İSKELET ve ADALE SİSTEMLERİ İSKELET SİSTEMLERİ Organizmaların vücuduna desteklik yaparak kendilerine özgü şekillerinin oluşmasını karşılayan yapılara destekleyici yapılar denir A İSKELET ÇEŞİTLERİ Hayvanların çoğunda, vücuda takviye olan, koruyan ve kaslara bağlanarak hareketi sağlayan iskelet sistemi bulunur Hayvanlarda görülen iskelet dış ve iç iskelet olmak üzere iki tiptir 1 Dış İskelet Dış iskelet özel hücreler göre açık havada salgılanan organik ve inorganik maddelerden meydana gelir Dış iskelete sahip canlılarda iskelet görevi yapan kısımlar ceset dıştan bulunduğu için kaslar iskelete içeriden bağlanır Eklem bacaklılarda ve bazı yumuşakçalarda görülür Dış iskelet büyümeyi sınırlandırır bu nedenle dış iskelete sahip hayvanlar, gelişme döneminde iskeletini ya en ince ayrıntısına kadar atarlar veya daha büyüğünü oluştururlar Bu olaya cilt veya kabuk değiştirme denir 2 İç İskelet İç iskelet embriyonun mezoderm (orta deri) tabakasından farklılaşır Genel Olarak kıkırdak ve kemikten meydana kazanç Kaslar iskelete dışarıdan bağlanır Canlının büyümesini sınırlandırmaz Tersine boyca uzamayı sağlar Omurgasızlarda yaygın olarak iç iskelet görülmez Sadece derisi dikenlilerde gelişmiş bir iç iskelet vardır Omurgalılarda iç iskelet, kıkırdak ve kemik dokudan meydana gelmiştir B İNSANDA İSKELET SİSTEMİ İnsanda iskelet sistemi kemikler, kıkırdak yapılar ve eklemlerden meydana gelir 1 Kemiklerin Yapısı Kemiklerde yer alan, % 25 su, % 45 inorganik madensel tuzlar (kalsiyum fosfat, kalsiyum karbonat, magnezyum fosfat az miktarda sodyum ve demir) kemiğin sert yapısını, % 30 organik maddeler ise esnekliği sağlar Canlı kemik hücrelerine osteosit ve bu hücreler göre salgılanan organik ara maddeye osein denir Bu iki inşa kemik dokusunu meydana getirir Kemikler yapıları yönüyle iki kısma ayrılır a Sıkı Kemik Dokusu : İskeleti oluşturan bütün kemiklerin dış yüzeyi ile uzun kemiklerin gövdesi, sıkı kemik dokusundan meydana kazanç Bu doku iç içe daireler halinde sıralanmış lamelli yapıdadır Lamellerin ortasında kan damarları ve sinirlerin geçtiği Havers kanalı bulunur Havers kanalındaki kan damarlarından kemik hücrelerine beslenme ve oksijen iletilirken bundan böyle maddeler aynı yoldan geri alınır Havers kanallarını birbirine bağlayan bağlı kanallara da Volkman kanalları denir Ortasında havers kanalı, etrafında halkasal kemik hücreleriyle aralarını başıboşluk bırakmadan doldurmuş ara maddeden üretilmiş lamelli birimlere Havers sistemi denir b Süngerimsi Kemik Dokusu : Kırmızı kemik iliği ve derme çatma boşlukların bulunduğu ince kemik lamellerinden oluşmuştur Sıkı kemiğe oranla daha yumuşaktır Uzun kemiklerin baş kısmı ile öteki kemiklerin iç kısmında bulunur 2 Kemik Çeşitleri İskeletin yapısında yer alan kemikler üç çeşittir a Uzun Kemikler : Kol ve bacaklarda bulunur Uzun kemiği dıştan saran kemik zarı (periyost) kemiğin enine büyümesini, onarılmasını ve beslenmesini sağlar Keza periyost kemiğin sertleşmesine de katkıda bulunur Uzun kemiğin başı ile gövdesi aralarında yer alan kıkırdak tabakası, kemiğin boylu boyunca büyümesini sağlar Uzun kemiklerin iç kısmındaki kanalda akyuvarların oluşumunu sağlayan sarı kemik iliği bulunur Kemik başlarını iç kısmı, sünger gibi yamalı gözenekli bir yapıdadır Gözeneklerin içinde kırmızı ilik bulunur Kırmızı kemik iliği, kan hücrelerinin üretildiği iliktir boyu ve kalınlığı eşdeğer olan kemiklerdir c Yassı Kemikler : Göğüs, kafatası, kürek ve kaburga kemiklerinden ibarettir Yassı kemiklerde sarı ilik kanalı bulunmaz Bu alıcı kemiklerde süngerimsi kemik dokusu sıkı kemik dokusundan fazladır Eni ve boyu fazla kalınlığı fazla eksik olan kemiklerdir Yassı ve kısa kemiklerin süngerimsi dokuları içinde, uzun kemiklerin baş kısmında olduğu gibi alyuvarların yapımını sağlayan kırmızı kemik iliği bulunur 3 Kemik Oluşumu ve Kontrolü Kemiklerin sağlıklı olarak büyüyüp gelişebilmesi için, bir yana yeterli miktarda kemik hücresinin yapılması bir yanlamasına da tatmin edici ara maddenin oluşması gerekir Bu olaylar bir takım iç ve dış faktörler göre düzenlenir Kemik oluşumunda etkin olan faktörleri teker teker inceleyecek olursak; a Hormonlar : Kemiğin sertleşmesi için gerekli olan Ca, P, K minerallerinin kemiğe geçmesi ve bunların kandaki miktarının açıklanmış bir seviyede tutulması gerekir Özellikle, kalsiyumun kemikten kana, kandan kemiğe geçişi tiroid bezinden salgılanan kalsitonin (tirokalsitonin) hormonu ve paratiroid bezinden salgılanan parathormon ile düzenlenir Hipofiz bezinden salgılanan çoğaltma hormonu (STH) eksik olduğunda cücelik, (nanizm) aşırı salgılandığında devlik hali (jigantizm) ortaya çıkar Timus bezi hormonu embriyonik gelişimde iskeletin oluşumunda etkilidir b Vitaminler : D vitamini kemiklerde Ca ve P birikmesini sağlayarak kemiklerin sertleşmesini sağlar D vitamini eksikliğinde bağırsaktan kalsiyum ve fosfatın emilmesi azalır Sonuçta kemiklerde yumuşama ve eğilme olur Bu da çocuklarda raşitizm, yetişkinlerde ise osteomalazi denen kemik hastalığını yapar c Mineraller : Kalsiyum, mağnezyum, fosfor kemiklerin yapısında bulunur Artma ve gebelik sırasında çok miktarda alınması gereklidir d Kalıtımsal Faktörler : Kemiğin büyümesi ile son şeklini almasında genetik faktörler de önemlidir 4 İskelet Sisteminin Görevleri Vücudun çatısını oluşturmak Vücuda diklik ve sertlik karşılamak Bir Takım iç organları dış etkenlerden korumak İç organlara ve kaslara bağlanma yüzeyi sağlamak Eklemlerin yardımıyla vücuda hareketlilik karşılamak Vücudun ihtiyacı olan bazı minarelleri ambar etmek Kan yapımında ödev edinmek 5 İnsan İskeletinin Bölümleri İnsan iskeleti, baş, karoser ve üyeler iskeleti elde etmek üzere üç kısımda incelenir a Baş İskeleti : Kafatası, yüz ve çene kemiklerinden oluşur Çoğunlukla oynamaz eklemlidir b Ceset İskeleti : Göğüs kemiği, kaburga kemikleri, omurgayı yaratıcı omurlar, omuz ve kalça kemerlerini oluşturan kemikler, iskeletin ceset bölümünde yer alır Çoğunlukla yarı oynar eklemlidir 1549421344 1549421344 iskeletvekassistemleri5c5a4b24bb96fiskeletvekassistemleri5c5a4b24bb96f http:img237imageshackusimg2378471iskeletsekil03gf4gif c Üyeler İskeleti : Üyeler üstte omuz kuşağı ile gövdenin üst kısmına bağlanmış olan üst üyeler (kollar), altta kalça kuşağı ile gövdenin daha aşağı kısmına emrindeki olan daha aşağı üyeler (bacaklar) olmak üzere iki bölümden meydana gelir Oynar eklemlidir 6 Eklemler Kemiklerin bağlanma yerleri olan eklemler üç grupta toplanır a Oynamaz Eklemler : Kafatası, kalça kemiği, leğen kemiği gibi iskeletin hareket etmeyen kısımlarındaki kemiklerde görülür Eklemleşen kemikler çok sıkı bir şekilde birbirlerine testere dişi gibi girinti ve çıkıntılarla bağlanmışlardır Eklem kapsülü ve sıvısı yoktur b Sözde Oynar Eklemler : Omurlar aralarında ve göğüs kafesinde görülen eklemlerdir Omurlar arasındaki kıkırdak diskler elastikiyet sağlanmasında tezgâhtar olur c Oynar Eklemler : Vücudun hareket işlevini üstlenmiş kemiklerde görülen, tam hareketli eklemler olup kol ve ayak kemiklerinde görülür Eklemleri yaratıcı kemiklerin uçları bono dokusundan meydana gelmiş iki taraflı bir kapsül ile çevrilidir Eklem kapsülünün iç yüzeyi ince bir zar ile örtülüdür Bu yapı yumurta akına eş bir salgı meydana getirir Eklem boşluğunda toplanan bu istikrarsız ( eklem sıvısı) eklem uçlarının kayganlığını sağlar Eklem kemiklerinin baş kısmında bulunan kıkırdak tabakaları hareket sırasında kemiğin başlarının birbirine değerek aşınmasını önler Eklem bölgesinde bir kemikten diğerine uzanan bağ dokusundan meydana gelmiş eklem bağı bulunur Tüm bu yapılar ekleme sağlamlık ve hareket kolaylığı sağlar C DEĞIŞIK CESET ÖRTÜLERİ Omurgalı hayvanların gövde örtüleri deridir Deri üst cilt (epidermis) ve alt cilt (dermis) elde etmek üzere iki kısımdan oluşur İnsan derisi de diğer memelilerin derisine benzer şekilde epidermis ve dermisten meydana kazanç Derinin görevleri; Vücuda mikropların girmesini engeller O2 ve CO2 alışverişine yardım eder Terleme ile keza boşaltıma asistan olur, hem de beden ısısının düzenlenmesini sağlar Yapısında yer alan duyu reseptörleri bir uçtan bir uca sıcaklık, soğuk, sertlik, yumuşaklık, basınç ve sızı gibi uyartıları algılar Hassas dokuları dış etkilerden korur Zararlı ışınların vücuda girmesini azaltır veya engeller KAS SİSTEMLERİ Kaslar, canlı organizmada hareket sistemini meydana getiren yapılardandır Kasların en manâlı özellikleri uzayıp kısalma yeteneğine sahip olmalarıdır A KAS ÇEŞİTLERİ Kaslar, anatomik yapılarına ve alıştırma özelliklerine tarafından; kaplı kas, düz kas ve kalp kası olarak ayrılır 1 Kaplı Kaslar (İskelet Kasları) Kaplı kas hücreleri, uzun ve silindir biçiminde hücrelerdir Bir adale teli her tarafında pat diye fazla çekirdek bulunur Adale hücrelerinin sınırları belirli değildir ve sitokinez (sitoplazma bölünmesi) görülmez Beynin kontrolünde, isteğimizle çalışırlar Düz kasa oranla daha hızlı kasılırlar Eklem bacaklılardaki kaslar bu tiptendir Buruşuk adale liflerinde açık ve koyu bantlar, özel proteinlerin öbür düzende sıralanmasından oluşur Bu proteinler aktin (açık) ve miyozin (koyu) dir 2 Düz Kaslar Düz kas hücreleri mekik şeklinde olup, Otonom asap sisteminin kontrolünde, isteğimiz haricen çalışırlar Kasılmaları yavaş ve düzenlidir Omurgalılarda sindirim, solunum, dolaşım, üreme ve boşaltım sistemlerinin duvarlarında bulunur Eklem bacaklılar hariç, omurgasız hayvanlar düz kaslara sahiptir Her hücrede bir tane çekirdek bulunur 3 Kalp Kası ( Miyokard) Dolgun kas yapısındadır, isteğimiz haricen çalışır Liflerindeki telcikler tek çekirdeklidir Çekirdekler hücrenin ortasında bulunur Kalp kası dallanmış bir yapıya sahiptir Adale telleri kısa boyludur Birbirine bağlandıkları yerlerde ara diskler bulunur B DOLGUN KASLARIN ÇALIŞMASI Astarlı kasların kasılması, aktin ve miyozin iplikçiklerinin birbiri içine kaymasıyla oluşur (Kayan iplikler hipoaaai) Bir kaplı adale demeti her tarafında ışığı az ve fazla kıran bölgeler vardır 1 Kasın Kasılma Evreleri Bir kasın kasılması ve gevşemesi sürecinde üç aşama ayırt edilir a Umma (Latent) Evresi : Uyarının uygulanması ile kasılmanın başlaması aralarında geçen süredir Yaklaşık 0,01 saniye sürer b Kasılma Evresi : Kasılmanın başladığı an ile gevşemenin başladığı lahza arasındaki süredir c Gevşeme Evresi : Kasın gevşeyerek eski halini almasıdır Takriben 0,05 saniye sürer 2 Fizyolojik Tetanoz Kasa arka arkaya uyarı verilirse, kas gevşemeye süre bulamaz, kasılı bir vaziyette kalır Bu duruma fizyolojik tetanoz denir 3 Kasılmanın Kimyasal Açıklanması Kasların kasılabilmesi için zorunlu enerji ilk önce ATP’den sağlanır Sonra sırasıyla, kreatin fosfat, glikoz ve glikojen kullanılır Kaslarda kasılma hemencecik bir takım maddelerin miktarı azalırken bazılarının miktarında çoğalma meydana gelir Kasların kasılması sinirler tarafından bahşedilen emirler ile olur Bu sinirlerin kastaki uçlarına “motor uç plağı denir Motor sırık plağına uyartı gelince sinir uçlarından asetil kolin salınır Bu madde kasın E retikulumundan ( sarkoplazmik retikulum) Ca++ iyonlarının aktin ve miyozin lifleri arasına salınmasını sağlar Ca++ iyonları varlığında ATP, ADP ile fosfata ayrılır ve kasılma için zorunlu enerji sağlanmış olur 4 Kasılmada “Ya daima ya hiç Prensibi Kas, eşik değeri altındaki uyarılara tepki göstermez Eşik değerindeki uyarıya ise tüm şiddetiyle tepki gösterir Dikkat şiddeti daha da artsa bile kasın verdiği tepki şiddeti değişmez Buna “ya hep ya hiç prensibi denir 5 Kas Tonusu Kaslar, çalışmadığı süre içerisinde bile eksik da olsa kasılı halde bulunurlar Buna kas tonusu denir