iltasyazilim
FD Üye
(Şeytan ALLAHü Teala'ya karşı);Elbette senin kullarından belli bir nasib edineceğimOnları mulaka saptıracağım,muhakkak onları(boş)kuruntulara düşüreceğim,kesin olarak onlara emredecğim de,ALLAH'ın yarattığını değiştirecekler dediKim ALLAH'ı bırakıpta seytanı dost edinirse,elbette apaçık bir ziyana düşmüştür(Nisa Suresi 118119ayetler) İslâm dini, insanın yaratılıştan var olan güzelliklerini daha belirgin hâle getiren,takı takma, saçları tarama,
meşru ölçüde süslenme ve güzel giyinme gibi davranışlarını mübah kılmıştır
Müslümanlara helal kılınan süslenmenin sınırları vardır; süslenen, güzelleşerek alımlı hale gelen insan, gurura kapılmamalı; kendisine verilen bu nimetin Allah'tan
olduğunu hatırdan çıkarmamalıdır
Yeryüzünde kabara kabara yürümeÇünkü sen yeri yırtamazsın; boyca da dağlara erişemezsin(elIsra, 1737)
buyuran Allah,müslümanlardan alçak gönüllü olmalarını istemekte;gurur ve kibrin şeytanın bir özelliği olduğunu hatırlatmaktadır
Canlılar içerisinde insana özgü bir davranış olan giyinmenin ve süslenip,güzel görünme şeklinde iki temel gaye görülür
Esasen tabii bir ihtiyaç ve yönelişi ifade eden süslenmenin dini ilgilendirmesi,insanların bu konuda taşıdığı zaafların,sapabilecekleri aşırılıkların ve olumsuz etkileşimlerin insanın asli yapı ve kimliğini,cinsler ve insanlar arası münasebetlerin dengesini bozabileceği endişesiyledir
Bunun için İslam dini esasen serbest ve mübah olmuş temel kural olmakla birlikte,insanların zaaf ve temayüllerinin sapma noktasına varması ve toplumsal bünyenin bozulmasını önlemek maksadıyla süslenme ile ilgili bazı temel ölçüler ve kısıtlamalar getirmiştir
Yüce ALLAH,insanı ve insanı çevreleyen varlıkları hayranlıkla seyredilmeye değer bir ahenk ve güzellik içinde yaratmış,insanı da estetik duygusuyla donatarak onu güzel görünmeye,güzele ve güzelliğe metfun kılmıştır
Kur'anı Kerim'de ALLAH'ın dünyayı ve gök yüzünü çeşitli güzelliklerle süslediği,insanoğlu için dünyada bir çok güzelliğin yaratıldığı, cennetin de hayal ötesi güzelliklerle dolu olduğu sıklıkla hatırlatılır
Kur'anı Kerim'de Rahman suresi 22 ve 23ayetlerde ;
Her iki denizden de inci ve mercan çıkarO halde Rabbınızın hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz? buyrulur
Yine yüce ALLAH çeşitli ayetlerde:
Ahirette müslümanlara vadedilen Cennet ise göz kamaştırıcı güzelliktedir; gözlerinin hoşlanacağı ne varsa oradadır (ezZuhruf, 4371); Orada yaslanılacak koltuklar, ipekli elbiseler, gümüş kaplar billur kâseler, zencefil karısımı kâseler, atlastan elbiseler, bilezikler vardır, ne yana bakarsan bak ulu bir saltanat(elInsan, 761122) buyurmak suretiyle bütün bu güzelliklerin hep estetik duygusunu insanlara tattırır
Ancak Kur'an, bütün bu nimet ve güzelliklerin geçici olup,Allah'ı tanımaya O'na şükredip kulluk etmeye vesile olduğu takdirde bir anlam kazanacağını,insanın dünya hayatının güzellik ve nimetlerine dalıp ALLAH'ı unutmasın,O'na nankörlük etmesinin de affedilmez bir yanlışlık olduğu önemle vurgulanır
İslam bu çerçevede güzelliği,estetik değerleri,süsü ve süslenmeyi fert ve toplum açısından bazı kayıtlar ve şartlar getirmiştir
Kur'anı Kerim'de A'raf suresi 32ayette:
ALLAH'ın kulları için yarattığı süsü ve güzel rızıkları kim haram kıldı?De ki;onlar dünya hayatında,özellikle kıyamet gününde Mü'minlerindirbuyrulmuş ve insanın temiz ve güzel olması istemiştir
Bir gün Rasülüllah(SAV)'e:
Ya Rasül!(SAV) güzel giyinme hakkında ne buyurursunuz?diye soruyorlarRasülüllah(SAV):
ALLAH güzeldir güzeli severbuyurmuş,kendisi de şahsi hayatında daima temiz ve düzenli olmuş,sade ve güzel giyinmeyi,güzel koku sürünmeyi teşvik etmiştir
Bizim için her konuda örnek olan HzPeygamber(SAV)in bu konudaki tutum ve davranışları yine bizim için örnek alınmalıÇünkü Cenabı Hak Ahzab Suresi 21ayette:
Sizin için ALLAH'ı ve ahiret gününü arzu eden ve ALLAH'ı çok zikreden kimseler için,ALLAH'ın Rasülünde güzel bir örnek vardırbuyurmuşlardır
O halde; süslenme ve güzel görünmede de bizler için örnek Rasülüllah(SAV) dirO nasıl süslendiyse,O nasıl süslenmeye müsaade ettiyse bizde O'nun yolunu takip etmek mecburiyetindeyizÇünkü;Peygamberimiz:
Size iki emanet bırakıyorum onlara sımsıkı sarıldığınız müddetçe asla sapıklığa düşmezsinizO iki emanet Kur'an ve sünnettir
Bizlerde Kur'an ve sünnet çerçevesinde süslenme ve güzel görünme gayretinde olmalıyız
Kur'anı Kerim'de Nur suresi 31ayette:
Kadınların yabancı erkeklere ziynetlerini ve güzelliklerini göstermeleri,yolda bunu teşhir edecek hatta hissettirecek şekilde yürümeleri kınanarak,süslenme ve güzelliğin yabancılara karşı cinsel çekicilik ve uyarı aracı olarak kullanılması yasaklanmıştır
HzPeygamber de kadınları ev içinde kocalarına karşı güzel olmaya süslenmeye teşvik etmiş,fakat süslenmede ve ziynet eşyası kullanımında aşırılığa lüx ve israfa kaçmayı yasaklamıştır
Şüphesiz kadının kocasına karşı kendini son derece temiz tutması, güzel koku sürmesi ve tertemiz elbise giymesi müstehabdır
Başkası görsün diye kendini süsleyip sokağa çıkması ise haramdır
İbn Mes´ud (ra) den yapılan rivayete göre;
Allah (cc) güzel görünmek için döğme yaptıran kadınlara, yüzünün kıllarını aldıran kadınlara, dişlerini tıraş ettirerek aralarını açtıran kadınlara, Allah´ın yarattığı (biçim, renk ve görünümü) değiştiren kadınlara lanet etmiştir
İbn Mes´ud (ra) devamla diyor ki: Allah´ın Resulü´nün lanetlediği kimseyi ben niçin lanetlemeyeyim(Buharîtefsîr: 59, talak: 5), libas: 82, 84, 85, 87 Müslimlibas: 120 Tirmızî edeb:33)
Çünkü İslam fitneye sebebiyet verecek, şehvetleri tahrîk ve teşvikte bulunacak her türlü söz ve davranışı yasaklamıştır
Erkeklerin ipek ve altını, giyim,takı ve süs aracı olarak kullanmasını yasaklaması da benzeri bir anlam taşır
Peygamberimiz (sav) şöyle buyuruyor:
Elbisenizi yıkayınız Saçlarınızı düzeltiniz Dişlerinizi misvaklayınız Tertemiz olmaya ve güzelleşmeye çalışınız Zira İsrailoğulları böyle yapmadığı için kadınları zinaya düştüler(C Sağîr: 148)
İslam, erkeklerin saç, sakal ve bıyıklarını başıboş bırakmamasını ister Rasûlüllah'ın saçlarını taradığı, yağladığı bazan uzatıp bazan kısalttığı bildirilmekte; saçı başı dağınık olan bir adam için Şu şahıs saçını yatıştıracak birşey bulamaz mıydı?diye sitem ettiği rivayet edilmektedir
Yüce ALLAH,insanları en güzel şekilde,dengeli ahenkli bir surette yaratmakla kalmamış,insanlara makul ve mutedil ölçüler içerisinde süslenmelerine,güzelliklerini korumalarına,güzel görünmelerine de izin vermiş,hatta bunu teşvik etmiştir
Buna karşılık,insanın yaratılıştan gelen özellik ve şeklini değiştirmeyi,fıtratı bozmayı hedef alan tasarruf ve müdahaleleri yasaklamış,yaradılışı değiştirmenin şeytanın emrine uyma olacağını açıkça beyan etmiştir
Yüce ALLAH(NİSA SURESİ 118119Ayetler)
(Şeytan ALLAHü Teala'ya karşı);Elbette senin kullarından belli bir nasib edineceğim Onları mulaka saptıracağım,muhakkak onları(boş)kuruntulara düşüreceğim,kesin olarak onlara emredecğim de,ALLAH'ın yarattığını değiştireceklerdediKim ALLAH'ı bırakıpta seytanı dost edinirse,elbette apaçık bir ziyana düşmüştürbuyurarak yaradılışı değiştirmeyi hedef alan her türlü tasarrufun ALLAH'ı bırakıp şeytanı dost edinme olacağı uyarısını yapmıştır
Müfessirler;ALLAH'ın yarattığını değiştirmekten maksadın ne olduğu hakkında iki görüş açıklamışlar
1Bu ALLAH'ın dinini değiştirmektir
Said ibn Cübeyr , Said ibn Müseyyeb,Hasanı Basri,Dahhak,Mücahid,Suddi,Nehai,Katade (RA) Bu görüştedirlerBunun 1açıklaması:
Yüce ALLAH insanları İslam fıtratı üzere yaratmıştır
(Ey Muhammed)Dosdoğru olarak yüzünü dine,ALLAH'ın fıtratına çevir ki,insanları o fıtrat üzere yaratmıştırALLAH'ın yaratışında hiçbir değişme yoktur(Rum Suresi 30ayet)
Ayette ki ifadeye göre kim bundan sonra küfre saparsa,böylece,ALLAH'ın insanları üzerine yarattığı fıtratı değiştirmiş olur
2açıklama ise;
ALLAH'ın dinini değiştirmekten maksat,helali harama veya haramı helale çevirmektir
demişlerdir
2Buradaki değiştirme zahire taallük eden bütün halleri değiştirme manasına gelir
a)Hasnı Basri (RA):Bundan maksat kadınların eğreti saç(peruk)taktırmaları gibi,ALLAH'ın yarattığını değiştirmek
b)İbni Zeyd (RA):Erkeklerin kadınlar gibi,kadınların da erkekler gibi davranmaları olduğunu söylemiştir
Günümüzde çok yaygın hale gelen tedaviden ziyade vücudun dış görünüşünü güzelleştirmeyi amaçlayan estetik ameliyatlar hakkında,klasik fıkıh literatüründe özel bir açklamanın bulunmaması gayet doğaldır
HzPeygamber döneminde UFRECE adlı sahabinin savaşta burnu kopmuş,yerine gümüşten suni bir burun yaptırmıştıAncak bu gümüşten burunun koku yapması üzerine HzPeygamber(SAV)bu sahabinin altından burun yaptırmasına müsaade etmiştir
Burada ALLAH'ın yarattığı şekli değiştirme değil ihtiyaç bulunması ve tedavi amacı söz konusudur
Fakat günümüze baktığımızda estetik ameliyatların çoğu tedavi amaçlı değil insanlara güzel görünme hevesiyle yapılan ameliyatlardır
Fıkıh alimlerin görüşleri dikkate alınırsa vücut üzerinde yapılan tasarruflarda tedavi ve zaruriyetin bulunması esas alınır
Nitekim,(insanın)doğuştan fazla bir uzvu,mesela parmağı,dişi kestirmeyi,yaratıldığı hal ve şekli değiştirme değil,hilkate,normale dönüş ve herhangi bir zararın izalesi olarak değerlendirildiğinden caizdir
Bu görüşten yola çıkarak bir kimsenin manen eziyet görmesine ve aşağılanmasına yol açan fazlalıkların ve şekil bozukluklarının,yanıkların,şaşılığın vbnin giderilmesi tedavi mahiyetinde olup caizdirÇünkü buna ihtiyaç vardır
Günümüze baktığımızda oldukça yaygın olan estetik cerrahi müdahalenin önemli bir kısmı;burun,çene,kulak,göğüs,bacak gibi uzuvların daha güzel görünüp,kişiyi daha genç göstermesi amacıyla yapılmaktadır
Yaşlanma ile ciltte meydana gelen kırışıklıkların giderilmesi,yüz cildinin gerilmesi,hareketsizliğin,aşırı beslenmenin,hormonal dengesizliğin yol açtığı aşırı şişmanlığın giderilip vücut yağlarının ameliyatla alınması gibi estetik ameliyatlarda,tedaviden ziyade estetik duygusu,insanlar arasında daha genç,dinç ve güzel görünme gayesi hakimdir
Bu da hilkati değiştirme,ALLAH'ın yarattığı şekil ve sureti bozma ve değiştirme dolayısıyla da insanları aldatma yasağı çerçevesine girmektedir
Nitekim Peygamberimiz (sas), süslenmek maksadıyla vücutlarına dövme yapan veya yaptıranları, dişlerini yontarak seyrekleştiren ve şeklini değiştirenleri kınamıştır
Bu itibarla, Allah'ın yarattığı şekli beğenmeyerek, ameliyatla bazı organların şekillerini değiştirmek, doğal güzelliğin üzerinde güzellik aramak dinen caiz değildir
Bütün bu açıklamalardan sonra özetleyecek olursak süslenme estetikte aranan şartlar şunlardır:
1Süslenen, güzelleşerek alımlı hale gelen insan, gurura kapılmamalı; kendisine verilen bu nimetin Allah'tan olduğunu asla hatırından çıkarmamalıdır
2Esasen tabii bir ihtiyaç ve yönelişi ifade eden süslenme,zaafa,sapabilecek aşırılıklara ve olumsuz etkileşimlere, insanın asli yapı ve kimliğini,cinsler ve insanlar arası münasebetlerin dengesini bozmayacak şekilde olacaktır
3 Kişi süslenme ve güzelliğin ancak; ALLAH'ın vermiş olduğu bütün nimet ve güzelliklerin geçici olup,O'nu tanımaya O'na şükredip kulluk etmeye vesile olduğu takdirde bir anlam kazanacağını unutmayacaktır
4 Kadınlar; yabancı erkeklere ziynetlerini ve güzelliklerini göstermeyecek,yolda bunu teşhir edecek, hatta hissettirecek şekilde yürümeyecek,süslenme ve güzelliğin yabancılara karşı cinsel çekicilik ve uyarı aracı olarak kullanılmaması gerektiğini asla unutmayacaklardır
5 Kadınlar; ev içinde kocalarına karşı güzel olmaya süslenmeye gayret edecek,fakat süslenmede ve ziynet eşyası kullanımında aşırılığa lüx ve israfa kaçmayacaklardırÇünkükadının başkası görsün diye kendini süsleyip sokağa çıkması haramdır
6 Erkeklerin; ipek ve altın giyim,takı ve süs aracı olarak kullanmasını yasaklanmıştır
7 İnsanın yaratılıştan gelen özellik ve şeklini değiştirmeyi,fıtratı bozmayı hedef alan tasarruf ve müdahaleler yasaklamış,yaradılışı değiştirmenin şeytanın emrine uyma olacağını açıkça beyan etmiştir
8Vücut üzerinde tasarrufa,estetik cerrahi ve müdahaleye ancak bir tür tedavi olarak tıbbi ihtiyaç ve
zaruret halinde başvurmalı,bu ölçünün dışına çıkılmamalıdır
9Estetikte;daha kolay ve basit başka bir yol ve usulün olmaması gerekir
10Amaç yaratılışı değiştirmek olmamalı,doğuştan taşıdığı özellik ve şekli,yaşın ve tabiatın icabı vaki olan gelişmeleri değiştirme kaste taşımamalıdır
11Hile,aldatma ve yanlış anlamaya yol açmamalı,böyle bir amaç taşımamalıdır
12Karşı cinse benzeme kastı olmamalıdır
13Müdahalenin yapılmasının zanna dayanan bir yararı,yapılmasının da fiili ve halen mevcut bir zararı bulunmalıdır
İşte saymış olduğumuz bu şartlar ve bu hususlar dikkate alınarak süslenme ve estetik uygulanabilir
meşru ölçüde süslenme ve güzel giyinme gibi davranışlarını mübah kılmıştır
Müslümanlara helal kılınan süslenmenin sınırları vardır; süslenen, güzelleşerek alımlı hale gelen insan, gurura kapılmamalı; kendisine verilen bu nimetin Allah'tan
olduğunu hatırdan çıkarmamalıdır
Yeryüzünde kabara kabara yürümeÇünkü sen yeri yırtamazsın; boyca da dağlara erişemezsin(elIsra, 1737)
buyuran Allah,müslümanlardan alçak gönüllü olmalarını istemekte;gurur ve kibrin şeytanın bir özelliği olduğunu hatırlatmaktadır
Canlılar içerisinde insana özgü bir davranış olan giyinmenin ve süslenip,güzel görünme şeklinde iki temel gaye görülür
Esasen tabii bir ihtiyaç ve yönelişi ifade eden süslenmenin dini ilgilendirmesi,insanların bu konuda taşıdığı zaafların,sapabilecekleri aşırılıkların ve olumsuz etkileşimlerin insanın asli yapı ve kimliğini,cinsler ve insanlar arası münasebetlerin dengesini bozabileceği endişesiyledir
Bunun için İslam dini esasen serbest ve mübah olmuş temel kural olmakla birlikte,insanların zaaf ve temayüllerinin sapma noktasına varması ve toplumsal bünyenin bozulmasını önlemek maksadıyla süslenme ile ilgili bazı temel ölçüler ve kısıtlamalar getirmiştir
Yüce ALLAH,insanı ve insanı çevreleyen varlıkları hayranlıkla seyredilmeye değer bir ahenk ve güzellik içinde yaratmış,insanı da estetik duygusuyla donatarak onu güzel görünmeye,güzele ve güzelliğe metfun kılmıştır
Kur'anı Kerim'de ALLAH'ın dünyayı ve gök yüzünü çeşitli güzelliklerle süslediği,insanoğlu için dünyada bir çok güzelliğin yaratıldığı, cennetin de hayal ötesi güzelliklerle dolu olduğu sıklıkla hatırlatılır
Kur'anı Kerim'de Rahman suresi 22 ve 23ayetlerde ;
Her iki denizden de inci ve mercan çıkarO halde Rabbınızın hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz? buyrulur
Yine yüce ALLAH çeşitli ayetlerde:
Ahirette müslümanlara vadedilen Cennet ise göz kamaştırıcı güzelliktedir; gözlerinin hoşlanacağı ne varsa oradadır (ezZuhruf, 4371); Orada yaslanılacak koltuklar, ipekli elbiseler, gümüş kaplar billur kâseler, zencefil karısımı kâseler, atlastan elbiseler, bilezikler vardır, ne yana bakarsan bak ulu bir saltanat(elInsan, 761122) buyurmak suretiyle bütün bu güzelliklerin hep estetik duygusunu insanlara tattırır
Ancak Kur'an, bütün bu nimet ve güzelliklerin geçici olup,Allah'ı tanımaya O'na şükredip kulluk etmeye vesile olduğu takdirde bir anlam kazanacağını,insanın dünya hayatının güzellik ve nimetlerine dalıp ALLAH'ı unutmasın,O'na nankörlük etmesinin de affedilmez bir yanlışlık olduğu önemle vurgulanır
İslam bu çerçevede güzelliği,estetik değerleri,süsü ve süslenmeyi fert ve toplum açısından bazı kayıtlar ve şartlar getirmiştir
Kur'anı Kerim'de A'raf suresi 32ayette:
ALLAH'ın kulları için yarattığı süsü ve güzel rızıkları kim haram kıldı?De ki;onlar dünya hayatında,özellikle kıyamet gününde Mü'minlerindirbuyrulmuş ve insanın temiz ve güzel olması istemiştir
Bir gün Rasülüllah(SAV)'e:
Ya Rasül!(SAV) güzel giyinme hakkında ne buyurursunuz?diye soruyorlarRasülüllah(SAV):
ALLAH güzeldir güzeli severbuyurmuş,kendisi de şahsi hayatında daima temiz ve düzenli olmuş,sade ve güzel giyinmeyi,güzel koku sürünmeyi teşvik etmiştir
Bizim için her konuda örnek olan HzPeygamber(SAV)in bu konudaki tutum ve davranışları yine bizim için örnek alınmalıÇünkü Cenabı Hak Ahzab Suresi 21ayette:
Sizin için ALLAH'ı ve ahiret gününü arzu eden ve ALLAH'ı çok zikreden kimseler için,ALLAH'ın Rasülünde güzel bir örnek vardırbuyurmuşlardır
O halde; süslenme ve güzel görünmede de bizler için örnek Rasülüllah(SAV) dirO nasıl süslendiyse,O nasıl süslenmeye müsaade ettiyse bizde O'nun yolunu takip etmek mecburiyetindeyizÇünkü;Peygamberimiz:
Size iki emanet bırakıyorum onlara sımsıkı sarıldığınız müddetçe asla sapıklığa düşmezsinizO iki emanet Kur'an ve sünnettir
Bizlerde Kur'an ve sünnet çerçevesinde süslenme ve güzel görünme gayretinde olmalıyız
Kur'anı Kerim'de Nur suresi 31ayette:
Kadınların yabancı erkeklere ziynetlerini ve güzelliklerini göstermeleri,yolda bunu teşhir edecek hatta hissettirecek şekilde yürümeleri kınanarak,süslenme ve güzelliğin yabancılara karşı cinsel çekicilik ve uyarı aracı olarak kullanılması yasaklanmıştır
HzPeygamber de kadınları ev içinde kocalarına karşı güzel olmaya süslenmeye teşvik etmiş,fakat süslenmede ve ziynet eşyası kullanımında aşırılığa lüx ve israfa kaçmayı yasaklamıştır
Şüphesiz kadının kocasına karşı kendini son derece temiz tutması, güzel koku sürmesi ve tertemiz elbise giymesi müstehabdır
Başkası görsün diye kendini süsleyip sokağa çıkması ise haramdır
İbn Mes´ud (ra) den yapılan rivayete göre;
Allah (cc) güzel görünmek için döğme yaptıran kadınlara, yüzünün kıllarını aldıran kadınlara, dişlerini tıraş ettirerek aralarını açtıran kadınlara, Allah´ın yarattığı (biçim, renk ve görünümü) değiştiren kadınlara lanet etmiştir
İbn Mes´ud (ra) devamla diyor ki: Allah´ın Resulü´nün lanetlediği kimseyi ben niçin lanetlemeyeyim(Buharîtefsîr: 59, talak: 5), libas: 82, 84, 85, 87 Müslimlibas: 120 Tirmızî edeb:33)
Çünkü İslam fitneye sebebiyet verecek, şehvetleri tahrîk ve teşvikte bulunacak her türlü söz ve davranışı yasaklamıştır
Erkeklerin ipek ve altını, giyim,takı ve süs aracı olarak kullanmasını yasaklaması da benzeri bir anlam taşır
Peygamberimiz (sav) şöyle buyuruyor:
Elbisenizi yıkayınız Saçlarınızı düzeltiniz Dişlerinizi misvaklayınız Tertemiz olmaya ve güzelleşmeye çalışınız Zira İsrailoğulları böyle yapmadığı için kadınları zinaya düştüler(C Sağîr: 148)
İslam, erkeklerin saç, sakal ve bıyıklarını başıboş bırakmamasını ister Rasûlüllah'ın saçlarını taradığı, yağladığı bazan uzatıp bazan kısalttığı bildirilmekte; saçı başı dağınık olan bir adam için Şu şahıs saçını yatıştıracak birşey bulamaz mıydı?diye sitem ettiği rivayet edilmektedir
Yüce ALLAH,insanları en güzel şekilde,dengeli ahenkli bir surette yaratmakla kalmamış,insanlara makul ve mutedil ölçüler içerisinde süslenmelerine,güzelliklerini korumalarına,güzel görünmelerine de izin vermiş,hatta bunu teşvik etmiştir
Buna karşılık,insanın yaratılıştan gelen özellik ve şeklini değiştirmeyi,fıtratı bozmayı hedef alan tasarruf ve müdahaleleri yasaklamış,yaradılışı değiştirmenin şeytanın emrine uyma olacağını açıkça beyan etmiştir
Yüce ALLAH(NİSA SURESİ 118119Ayetler)
(Şeytan ALLAHü Teala'ya karşı);Elbette senin kullarından belli bir nasib edineceğim Onları mulaka saptıracağım,muhakkak onları(boş)kuruntulara düşüreceğim,kesin olarak onlara emredecğim de,ALLAH'ın yarattığını değiştireceklerdediKim ALLAH'ı bırakıpta seytanı dost edinirse,elbette apaçık bir ziyana düşmüştürbuyurarak yaradılışı değiştirmeyi hedef alan her türlü tasarrufun ALLAH'ı bırakıp şeytanı dost edinme olacağı uyarısını yapmıştır
Müfessirler;ALLAH'ın yarattığını değiştirmekten maksadın ne olduğu hakkında iki görüş açıklamışlar
1Bu ALLAH'ın dinini değiştirmektir
Said ibn Cübeyr , Said ibn Müseyyeb,Hasanı Basri,Dahhak,Mücahid,Suddi,Nehai,Katade (RA) Bu görüştedirlerBunun 1açıklaması:
Yüce ALLAH insanları İslam fıtratı üzere yaratmıştır
(Ey Muhammed)Dosdoğru olarak yüzünü dine,ALLAH'ın fıtratına çevir ki,insanları o fıtrat üzere yaratmıştırALLAH'ın yaratışında hiçbir değişme yoktur(Rum Suresi 30ayet)
Ayette ki ifadeye göre kim bundan sonra küfre saparsa,böylece,ALLAH'ın insanları üzerine yarattığı fıtratı değiştirmiş olur
2açıklama ise;
ALLAH'ın dinini değiştirmekten maksat,helali harama veya haramı helale çevirmektir
demişlerdir
2Buradaki değiştirme zahire taallük eden bütün halleri değiştirme manasına gelir
a)Hasnı Basri (RA):Bundan maksat kadınların eğreti saç(peruk)taktırmaları gibi,ALLAH'ın yarattığını değiştirmek
b)İbni Zeyd (RA):Erkeklerin kadınlar gibi,kadınların da erkekler gibi davranmaları olduğunu söylemiştir
Günümüzde çok yaygın hale gelen tedaviden ziyade vücudun dış görünüşünü güzelleştirmeyi amaçlayan estetik ameliyatlar hakkında,klasik fıkıh literatüründe özel bir açklamanın bulunmaması gayet doğaldır
HzPeygamber döneminde UFRECE adlı sahabinin savaşta burnu kopmuş,yerine gümüşten suni bir burun yaptırmıştıAncak bu gümüşten burunun koku yapması üzerine HzPeygamber(SAV)bu sahabinin altından burun yaptırmasına müsaade etmiştir
Burada ALLAH'ın yarattığı şekli değiştirme değil ihtiyaç bulunması ve tedavi amacı söz konusudur
Fakat günümüze baktığımızda estetik ameliyatların çoğu tedavi amaçlı değil insanlara güzel görünme hevesiyle yapılan ameliyatlardır
Fıkıh alimlerin görüşleri dikkate alınırsa vücut üzerinde yapılan tasarruflarda tedavi ve zaruriyetin bulunması esas alınır
Nitekim,(insanın)doğuştan fazla bir uzvu,mesela parmağı,dişi kestirmeyi,yaratıldığı hal ve şekli değiştirme değil,hilkate,normale dönüş ve herhangi bir zararın izalesi olarak değerlendirildiğinden caizdir
Bu görüşten yola çıkarak bir kimsenin manen eziyet görmesine ve aşağılanmasına yol açan fazlalıkların ve şekil bozukluklarının,yanıkların,şaşılığın vbnin giderilmesi tedavi mahiyetinde olup caizdirÇünkü buna ihtiyaç vardır
Günümüze baktığımızda oldukça yaygın olan estetik cerrahi müdahalenin önemli bir kısmı;burun,çene,kulak,göğüs,bacak gibi uzuvların daha güzel görünüp,kişiyi daha genç göstermesi amacıyla yapılmaktadır
Yaşlanma ile ciltte meydana gelen kırışıklıkların giderilmesi,yüz cildinin gerilmesi,hareketsizliğin,aşırı beslenmenin,hormonal dengesizliğin yol açtığı aşırı şişmanlığın giderilip vücut yağlarının ameliyatla alınması gibi estetik ameliyatlarda,tedaviden ziyade estetik duygusu,insanlar arasında daha genç,dinç ve güzel görünme gayesi hakimdir
Bu da hilkati değiştirme,ALLAH'ın yarattığı şekil ve sureti bozma ve değiştirme dolayısıyla da insanları aldatma yasağı çerçevesine girmektedir
Nitekim Peygamberimiz (sas), süslenmek maksadıyla vücutlarına dövme yapan veya yaptıranları, dişlerini yontarak seyrekleştiren ve şeklini değiştirenleri kınamıştır
Bu itibarla, Allah'ın yarattığı şekli beğenmeyerek, ameliyatla bazı organların şekillerini değiştirmek, doğal güzelliğin üzerinde güzellik aramak dinen caiz değildir
Bütün bu açıklamalardan sonra özetleyecek olursak süslenme estetikte aranan şartlar şunlardır:
1Süslenen, güzelleşerek alımlı hale gelen insan, gurura kapılmamalı; kendisine verilen bu nimetin Allah'tan olduğunu asla hatırından çıkarmamalıdır
2Esasen tabii bir ihtiyaç ve yönelişi ifade eden süslenme,zaafa,sapabilecek aşırılıklara ve olumsuz etkileşimlere, insanın asli yapı ve kimliğini,cinsler ve insanlar arası münasebetlerin dengesini bozmayacak şekilde olacaktır
3 Kişi süslenme ve güzelliğin ancak; ALLAH'ın vermiş olduğu bütün nimet ve güzelliklerin geçici olup,O'nu tanımaya O'na şükredip kulluk etmeye vesile olduğu takdirde bir anlam kazanacağını unutmayacaktır
4 Kadınlar; yabancı erkeklere ziynetlerini ve güzelliklerini göstermeyecek,yolda bunu teşhir edecek, hatta hissettirecek şekilde yürümeyecek,süslenme ve güzelliğin yabancılara karşı cinsel çekicilik ve uyarı aracı olarak kullanılmaması gerektiğini asla unutmayacaklardır
5 Kadınlar; ev içinde kocalarına karşı güzel olmaya süslenmeye gayret edecek,fakat süslenmede ve ziynet eşyası kullanımında aşırılığa lüx ve israfa kaçmayacaklardırÇünkükadının başkası görsün diye kendini süsleyip sokağa çıkması haramdır
6 Erkeklerin; ipek ve altın giyim,takı ve süs aracı olarak kullanmasını yasaklanmıştır
7 İnsanın yaratılıştan gelen özellik ve şeklini değiştirmeyi,fıtratı bozmayı hedef alan tasarruf ve müdahaleler yasaklamış,yaradılışı değiştirmenin şeytanın emrine uyma olacağını açıkça beyan etmiştir
8Vücut üzerinde tasarrufa,estetik cerrahi ve müdahaleye ancak bir tür tedavi olarak tıbbi ihtiyaç ve
zaruret halinde başvurmalı,bu ölçünün dışına çıkılmamalıdır
9Estetikte;daha kolay ve basit başka bir yol ve usulün olmaması gerekir
10Amaç yaratılışı değiştirmek olmamalı,doğuştan taşıdığı özellik ve şekli,yaşın ve tabiatın icabı vaki olan gelişmeleri değiştirme kaste taşımamalıdır
11Hile,aldatma ve yanlış anlamaya yol açmamalı,böyle bir amaç taşımamalıdır
12Karşı cinse benzeme kastı olmamalıdır
13Müdahalenin yapılmasının zanna dayanan bir yararı,yapılmasının da fiili ve halen mevcut bir zararı bulunmalıdır
İşte saymış olduğumuz bu şartlar ve bu hususlar dikkate alınarak süslenme ve estetik uygulanabilir