Glukoz,vücudun temel enerji kaynağıdır.glukozun hücrelerde enerji kaynağı olarak kullanılabilmesi için öncelikle hücre içerisine girmesi gerekir.insülin glukozun hücre içerisine girmesini ve hücrelerimizin beslenmesini sağlayan bir hormondur.insülin direnci;kanda yeterince insülin bulunmasına rağmen insülinin etkisini gösterememesi ,insülinin duyarlı dokularda etkisini göstermesi için vücudun fazladan insülin salgılaması durumudur. insülin direnci durumunda sadece karbonhidrat metabolizması etkileniyormuş gibi yanlış bir algı vardır.insülin direnci durumunda karbonhidrat,protein ve yağ metabolizması olumsuz yönde etkilenir.insülin direnci neden ortaya çıkıyor tam olarak bilinmiyor,ama yapılan bir çok çalışma insülin direncinin en önemli nedeni olarak hareketsizlik ve aşırı kilo olduğu yönündedir.
İnsülin direncini diğer bilinen nedenleri:
Etnisite ,sigara içimi,uyku bozuklukları,steroid ve bazı ilaç tüketimi,puberte ve gebelik
(puberte ve gebelikte geçici, fizyolojik insülin direnci olmaktadır)
görülme sıklığı nedir?
Dünyada ve ülkemizde artan obeziteye parelel olarak insülin direnci sıklığında da benzer oranda artış görülmektedir.dünyada%25-30 ,ülkemizde de yüzde %30 lar civarında olduğu tahmin edilmektedir.
Kimlerde insülin direnci taraması yapılmalıdır?
Şişmanlık (Vücut kitle indeksi>25) insülin direncinin en sık nedeni olduğu için bütün şişman hastalarda ,bel çevresi artan kişilerde( kadınlarda >80cm erkeklerde >94cm ),açlık kan şekeri>100mg/dl,tansiyonu>130/85mmHg,kan trigliserid düzeyi>150mg/dl,hdl kolesterol düzeyi kadınlarda 50mg/dl altında ,erkeklerde 40mg/dl altında ise insülin direnci bakılması uygun olur.
İnsülin direnci tanısı için hangi testler yapılmalıdır?
İnsülin direncini hesaplamak için değişik laboratuvar tetkikleri kullanılmaktadır.en doğru tanı yöntemi ucuz ve kolay yapılandır.hemen her hastanede rutin olarak yapılan açlık / tokluk kan şekeri,HbA1c ve açlık kan insülin düzeyi bakılması tanı için yeterlidir.
İnsülin direncinin vücudumuzdaki olumsuz etkileri nelerdir?
İnsülin direnci vücudumuzda birçok sisteme etki ederek sağlıksızlığımıza neden olur.protein,yağ ve karbonhidrat metabolizmasını bozarak obezite,hipertansiyon,kalp hatalığı,diabetes mellitus oluşumuna neden olur. İnsülin dirençli hastalarda kap hastalığı riski iki kat artmıştır.
İnsülin direncinin tedavisi var mıdır?
Birçok hastalıkta olduğu gibi temel yaklaşım insülin direncine neden olan durumların ortadan kaldırılmasına ,yani nedene yönelik olmalıdır.insülin direncinin en sık nedeni olan obeziteye yönelik beslenme ve egzersiz programları yapılmalıdır.beslenmede dikkat etmemiz gereken noktalar nelerdir?
Kilo kaybettirici,yeterli ve dengeli besin ögelerini içeren bir beslenme programı uygulanmalıdır.kan şekerini birden yükselten glisemik indeksi yüksek besinler fazla insülin salgılamasına neden olacakları için ya çok az ,yada hiç tüketilmemelidir.beslenme kompozisyonunun %50 si karbonhidratlar ( kompleks karbonhidratlar=kepek,yulaf,mısır,fasulye,bezelye,nohut,karabuğday,yulaf,mercimek…),%30 yağ ve %20 si proteinlerden oluşmalıdır.
Hangi egzersizler yapılmalıdır?
Hastanın yaşına,kilosuna ve varsa mevcut hastalıklarına göre egzersiz programı yapılması gerekir. Egzersizde önemli olan düzenli ve yeterli yapılmış olmasıdır.önerilen haftalık ortalama 180 dakikalık aerobik egzersizler (yürüyüş,koşma,yüzme vs.) yapılmasıdır.
Beslenme ve egzersiz tedbirlerini yetersiz olduğu durumlarda ilaç tedavisi başlanabilir.VKİ>40 olan hastalarda diyet,egzersiz ve kilo kaybettirici ilaç tedavileri yetersiz olabilir,bu hastalarda ilgili branş uzmanları tarafında hasta değerlendirildikten sonra cerrahi de tedavi seçenekler arasındadır.son yıllarda ülkemizde yaygın ve başarılı olarak yapılan bariatrik cerrahi kalıcı kilo kaybettirici tedavi seçenekleri arasında yer almıştır.