Bizler Allah’ın dini diye, öyle bir İslam yaşıyoruz ki, Yahudilerin batıl inançlarıyla harmanlanmış, Allah’ın Yahudileri özellikle yanlış yoldasınız diye uyardığı, cezalandırdığı yapmayın dediği hataları, günümüzde yaşıyoruz. Bizler adeta Yahudileştirilmişiz, ama bunun ne yazık ki farkında bile değiliz. Birkaç örnek vermek istiyorum. İnternette bir video izledim. Bir gezgin genç arkadaşımız, İsrail’de Yahudilerin ibadet yaptığı ağlama duvarında bir Yahudi görevliyle röportaj yapıyor ve kendi inançları hakkında bilgiler alıyordu. Birçok soru sordu ve bu inançlarınız, inandığınız Tevrat ta mı yazıyor dediğinde, Yahudi’nin verdiği cevap aslında bizlerin inancına giren batıl inancın, nereden geldiğine çok açık bir kanıt niteliğindeydi. Bakın ne diyor.
“HERŞEY TEEVRATTA YAZMIYOR. YAZILI VE SÖZLÜ UYDUĞUMUZ KURALLAR VAR. YAZILI OLANLAR TEVRATTA DİĞERLERİ HZ. MUSA’DAN VE ATALARIMIZDAN GELEN SÖZLER/HADİSLER. TEVRATTA YAZMAYAN ŞEYLERİ, GELENEKSEL OLARAK UYGULUYORUZ.”
Ne dersiniz Yahudi’nin verdiği cevabı, sizler bir yerden hatırlıyor musunuz? Hatırladım dediğinizi duyar gibiyim. Bu söylenenleri, izlenen inanç yöntemini, biz Müslümanların genel çoğunluğu kullanıyor, hem de tamamen aynısını. Kur’an bu söylenenlerin tersini söylemesine, bizlerin yalnız Kur’an’ın ipine sarılmamızı istemesine rağmen, bu hataları yapıyoruz. Çünkü Allah çok net hükmünü vermiş ve sizleri Kur’an’dan sorumlu tutuyorum, hesaba çekeceğim demiştir. Sizce haşa bu hükmü veren Allah, sözünden döner mi? Dönmez diyorsanız lütfen bir kes daha düşünün. Hatırlatırım Yahudilerin ataları da, bu yanlışları yaptığı için Allah tarafından cezalandırılmıştı, bunu Kur’an’ı anlayarak okuyan çok iyi bilir. Yalnız Kur’an ile İslam yaşanmaz, Kur’an’da her bilgi detaylı yoktur. İslam’ı doğru yaşamak, Kur’an’ı anlamak istiyorsak, bizlere yazılı olmadan sözlü olarak Allah’ın Resulünden, atalarımızdan dilden dile ulaşan, rivayet sözler yani hadislerle İslam’ı yaşamalıyız, yoksa ne Kur’an’ı doğru anlarız, nede İslam’ı doğru yaşayamayız demiyor muyuz?
Hâlbuki Allah Yahudilere ve diğer toplumlara da, tıpkı Kur’an’da bizlere gönderdiği gibi. SİZLERİ, GÖNDERDİĞİM VAHYİMDEN SORUMLU TUTUYORUM. ONUN İPİNE SARILIN, SAKIN EMİN OLMADIĞINIZ SÖZLERİN/HADİSLERİN ARDINA DÜŞMEYİNİZ DEDİĞİNİ ANLIYORUZ. Çünkü Allah, atalarının inancına uymakta ısrar edenlere, ya atalarınız hiçbir şeyi bilmiyor, doğru yolda değilseler de mi onlara uyacaksınız dediğinde, Yahudi ve Hristiyan toplumlarının yanlışlarını Kur’an’da açıkça yüzlerine vurduğu halde, bizler Kur’an’dan ders almamız gerekirken, hala Kur’an ile yetinmeyip, Yahudiler gibi, bizlere rivayet yoluyla sözlü nakil yoluyla ulaşan bilgileri, dinin emri kabul etmeye devam ediyoruz.
Allah namaz kıl, oruç tut, zekât ver, hacca git emirlerini Kur’an’da verip, detaylarını nasıl uygulanacağını vermediğini nasıl söyleriz. Çok basit ve anlaşılır şekilde verdiği halde, bu iftirayı Kur’an’a nasıl atarız? Allah açıklamadığı, detay vermediği bir şeyden nasıl hesap sorar diye demi düşünemiyoruz. Bizler Allah’ın yazılı emirlerine yani Kur’an’a verdiğimiz önemin çok daha fazlasını, sözlü rivayet yollarla gelen hadislere veriyoruz ve diyoruz ki, “BU HADİSLER OLMASAYDI KUR’AN ANLAŞILMAZ, KAPALI KAILIRDI.”
Bu sözleri söyleyen ve bunlara inananlara soruyorum. Bu durumda tek başına anlaşılmayan Kur’an ‘mı önemli, yoksa Kur’an’ı anlaşılır hale getirdiğini iddia ettikleri rivayet sözler/hadisler mi daha önemli, ne dersiniz? Bu söze inananlar aslında şunu söylemiş oluyor. Kur’an’ı açıklayan anlaşılır hale getiren sözler/hadisler önceliklidir, çünkü O hadisler olmasaydı Kur’an anlaşılmaz, kapalı kalırdı diye bir cevap vermiş oluyorlar. İŞTE BUDA APAÇIK ŞİRKTİR, BUNUN AFFIDA YOKTUR HATIRLATIRIM. Hiç kimse beşeri sözleri/hadisleri Allah’ın kelamının önüne geçiremez, onlar olmasaydı Kur’an anlaşılamazdı diyemez. HAŞA ALLAH KULLARINA ANLATAMADIDA BUNU BİRİLERİMİ BAŞARDI. Biliyorum bazı arkadaşlarımız, biz Kur’an’ı ikinci plana atmıyoruz, tam tersine baş tacı yapıyoruz diyecekler. Ama yaşanan gerçekler, bu sözleri asla onaylamıyor. Allah’ın Nuru’nun anlaşılması için, hiç bir beşerin sözlerine ihtiyacı yoktur. Allah hadi bir benzerini getirin bakalım diye bizlere meydan okuyorsa, haşa Allah’ın bu meydan okuyuşuna karşı, söz söyleyenleri düşünmeye davet ediyorum. Bu söylenenler Allah’ın kelamına iftiradır. Bunlar ancak nefislerini aldatıyorlar. Allah bizleri affetsin diyeceğim anma, bu hataları yapanları Allah, asla affetmem diyor.
Lütfen araştırınız bizler adeta, Yahudileştirilmiş bir İslam yaşıyoruz. Yahudiler hem bizim inancımıza hem de Hristiyanların inancına, kendi inançlarını öyle bir sokmuşlar ki, iki tarafında artık inançlarından çıkarması çok mümkün görünmüyor. Sanırım Allah bizleri özellikle bunlarla imtihan ediyor. Sizlere Yahudilerden inancımıza geçen, bazı konuları özet olarak yazmak istiyorum. Allah Kur’an’da, nelerin haram olduğunu saymış ve saydıklarım dışında her temiz şey sizler için helaldir demiştir. Bugün Allah’ın saydığı haramların dışında, fıkıh inancının, rivayet hadislerin Müslüman toplumuna dayattığı, tek tırnaklı, çift tırnaklı, yırtıcı kuşlar, denizden çıkan kalamar, karides, midye, ıstakoz türü şeylerinde haram olduğu anlatılır. BU BİLGİLERİN TAMAMI, YAHUDİLERİN İNANÇLARINDAN BİZLERE GEÇMİŞTİR.
Allah Kur’an da kadınların ay halinde, ibadet yapamayacağı, oruç tutamayacağı konusunda bir yasak getirmemiştir. Günümüz İslam toplumunda kadınlara getirilen bu yasak, YAHUDİLERİN İNANCINDAN, BİZLERİN İNANCINA GİRMİŞTİR. Hz. Âdem in eşinin ismi, HAVVA ismiyle Kur’an da geçmez. Daha doğrusu Allah’ın elçilerinin eşlerinden, isim olarak bahsedilmez. Onun içinde Hz. Âdem den bahsederken, onun eşi diye geçer. İLGİNÇTİR BUGÜN NEREDEYSE HEPİMİZ, HZ ÂDEMDEN BAHSEDERKEN, EŞİNİN HAVVA OLDUĞUNU SÖYLERİZ. BU BİLGİDE YAHUDİLERİN ELLERİNDEKİ, TAHRİF EDİLMİŞ KİTAPLARINDA GEÇER. NEDEN BU BİLGİLERİ SORGULAMA GEREĞİ DUYMUYORUZ?
Yahudi inancında dinin kaynağı, yalnız TEVRAT değildir, bu örneği yazımın başında, bir Yahudi’nin ağzından görmüştük. Yahudilerin dini inançlarının temelini, Yazılı olan TEVRAT, rivayet yani sözlü olarak atalarından gelen hadislerin toplandığı kitap olan TALMUD, inançlarının ana kaynağı kabul edilmiştir. Bu inanç sistemi de bizlere Yahudilerden geçmiş ve dinin ana kaynakları olarak, yalnız Kur’an yetersiz görülmüş ve sözlü rivayet yoluyla ulaşan sözler/hadisler ve mezheplerin FIKIH inancı da dinin temel ana kaynakları olarak kabul edilmiştir. Mezhep ve tarikat eksenli İslam’ı yaşayanlardan duyarsınız. “İSLAM KUR’AN VE RESULÜN SÜNNETİ İLE YAŞANIR.” Resule ait olduğu iddia edilen sözler, insanların birbirine nakil yoluyla gelen bilgilerdir. Bu bilgilere/sözlere nasıl güveniriz diyen, ne yazık ki çok azınlık. Kur’an’ı Allah ben koruyorum diyor, Peki rivayet edilen hadislerin doğruluğunu kim koruyor. Bununda kolayı bulunmuş ve onları da Allah koruyor diyerek, Allah’a iftira attığımızın böylece Kur’an ile eş tuttuğumuzun hala farkında değiliz.
Kur’an zina yapan erkek ya da kadın ayırmadan, nasıl bir ceza verileceğinden bahseder ve anlatır. Bu konuda apaçık ayet olduğu halde, hala zinanın cezası aslında Kur’an dada RECM EDİLMEKTİ AMA KUR’AN’A GEÇMEDEN KAYBOLMUŞ, YAZILI NÜSHAYI KEÇİ YEMİŞ, diyecek kadar Kur’an a saygısızlık yapıyoruz. Hani Kur’an’ı Allah koruyordu? Ne oldu batılı aklamak için, ayeti görmezden mi geldik, yoksa inkar mı ettik? ZİNANIN RECM, YANİ TAŞLANARAK ÖLDÜRME İNANCI, YAHUDİLERİN İNANÇLARIDIR VE NE YAZIK Kİ BU İNANÇ ONLARDAN BİZE GEÇMİŞTİR.
Bizim inancımızda kutlanan Beraat kandili/gecesi, Yahudilerden esinlenilmiştir. YAHUDİLİKTEKİ BERAAT GECESİ, YOM KİPUR /KEFARET GÜNÜDÜR. Yom Kipur günü, Yahudiler için en kutsal gündür. (Youm=yevm/ gün, Kippur= kefaret demektir.) Onların kefaret ve tövbe günüdür. Yahudiler bu günde oruç tutarlar. Bu inançta bizlere Yahudilerden geçtiği çok açık anlaşılıyor. Kur’an kadının ya da erkeğin, iffetli ve namuslu olmasının öneminden, birçok ayetinde bahseder. Ama kadının kızlık zarından ve evlenirken kız olduğuna dair, bu zarın kanamasının gerektiğinden bahsetmez. Çünkü bazı kadınlarda bu zar kolay yırtılmaya bilir, doğumda yırtılabilir. Bu yüzden yeni evlilerin yuvalarının yıkıldığını hepimiz duyarız. İŞTE BU GERDEK GECESİ KANLI ÇARŞAF GELENEĞİDE, NE YAZIK Kİ YAHUDİLERDEN BİZLERİN İNANCINA GEÇMİŞTİR. Bakın kitaplarında ne yazar.
“YASANIN TEKRARI 22:/16- KADININ BABASI İLERİ GELENLERE, ‘KIZIMI BU ADAMLA EVLENDİRDİM AMA O KIZIMDAN HOŞLANMIYOR DİYECEK, ‘ŞİMDİ KIZIMI SUÇLUYOR, ONUN ERDEN (KIZ) OLMADIĞINI SÖYLÜYOR. İŞTE KIZIMIN ERDEN OLDUĞUNUN KANITI! SONRA ANNE-BABA KIZLARININ ERDEN (KIZ) OLDUĞUNU KANITLAYAN YATAK ÇARŞAFINI İLERİ GELENLERİN ÖNÜNE SERİP GÖSTERECEKLER.”
İnancımıza Yahudilerden o kadar çok inanç geçmiştir ki, saymakla bitmez. Lütfen Allah’ın özellikle Yahudileri uyarıp ikaz ettiği konuları Kur’an’dan doğru anlayalım ve içimize soktuğu yanlış inançları inancımızdan çıkartarak, yalnız Allah’ın ipine sarılalım ki hesabını veren, Allah’ın halis kulları arasında olabilelim.
Bu konu ile ilgili detaylı bir makalemi verdiğim linkten okuyabilirsiniz.
Saygılarımla
Haluk GÜMÜŞTABAK
“HERŞEY TEEVRATTA YAZMIYOR. YAZILI VE SÖZLÜ UYDUĞUMUZ KURALLAR VAR. YAZILI OLANLAR TEVRATTA DİĞERLERİ HZ. MUSA’DAN VE ATALARIMIZDAN GELEN SÖZLER/HADİSLER. TEVRATTA YAZMAYAN ŞEYLERİ, GELENEKSEL OLARAK UYGULUYORUZ.”
Ne dersiniz Yahudi’nin verdiği cevabı, sizler bir yerden hatırlıyor musunuz? Hatırladım dediğinizi duyar gibiyim. Bu söylenenleri, izlenen inanç yöntemini, biz Müslümanların genel çoğunluğu kullanıyor, hem de tamamen aynısını. Kur’an bu söylenenlerin tersini söylemesine, bizlerin yalnız Kur’an’ın ipine sarılmamızı istemesine rağmen, bu hataları yapıyoruz. Çünkü Allah çok net hükmünü vermiş ve sizleri Kur’an’dan sorumlu tutuyorum, hesaba çekeceğim demiştir. Sizce haşa bu hükmü veren Allah, sözünden döner mi? Dönmez diyorsanız lütfen bir kes daha düşünün. Hatırlatırım Yahudilerin ataları da, bu yanlışları yaptığı için Allah tarafından cezalandırılmıştı, bunu Kur’an’ı anlayarak okuyan çok iyi bilir. Yalnız Kur’an ile İslam yaşanmaz, Kur’an’da her bilgi detaylı yoktur. İslam’ı doğru yaşamak, Kur’an’ı anlamak istiyorsak, bizlere yazılı olmadan sözlü olarak Allah’ın Resulünden, atalarımızdan dilden dile ulaşan, rivayet sözler yani hadislerle İslam’ı yaşamalıyız, yoksa ne Kur’an’ı doğru anlarız, nede İslam’ı doğru yaşayamayız demiyor muyuz?
Hâlbuki Allah Yahudilere ve diğer toplumlara da, tıpkı Kur’an’da bizlere gönderdiği gibi. SİZLERİ, GÖNDERDİĞİM VAHYİMDEN SORUMLU TUTUYORUM. ONUN İPİNE SARILIN, SAKIN EMİN OLMADIĞINIZ SÖZLERİN/HADİSLERİN ARDINA DÜŞMEYİNİZ DEDİĞİNİ ANLIYORUZ. Çünkü Allah, atalarının inancına uymakta ısrar edenlere, ya atalarınız hiçbir şeyi bilmiyor, doğru yolda değilseler de mi onlara uyacaksınız dediğinde, Yahudi ve Hristiyan toplumlarının yanlışlarını Kur’an’da açıkça yüzlerine vurduğu halde, bizler Kur’an’dan ders almamız gerekirken, hala Kur’an ile yetinmeyip, Yahudiler gibi, bizlere rivayet yoluyla sözlü nakil yoluyla ulaşan bilgileri, dinin emri kabul etmeye devam ediyoruz.
Allah namaz kıl, oruç tut, zekât ver, hacca git emirlerini Kur’an’da verip, detaylarını nasıl uygulanacağını vermediğini nasıl söyleriz. Çok basit ve anlaşılır şekilde verdiği halde, bu iftirayı Kur’an’a nasıl atarız? Allah açıklamadığı, detay vermediği bir şeyden nasıl hesap sorar diye demi düşünemiyoruz. Bizler Allah’ın yazılı emirlerine yani Kur’an’a verdiğimiz önemin çok daha fazlasını, sözlü rivayet yollarla gelen hadislere veriyoruz ve diyoruz ki, “BU HADİSLER OLMASAYDI KUR’AN ANLAŞILMAZ, KAPALI KAILIRDI.”
Bu sözleri söyleyen ve bunlara inananlara soruyorum. Bu durumda tek başına anlaşılmayan Kur’an ‘mı önemli, yoksa Kur’an’ı anlaşılır hale getirdiğini iddia ettikleri rivayet sözler/hadisler mi daha önemli, ne dersiniz? Bu söze inananlar aslında şunu söylemiş oluyor. Kur’an’ı açıklayan anlaşılır hale getiren sözler/hadisler önceliklidir, çünkü O hadisler olmasaydı Kur’an anlaşılmaz, kapalı kalırdı diye bir cevap vermiş oluyorlar. İŞTE BUDA APAÇIK ŞİRKTİR, BUNUN AFFIDA YOKTUR HATIRLATIRIM. Hiç kimse beşeri sözleri/hadisleri Allah’ın kelamının önüne geçiremez, onlar olmasaydı Kur’an anlaşılamazdı diyemez. HAŞA ALLAH KULLARINA ANLATAMADIDA BUNU BİRİLERİMİ BAŞARDI. Biliyorum bazı arkadaşlarımız, biz Kur’an’ı ikinci plana atmıyoruz, tam tersine baş tacı yapıyoruz diyecekler. Ama yaşanan gerçekler, bu sözleri asla onaylamıyor. Allah’ın Nuru’nun anlaşılması için, hiç bir beşerin sözlerine ihtiyacı yoktur. Allah hadi bir benzerini getirin bakalım diye bizlere meydan okuyorsa, haşa Allah’ın bu meydan okuyuşuna karşı, söz söyleyenleri düşünmeye davet ediyorum. Bu söylenenler Allah’ın kelamına iftiradır. Bunlar ancak nefislerini aldatıyorlar. Allah bizleri affetsin diyeceğim anma, bu hataları yapanları Allah, asla affetmem diyor.
Lütfen araştırınız bizler adeta, Yahudileştirilmiş bir İslam yaşıyoruz. Yahudiler hem bizim inancımıza hem de Hristiyanların inancına, kendi inançlarını öyle bir sokmuşlar ki, iki tarafında artık inançlarından çıkarması çok mümkün görünmüyor. Sanırım Allah bizleri özellikle bunlarla imtihan ediyor. Sizlere Yahudilerden inancımıza geçen, bazı konuları özet olarak yazmak istiyorum. Allah Kur’an’da, nelerin haram olduğunu saymış ve saydıklarım dışında her temiz şey sizler için helaldir demiştir. Bugün Allah’ın saydığı haramların dışında, fıkıh inancının, rivayet hadislerin Müslüman toplumuna dayattığı, tek tırnaklı, çift tırnaklı, yırtıcı kuşlar, denizden çıkan kalamar, karides, midye, ıstakoz türü şeylerinde haram olduğu anlatılır. BU BİLGİLERİN TAMAMI, YAHUDİLERİN İNANÇLARINDAN BİZLERE GEÇMİŞTİR.
Allah Kur’an da kadınların ay halinde, ibadet yapamayacağı, oruç tutamayacağı konusunda bir yasak getirmemiştir. Günümüz İslam toplumunda kadınlara getirilen bu yasak, YAHUDİLERİN İNANCINDAN, BİZLERİN İNANCINA GİRMİŞTİR. Hz. Âdem in eşinin ismi, HAVVA ismiyle Kur’an da geçmez. Daha doğrusu Allah’ın elçilerinin eşlerinden, isim olarak bahsedilmez. Onun içinde Hz. Âdem den bahsederken, onun eşi diye geçer. İLGİNÇTİR BUGÜN NEREDEYSE HEPİMİZ, HZ ÂDEMDEN BAHSEDERKEN, EŞİNİN HAVVA OLDUĞUNU SÖYLERİZ. BU BİLGİDE YAHUDİLERİN ELLERİNDEKİ, TAHRİF EDİLMİŞ KİTAPLARINDA GEÇER. NEDEN BU BİLGİLERİ SORGULAMA GEREĞİ DUYMUYORUZ?
Yahudi inancında dinin kaynağı, yalnız TEVRAT değildir, bu örneği yazımın başında, bir Yahudi’nin ağzından görmüştük. Yahudilerin dini inançlarının temelini, Yazılı olan TEVRAT, rivayet yani sözlü olarak atalarından gelen hadislerin toplandığı kitap olan TALMUD, inançlarının ana kaynağı kabul edilmiştir. Bu inanç sistemi de bizlere Yahudilerden geçmiş ve dinin ana kaynakları olarak, yalnız Kur’an yetersiz görülmüş ve sözlü rivayet yoluyla ulaşan sözler/hadisler ve mezheplerin FIKIH inancı da dinin temel ana kaynakları olarak kabul edilmiştir. Mezhep ve tarikat eksenli İslam’ı yaşayanlardan duyarsınız. “İSLAM KUR’AN VE RESULÜN SÜNNETİ İLE YAŞANIR.” Resule ait olduğu iddia edilen sözler, insanların birbirine nakil yoluyla gelen bilgilerdir. Bu bilgilere/sözlere nasıl güveniriz diyen, ne yazık ki çok azınlık. Kur’an’ı Allah ben koruyorum diyor, Peki rivayet edilen hadislerin doğruluğunu kim koruyor. Bununda kolayı bulunmuş ve onları da Allah koruyor diyerek, Allah’a iftira attığımızın böylece Kur’an ile eş tuttuğumuzun hala farkında değiliz.
Kur’an zina yapan erkek ya da kadın ayırmadan, nasıl bir ceza verileceğinden bahseder ve anlatır. Bu konuda apaçık ayet olduğu halde, hala zinanın cezası aslında Kur’an dada RECM EDİLMEKTİ AMA KUR’AN’A GEÇMEDEN KAYBOLMUŞ, YAZILI NÜSHAYI KEÇİ YEMİŞ, diyecek kadar Kur’an a saygısızlık yapıyoruz. Hani Kur’an’ı Allah koruyordu? Ne oldu batılı aklamak için, ayeti görmezden mi geldik, yoksa inkar mı ettik? ZİNANIN RECM, YANİ TAŞLANARAK ÖLDÜRME İNANCI, YAHUDİLERİN İNANÇLARIDIR VE NE YAZIK Kİ BU İNANÇ ONLARDAN BİZE GEÇMİŞTİR.
Bizim inancımızda kutlanan Beraat kandili/gecesi, Yahudilerden esinlenilmiştir. YAHUDİLİKTEKİ BERAAT GECESİ, YOM KİPUR /KEFARET GÜNÜDÜR. Yom Kipur günü, Yahudiler için en kutsal gündür. (Youm=yevm/ gün, Kippur= kefaret demektir.) Onların kefaret ve tövbe günüdür. Yahudiler bu günde oruç tutarlar. Bu inançta bizlere Yahudilerden geçtiği çok açık anlaşılıyor. Kur’an kadının ya da erkeğin, iffetli ve namuslu olmasının öneminden, birçok ayetinde bahseder. Ama kadının kızlık zarından ve evlenirken kız olduğuna dair, bu zarın kanamasının gerektiğinden bahsetmez. Çünkü bazı kadınlarda bu zar kolay yırtılmaya bilir, doğumda yırtılabilir. Bu yüzden yeni evlilerin yuvalarının yıkıldığını hepimiz duyarız. İŞTE BU GERDEK GECESİ KANLI ÇARŞAF GELENEĞİDE, NE YAZIK Kİ YAHUDİLERDEN BİZLERİN İNANCINA GEÇMİŞTİR. Bakın kitaplarında ne yazar.
“YASANIN TEKRARI 22:/16- KADININ BABASI İLERİ GELENLERE, ‘KIZIMI BU ADAMLA EVLENDİRDİM AMA O KIZIMDAN HOŞLANMIYOR DİYECEK, ‘ŞİMDİ KIZIMI SUÇLUYOR, ONUN ERDEN (KIZ) OLMADIĞINI SÖYLÜYOR. İŞTE KIZIMIN ERDEN OLDUĞUNUN KANITI! SONRA ANNE-BABA KIZLARININ ERDEN (KIZ) OLDUĞUNU KANITLAYAN YATAK ÇARŞAFINI İLERİ GELENLERİN ÖNÜNE SERİP GÖSTERECEKLER.”
İnancımıza Yahudilerden o kadar çok inanç geçmiştir ki, saymakla bitmez. Lütfen Allah’ın özellikle Yahudileri uyarıp ikaz ettiği konuları Kur’an’dan doğru anlayalım ve içimize soktuğu yanlış inançları inancımızdan çıkartarak, yalnız Allah’ın ipine sarılalım ki hesabını veren, Allah’ın halis kulları arasında olabilelim.
Bu konu ile ilgili detaylı bir makalemi verdiğim linkten okuyabilirsiniz.
Ziyaretçiler için gizlenmiş link , görmek için
Giriş yap veya üye ol.
Ziyaretçiler için gizlenmiş link , görmek için
Giriş yap veya üye ol.
Saygılarımla
Haluk GÜMÜŞTABAK
Ziyaretçiler için gizlenmiş link , görmek için
Giriş yap veya üye ol.
Ziyaretçiler için gizlenmiş link , görmek için
Giriş yap veya üye ol.
Ziyaretçiler için gizlenmiş link , görmek için
Giriş yap veya üye ol.
Ziyaretçiler için gizlenmiş link , görmek için
Giriş yap veya üye ol.
Ziyaretçiler için gizlenmiş link , görmek için
Giriş yap veya üye ol.