Türkiye'nin en güncel forumlardan olan forumdas.com.tr'de forumda aktif ve katkısı olabilecek kişilerden gönüllü katkıda sağlayabilecek kişiler aranmaktadır.
Migren atağı, adet sancısı, bel, boyun ve kas ağrıları… 3 aydan ziyade süren ve “kronik” olarak tanımlanan bu ağrılar asrî tedavi usulleri ile giderilebiliyor. Tedavi edilmediği takdirde kişinin hayatını alt üst eden bu ağrıların kalıcı tahlilinde tam donanımlı merkezler ve deneyimli eksperlere başvurulması büyük ehemmiyet taşıyor.
Ağrı şahsî bir deneyimdir ve bireye mahsus tedavi yaklaşımlarının uygulanmasını gerektirir. Ayrıntılı muayene sonrasında eksper hekim tarafından hasta için en makul tedavi metodu seçilir. Her türlü kronik ağrının yanı sıra sebebi bilinmeyen, şiddetli ağrıların tanı ve tedavisi de gerçekleştirilmektedir. Bu hastalık kümeleri şu halde sıralanmaktadır:
Migren ve gayri baş ağrıları,
Omuz, boyun, bel ve dizde görülen ağrılar,
Kemik erimesine bağlı ağrılar,
Kanser hastalarında görülen ağrılar,
Felçlere bağlı ağrılar,
Zona ismi verilen ağrılı deri illeti sonucu oluşan ağrılar
Bel omurları arasındaki yapıların yıpranmasına bağlı ağrılar,
Hudut ve kas kökenli ağrılar,
Omurilik kanalının daralmasına bağlı ağrılar,
Damarsal dolaşım bozukluğuna bağlı ağrılar,
Şeker illetine bağlı polinöropatiler
Ağrının kaynağına iniliyor
Hastanın ayrıntılı hikayesi alınarak geçmişte yaşadığı tüm ağrı deneyimleri, geçirdiği ameliyatları, yaşadığı travmalar dinlenir ve not edilir. Hastanın şikayeti ile geçmişte yaşadığı dertlerin sinirsel, fonksiyonel ve zamansal olarak temasları tespit edilir. Tedavi ayrıntılı muayene ve hikaye ile belirlenir. Ağrı tedavilerinde dertli ortamdaki kas öbeklerine, yara izlerine, omurga eklemlerine ve had düğümlerine (ganglion) uygulanan enjeksiyonlar birbiriyle kombine edilebilir.
Şahsi tedavi formülleri uygulanıyor
Tedaviye dirençli olgularda uygulanan serum tedavileri, kineziterapi ismi verilen hareketle tedavi yolu ve manuel tıp teknikleriyle muvaffakiyet talihi artmaktadır.
Uygulanan enjeksiyon teknikleri ekseriyetle nöralterapi ile birlikte gerçekleştirilir. Nöralterapi; fizikî kimyasal, hormonal, olarak ya da toksinler ve mikroorganizmalar travmalar ile bozulmuş olan vücut fonksiyonlarını lokal anestezik ilaçlar kullanılarak otonom hudut sisteminin uyarılması ve vücut fonksiyonlarının yine sıradana dönmesiyle gerçekleştirilen bir tedavi modelidir. Ağrıyan ortam içinde kalan organlar, kaslar, fonksiyonel ve yapısal bozukluklar, dolaşım bozuklukları, lenf sisteminin zayıf çalışması sonucu oluşan ödem tedaviye dahil edilir hastanın uyku bozuklukları ve barsak tertibi de incelenir ve düzenlenir. Ağrı öğrenilen bir hadisedir; bir travma yaşadığımızı unutabiliriz lakin hudut sistemi bunu kaydeder ve hengam içinde mekanik ruhsal ve fizyolojik travmalar sonucu ağrı sinyalleri oluşmaya başlar. Şayet vücut bunun üstesinden gelirse kişi hayatına devam eder fakat çözemezse kronik ikaz sonucu klinik ağrı oluşur, ikazın devam etmesiyle fonksiyonel bozukluklar oluşur ve kronik bir süreç başlar. Ağrı vücudumuzun bize gönderdiği bir tıp yardım davetidir.
Ağrıyı kulaktan dolma malumatlarla geçirmeye çalışmayın
Her vücut ve hayat farklıdır, öteki birine düzgün gelen ilaç ya da tedavi her kimsede birebir sonucu vermemektedir. Tedaviler her vakit insana hususî olmalıdır ve ortamında bilirkişi tabipler tarafından kapsamlı bir inceleme ahir bir algoritma yapılmalıdır.
Ağrı şahsî bir deneyimdir ve bireye mahsus tedavi yaklaşımlarının uygulanmasını gerektirir. Ayrıntılı muayene sonrasında eksper hekim tarafından hasta için en makul tedavi metodu seçilir. Her türlü kronik ağrının yanı sıra sebebi bilinmeyen, şiddetli ağrıların tanı ve tedavisi de gerçekleştirilmektedir. Bu hastalık kümeleri şu halde sıralanmaktadır:
Migren ve gayri baş ağrıları,
Omuz, boyun, bel ve dizde görülen ağrılar,
Kemik erimesine bağlı ağrılar,
Kanser hastalarında görülen ağrılar,
Felçlere bağlı ağrılar,
Zona ismi verilen ağrılı deri illeti sonucu oluşan ağrılar
Bel omurları arasındaki yapıların yıpranmasına bağlı ağrılar,
Hudut ve kas kökenli ağrılar,
Omurilik kanalının daralmasına bağlı ağrılar,
Damarsal dolaşım bozukluğuna bağlı ağrılar,
Şeker illetine bağlı polinöropatiler
Ağrının kaynağına iniliyor
Hastanın ayrıntılı hikayesi alınarak geçmişte yaşadığı tüm ağrı deneyimleri, geçirdiği ameliyatları, yaşadığı travmalar dinlenir ve not edilir. Hastanın şikayeti ile geçmişte yaşadığı dertlerin sinirsel, fonksiyonel ve zamansal olarak temasları tespit edilir. Tedavi ayrıntılı muayene ve hikaye ile belirlenir. Ağrı tedavilerinde dertli ortamdaki kas öbeklerine, yara izlerine, omurga eklemlerine ve had düğümlerine (ganglion) uygulanan enjeksiyonlar birbiriyle kombine edilebilir.
Şahsi tedavi formülleri uygulanıyor
Tedaviye dirençli olgularda uygulanan serum tedavileri, kineziterapi ismi verilen hareketle tedavi yolu ve manuel tıp teknikleriyle muvaffakiyet talihi artmaktadır.
Uygulanan enjeksiyon teknikleri ekseriyetle nöralterapi ile birlikte gerçekleştirilir. Nöralterapi; fizikî kimyasal, hormonal, olarak ya da toksinler ve mikroorganizmalar travmalar ile bozulmuş olan vücut fonksiyonlarını lokal anestezik ilaçlar kullanılarak otonom hudut sisteminin uyarılması ve vücut fonksiyonlarının yine sıradana dönmesiyle gerçekleştirilen bir tedavi modelidir. Ağrıyan ortam içinde kalan organlar, kaslar, fonksiyonel ve yapısal bozukluklar, dolaşım bozuklukları, lenf sisteminin zayıf çalışması sonucu oluşan ödem tedaviye dahil edilir hastanın uyku bozuklukları ve barsak tertibi de incelenir ve düzenlenir. Ağrı öğrenilen bir hadisedir; bir travma yaşadığımızı unutabiliriz lakin hudut sistemi bunu kaydeder ve hengam içinde mekanik ruhsal ve fizyolojik travmalar sonucu ağrı sinyalleri oluşmaya başlar. Şayet vücut bunun üstesinden gelirse kişi hayatına devam eder fakat çözemezse kronik ikaz sonucu klinik ağrı oluşur, ikazın devam etmesiyle fonksiyonel bozukluklar oluşur ve kronik bir süreç başlar. Ağrı vücudumuzun bize gönderdiği bir tıp yardım davetidir.
Ağrıyı kulaktan dolma malumatlarla geçirmeye çalışmayın
Her vücut ve hayat farklıdır, öteki birine düzgün gelen ilaç ya da tedavi her kimsede birebir sonucu vermemektedir. Tedaviler her vakit insana hususî olmalıdır ve ortamında bilirkişi tabipler tarafından kapsamlı bir inceleme ahir bir algoritma yapılmalıdır.
