iltasyazilim
FD Üye
ISLÂMIN ESTETIK BOYUTU ÜZERINE
YrdDoçDr Mustafa KARATAS
Sanatta ve hayatta güzelligin kuramsal bilimi, insan bellegindeki ve duygularindaki güzelligin tezahürü olan estetik, sanatta, edebiyatta, yapitlarda, mimaride, giyim ve kusamda, musikîde hatta tüm varlik alaninda, güzel ile çirkinin, âhenk ile uyumsuzlugun, zarafet ile kabaligin, kemal ile nâkisin mihenk tasi ve de nirengi noktasidir Mantik, gerçege ermek için akla nasil kilavuzluk ediyorsa, estetik de güzeli bulmak için duyguya öyle yol göstermektedir
Hiç süphesiz Yüce Yaraticinin, alemleri emrine verdigi insanda görmesini istedigi en mükemmel olgulardan biri estetik olmalidir Zira O, yarattigini en güzel bir biçimde, her türlü kusur ve eksiklikten uzak yaratmistir Gökleri, yildizlarla adeta bir merasim gecesinde oldugu gibi milyonlarca fenerle donatmis, dünya üzerinde ise, canlilardan yüz binlerce tür bahsetmis, ayni tür içerisinde sayisiz kümeler ve üyeler meydana getirmistir Kuslar kendi içerisinde baska bir güzel, renkler insani büyüleyen sayisiz tonlariyla, daha bir hos, daha bir harikadir Kâinattaki yeknesaklik ve benzerlik içerisinde her insan, sanki ayri bir kâinat olarak yaratilmistir Tipki billur damlalardan olusan sularin harmanlandigi denizler gibi Kisaca Yüce yaraticinin ihsan ettigi güzellikleri saymak asla mümkün degildir Yusuf'un (as) cemali, Dâvud'un (as) lâhûtî sesi hep o ilahî nesenin akisleridir
Diger taraftan en son din olan Islâmiyet, gerek insanlar üzerinde, gerekse insanlarin islerinde en güzeli, en mükemmeli görmek istemekte, göze ve gönle hos gelene ulasmanin yollarini ögütlemektedir Yasamin her safhasinda hatta ibadet esnasinda dahi yüce duygulari harekete geçirecek mânevî hazzin elde edilmesini hedeflemektedir Örnegin namazlardaki saf düzeni ile karmasa ve karisikliga set çekerek insani düzen ve disipline alistirmaktadir Saflardaki bu âhenk ve hep birlikte hareket, en güzele ve en mükemmele erebilme çabasi olarak algilanmalidir Öte yandan hac ve umrede tavaf esnasinda melekleri sembolize ederek pervaneler gibi Kabe etrafinda topluca helezon seklinde dönen insanlarin manzarasi da, bediî duygulari çagristiran güzelliklerden degisik tablolar sunmaktadir
Allah Resulünün hayati incelendiginde, onun her isinde estetik duygusunun, hakim oldugu göze çarpmaktadir Zira güzel ve estetik olan her sey fitrat tarafindan benimsenecektir Nitekim o, Allah güzeldir, güzel olani severdemektedir Her konuda ümmetine örnek olan Hz Peygamber, mescitte itikafa girdiginde dahi hanimlarina saçlarini yikatir, taranir ve aynaya bakardi Öte yandan Allah Resûlü, bir gün vefat eden birinin cenaze merasimine katilmisti Ölenin yakinlari mezar kazdilar Ancak Allah'in Elçisi mezarin bir kösesinde düzeltilmemis bir yer gördü O tümsegin de kazilmasini istedi Yanindakiler, Az sonra üzerine toprak dökecegiz kapanacak, ne zarari olabilir!?dediler Bunun üzerine Hz Peygamber: Orayi da düzeltiniz; zira Müslüman yaptigi isi güzel yaparbuyurdu
Hz Peygamber'in bir savasta burnu kesilen sahâbîye, gümüsten taktirdigi burundan sikayeti üzerine, altin taktirmasina müsaade etmesi, saglik açisindan açiklanabilecegi gibi, estetik yönü de göz ardi edilemeyecek bir olaydir Allah Resulünün, agiz bakimi ve dis sagligi konusunda da ayni duyarliligi gösterdigine tanik olunmaktadir Öte yandan onun, çirkin olacagi için yalniz tek ayaga ayakkabi giyilmesini yasaklamasi da oldukça ilginçtir
Estetik süphesiz her alanda önemlidir Ancak giyim ve kusamda ayri bir önemi vardir Bugün her ne kadar Müslümanlarin bir kismi, belki de büyük çogunlugu sik ve zarif giyinemese de, Islâm dini, bunun aksine güzel giyinmeyi öngörmektedir Nitekim Kurâni Kerîm, toplum içerisine giren bir kimsenin örtünmekten öte, ziynet sayilan giysilerini giymesini emretmektedir: Ey Âdem ogullari! Her mescide gidisinizde ziynetlerinizi güzel elbiselerinizi giyiniz Bu âyetten, toplum arasina çikan insanlarin daha bir dikkatli davranmalari, giyim ve kusamlarina özen göstermeleri gerektigi anlatilmaktadir Hatta güzel giyinmekle kalmayip ziynet sayilabilecek esyalarini da takinarak en sik bir biçimde toplum huzuruna çikmalidir
Asri saadetten günümüze degin Islâm sanat tarihinde, estetigin eristigi boyutlar tartismasiz parmak isirtacak seviyededir Harflerin dile geldigi hüsnü hat sanati, renklerin ve sekillerin bayramini andiran tezhip ve minyatür sanatlari Müslümanlara ait sanat dallari arasinda estetigin en güzel sunuldugu alanlardir Buhûrîzâde Itrî Efendi'nin tekbirve salâvatta kullandigi lahûtî ses ve essiz beste musîkîde zirvedir Özellikle mimaride Müslümanlar adeta sanat yarisi içine girmisçesine harikalar meydana getirmisler, fizik ile metafizigin bulustugu ölümsüz eserler ortaya koymuslardir Süphesiz bunlar arasinda camilerin payi oldukça büyüktür Görenlerin büyülendigi Süleymaniye ve Selimiye camileri Mimar Sinan'in ve Türklerin erisilmesi imkansiz olan estetik zevkini hala dünyaya ilan etmektedir Öte yandan Sah Cihan'in, Mimar Sinan'in talebelerinden Mehmed Isa Çelebi'ye yaptirdigi Tac Mahal, mimari tarihçilere ve uzmanlarina göre dünyanin en güzel binasidir Bir güzellik ve zarafet sembolüdür Ayrica Müslümanlarin, hali ve kilim dokumalarindaki müstesna güzellikler, onlarin insana, sanata ve estetige verdikleri degeri göstermeye yeterlidir Kisaca Müslümanlarin tarihi pek çok sanat ve estetik harikalariyla doludur
Linkleri sadece kayıtlı üyelerimiz görebilirForumTR üyesi olmak için tıklayınız
YrdDoçDr Mustafa KARATAS
Sanatta ve hayatta güzelligin kuramsal bilimi, insan bellegindeki ve duygularindaki güzelligin tezahürü olan estetik, sanatta, edebiyatta, yapitlarda, mimaride, giyim ve kusamda, musikîde hatta tüm varlik alaninda, güzel ile çirkinin, âhenk ile uyumsuzlugun, zarafet ile kabaligin, kemal ile nâkisin mihenk tasi ve de nirengi noktasidir Mantik, gerçege ermek için akla nasil kilavuzluk ediyorsa, estetik de güzeli bulmak için duyguya öyle yol göstermektedir
Hiç süphesiz Yüce Yaraticinin, alemleri emrine verdigi insanda görmesini istedigi en mükemmel olgulardan biri estetik olmalidir Zira O, yarattigini en güzel bir biçimde, her türlü kusur ve eksiklikten uzak yaratmistir Gökleri, yildizlarla adeta bir merasim gecesinde oldugu gibi milyonlarca fenerle donatmis, dünya üzerinde ise, canlilardan yüz binlerce tür bahsetmis, ayni tür içerisinde sayisiz kümeler ve üyeler meydana getirmistir Kuslar kendi içerisinde baska bir güzel, renkler insani büyüleyen sayisiz tonlariyla, daha bir hos, daha bir harikadir Kâinattaki yeknesaklik ve benzerlik içerisinde her insan, sanki ayri bir kâinat olarak yaratilmistir Tipki billur damlalardan olusan sularin harmanlandigi denizler gibi Kisaca Yüce yaraticinin ihsan ettigi güzellikleri saymak asla mümkün degildir Yusuf'un (as) cemali, Dâvud'un (as) lâhûtî sesi hep o ilahî nesenin akisleridir
Diger taraftan en son din olan Islâmiyet, gerek insanlar üzerinde, gerekse insanlarin islerinde en güzeli, en mükemmeli görmek istemekte, göze ve gönle hos gelene ulasmanin yollarini ögütlemektedir Yasamin her safhasinda hatta ibadet esnasinda dahi yüce duygulari harekete geçirecek mânevî hazzin elde edilmesini hedeflemektedir Örnegin namazlardaki saf düzeni ile karmasa ve karisikliga set çekerek insani düzen ve disipline alistirmaktadir Saflardaki bu âhenk ve hep birlikte hareket, en güzele ve en mükemmele erebilme çabasi olarak algilanmalidir Öte yandan hac ve umrede tavaf esnasinda melekleri sembolize ederek pervaneler gibi Kabe etrafinda topluca helezon seklinde dönen insanlarin manzarasi da, bediî duygulari çagristiran güzelliklerden degisik tablolar sunmaktadir
Allah Resulünün hayati incelendiginde, onun her isinde estetik duygusunun, hakim oldugu göze çarpmaktadir Zira güzel ve estetik olan her sey fitrat tarafindan benimsenecektir Nitekim o, Allah güzeldir, güzel olani severdemektedir Her konuda ümmetine örnek olan Hz Peygamber, mescitte itikafa girdiginde dahi hanimlarina saçlarini yikatir, taranir ve aynaya bakardi Öte yandan Allah Resûlü, bir gün vefat eden birinin cenaze merasimine katilmisti Ölenin yakinlari mezar kazdilar Ancak Allah'in Elçisi mezarin bir kösesinde düzeltilmemis bir yer gördü O tümsegin de kazilmasini istedi Yanindakiler, Az sonra üzerine toprak dökecegiz kapanacak, ne zarari olabilir!?dediler Bunun üzerine Hz Peygamber: Orayi da düzeltiniz; zira Müslüman yaptigi isi güzel yaparbuyurdu
Hz Peygamber'in bir savasta burnu kesilen sahâbîye, gümüsten taktirdigi burundan sikayeti üzerine, altin taktirmasina müsaade etmesi, saglik açisindan açiklanabilecegi gibi, estetik yönü de göz ardi edilemeyecek bir olaydir Allah Resulünün, agiz bakimi ve dis sagligi konusunda da ayni duyarliligi gösterdigine tanik olunmaktadir Öte yandan onun, çirkin olacagi için yalniz tek ayaga ayakkabi giyilmesini yasaklamasi da oldukça ilginçtir
Estetik süphesiz her alanda önemlidir Ancak giyim ve kusamda ayri bir önemi vardir Bugün her ne kadar Müslümanlarin bir kismi, belki de büyük çogunlugu sik ve zarif giyinemese de, Islâm dini, bunun aksine güzel giyinmeyi öngörmektedir Nitekim Kurâni Kerîm, toplum içerisine giren bir kimsenin örtünmekten öte, ziynet sayilan giysilerini giymesini emretmektedir: Ey Âdem ogullari! Her mescide gidisinizde ziynetlerinizi güzel elbiselerinizi giyiniz Bu âyetten, toplum arasina çikan insanlarin daha bir dikkatli davranmalari, giyim ve kusamlarina özen göstermeleri gerektigi anlatilmaktadir Hatta güzel giyinmekle kalmayip ziynet sayilabilecek esyalarini da takinarak en sik bir biçimde toplum huzuruna çikmalidir
Asri saadetten günümüze degin Islâm sanat tarihinde, estetigin eristigi boyutlar tartismasiz parmak isirtacak seviyededir Harflerin dile geldigi hüsnü hat sanati, renklerin ve sekillerin bayramini andiran tezhip ve minyatür sanatlari Müslümanlara ait sanat dallari arasinda estetigin en güzel sunuldugu alanlardir Buhûrîzâde Itrî Efendi'nin tekbirve salâvatta kullandigi lahûtî ses ve essiz beste musîkîde zirvedir Özellikle mimaride Müslümanlar adeta sanat yarisi içine girmisçesine harikalar meydana getirmisler, fizik ile metafizigin bulustugu ölümsüz eserler ortaya koymuslardir Süphesiz bunlar arasinda camilerin payi oldukça büyüktür Görenlerin büyülendigi Süleymaniye ve Selimiye camileri Mimar Sinan'in ve Türklerin erisilmesi imkansiz olan estetik zevkini hala dünyaya ilan etmektedir Öte yandan Sah Cihan'in, Mimar Sinan'in talebelerinden Mehmed Isa Çelebi'ye yaptirdigi Tac Mahal, mimari tarihçilere ve uzmanlarina göre dünyanin en güzel binasidir Bir güzellik ve zarafet sembolüdür Ayrica Müslümanlarin, hali ve kilim dokumalarindaki müstesna güzellikler, onlarin insana, sanata ve estetige verdikleri degeri göstermeye yeterlidir Kisaca Müslümanlarin tarihi pek çok sanat ve estetik harikalariyla doludur
Linkleri sadece kayıtlı üyelerimiz görebilirForumTR üyesi olmak için tıklayınız