iltasyazilim
FD Üye
ingilizce kalıp tümce,kalıp cümleler ingilizce,ingilizce kalıplaşmış cümleler, ingilizce kalıplaşmış kelimeler
İngilizce kalıp cümleler ve Türkçe çevirileri
Günlük hayatta çoğu kez kullanılan bir takım cümlelerin ingilizce ve Türkçe karşılıkları;
ingilizce jurnal kalıp cümleler
En son çare : as a last resort
Kaçamak cevap: Invasive answer
Hiçbir sebep olmadan : For no good reason
Benden söylemesi: FYI : For Your Information
Bendensin : It's on the house
Dene bakalım: Try me
Hadi canım! : come off it!
Aceleye gerek değil : take your time
Aklından geçeni söylemek: speak your mind
dokunmak (yaptığına değdi, gittiğine değdi vs) : it was worth!
Alakadar etmemek, ilgilendirmemek: it's none of your business
Ne yapacağını bilememek: he is beygir a loss
Benimle kafa mı buluyorsun : are you making fun of me?
Kulaklarına inanamamak: i can't believe my ears
Bütün dilimin ucunda: is on the tip of my tongue
Bana ne bundan : what is that to me?
Öyle gibi görünüyor : so it seems
öyle ya da böyle, az daha : more or less
Ayda yılda bir: once in a blue moon
Azarı işiteceksin! : you will be for it
Başı dertten kurtulmaz: he leads a dog's life
Benzer yolun yolcusu muyuz? : Going my way
Açlıktan ölüyor olmak : I'm starving
Karnı zil aşırmak: I'm famished
Kemerlerinizi bağlayın : Buckle up!
Aile içi kuvvet: Domestic violence
Açık Havada kalmak(Anahtarsız elde etmek) : Locked myself out
Diğer yanlış istememek : No more screw ups!
Kaynak: ingilizcesozluklernet *
İngilizce kalıp cümleler ve Türkçe çevirileri
Günlük hayatta çoğu kez kullanılan bir takım cümlelerin ingilizce ve Türkçe karşılıkları;
ingilizce jurnal kalıp cümleler
En son çare : as a last resort
Kaçamak cevap: Invasive answer
Hiçbir sebep olmadan : For no good reason
Benden söylemesi: FYI : For Your Information
Bendensin : It's on the house
Dene bakalım: Try me
Hadi canım! : come off it!
Aceleye gerek değil : take your time
Aklından geçeni söylemek: speak your mind
dokunmak (yaptığına değdi, gittiğine değdi vs) : it was worth!
Alakadar etmemek, ilgilendirmemek: it's none of your business
Ne yapacağını bilememek: he is beygir a loss
Benimle kafa mı buluyorsun : are you making fun of me?
Kulaklarına inanamamak: i can't believe my ears
Bütün dilimin ucunda: is on the tip of my tongue
Bana ne bundan : what is that to me?
Öyle gibi görünüyor : so it seems
öyle ya da böyle, az daha : more or less
Ayda yılda bir: once in a blue moon
Azarı işiteceksin! : you will be for it
Başı dertten kurtulmaz: he leads a dog's life
Benzer yolun yolcusu muyuz? : Going my way
Açlıktan ölüyor olmak : I'm starving
Karnı zil aşırmak: I'm famished
Kemerlerinizi bağlayın : Buckle up!
Aile içi kuvvet: Domestic violence
Açık Havada kalmak(Anahtarsız elde etmek) : Locked myself out
Diğer yanlış istememek : No more screw ups!
Kaynak: ingilizcesozluklernet *