İradecilik (Volontarizm) Ne Demektir?
Varlığın bir irade urunu olduğunu savunan oğretilerin genel adı
İradecilik antikcağ Yunan felsefesinde stoacılıkla başlar Stoacılar, iradeci bir goruşle Platon’un idelerini gercekdışı sayarlar Doğa, evrensel iradedir Bu yuzdendir ki, doğru ve iyi olan, onun buyruğuna uygun olandır Stoacılıktan bircok şeyler taşıyan Hıristiyanlıkta da surup giden iradecilik, 19 yuzyılda Arthur Schopenhauer (17881) ve Friedrich Nietzsche (18441900) oğretileriyle yeniden onemsenmiştir Nietzsche’ye gore ‘insanustu’ insan iradesiyle yaratılacaktır Schopenhauer’e gore her olgu bir iradenin urunudur Varım, cunku var olmak istedim İri dişler parcalamak isteğinin, cevik bacaklar kacmak isteğinin, kocaman gozbebekleri karanlıkta gormek isteğinin, uzun gagalar surungenlerle beslenmek isteğinin urunudur Bu irade, bu istek hangi yone cevrilmişse yaratma ona uygun olmuştur Varlaşmak, olaylaşan iradedir İradecilik bu anlamda mekanizme karşıt bir oğretidir Mekanizm nasıl doğal yasayı tekneden sayıyorsa, iradecilik de insan iradesini tekneden saymaktadır Daha acık bir deyişle, mekanizm salt bir zorunluluk, volontarizm salt bir ozgurluktur
Mekanizmde insan zorunlulukla davranır, volontarizmde ozgurlukle davranır Mekanizmde insan, orneğin Vogt’un dediği gibi ne yerse odur, volontarizmde insan, orneğin Schopenhauer’in dediği gibi ne dilerse odur
Diyalektik maddecilik, her iki duşuncenin gucsuzluğunu gidererek doğayla (zorunluluk N) insanın (irade, ozgurluk N) karşılıklı etkileriyle (ilişki) birbirlerini oluşturduklarını gostermiştir Gercekte insan ne bir kole ne de bir Tanrı’dır, doğasal zorunluluğa bilincli olarak katılan ve o zorunluluğu bilinciyle etkileyen gercek anlamda bir insandır İradecilik, idealist ve bilimdışı bir anlayıştır ve butun idealist oğretilerin ortak yanılgılarını taşır Pratikteyse faşizmin duşunsel temeli olmuştur
Varlığın bir irade urunu olduğunu savunan oğretilerin genel adı
İradecilik antikcağ Yunan felsefesinde stoacılıkla başlar Stoacılar, iradeci bir goruşle Platon’un idelerini gercekdışı sayarlar Doğa, evrensel iradedir Bu yuzdendir ki, doğru ve iyi olan, onun buyruğuna uygun olandır Stoacılıktan bircok şeyler taşıyan Hıristiyanlıkta da surup giden iradecilik, 19 yuzyılda Arthur Schopenhauer (17881) ve Friedrich Nietzsche (18441900) oğretileriyle yeniden onemsenmiştir Nietzsche’ye gore ‘insanustu’ insan iradesiyle yaratılacaktır Schopenhauer’e gore her olgu bir iradenin urunudur Varım, cunku var olmak istedim İri dişler parcalamak isteğinin, cevik bacaklar kacmak isteğinin, kocaman gozbebekleri karanlıkta gormek isteğinin, uzun gagalar surungenlerle beslenmek isteğinin urunudur Bu irade, bu istek hangi yone cevrilmişse yaratma ona uygun olmuştur Varlaşmak, olaylaşan iradedir İradecilik bu anlamda mekanizme karşıt bir oğretidir Mekanizm nasıl doğal yasayı tekneden sayıyorsa, iradecilik de insan iradesini tekneden saymaktadır Daha acık bir deyişle, mekanizm salt bir zorunluluk, volontarizm salt bir ozgurluktur
Mekanizmde insan zorunlulukla davranır, volontarizmde ozgurlukle davranır Mekanizmde insan, orneğin Vogt’un dediği gibi ne yerse odur, volontarizmde insan, orneğin Schopenhauer’in dediği gibi ne dilerse odur
Diyalektik maddecilik, her iki duşuncenin gucsuzluğunu gidererek doğayla (zorunluluk N) insanın (irade, ozgurluk N) karşılıklı etkileriyle (ilişki) birbirlerini oluşturduklarını gostermiştir Gercekte insan ne bir kole ne de bir Tanrı’dır, doğasal zorunluluğa bilincli olarak katılan ve o zorunluluğu bilinciyle etkileyen gercek anlamda bir insandır İradecilik, idealist ve bilimdışı bir anlayıştır ve butun idealist oğretilerin ortak yanılgılarını taşır Pratikteyse faşizmin duşunsel temeli olmuştur