iltasyazilim
FD Üye
İnsanın Manevi İhtiyaçları nelerdir
Günümüz İnsanının Mânevî İhtiyaçları
Insanoğlu, rûhî yapısı, yaratılış gayesi itibarıyla inanmak ihtiyacında olan bir varlıktır Çünkü, Allahu Teala: Ben insanları ve cinleri başka bir maksatla yok, ama bana kulluk etsinler diye yarattımbuyurmaktadır (EzZariyat, 5156)
Ayette geçen bana kulluk etsinleribaresi, Beni tanısınlar, benim teklifimi kabul etsinler diye yarattımbiçiminde tefsir edilmektedirler İnsan kulluk için yaratıldığı için, mutlaka bu ihtiyacını memnuniyet etmek üzere, yüce varlığa teslim elde etmek durumundadır O yüce varlığa kul olmadığı, onu tanımak şerefinden yoksun kaldığı süre ise, mutlaka bir başka şeye kul olmaktadır Tabiat boşluğu kabul etmediği için, insan Allah'a itimat etmek ve fakat ona açılmak üzere yaratılmış bulunan kalbini diğer şeylere açarak bu ihtiyacını tatmin etmeye çalışır
Üstün farzedilen bir takım varlık ve kişilere âdeta tanrıymış gibi gösterilen saygı ve bağlılık, bu duygudan kaynaklanmaktadır Tevhid ilkesinden koparak hakiki imandan yoksun kalan insanların gönülleri, yeni tanrılarla dolmaktadır Bugün bizim toplumumuza değin giren, bazı sanatçıları ilâh sayma anlayışı da bu cins bir sapmadır
Itimat Etmek, hava dek, su dek bir ihtiyaçtır Bu ihtiyaç iyi bir tevhid eğitimiyle karşılanabilir İnsan kimin Rab, kimin kul olduğunu bilirse, kula kulluktan, nefse ve dünyaya kulluktan kurtulur Çünkü, insanın nefsini de tanrılaştırdığı, Kur'an'ın belirttiği bir gerçektir
seçme parça *
Günümüz İnsanının Mânevî İhtiyaçları
Insanoğlu, rûhî yapısı, yaratılış gayesi itibarıyla inanmak ihtiyacında olan bir varlıktır Çünkü, Allahu Teala: Ben insanları ve cinleri başka bir maksatla yok, ama bana kulluk etsinler diye yarattımbuyurmaktadır (EzZariyat, 5156)
Ayette geçen bana kulluk etsinleribaresi, Beni tanısınlar, benim teklifimi kabul etsinler diye yarattımbiçiminde tefsir edilmektedirler İnsan kulluk için yaratıldığı için, mutlaka bu ihtiyacını memnuniyet etmek üzere, yüce varlığa teslim elde etmek durumundadır O yüce varlığa kul olmadığı, onu tanımak şerefinden yoksun kaldığı süre ise, mutlaka bir başka şeye kul olmaktadır Tabiat boşluğu kabul etmediği için, insan Allah'a itimat etmek ve fakat ona açılmak üzere yaratılmış bulunan kalbini diğer şeylere açarak bu ihtiyacını tatmin etmeye çalışır
Üstün farzedilen bir takım varlık ve kişilere âdeta tanrıymış gibi gösterilen saygı ve bağlılık, bu duygudan kaynaklanmaktadır Tevhid ilkesinden koparak hakiki imandan yoksun kalan insanların gönülleri, yeni tanrılarla dolmaktadır Bugün bizim toplumumuza değin giren, bazı sanatçıları ilâh sayma anlayışı da bu cins bir sapmadır
Itimat Etmek, hava dek, su dek bir ihtiyaçtır Bu ihtiyaç iyi bir tevhid eğitimiyle karşılanabilir İnsan kimin Rab, kimin kul olduğunu bilirse, kula kulluktan, nefse ve dünyaya kulluktan kurtulur Çünkü, insanın nefsini de tanrılaştırdığı, Kur'an'ın belirttiği bir gerçektir
seçme parça *