iltasyazilim
FD Üye
Kur’anı Kerim’de İman ve İslâm kelimeleri bazen birlikte kullanılmış, bazen de ayrı ayrı kullanılmıştır Eğer bir ayette yalnız iman kelimesi kullanılmış ise Mesela “Ey iman edenler diye başlayan ayetlerde olduğu gibi İslâm manasını da içine alır
Ancak “Şüphesiz Müslüman erkekler ile Müslüman kadınlar, Mü’min erkekler ile Mü’mine kadınlar için Allah bir mağfiret pek büyük bir ecir hazırlamıştır (Ahzab 35) ayetinde olduğu gibi iman ile İslâm ayrı ayrı kullanılınca ayrı manalara gelirler
Bu durumda İslâm: İnsanın dış yüzüyle Rabbine itaat etmesidir İman ise; iç yüzüyle, kalbiyle itaat etmesidir
Peygamber efendimiz bu durumu “İslâm dıştadır, açıktır İman ise kalptedir hadisi ile ifade etmiştir (Müsned, Ahmed b Hanbel 3134)
Kur’anı Kerim’de, gönüllerine iman tamamen yerleşmemiş kişilerin Rasülullah’a gelerek biz de mü’miniz, biz de iman ettik demeleri üzerine “Bedeviler “Biz iman ettik dediler Deki: “Hayır siz, “Müslüman olduk deyin, henüz iman gönüllerinize girmedi (Hucurat 14) ayeti bize diliyle, dış görüntüsüyle İslâm’a girdiği halde gönlüyle imana girmeyen kişilerin olabileceğini haber verir
Günümüzde Allah’a iman ettiğini söyleyen, Kur’anı Kerim’i Allah kelamı olarak kabul eden, ama Kur’an’dan bir kısım ayetleri beğenmeyen insanlar, dış yüzleriyle Müslüman görünürken, iç yüzlerinden küfürleri sızmaktadır
Ömer b el Hattab (ra) şöyle demiştir Birgün biz Rasulüllah (sav)’ın yanında iken bir de baktık ki elbisesi bembeyaz, saçları simsiyah, üzerinde yolculuk alameti olmayan biri çıkageldi Onu bizden kimse tanımıyordu Nihayet Peygamberin yanına oturdu, dizlerini dizlerine dayadı, iki avucunu iki uyluğu üzerine koydu ve “Ya Muhammed (sav), İslâm hakkında bana haber ver dedi Rasülüllah: “İslâm: Allah’tan başka ilah olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın rasulü olduğuna şahitlik yapman, namazı dosdoğru kılman, zekatı vermen, Ramazanda oruç tutman ve yoluna gücün yeterse Beyti (Kabe’yi) haccetmendir (Buhari K İman 118, Müslim 137)
Bir başka hadisi şerifte de “İslâm binası beş şey üzerine kurulmuştur dedikten sonra biraz önceki beş şartı saymıştır (Buhari K İman 118, Müslim K İman 145)
Günümüzde saf tertemiz heyecanlı gençlerimiz “İmanın altı şartını, İslâmın beş şartını öğretmek, meseleyi hafife indirgemektir İmanın şartı Kur’an’ın altı bin küsur ayetine inanmaktır derken söylediği sözün ne manaya geldiğini ve bu sözün Rasulüllah’a dokunduğunu da düşünememiştir
Kitaplara iman, içindekilere iman demektir Allah’ın tarif ettiği şekilde şehadet getirmek gerçek mü’min olmak demektir ki o gerçek mü’mini ahirette ateş yakmayacaktır
Otuz dört tane sahabe tarafından rivayet edilerek mütevatir hadislerden kabul edilen “Kim Allah’tan başka ilah olmadığına şahitlik yaparsa cennet ona vacip olur (Bak KıtfülEzharil Mütenasire filAhbarilMütevatira, suyuti s:31) hadisini bir kısım arkadaşlar “O kadar da kolay değil deyivermekle inkara kalkıyorlar Sanki Allah’ın varlığına ve birliğine şahitlik yapmak kolay bir şeymiş gibi
Bugün Rus devlet başkanına “Allah kaç? diye sorsan “hiiç diye cevap verir Amerikan devlet başkanına sorsan “üüüç diye cevap verir Demek ki “Allah birdir deyip onu fiilen de söylemek öyle kolay bir şey değil Öyle olsa idi doğu bilimleriyle meşgul bir müsteşrik de şehadet kelimesini söylediğinden dolayı cennete gitmesi gerekirdi
Bal deyince ağız tatlansa idi arının uçup kaçmasından endişe edilmezdi
Şehadet kelimesini getiren bir mü’min, Hz Adem’in ilk insan ve ilk peygamber olduğuna iman ettiğinden “Maymundan türedik“ diyenlerin safsatasına kanmaz
İsminde bile ayrılık kokusu olan “Birleşmiş Milletler değil, Kur’an’ın ifadesiyle herkesin bir erkekle, bir kadından türediğini, “Birleşmiş milletler değil, “Adem’in çocukları cemiyeti olması gerektiğini, birbiriyle neseben kardeş olduklarını söyleyerek ayrılığı giderir (Bak: Nisa 1, Hücurat 13)
Şehadet kelimesini getiren bir mümin, yaratılan her canlının rızkını O’nun verdiğine şahitlik yaptığı için, rızık endişesiyle cimri olmaz ve rızkımı keserler diye dininden bazı ayetleri satmaz
Kainatta hakimiyetin yalnız Allah’a ait olduğunu bilir ve ondan başkasına itaat ve ibadet etmez
Bu mütevatir hadiste cenneti vacip kılan Kelimei Tevhid bütün peygamberlerin kavmine öncelikle bildirdiği kelimedir “Senden önce gönderdiğimiz her peygambere: Benden başka ilah yoktur Bana ibadet edin diye vahyettik (Enbiya 25) ayeti kerimesi bu gerçeği haber verir
Yunus Emre de:
“Dört kitabın manası LA İLAHE İLLALLAH diyerek ayeti terceme eder
Bu mütevatir hadisin müjdesi de Rahman ve Rahim Allah’ın “Allah kendisine ortak koşulmasını elbette bağışlamaz Bundan (şirkten) başkasını dilediğini bağışlar (Nisa 116,4 ayetinin ışığı doğrultusunda söylenmiştir
Bütün zulümler, işkenceler, bozgunculuklar, şirkten kaynaklanmaktadır Lokman da oğluna nasihat ederken “Oğulcuğum, Allah’a şirk koşma Doğrusu şirk en büyük zulümdür (Lokman 13) demiştir
İman temelimiz sağlam olsun, üzerine kuracağımız İslâm binasının amelini de o imana uygun yapalım mahmut topbaş(sifa tefsiri yazarı)
Îman
Îman, Peygamber Efendimiz (sav) in Hazreti Allâh tarafından getirip tebliğ buyurduğu hususların tamamını kabul ve tasdik etmektir İman, bu tasdikten ibarettir Fakat kişinin, hayatında ve ölümünde kendisine müslüman muâmelesi yapılması için kelimei şehâdeti dili ile söyleyip kalbi ile tasdik etmesi şarttır
İmanın şartları altıdır Bu altı şart aşağıda Arapça aslını ve tercümesini göreceğimiz Âmentü'de açıklanmıştır
??????? ??????? ??????????????? ?????????? ?????????? ??????????? ???????? ????????????? ???????? ????????? ???? ????? ???????? ??????????? ?????? ????????? ????? ???????? ???? ??? ????? ?????? ????? ?????????? ????? ?????????? ???????? ???????????
„Âmentü billâhi ve melâaiketihî ve kütübihî ve rusülihî ve'l yevmi'lâhıri ve bi'lkaderi hayrihî ve şerrihî mine'llâhi teâlâ ve'lba'sü ba'de'lmevti hakkun eşhedü en lâa ilâhe illallâah ve eşhedü enne Muhammeden abdühû ve rasûlüh“
Mânâsı:
„Ben Allâhü Teâlâ'ya ve onun meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe, kadere; hayır ve şerrin Allâhü Teâlâ'nın yaratmasıyla olduğuna inandım Öldükten sonra dirilmek de haktır Ben şehâdet ederim ki, Allâhü Teâlâ'dan başka ilâh yoktur Ve yine şehâdet ederim ki, Muhammed (sav) onun kulu ve Peygamberidir“
Ancak “Şüphesiz Müslüman erkekler ile Müslüman kadınlar, Mü’min erkekler ile Mü’mine kadınlar için Allah bir mağfiret pek büyük bir ecir hazırlamıştır (Ahzab 35) ayetinde olduğu gibi iman ile İslâm ayrı ayrı kullanılınca ayrı manalara gelirler
Bu durumda İslâm: İnsanın dış yüzüyle Rabbine itaat etmesidir İman ise; iç yüzüyle, kalbiyle itaat etmesidir
Peygamber efendimiz bu durumu “İslâm dıştadır, açıktır İman ise kalptedir hadisi ile ifade etmiştir (Müsned, Ahmed b Hanbel 3134)
Kur’anı Kerim’de, gönüllerine iman tamamen yerleşmemiş kişilerin Rasülullah’a gelerek biz de mü’miniz, biz de iman ettik demeleri üzerine “Bedeviler “Biz iman ettik dediler Deki: “Hayır siz, “Müslüman olduk deyin, henüz iman gönüllerinize girmedi (Hucurat 14) ayeti bize diliyle, dış görüntüsüyle İslâm’a girdiği halde gönlüyle imana girmeyen kişilerin olabileceğini haber verir
Günümüzde Allah’a iman ettiğini söyleyen, Kur’anı Kerim’i Allah kelamı olarak kabul eden, ama Kur’an’dan bir kısım ayetleri beğenmeyen insanlar, dış yüzleriyle Müslüman görünürken, iç yüzlerinden küfürleri sızmaktadır
Ömer b el Hattab (ra) şöyle demiştir Birgün biz Rasulüllah (sav)’ın yanında iken bir de baktık ki elbisesi bembeyaz, saçları simsiyah, üzerinde yolculuk alameti olmayan biri çıkageldi Onu bizden kimse tanımıyordu Nihayet Peygamberin yanına oturdu, dizlerini dizlerine dayadı, iki avucunu iki uyluğu üzerine koydu ve “Ya Muhammed (sav), İslâm hakkında bana haber ver dedi Rasülüllah: “İslâm: Allah’tan başka ilah olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın rasulü olduğuna şahitlik yapman, namazı dosdoğru kılman, zekatı vermen, Ramazanda oruç tutman ve yoluna gücün yeterse Beyti (Kabe’yi) haccetmendir (Buhari K İman 118, Müslim 137)
Bir başka hadisi şerifte de “İslâm binası beş şey üzerine kurulmuştur dedikten sonra biraz önceki beş şartı saymıştır (Buhari K İman 118, Müslim K İman 145)
Günümüzde saf tertemiz heyecanlı gençlerimiz “İmanın altı şartını, İslâmın beş şartını öğretmek, meseleyi hafife indirgemektir İmanın şartı Kur’an’ın altı bin küsur ayetine inanmaktır derken söylediği sözün ne manaya geldiğini ve bu sözün Rasulüllah’a dokunduğunu da düşünememiştir
Kitaplara iman, içindekilere iman demektir Allah’ın tarif ettiği şekilde şehadet getirmek gerçek mü’min olmak demektir ki o gerçek mü’mini ahirette ateş yakmayacaktır
Otuz dört tane sahabe tarafından rivayet edilerek mütevatir hadislerden kabul edilen “Kim Allah’tan başka ilah olmadığına şahitlik yaparsa cennet ona vacip olur (Bak KıtfülEzharil Mütenasire filAhbarilMütevatira, suyuti s:31) hadisini bir kısım arkadaşlar “O kadar da kolay değil deyivermekle inkara kalkıyorlar Sanki Allah’ın varlığına ve birliğine şahitlik yapmak kolay bir şeymiş gibi
Bugün Rus devlet başkanına “Allah kaç? diye sorsan “hiiç diye cevap verir Amerikan devlet başkanına sorsan “üüüç diye cevap verir Demek ki “Allah birdir deyip onu fiilen de söylemek öyle kolay bir şey değil Öyle olsa idi doğu bilimleriyle meşgul bir müsteşrik de şehadet kelimesini söylediğinden dolayı cennete gitmesi gerekirdi
Bal deyince ağız tatlansa idi arının uçup kaçmasından endişe edilmezdi
Şehadet kelimesini getiren bir mü’min, Hz Adem’in ilk insan ve ilk peygamber olduğuna iman ettiğinden “Maymundan türedik“ diyenlerin safsatasına kanmaz
İsminde bile ayrılık kokusu olan “Birleşmiş Milletler değil, Kur’an’ın ifadesiyle herkesin bir erkekle, bir kadından türediğini, “Birleşmiş milletler değil, “Adem’in çocukları cemiyeti olması gerektiğini, birbiriyle neseben kardeş olduklarını söyleyerek ayrılığı giderir (Bak: Nisa 1, Hücurat 13)
Şehadet kelimesini getiren bir mümin, yaratılan her canlının rızkını O’nun verdiğine şahitlik yaptığı için, rızık endişesiyle cimri olmaz ve rızkımı keserler diye dininden bazı ayetleri satmaz
Kainatta hakimiyetin yalnız Allah’a ait olduğunu bilir ve ondan başkasına itaat ve ibadet etmez
Bu mütevatir hadiste cenneti vacip kılan Kelimei Tevhid bütün peygamberlerin kavmine öncelikle bildirdiği kelimedir “Senden önce gönderdiğimiz her peygambere: Benden başka ilah yoktur Bana ibadet edin diye vahyettik (Enbiya 25) ayeti kerimesi bu gerçeği haber verir
Yunus Emre de:
“Dört kitabın manası LA İLAHE İLLALLAH diyerek ayeti terceme eder
Bu mütevatir hadisin müjdesi de Rahman ve Rahim Allah’ın “Allah kendisine ortak koşulmasını elbette bağışlamaz Bundan (şirkten) başkasını dilediğini bağışlar (Nisa 116,4 ayetinin ışığı doğrultusunda söylenmiştir
Bütün zulümler, işkenceler, bozgunculuklar, şirkten kaynaklanmaktadır Lokman da oğluna nasihat ederken “Oğulcuğum, Allah’a şirk koşma Doğrusu şirk en büyük zulümdür (Lokman 13) demiştir
İman temelimiz sağlam olsun, üzerine kuracağımız İslâm binasının amelini de o imana uygun yapalım mahmut topbaş(sifa tefsiri yazarı)
Îman
Îman, Peygamber Efendimiz (sav) in Hazreti Allâh tarafından getirip tebliğ buyurduğu hususların tamamını kabul ve tasdik etmektir İman, bu tasdikten ibarettir Fakat kişinin, hayatında ve ölümünde kendisine müslüman muâmelesi yapılması için kelimei şehâdeti dili ile söyleyip kalbi ile tasdik etmesi şarttır
İmanın şartları altıdır Bu altı şart aşağıda Arapça aslını ve tercümesini göreceğimiz Âmentü'de açıklanmıştır
??????? ??????? ??????????????? ?????????? ?????????? ??????????? ???????? ????????????? ???????? ????????? ???? ????? ???????? ??????????? ?????? ????????? ????? ???????? ???? ??? ????? ?????? ????? ?????????? ????? ?????????? ???????? ???????????
„Âmentü billâhi ve melâaiketihî ve kütübihî ve rusülihî ve'l yevmi'lâhıri ve bi'lkaderi hayrihî ve şerrihî mine'llâhi teâlâ ve'lba'sü ba'de'lmevti hakkun eşhedü en lâa ilâhe illallâah ve eşhedü enne Muhammeden abdühû ve rasûlüh“
Mânâsı:
„Ben Allâhü Teâlâ'ya ve onun meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe, kadere; hayır ve şerrin Allâhü Teâlâ'nın yaratmasıyla olduğuna inandım Öldükten sonra dirilmek de haktır Ben şehâdet ederim ki, Allâhü Teâlâ'dan başka ilâh yoktur Ve yine şehâdet ederim ki, Muhammed (sav) onun kulu ve Peygamberidir“