Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

İşte İtalyan bankasını Türkiye'den kaçıran nedenler

İşte İtalyan bankasını Türkiye'den kaçıran nedenler

teknolojiuzmani

FD Üye
Katılım
Ocak 9, 2022
Mesajlar
38,200
Etkileşim
1
Puan
36
Yaş
35
F-D Coin
94
Iste%2DItalyan%2Dbankasini%2DTurkiye%2Dden%2Dkaciran%2Dnedenler%2D227990%2Ejpg

Önce Reuters üç kaynağa dayandırarak şu iddiayı ortaya attı:

İtalya'nın dev bankacılık grubu UniCredit, Yapı Kredi Bankası'ndaki hisselerini satarak, Türk bankacılık sektöründen çıkmaya karar verdi.

Koç Holding, Kamuyu Aydınlatma Platformu'ndaki (KAP) açıklamasında ise; Yapı Kredi hisseleriyle ilgili UniCredit ile görüşmelerin devam ettiğini ve henüz alınmış bir karar olmadığını duyurdu. 

Aslına bakılırsa; UniCredit'in iddia edilen çıkış kararı basit bir hisse satışı değil; bu karar ülke ekonomisine dair önemli bir hikaye anlatıyor. 



Konuya yakın kaynaklar, İtalyanların kararının birkaç somut nedene dayandığını ve bunların hepsinin altında tek bir noktanın, son dönemde izlenen ekonomi politikalarının yattığını belirtiyorlar.

ÖNCE FAİZ SONRA KREDİ BASKISI  

Varlık fiyatlarının epey düştüğü, Hükümete göre "ekonominin yükselişe geçtiği", finansal piyasaların görece istikrar kazandığı bir dönemde, üstelik zarar etme pahasına, neden bir banka, hisselerini satar? Evet… Sebep, uygulanan ekonomi modeli ve yönetim tarzı.

Kulislere yansıyan iddialara göre, UniCredit Grubu ilk olarak bu yılın başında bankalara yapılan "yönlendirmeler" sebebiyle Hükümet ile ciddi bir gerilim yaşadı.

Yapı Kredi Bankası da diğer bankalar gibi Hazine ve Maliye Bakanlığı'nın mevduat ve kredi faizlerini sınırlama talebiyle karşı karşıya geldi. Yerel seçim öncesinde tüm bankalar adeta söz birliği etmişçesine faizleri belli bir noktada belirliyor ve ihaleler BDDK tarafından yakın takip ediliyordu. İtalyan UniCredit Grubu, Yapı Kredi yöneticileri aracılığıyla bu uygulamanın sürdürülemez olduğuna dair görüşlerini BDDK'ya iletti. Ama bu konuda bir esneklik gösterilmeyeceğini anladılar. Faizlere adı konulmamış sınır uygulaması devam ederken, bu kez bankalar verecekleri kredi tutarı konusunda da takibe alındılar ve "yönlendirmeler" güçlenerek devam etti.

Bu durumun yerel seçim sonrasında da sürmesi UniCredit yöneticilerinin endişelerini artırdı. İddialara göre, aslında banka bilançosunu yönetemez hale geliyorlar ve rekabet hukuku açısından ileride suç sayılabilecek bir uygulamaya zorlandıklarını düşünüyorlardı.

YAPILANDIRMALARA MÜDAHALE İDDİASI



Kaynaklar, önemli bir kırılma noktasının da sorunlu krediler bacağında olduğunu ifade diyor.

Yapı Kredi Bankası ve Garanti Bankası (Garanti BBVA) büyük proje finansmanı kredilerinde ve enerji sektörü kredilerinde büyük paya sahip iki banka. Bu krediler için yapılandırma ihtiyacını gören iki banka, firmalarla görüşmelerini yürütüyordu. Ancak sıra dışı bir uygulama ile karşı karşıya kaldılar.

İddia o ki…

Bankacılık sektörünü düzenlemekle ve denetlemekle görevli BDDK ve sektörün birlik kuruluşu Türkiye Bankalar Birliği kanalıyla yapılandırmaların izlendiğini, şartların müzakerelerine müdahale edildiğini ve bazı şartların dikte edilmek istendiğini gördüler.

Garanti Bankası'nın ortağı İspanyol BBVA ile UniCredit yetkililerinin bu duruma itiraz ettikleri sektörde dilden dile dolaştı. Ancak sonuçta geri adım atmaya zorlanan bankalar oldu. Garanti Bankası'nda Genel Müdür Ali Fuat Erbil genç yaşına ve kısa süredir bu görevi yürütüyor olmasına rağmen emekliye ayrıldı. Garanti Bankası'nın başına, enerji sektöründe de işleri olan Ciner Grubu’nda görev yapan bir isim atandı. Bu dönemde Yapı Kredi'de de yönetici değişikliği haberleri artmış ama bu değişim gerçekleşmemişti.

AVRUPA MERKEZ BANKASI DEVREDE!

Kulislere yansıyan iddialar, Hazine ve Maliye Bakanlığı'nın tüm ekonomi kurumlarını kontrol altına alması, bankalara aşırı müdahale yoluna gidilmesi gibi sebeplerle özellikle bankaların yabancı ortaklarının ciddi sorunlar yaşadığı yönünde.



Kulislere göre, UniCredit ve Türkiye'de banka ortaklığı olan AB bankaları ECB (Avrupa Merkez Bankası) ve ilgili AB kurumları ile de bu konularda sık temasta bulunuyorlar. Bankaların finansal açıdan riskli görülen işlemlere girmeleri, alınan kararlarda siyasi baskının giderek arttığına dair endişeler AB otoritelerini de harekete geçirmiş görünüyor. Bir iddiaya göre, İtalyan bankacılık sektörüne yeniden toparlanması için destek veren AB, Türkiye piyasasında bu tarz riskler alınmasına müsaade edilmeyeceğini UniCredit'e iletti.

İTİRAZLAR KABUL EDİLMEDİ

Evet…

Büyük beklentilerle Türkiye pazarına giren bir bankacılık devi zarar etme pahasına hisselerini satıp çıkma kararı almak üzere. Sebep, ekonomide kötü yönetim. Piyasa mekanizmalarının ve kuralların hiçe sayılması, bankaların en temel faaliyetlerinin bile siyasi yönlendirme ile şekillendirilmeye çalışılması, sorunların çözümü yerine ileriye ertelenerek taşınması sıkıntıları artırıyor.

Konuya yakın kaynaklar, işlem bazında bile Bakanlık düzeyinde müdahalelerin rutin hale geldiğini belirtiyor. Uzmanların genel görüşü, kuru baskılamak adına arka kapı yöntemlerinin arttığına dair kuşkuların yoğunlaştığı, resmi istatistiklere güvenin iyice kaybolduğu, Merkez Bankası bilançosunun kamunun finansmanı için sıra dışı yöntemlerle kullanıldığı bir ortamda yabancıların güvende hissetmesi pek kolay değil.



Bir diğer iddia; gidişata dair endişelerini paylaşmak isteyen UniCredit yetkililerinin uzun süre muhatap alınmadıkları, sonradan gerçekleşen toplantılarda itirazlarının eleştirildiği ve Türkiye piyasasına destek vermemekle suçlandıkları.

Bakan Berat Albayrak kanalından gelen mesajların da çoğunlukla uyarı niteliğinde olduğu söyleniyor.

Sonuç olarak, büyük bir yatırımcı ülkeden çıkmak üzere.

Çıkış kararını ertelemesi için talepler ve baskılar olduğu iddia edilse de, muhtemelen karar kesin.

Sami Menteş/OdaTV
 
858,461Konular
981,117Mesajlar
29,532Kullanıcılar
Üst Alt