritilircesine, güneş altında tutulduğu da olurdu

Güneşten kızgın hâle gelmiş, ya da ateşle kızdırılmış olan taşa, çıplak sırtı bastırıldığı hâlde, söyletmek istedikleri küfrü gerektiren sözleri, ona söyletemezlerdi! O büyük bir îmânla;

Allah birdir, Muhammed aleyhisselâm O’nun Peygamberidir, diye haykırırdı

Bunun üzerine müşrikler hırslarından deliye döner, daha fazla işkence yapmaya başlarlardı Nitekim müşrikler, bir gün, onu yakalayıp soydular Düz bir yerde yaktıkları ateşin içine, sırtüstü yatırdılar İçlerinden birisi, ayağı ile onun göğsünün üzerine basıp, ateş sönünceye kadar, kendisini o hâlde tuttu

Yıllar geçtiği hâlde bile, Habbâb’ın sırtındaki yanıkların izleri, alacaları kaybolmadı!

Hz Ömer, Halîfeliği sırasında, Habbâb’a, müşriklerden çektiği işkenceyi sormuştu Habbâb dedi ki:

Ey mü’minlerin emîri! Bak sırtıma!

Hz Ömer, onun sırtına bakınca buyurdu ki:

Doğrusu ben, insan sırtının bugünkü gibisini hiç görmemiştim!

Bunun üzerine, Habbâb dedi ki:

Benim için bir ateş yakmışlardı da, ben, onun üzerine sürüklenip atılmıştım O ateşi, ancak benim sırt etimin yağı söndürmüştü!

Zâlim müşrik kadın Ümmü Enmâr, himâyesinde olan Hz Habbâb’ın Müslüman olduğunu öğrenince, şaşkına dönmüştü Ona göre olacak bir şey değildi Şirk ve küfür kirleriyle, kalbi simsiyah olmuş, basireti körelmiş bu zavallı, Habbâb’ın kalbindeki îmân nûrunu nereden görebilecekti? Gözleri bakıyor, ama hakîkati göremiyordu

İşte bu Ümmü Enmâr da, ateşte kızdırdığı demirle, Habbâb’ın başını dağlardı

Habbâb'a yardım et!

Habbâb; Peygamberimize varıp Ümmü Enmâr’ın yaptıklarını arzetti Bunun üzerine Peygamberimiz; “Allahım! Habbâb’a, yardım et! diyerek duâ edince, Ümmü Enmâr, başından, bir derde tutulup, köpeklerle birlikte ulur oldu!

Kendisine, “Başını, dağlat diye tavsiye edildi Bunun üzerine, Habbâb; demiri, alır, ateşte kızdırır, Ümmü Enmâr’ın başını, onunla dağlardı! Zâlimin zulmü elbette hesapsız ve cezâsız kalmayacaktı Böylece adâleti İlâhi tecelli etmiş Bu sefer Hz Habbâb, onun isteği üzerine Ümmü Enmâr’ın başını dağlıyordu

Mekke’de kendisini koruyacak kimsesi bulunmayan Hz Habbâb’a, müşriklerden, Esved bin Abdiyağus da, işkence yapardı Habbâb bin Eret anlatır:

“Müşriklerin, en ağır işkencelerine uğramış bulunuyorduk Resûlullah efendimizin yanına gittik Efendimiz, Kâ’be’nin gölgesinde, mübârek kaftanını yastık edinerek ona dayanmıştı

Bizim için duâ et!

Müşriklerden çektiklerimizi kendisine arz edip dedik ki:

Yâ Resûlallah! Yüce Allaha, bizim için, duâ et! Bizim için, Allahtan, yardım dile! Yâ Resûlallah, bizi, dînimizden döndürmelerinden korktuğumuz şu kavme karşı, bizim için, yüce Allahdan yardım diler misiniz? Bizim için, Allaha duâ eder misiniz?

Resûlullah efendimizin, hemen yüzünün rengi değişti Yüzü, al al olduğu hâlde doğrulup oturdu Buyurdu ki:

Vallahi sizden öncekiler içindeki mü’minlerden bir kimse, yakalanır, kendisi için yerde bir çukur kazılır, o kimse, o çukura, dizlerine kadar gömülür, sonra bir testere getirilip, başının üzerine konulup biçilerek ikiye bölünürdü de, bu işkence, onu, dîninden dördüremezdi!

Yâhut, onun kemiğinin üzerinden eti ve siniri, demir taraklarla taranır, kazınırdı da, yine bu işkence, kendisini dîninden döndüremezdi!

Allahdan, korkunuz! Hiç şüphesiz, Allahü teâlâ, sizin için fetih ihsân edecektir! Vallahi, yüce Allah bu işi, muhakkak tamamlayacak, bu iş, muhakkak tamamlanacak! Bu işin hükmü, muhakkak yerine getirilecektir! Hattâ hayvanına binmiş bir kimse, San’a’dan çıkıp Hadramût’a kadar gidecek de, yüce Allahdan başka, bir şeyden korkmayacak!

Ancak, koyunları varsa, onlar hakkında kurt saldırmasından endîşe duyacaktır Fakat siz, acele ediyorsunuzdur!

Bundan sonra, Resûlullah efendimiz sırtlarımızı okşadı ve duâ buyurdular Resûlullahın rûhlara gıda ve şifâ olan bu lâtif, güzel sözleri, acılarımızı dindiriverdi

Hz Habbâb’ın, azgın müşriklerden Âs bin Vâil’den epeyce alacağı vardı Onu istemek için yanına gitti Âs bin Vâil, Hz Habbâb’a dedi ki:

Muhammed’i inkâr etmedikçe, sana alacağını vermem

Vallahi ben ölünceye kadar, öldükten sonra kabrimden kalkınca da aslâ Peygamberimi red ve inkâr edemem Her şeyden vazgeçerim de, yine bu inkârı yapamam

Azâbını çoğalttıkça çoğaltacağız

Bunun üzerine Âs bin Vâil alay ederek dedi ki:

Öldükten sonra dirilecek miyiz? Öyle bir şey varsa, o zaman malım da, evlâdım da olacak Borcumu, sana o gün öderim

Âs bin Vâil’in bu sözleri üzerine Allahü teâlâ, Kur’ânı kerîmde; Meryem sûresinin 77, 78, 79 âyeti kerîmelerinde meâlen şöyle buyurdu:

(Şimdi şu âyetlerimizi inkâr eden ve “Elbette bana mal ve evlât verilecektir diyen adamı (Âs bin Vâil’i) gördün mü? O, gayba muttali mi olmuş, yoksa Rahmanın huzurunda bir söz mü almış?

Hayır, öyle değil, biz onun dediğini yazacağız ve azâbını da çoğalttıkça çoğaltacağız)

Hz Habbâb her türlü tehlîkeye rağmen, Müslümanlığını açığa vurmaktan çekinmediği gibi, Kur’ânı kerîmi Müslümanlara öğretip, okutmak için de bütün gücünü sarfetmiştir Resûlullah yeni Müslümanlara Kur’ânı kerîmi öğretme vazîfesini ona vermişti

Tâhâ sûresinin nâzil olduğu sıralarda idi Hz Ömer’in kızkardeşi Fâtıma ile kocası Sa’îd bin Zeyd bunu yazdırıp, Habbâb bin Eret’i evlerine çağırmışlar, yeni âyeti kerîmeleri öğreniyorlardı

Hz Ömer'in Müslüman olması

Fakat bu sırada, dışarıda başka şeyler oluyordu Ömer bin Hattâb, henüz Müslüman olmamıştı Müslümanlar gün geçtikçe kuvvetleniyordu Hele Hz Hamza’nın Müslüman olması, Kureyşin ileri gelenlerini çileden çıkarmıştı Ebû Cehil, bu işin önüne geçmek için, Resûli Ekrem’in öldürülmesinden başka çâre olmadığı görüşünü ortaya atmıştı

Ömer bin Hattâb kılıcı çekmiş, yola düşmüştü Yolda kızkardeşi ile kocasının Müslüman olduğu haberini alınca, onların evine uğradı Burada kalbinde îmân güneşi parladı Ömer bin Hattâb gelince, Habbâb gizlenmişti Ömer bin Hattâb’dan, kalbinde îmân nûrunun parladığını gösteren sözler duyunca, Habbâb gizlendiği yerden çıktı Tekbîr getirdikten sonra dedi ki:

Müjde yâ Ömer! Resûlullah efendimiz Allahü teâlâya duâ ederek, “Yâ Rabbî! Bu dîni, Ebû Cehil ile yâhut Ömer ile kuvvetlendir diye duâ buyurmuştu İşte bu devlet, bu saâdet, sana nasîb oldu

Bilâhare Ömer bin Hattâb, Resûli Ekrem’in yüksek huzurlarına giderek, Kelimei şehâdet getirmiştir Hz Ömer dâimâ Hz Habbâb’a sevgi ve hürmet göstermiş, hattâ halîfeliği sırasında birgün onu kendi yerine oturtmuştur

Hz Habbâb bin Eret, Mekke’de müşriklerin işkenceleri dayanılmaz hâl alınca, Resûli Ekrem’den izin alarak Medîne’ye hicret etti

Resûlullah efendimiz Medîne’ye hicret buyurdukları zaman, Hz Habbâb ile Harrâş bin Semme’nin azâtlı kölesi Temîm’i birbirine kardeş yapmıştır

Korku ve ümîd namazı

Hz Habbâb, Resûlullahın bütün gazâlarına iştirak etti Küçük seriyyelerden ba’zılarında da bulunmuştur

Hz Ebû Bekir devrinde, yalancı peygamberlerle yapılan muharebelere ve Sûriye taraflarında yapılan seferlere de katılmıştır 657’de memleketi Kûfe şehrinde vefât etti

Habbâb bin Eret, birgün Resûlullaha yatsı namazı hakkında sormuştu Anlatılanı unutmuş, ertesi gün tekrar sormuştu Resûlullah efendimiz şöyle buyurmuşlardı:

Bu namaz, ümîd ve korku namazıdır Bu namazda, Allahü teâlâdan üç şey istenirse, hiç olmazsa ikisi kabûl edilir

Resûlullah efendimiz buyurdu ki:

Bir fitne olacak, onda kişinin bedeni öldüğü gibi kalbi de ölecek Kişi, mü’min olarak akşamlayıp, kâfir olarak sabahlar Ve kâfir olarak sabahlayıp, mü’min olarak akşamlar
 

Similar threads

Hz Habbâb demirci olup, kılıç yapardı Peygamber efendimiz onun dükkânına gider, onunla görüşürdü Bu görüşmelerinin netîcesinde Hz Habbâb Müslüman olmuş, ebedî saâdet yolunu tutmuştu Müşriklerden hiç çekinmedi Hz Habbâb koruyucusuz olmasına rağmen, Müslüman olduğunu açıklamaktan çekinmemişti...
Cevaplar
0
Görüntüleme
100
Habbâ ibn eret islâm ile sereflenen ve Islâm'a girdigi için müsrikler tarafindan iskence edilen ilk sahabelerden biri Nesebi; Habbâb b Eret b Cendele b Sa'd b Huzeyme b Ka'b b Zeyd Temim kabilesinden, küçükken esir edilerek Mekke'ye getirilmis Huzâali Ümmü En'mâr'in kölesi, Zühre ogullarinin...
Cevaplar
0
Görüntüleme
62
Peygamberlerden sonra insanların en üstünü: Hz EBÛ BEKRİ SIDDÎK Adâletin timsâli ikinci büyük halîfe: Hz ÖMER in bile hayâ ettiği halîfe: Hz OSMAN Allahın arslanı ve Resûlullahın dâmâdı: Hz ALİ BİN EBÎ TÂLİB Cennetle müjdelenen on sahâbîden biri: ABDURRAHMAN BİN AVF Cennetle müjdelenen...
Cevaplar
0
Görüntüleme
117
Peygamberlerden sonra insanların en üstünü: Hz EBÛ BEKRİ SIDDÎK Adâletin timsâli ikinci büyük halîfe: Hz ÖMER in bile hayâ ettiği halîfe: Hz OSMAN ALLAHın arslanı ve Resûlullahın dâmâdı: Hz ALİ BİN EBÎ TÂLİB Cennetle müjdelenen on sahâbîden biri: ABDURRAHMAN BİN AVF Cennetle müjdelenen...
Cevaplar
0
Görüntüleme
76
Peygamberlerden sonra insanların en üstünü: Hz EBÛ BEKRİ SIDDÎK Adâletin timsâli ikinci büyük halîfe: Hz ÖMER in bile hayâ ettiği halîfe: Hz OSMAN Allahın arslanı ve Resûlullahın dâmâdı: Hz ALİ BİN EBÎ TÂLİB Cennetle müjdelenen on sahâbîden biri: ABDURRAHMAN BİN AVF Cennetle müjdelenen...
Cevaplar
0
Görüntüleme
89
858,468Konular
981,196Mesajlar
29,542Kullanıcılar
abcalcioSon üye
Üst Alt