islamın şartı

islamın şartı kaçtır

İslam dininde büyük tartma arz eden bir itikadi dört ameli (ibadet) bütüne verilen isimdir Kişinin bu şartlara uymaması halinde doğrusu Müslüman olmadığı düşünülmüştür

Bu koşullar sırasıyla: Şehadet etmek, namaz kılmak, zekat vermek, oruç yakalamak ve hacca gitmektir Şehadet etmek dışındaki koşullar itikadi yani dininin inanç esaslarına dair olmayıp, ameli yani davranışsal, ibadetsel şartlardır Çoğu İslam alimi dini inanç esaslarına dair kurallar benimsendiğinde kişinin Müslüman kabul edileceğini, davranışsal ve ibadetsel yönlerin en azından inanan elde etmek açısından bağlayıcı olmadığını öne sürmüşlerdir Bazı İslam alimleri ise, imanın yani inancın ama davranış ve ibadetlerle tamamlanmış olacağını bu nedenle şehadet getirip Müslüman olduğunu bahis eden kişinin ibadetlerini yerine getirmemesi halinde Müslüman kabul edilemeyeceğini ileri sürmüşlerdir


Şehadet Etmek:
Allah'ın birliğine iman ve ona şirk koşmamak Allah'ın(cc) gönderdiği peygamberler birincil peygamber Adem peygamber son peygamber Muhammed'i Allah'ın kulu ve elçisi olduğuna şehadet etmektirAllah'ın varlığına, birliğine ve Hz Muhammed'in Allah'ın (cc) kulu ve elçisi olduğuna inanmaktır

Şehadet ilktir, önemlidir Allah'ın (cc) kitabından yani emirlerinden,yasaklarından herhangibirinden birini reddetmek ya da kuşkulanmak küfre sebebiyet verir,yani o kişi küfre uğramış olur


Namaz kılmak:
Namaz İslam dininde bir ibadettir İslami doktrine tarafından İslam'ın beş şartından biri olarak nitelendirilir

Kur'an'a tarafından günün belirli vaktilerinde ve abdest şartını yerine getirerek namaz kılınması gerektiği belirtilmiştir Kur'an ayetlerine kadar namaz bir temizlenme aracıdır bununla birlikte Allah'ı anarak teslimiyetini yaratacıya görüntü biçimdir Kur'an'a kadar namaz İbrahim Peygambere öğretilen bir ibadet şeklidirAyrıca Kur'an'da namazı bazı şartlarda kısaltılabileceği belirtilmiştir

Kur'an'da namazın kılınışı ile alakalı özel bir bölüm bulunmamakla birlikte, yalnızca namaz ile alakalı secde vurgusu üretilmiş, ayrıca rüku (eğilmek) ve ayaktayken tabirleri de namaz için kullanılmıştır

Günümüz pratiğinde Namaz şu şekilde eda edilmektedir; İftitah tekbiri Allahu Ekberile başlanılan, Kıyam (ayakta durmak), içinde Kırâat'ın (Kur'an'dan Fatiha suresi ile minimum bir ayet almak üzere zammı sure okumak), Rüku (eğmek tesbihattan daha sonra) Semia'llâhu limen hamideh Rabbena lekel hamddiyerek doğrulmak ve Sücud (secdeler, yere kapanmatesbihat), sonrasında Ka'de (oturuş) şartları olan, içinde Tesbihat Sübhane Rabbiye'l Azim, Sübhane Rabbiye'l A'laolan ve selamlama esselamü aleyküm ve rahmetullahile sona eren özel bir ibadettir


Oruç Tutmak:
Hicri ayların dokuzuncusu olan Ramazan ayında bütün Müslümanların fecrin başlamasından fakat bu sabah namazından güneş batıncaya akşam namazına kadar yemeyi, içmeyi ve şehevi arzuları terk ederek oruç tutmalarıdır Oruç, yalnız aç ve susamış kalmak değildir Bir hayvanı ya da inanmayan bir kimseyi bir odaya hapsedip aç, susamış bırakmakla oruç tutturulmuş olmaz Oructan amaç, tahammül, şükür, nefs terbiyesidir


Zekat Saptamak:
İslam'da, zekat, üstüne farz (bedensel durumu iyi olan) olan herkesin, her sene fakir yahut muhtaçlardan onu edinmek durumunda olan insanlara veya zekat toplayıcısı memurlara vermesi gereken sadakadır Zekat fakirlere farz değildir yani fakirler zekat vermek zorunda değildir


Hac'a gitmek:
İslam şeriatında belirtildiği gibi özel bir zamanda Allah'a (cc) özel bir ibadeti gerçekleştirmek kasdıyla Mekke'de bulunmaktır Allah'u Teala şiddet yetirebilene ömründe bir defa bu ibadeti yapmasını farz kılmıştır Hacda dünyanın her yerinden gelen Müslümanlar yeryüzünün en uğurlu beldesinde toplanarak ve idareci yönetilen, varlıklı yoksul, beyaz siyah farkı olmaksızın tek bir elbiseye bürünerek tek olan Allah'a (cc) ibadet ederler Bu ibadetin en manâlı bölümü Arafat'ta vakfeye durmak, (Müslümanların kıblesi) Kabe'yi tavaf etmek, Safa ve Merve aralarında say yapmaktır *